Erzincan'da, buz gibi suların 40 metreden döküldüğü Girlevik Şelalesi, San'atlı ve Hikmetli yaratan Cenab-ı Hakk'ın Cemil ve Müzeyyin isimlerine ayna olarak yaratılış harikası güzelliği ve serin havasıyla, çok sayıda yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor.
Fotoğraflarla tefekkür
Bir tefekkür daveti de Gümüşhane yaylalarından...
Erzincan şehir merkezine 35 kilometre uzaklıkta yer alan ve Munzur Dağı eteklerindeki Kalecik köyünde yer alan 9 ayrı kaynak suyunun birleşmesiyle oluşan Girlevik Şelalesi, her mevsim ayrı bir tefekküre vesile oluyor.
Sıcaklıkların artmasıyla serin yerler arayan vatandaşlar, san'atlı ve hikmetli yaratılışın bir göstergesi olarak 40 metreden akan buz gibi suyu ve dikkatli nazarları tefekküre sevkeden güzelliğiyle öne çıkan Girlevik Şelalesi ile çevresinde serinliyor.
Kışın suyunun büyük bölümünün donması ile oluşan sarkıtlar dolayısıyla büyüleyici bir manzaranın gözlemlendiği şelale, ziyaretçilerine yazın da farklı güzellik sunuyor.
Muhteşem manzaralarda özçekim yaparak tadını çıkaran yerli ve yabancı turistler, görsel güzellikler arasında yürüyüş ve piknik yaparak zamanlarını en iyi şekilde değerlendiriyor.
"Yazın ayrı kışın ayrı güzel"
Düğün öncesi Girlevik Şelalesi'ne gelen damat Özkan Kaya ile gelin İrem Kaya, şelalenin eşsiz manzarasında düğün fotoğrafı çektirdi.
Damat Kaya, yaptığı açıklamada, "Şelale tamamen doğal ve yeşilliği ile çok güzel ortam sunuyor. Bu nedenle düğün fotoğraflarımızı çektirmek için buraya geldik. İl merkezinde hava sıcaklığı 38 derece iken burası çok serin ve esintili. Bu sıcakta en güzel fotoğraf burada çekilir, hem de manzarası çok güzel. Yeni evlenecek çiftlerimize burayı tavsiye ediyoruz. Yazın ayrı kışın ayrı güzel." dedi.
Şelalede çekim yapan fotoğrafçı Hasan Köse de özellikle yaz aylarında yeni evlenecek çiftlerden çok sayıda talep aldıklarını söyledi.
Girlevik Şelalesi'nin, fotoğraf çekimi yapanlar için inanılmaz güzel olduğunu belirten Köse, "Şelale yeni evlenecek çiftlerin genellikle tercih ettiği bir yer. Bizim için de çok güzel. Şelalenin doğal güzelliği mutlaka görülmeli." şeklinde konuştu.
"Vazgeçilmez yerlerimizden biri"
Bölgeyi görmek için Antalya'dan gelen Bedri Başakın, yılda bir defa mutlaka Erzincan'a geldiklerini kaydederek, "Erzincan'a geldiğimizde burası mutlaka uğramadan gitmediğimiz, vazgeçilmez yerlerimizden biri. Doğallığını koruması ve serinliği nedeniyle ailece piknik yaptığımız yer. Bu güzelliği tahrip etmeden korumamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
***
Tıklayınız:
Fotoğraflar ve Vecizeler...
'Gelenler mutlaka bir daha gelmek istiyor'
Kartpostallık bir manzara: Tefekkürlük Ağrı Dağı...
***
Okumak İçin Tıklayınız:
Tefekkür penceresi: Ağaçlardaki sistem hayret uyandırdı...
''Bütün insanlarımızı buraya davet ediyorum''
Bahar dahi bir çiçektir: Bahardaki haşir nümunelerine dikkat lâzımdır...
Risale-i Nur’u okuyan kâinat kitabını okuyabilir
Coğrafyacı gözüyle: Bol tefekkürlü geceler dilerim
Coğrafyacı gözüyle - 1
O dolunay
Tefekkürlük Ağrı Dağı
***
Tefekkür Penceresi...
Allah'ın Müzeyyin ((herşeyi eşsiz sanatıyla süsleyen, güzelleştiren Allah)) ve Cemil ((Sonsuz güzellik sahibi Allah)) isminin tarif edildiği Risale-i Nur'dan bir bölüm;
''...Eğer o yüksek hakikatleri yakından temâşâ etmek istersen, git, fırtınalı bir denizden, zelzeleli bir zeminden sor. “Ne diyorsunuz?” de. Elbette “Yâ Celîl, yâ Celîl, yâ Azîz, yâ Cebbâr“ dediklerini işiteceksin.
Sonra, deniz içinde ve zemin yüzünde merhamet ve şefkatle terbiye edilen küçük hayvanattan ve yavrulardan sor. “Ne diyorsunuz?” de. Elbette “Yâ Cemîl, yâ Cemîl, yâ Rahîm, yâ Rahîm“ diyecekler.
Semâyı dinle. Nasıl "Yâ Celîl-i Zülcemâl" diyor. Ve arza kulak ver. Nasıl "Yâ Cemîl-i Zülcelâl"diyor. Ve hayvanlara dikkat et. Nasıl "Yâ Rahmân, yâ Rezzâk" diyorlar. Bahardan sor. Bak, nasıl "Yâ Hannân, yâ Rahmân, yâ Rahîm, yâ Kerîm, yâ Lâtif, yâ Atûf, ya Musavvir, yâ Münevvir, yâ Muhsin, yâ Müzeyyin" gibi çok esmâyı işiteceksin. Ve insan olan bir insandan sor. Bak, nasıl bütün Esmâ-i Hüsnâyı okuyor ve cephesinde yazılı; sen de dikkat etsen okuyabilirsin. Güya kâinat azîm bir musika-i zikriyedir. En küçük nağme, en gür nağamâta karışmakla, haşmetli bir letâfet veriyor. Ve hâkezâ, kıyas et.''
Sözler, 24. Söz, Birinci Dal - Devamını Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/sozler/#534
***
"Ne kadar güzeldir" deme!
''Dünyayı ve ondaki mahlûkatı mânâ-yı harfiyle ((bir şeyin kendisini değil de, san'atkarını, ustasını, sahibini bilip tanıtan mana)) sev; mânâ-yı ismiyle ((birşeyin bizzat kendisine bakan ve kendisini tanıtan manası)) sevme. "Ne kadar güzel yapılmış" de. "Ne kadar güzeldir" deme. Ve kalbin bâtınına, başka muhabbetlerin girmesine meydan verme. Çünkü, bâtın-ı kalb âyine-i Sameddir ve Ona mahsustur.''
Risale- Nur, Sözler, Otuz İkinci Söz, Üçüncü Mevkıf
Risale-i Nur'dan Sözler isimli eserden 32. Söz'ü okumak için tıklayınız;
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/sozler/#962
AA