Olay, 8 Temmuz Pazar günü saat 22.30 sıralarında Okmeydanı Mahmutşevket Paşa Mahallesi Muradiye Camii önünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; ticaret yapmak için İstanbul'a gelen Çinli 3 iş insanın içinde bulunduğu araç, kendilerine polis süsü veren kişilerce durduruldu. Polis yeleği giyen bir kişi, aracın içini arama bahanesiyle, Çinli iş insanlarına ait, içinde 430 bin Euro (Yaklaşık 2.5 milyon lira) bulunan çantayı alarak kaçtı. 

PARALARI PAYLAŞIRKEN GÜVENLİK KAMERASINA YAKALANDILAR

Çinli iş insanlarının başvurusu üzerine, İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği ekipleri, gaspın gerçekleştiği adresten başlayarak, güvenlik kameralarını incelemeye başladı. 4 gün boyunca, 163 güvenlik kamerasını inceleyen polisler, gaspçıların en son, Dikilitaş'ta bir oto yıkama dükkanı önünde, paraları paylaşırkenki görüntülerine ulaştı. 

BİR ŞÜPHELİ TAPU DAİRESİNDE YAKALANDI

Burada elde edilen görüntülerden, gaspçıların kimliklerini tespit eden polis, teknik ve fiziki takip başlattı. Gaspçılardan ikisinin İstanbul dışına çıktığını belirleyen polis, eş zamanlı operasyon yaparak 8 gaspçıyı yakaladı. Gaspçılardan birinin, ev almak için gittiği tapu dairesinde yakalandığı öğrenildi. Gaspçıların evlerinde ve iş yerlerinde yapılan aramalarda, 460 bin lira, 17 bin Euro ve 520 gram altın ele geçirildi. Çalınan paranın büyük bölümünün harcandığı belirlendi. 

"EN KRAL YERDE YEDİM İÇTİM. PİŞMAN DEĞİLİM"

Gasp Büro Amirliğinde gerçekleşen sorgularının ardından, 8 kişilik gasp çetesi adliyeye sevk edildi. Gaspçılardan biri, basın mensuplarının 'gasp yaptığınız iddia ediliyor, ne söyleyeceksiniz' şeklindeki sorusuna "Doğrudur kardeşim. Patatesin tanesi olmuş 1 milyon" diye cevap verdi.  Aynı gaspçı, 'Paranın geri kalanı nerede?' sorusuna ise "En kral yerde yedim içtim. Pişman değilim. Garibanın parasını almadım ben" şeklinde karşılık verdi. Bir başka gaspçı ise çekim yapan basın mensuplarına yönelik olarak  "Hayırdır kardeşim, daha suçumuz tespit edilmemiş. N'apıyorsunuz ya, ayıp ya" diye  konuştu. 

DHA