Türkiye’nin en önemli kültür miraslarından Mimar Sinan’ın kalfalık eseri Süleymaniye Camii, rant ve işgal tehdidiyle karşı karşıya.
Caminin restorasyon işini 2010’da tamamlayan Gürsoy İnşaat, Kanuni ve Hürrem Sultan türbelerini bedelsiz restore etti. Türbeler Temmuz 2013’te ziyarete açıldı. Ancak avludaki Gürsoy İnşaat’a ait şantiye 1 yıldır kaldırılmadı. Haliç’e bakan şantiye alanında sadece seçkin kişilerin ağırlandığı kaçak bir kafe yapıldığı ortaya çıktı. Firma, ‘şantiye kafe’de başta siyasetçiler, üst düzey bürokrat ve VIP konuklarını ağırlıyor. Zaman, kafede ziyafetli buluşmayı geleneksel hale getiren konukları görüntüledi. Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyesi, restorasyon ve sanat tarihi uzmanı Prof. Dr. Suphi Saatçi, duruma tepki gösterdi: “Süleymaniye, milletin malıdır. Şantiyenin kaldırılmaması, yemek olayları büyük ayıptır. Süleymaniye’yi kendi bahçeleri mi sanıyorlar? Ne biçim işler bunlar?”
Gürsoy İnşaat, 2010’da İl Kültür Müdürlüğü ile bir anlaşma yaparak, Süleymaniye Camii’nin haziresinde yer alan Kanuni ve Hürrem Sultan türbelerinin restorasyonunun yapılması için gönüllü oldu. Anlaşma gereği şirket, türbelerin bakımını ‘bedelsiz’ olarak yapma taahhüdünde bulundu. 2010’da başlayan restorasyon, 2013 Temmuz’unda sona erebildi. Türbeler ziyarete açıldı. Ancak Gürsoy İnşaat’ın yerleştiği Süleymaniye Camii’nin Haliç’e bakan avlusunun üçte birini kaplayan şantiye alanı bir türlü kaldırılmadı. Hem yerli hem de yabancı turistler tarafından İstanbul’da en çok ziyaret edilen mekânlar arasında olan caminin avlusundaki şantiye sahası hâlâ duruyor. Ziyaretçiler, şantiye sahasının duvarları sebebiyle bu manzaradan mahrum kalıyor. Namazdan çıkıp şantiye duvarının kapattığı alana geçmek isteyen vatandaşlar da inşaat şirketinin güvenlik görevlilerince engelleniyor.
Vatandaşlar bu duruma tepki gösterirken, Gürsoy İnşaat tarafından etrafı brandalarla çevrilip ‘girilmez’ tabelaları asılan şantiye alanına kaçak bir kafe-restoran yapıldığı ortaya çıktı. İnşaat şirketinin yıllar önce kurduğu bu kafede, özellikle Süleymaniye’ye cuma namazlarına gelen siyasetçi ve işadamı gibi ‘VIP’ kişiler ağırlanıyor. Şantiye sahasındaki toplantıları yerinde takip eden Zaman muhabirleri, skandalla karşılaştı. Cuma namazı için Süleymaniye’ye gelen VIP konuklar, namazın bitimiyle geçmişte sadece Osmanlı sultanları tarafından kullanılan ‘hünkar mahfili’ adı verilen kapıdan avluya, hemen oradan da şantiyenin kapısından kafeye alınıyor. Konuklar, özel giyimli garsonların yaptığı servislerle ağırlanıyor.
SAĞLIK BAKANI MÜEZZİNOĞLU DA KONUKLAR ARASINDA
24 Ekim Cuma günü Süley-maniye’ye gelen VIP konuklardan biri de Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’ydu. Hünkar mahfilinden özel korumalarıyla giren misafirler, namazın bitmesinin hemen ardından yine aynı kapıdan çıkıp ‘şantiye bölgesi’ndeki masalarında yerlerini aldılar. 31 Ekim Cuma günü de aynı manzara yaşandı. Gürsoy İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gürsoy ile AK Parti ekonomiden sorumlu eski Genel Başkan Yardımcısı ve İTÜ Rektörü Nazım Ekren, ziyaretçilerden sadece birkaçıydı.
Firma yetkilileri, Zaman muhabirlerinin ısrarlı aramalarına rağmen konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. Restorasyon projesini şirket adına yürüten sorumlu mimar Nilgün Olgun, firmanın şantiye alanını kaldırmamasını “2014 Mayıs ayında tam olarak camiyi teslim ettik. Aslında çıkmamız gerekiyor. Ama camide çıkabilecek sorunlar için kalmamız şu an için daha sağlıklı.” sözleriyle değerlendirdi. Bahçede yemek servis edilmesinin ise normal olduğunu belirten Ongun, “Camiye gelen herkes bu ikramdan yararlanabilir.” diyerek kendilerini savundu. Restorasyon anlaşmasına imza atan İstanbul İl Kültür Müdürlüğü ise konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. Vakıflar Genel Müdürlüğü de cevap vermedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bilgi edinme masasından gelen cevap ise şöyle: “Süleymaniye Camii restorasyonu tamamlanarak geçici kabulü yapılmıştır. Bahsettiğiniz ve firmanın şantiyesinin küçük bir kısmı olan çadırın, kesin kabulün yapılmasına kadar sahada kalmasına izin verilmiştir.”
(zaman)