Kaz Dağları’nda ‘Su ve Vicdan Nöbeti’ devam ediyor. Nöbete katılanlar günden güne büyüyor.
Kaz Dağları’nda altın madeni işletmesinin yanına kurulan direniş bir haftasını geride bıraktı. Bir çadırla başlayan nöbet alanında çadır sayısı 100’e yaklaştı. Eyleme katılanların tek bir talebi var: “Kıyımı durdurun.”
dw Türkçe’de yer alan habere göre, Kaz Dağları’na yapılmak istenen altın madenciliğine karşı tepkiler hızla artıyor. ‘Su ve Vicdan Nöbeti’ adıyla başlayan nöbete katılanlar günden güne büyüyor. Nöbet, Türkiye’nin bir anda gündemine gelen, Kanadalı Alamos Gold şirketinin işletme ruhsatı aldığı Çanakkale’nin Kirazlı Köyü’ndeki maden sahasının yaklaşık bir kilometre yakınında konuşlanmış durumda.
“Ormanlar sincaplarındır”
Ana güzergâh’tan ‘Balaban’ tabelasıyla ayrılan yolun hemen yanı başında büyük bir kamp alanı oluşturulmuş. Bu kısa yoldan ilerlerken nöbet yerine geldiğinizi ‘Su ve Vicdan Nöbeti’ tabelasından anlıyorsunuz. İlk pankartlar eylemcilerin korumaya çalıştığı ağaçlara asılmış: “Ormanlar madencilerin değil, sincaplarındır”, “Her ağacı tek tek savunacağız.” Açık alanın dört bir yanında çadırlar kurulu. Ortak alanda ise yemek yeme yerleri, banklar, gölgelikler var. ‘Sosyal market’te köylülerin getirdiği domates, biber ve salatalıklar ikram ediliyor. Çay kazanı her saat kaynıyor. Kamp alanı ile şantiye arasında sürekli servis araçları çalışıyor. Nöbete yeni katılanlar kamp alanından sonra şantiyeye götürülüyor. Direnişe katılanlar, burada sosyal medyadan gördükleri ağaçların kesildiği o kelleşmiş tepeleri canlı izleme imkânı buluyor.
Alamos Gold şirketini protesto eden eylemciler
Çanakkale’de yaşayan Salih Arslan da, eşi ve torunu İpek’le nöbet alanındaydı. “Bizim doğamız mükemmel” diyen Arslan, Çanakkale’nin yüzde 60’ına yakınının ormanlarla kaplı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Neden farklı insanlar doğamızı mahvetmeye buraya geliyor? Çanakkale tarım bakımından geniş alanlara sahip. Sanayi fazla gelişmiş değil. Burada insanlar sadece tarımla hayatlarını sürdürebilir. Bu madenin buraya zarar vereceğini biliyoruz ve bunun için bu kıyımın durdurulmasını istiyoruz.”
Hukuk süreci bekledik, eyleme geçtik
Çanakkale Belediyesi Başkan Yardımcısı Rebiye Ünüvar, ilk günden itibaren nöbet alanında. “Bugüne kadar hep hukuki süreçle bir şeyler yapmaya çalıştık. Davaların sonucunu bekledik” diyen Ünüvar şunları anlattı: “Son iki ayda birden birşeyler oldu. İstanbul seçiminin gölgesinde işletme çok hızlı bir şekilde yol aldı. Biz de 19 Temmuz’da büyük bir etkinlik yaptık. Çalışmaların durdurulmasını istedik.” Ünüvar, 26 Temmuz’da maden sahasına gittiklerini belirterek, çalışmaların daha da hızlandığını tespit ettiklerini söyledi.7
İlber Ortaylı: Bakanlığın rakamları gülünç
Prof. Dr. İlber Ortaylı da “Kazdağları’nda son olarak Kanadalı bir şirketin yatırımı söz konusu olmuştur. Bakanlığın verdiği rakamlar gülünçtür, ikna edici değildir” diyerek şöyle devam etti: “Şirket 1 milyar dolarlık yatırım yapacakmış. 2 bin kişi iş bulacakmış. 2 bin kişi için 1 milyar doların çok büyük bir israf olduğu açık değil mi? Hakikatle bağdaşmayacak fakat ayrıntılı açıklaması yapılmayan bu rakamların bir rezalet olduğu açık. Bu Kanadalı şirket acaba dünyanın başka neresinde böyle işler yapabiliyor. Ormanlar ve madenlerle dolu Kanada’da halk bu tür yerleşim yerlerine yakın girişimleri sessizce izliyor mu?