İstanbul Valiliği verilerine göre İstanbul'da bulunan 7 bin 437 okul binasından sadece 1135 okul binası depreme karşı hazırlanmış durumda.
Bu okullarda okuyan öğrenci sayısı ise 3 milyon 175 bini geçiyor. Uzmanlar valiliğin bu verilerden yola çıkarak gereken önlemleri almasını istedi. Apartmandan bozma birçok özel okul binası olduğuna dikkat çeken İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Cemal Gökçe buna rağmen depremin etkisini azaltacak önlemlerin alınmadığına dikkat çekti.
Birgün'den Mustafa Kömüş'ün haberine göre Gökçe şu ifadeleri kullandı: “Bu veriler depremden daha ağır. Çünkü okullar, hastaneler depremlerde hiç hasar görmemesi gereken yapılardır. Çünkü deprem sonrası insanların ihtiyaçlarını karşılayacakları yapılardır bunlar aynı zamanda. Ayrıca depremin gece olacağı gibi bir durum söz konusu değil. Eğitimin öğretimin yapıldığı zaman da deprem olabilir. Dolayısıyla binlerce öğrencimiz, binlerce insanımız hayatını kaybedebilir.”
Okulların yakın zamanda gerçekleşen depremler nedeniyle dikkate alınmaya başladığını aktaran Gökçe “Apartmandan bozma hastaneler var, apartmandan bozma vakıf okulları, özel okullar var. Dolayısıyla bunların tümünü birlikte düşünmek artık anlamsız, gereksiz birilerine çıkar sağlayacak ama İstanbul’un geleceğini hatta ülkenin geleceğini karartacak projelerden vazgeçerek okulları ve İstanbul’da ki yapı stokunu mutlaka ve mutlaka deprem güvenlikli hala getirmek gerekir” dedi.
"İstanbul depremi Elazığ’da ki depreme benzemez"
Gökçe hasarlı binalara ilişkin bir çaba olmadığını belirterek şöyle devam etti: “Eğer öyle bir irade olsa deprem yaşamış olmamıza rağmen Kanal İstanbul projesini hala gündemde tutmazlar. Biz açıklama yaptık dedik ki artık Kanal’ı falan bir tarafa bırakın bu proje için harcanacak parayla bütün Türkiye’deki yapı stoku başta okullar olmak üzere deprem güvenlikli hale getirilebilir. Elazığ’da şahit olduk, küçük bir deprem olmasına rağmen 41 yurttaşımızı kaybettik. Binlerce insanımız da sokakta kaldı. İstanbul depremi Elazığ’da ki depreme benzemez. 7 ve üzeri büyüklükte olacak binlerce yapı yıkılacak yerle bir olacak, ağır hasar görecek. En azından 3 milyon mertebesinde insanımız sokakta kalacak.”