Anayasa Mahkemesi (AYM), Ankara’da cezaevinde uyuşturucu komasına giren hükümlü S.M.’nin (26) ölümünü önlemeye yönelik tedbir alınmadığı ve olaydan sonra etkili soruşturma yürütülmediği iddiasıyla yapılan başvuruda ‘yaşam haklı ihlali’ kararı verdi.
DW Türkçe’nin haberine göre, S.M., 2015 yılında 26 yaşındayken, Ankara Sincan Cezaevi’nde uyuşturucu komasına girdi. Koğuştaki diğer hükümlü ve tutukluların ilk müdahalesini yaptığı S.M., daha sonra görevliler tarafından revire götürüldü. Sağlık memuruna, uyuşturucu komasına girdiğini belirten S.M., kendisine uyuşturucu madde vermesini istedi. Sağlık memuru ise daha önce ilaç tedavisine başlandığını, doktorun yazdığı ilaçları değiştirme yetkisinin bulunmadığını söyleyerek, S.M.’yi koğuşuna gönderdi. Aynı gün tekrar rahatsızlanan S.M., hayatını kaybetti.
Olayla ilgili takipsizlik kararı veridi ve kararın kesinleşmesi üzerine baba, 19 Ağustos 2016’da AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. Başvuruyu inceleyen yüksek mahkeme, S.M.’ye revirde yalnızca nabız ve tansiyon kontrolü yapıldığı, bir tedavi uygulanmadığı gibi herhangi bir sağlık kuruluşuna sevkinin de yapılmadığı, tıbbî müdahaleye imkan verebilecek şekilde sağlık durumunun yakından takip edilmediğine dikkat çekti. Yetkililerin makul ölçüler çerçevesinde yaşama yönelik gerçek ve yakın bir tehlikenin gerçekleşmesini önleyebilecek şekilde önlem almadıklarını, bu gerekçelerle Anayasa’nın 17’nci maddesinin gerektirdiği yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verildi.