Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Hematoloji Bölümü hemşirelerinden Nuray Aydoğmuş'un, 8 ay önce rahatsızlanan oğlu Onur'un da lösemi hastası olduğu ortaya çıktı. Aydoğmuş, görevli olduğu servise yatırdığı oğlunun tedavisiyle diğer lösemili çocuklar gibi ilgilenmeye başladı. 

Oyun oynarken hep polis olmak isteyen Onur'un bu arzusu, anne Aydoğmuş ve aynı serviste görevli meslektaşı polis eşi Gülay Çolak Kızılırmak'ın dikkatini çekti.

Onur'a sürpriz yapmak isteyen Gülay hemşirenin durumu aktardığı polis eşi, İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya'nın özel kalem müdüründen yardım talebinde bulundu. Uzunkaya, minik Onur'un hayalinin kısa bir süre de olsa gerçekleştirilmesi talimatını verdi.

Doktorundan izin alınan Onur'a, özel hazırlanan yunus timi üniforması giydirildi. İzinle 1 saatliğine hastane bahçesine çıkarılan ve kapıda bekleyen iki motosikletli yunus timi ile bir ekip aracını görünce heyecanlanan Onur, kendisini karşılayan polislere selam verdi. 

Daha sonra ekip otosuna bindirilen Onur, eşlik eden polisler ile hastane bahçesinde tur attı. Elindeki telsiz ile ekiplere direktifler veren ve polis aracının ışıklarını yakarak siren çalan Onur, suçluların yakalanması için talimatlar da yağdırdı. 

"Büyüdüğümde polis olacağım"

Yunus timlerinin motosikletine de binen Onur Aydoğmuş, "Büyüdüğümde polis olacağım." dedi.

Anne Nuray Aydoğmuş da Onur'un 2 yaşından beri polis olma hayali bulunduğunu belirterek, "Oynadığı her oyunda kendisini polis yerine koyuyordu. Servisteki mesai arkadaşlarımdan Gülay hemşire 'Onur ne olmak istiyorsun gerçekten?' diye sorunca polis olmak istediğini söyledi. O da kendisine sürpriz yapacağını belirtince çok sevindi." diye konuştu. 

Oğlu için uygun ilik bulunmasını beklediklerini vurgulayan Aydoğmuş, büyük sevinç yaşatan mesai arkadaşı ile İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya'ya teşekkür etti. Aydoğmuş, şu ifadeleri kullandı:

"Bugün çok duygulandım. Onur için olduğu kadar benim için de mutluluk verici bir sürpriz oldu. Servisteki çocuklara öz çocuğumuza bakar gibi bakıyoruz. Şimdi onların içinde benim oğlum da var. Bu bir anne için hayli güç bir durum. Dünyadaki en güçlü insanlar bu lösemili çocukların anneleridir diye düşünüyorum. Benim başıma da geldi işte. Bir ara 'tam iyileşti, hastalığı atlattı' derken yine nüksetti hastalık. Şimdi uygun ilik bekliyoruz. Hayatta herhalde bu bekleyişten daha büyük bir acı yoktur."

Tedavinin 8 aydır kesintisiz devam ettiğini belirten Aydoğmuş, "Ücretsiz izin alsam maddi durumumuz el vermez. Kanser hastalarının tedavi sürecinde ebeveynlere verilen 6 aylık raporlu izin hakkı biraz daha uzatılsa iyi olur çünkü bu çocuklara hassas bir bakım gerekiyor, ilgilenilmediğinde ise hayati risk taşıyorlar." diye konuştu.

Onur'un, bir kamu kurumunda memur olarak çalışan görme engelli babası 33 yaşındaki Ali Aydoğmuş da oğlunun isteğinin gerçekleştirilmesi nedeniyle yetkililere teşekkür etti.

AA