Dink ailesinin avukatlarından Fethiye Çetin, Tahir Elçi’nin de Hrant Dink gibi bir tehdit olarak görüldüğünü iddia etti.
Bir suikasta kurban giden Hrant Dink ve ailesinin avukatlarından Fethiye Çetin, Tahir Elçi’nin de Hrant Dink gibi bir tehdit olarak görüldüğünü savundu. “Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Platformu” ile “Antikapitalistler Platformu”nun ortaklaşa düzenledikleri “Hrant Dink’ten Tahir Elçi’ye” konferansı önceki gün İstanbul Tophane’deki Tütün Deposu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Atilla Dirim, Doç. Dr. Bülent Bilmez, Doç. Dr. Fatma Akdokur, Av. Fethiye Çetin ve Yazar Yıldız Önen konuşmacı olarak katıldılar.
Hrant Dink’le ilgili bir kısa film gösterimin ardından söz alan Dur De Platformundan Atilla Dirim, Hrant Dink’i ölüme götüren sürecin ilk olarak, M. Kemal’in manevî kızı olan Sabiha Gökçen’in aslında Hatun Sebilciyan ismide bir Ermeni kızı olduğunu iddia etmesiyle başladığını, daha sonra Türklüğe hakaret ve benzeri iddialarla suçlanarak hedef tahtasına oturtulduğunu, tüm bu yaşananlardan sonra da katledildiğini söyledi.
O ZİHNİYET SÜRÜYOR
Dirim’den sonra söz alan akademisyen Bülent Bilmez, “Hrant’ı öldüren her ne ise o zihniyet bugün de sürüyor, rejimin kendisine düşman olarak belirlediği kesimler var, bu noktada yüzleşmeden ziyade zihniyeti değiştirmek önemli olmalı. Çünkü zihniyet değişmedikçe, yapılan tüm hatalar için ‘Evet yaptık, gerekirse yine yaparız’diyebiliyorlar, bizler 1915’ten beri hastalıklı bir toplumuz” dedi. Bilmez’in ardından söz alan, Düzce Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Fatma Akdokur da konuşmasında “Ben Türkiyeli Müslüman bir kadınım, toplumun tüm vicdanlı kesimleriyle bir araya gelinmeli. Hrant Dink öldürüldüğünde toplumun farklı kesimleri bir araya gelip sokaklara çıkarak ‘hepimiz Hrant Dink’iz, hepimiz Ermeniyiz’ diyebilmişti. Fakat Tahir Elçi öldürüldüğünde ‘Hepimiz Tahir Elçi’yiz, hepimiz Kürt’üz’ denilemedi. Bence bu fark bize çok şey anlatıyor, gelinen noktada yapmayın demekten, yanlış yapıyorsunuz demekten başka ne yapabiliriz bilmiyorum” ifadelerine yer verdi.
DEVLETLE İLİŞKİLİ CİNAYETLER
Dink ailesinin avukatlarından Fethiye Çetin de Tahir Elçi’nin de Hrant Dink gibi bir tehdit olarak görüldüğünü savundu. Çetin, “Tahir tıpkı Hrant gibi kişiliğiyle böyle kimselerin çok fazla ilgilenmediği davalarla ilgileniyordu. Tahir, JİTEM davalarını sonuna kadar izledi. Bu da onu bir anlamda tehlikeli kıldı. Bir kere bu cinayetlerin devletle ilişkisi var. Mutlaka bir veya birkaç devlet görevlisi bu cinayetlerinin içerisinde yer alıyor. Biz bunu görüyoruz ama pek de arkasına gidemiyoruz” açıklamasını yaptı.
Ekrem Özden / İstanbul
[email protected]
EkremOzden86