İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde sanıklar ve avukatların talepleri dinlendi. Davanın tutuklu sanıklarından Ercan Demir, söz alarak kaçma şüphesinin bulunmadığını belirterek, "Yeşil pasaportum var. Birçok ülkeye vizesiz gidebilirdim. Sayın savcı beni ifadeye çağırdığı zaman tereddüt etmeden Çağlayan'a gelerek ifade verdim. Benim hakkımda iddianamede kuvvetli kaçma şüphesinin varlığı yönünde bir beyan var. Bunun kaldırılmasını talep ediyorum. Söz konusu davada da delillerin tamamının toplanmış olduğu ve delil karartma durumumun da bulunmadığı açıktır. Bu yönden tahliyemi talep istiyorum." diye konuştu.

Davanın diğer tutuklu sanıklarının avukatları da müvekkillerinin tahliye edilmesini mahkemeden talep etti. 

Duruşmaya bir süre ara verdikten sonra davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek ve Ercan Demir'in, suçun vasıf mahiyeti, mevcut delil durumu, suçun alt ve üst sınırlarının kaçma kuşkusunu somutlaştırması, tutuklama tedbirinin ölçülü olması ve tutukluluk sınırının aşılmamasını göz önüne alarak tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Mahkeme, suçtan zarar görme ihtimali olduğu gerekçesi ile Hrant Dink'in yakınları olan müştekiler Rahil, Arat, Sera, Hasrof ve Yervant Dink ile Delal Dink Koptaş'ın, davaya katılma taleplerinin kabulüne karar verdi. Ayrıca İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılarak, 1 Ocak 2004 ile 19 Ocak 2007 tarihleri arasında azınlıklara yönelik tehditlere ilişkin yazılan ve tüm illere dağıtımı yapılan yazıların onaylı birer örneğinin mahkemeye gönderilmesinin istenilmesine de hükmetti.

Ara kararda heyet, sanıklar Ahmet İskender ve Coşgun Çakar hakkındaki yakalama emri infazının beklenilmesi ve bu yakalama emrinin akıbetinin sorulmasına hükmetti. Sanıklardan eski İstanbul Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Teknik Şube Müdürü sanık Yunus Yazar hakkında, Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği'nce yakalama emri çıkarıldığını ve infaz edilemediğini hatırlatarak, Yazar'a yüklenen "silahlı terör örgütüne üye olma" suçuna göre kaçma ihtimalinin bulunması nedeniyle bu sanık hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verdi.

Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne bir yazı yazılarak, Trabzon Emniyet Müdürü olarak görev yapan sanıklardan Reşat Altay'ın, göreve başlaması sonrası istihbarat şube müdürlüğü tarafından kendisine brifing verilmesine ilişkin sunumlar, dijital kayıtlar ve evrakların örneklerinin mahkemeye gönderilmesinin istenilmesine de hükmeden mahkeme heyeti, duruşmayı 3 gün yapılacak şekilde 20, 21 ve 23 Haziran 2016'ya erteledi.