3 Nisan 2014'den bu yana Risale-i Nur basılamadığının basılanların da piyasaya verilemediğinin altını çizen Kazım Güleçyüz: "Biz Risale-i Nur neşrinin ve hizmetinin hiç bir şekilde engellenmemesi gerektiğini, bu hizmetin mutlaka önünün açık tutulması gerektiğini ifade edegeldik, Üstad diyor ki; Risale-i Nur'a ilişmeyiniz, belalar musibetler sel gibi yağar" Bandrol engeli ortaya çıktıktan bu tarafa daha önce hiç benzerini görmediğimiz dehşetli musibetlerle sarsıldık, Soma, Ermenek gibi maden faciâları, Afgan göçmenleri taşıyan teknenin batması sonucu bir çok insanın can vermesi, kuraklık, seller, trafik kazaları... Belalar peş peşe geliyor, adeta fâciasız gün geçmiyor diyebileceğimiz bir süreçten geçiyoruz. bunun maddi sebepleri muhakkak var ama mânevî sebeblerinin en başında gelen sebep Risale-i Nur hizmetinin, neşriyatının engellenmiş olmasıdır bizim inancımıza göre" dedi.

Nihayet Bahadıroğlu'da Bunu İfade Edebilmiş

"İşte nihayet Bahadıroğlu'da bunu ifade edebilmiş" diyen Güleçyüz açıklamasında "Kendisini tebrik etmek lazım, bunu söylemek için 1 yıl kadar beklediğini söylüyor, keşke bu kadar beklemeseydi daha ilk başlarda bu refleksi gösterebilseydi de Risale-i Nur'u tatil etme yanlışının bu kadar uzun bir süre devam etmiş olmasının önünde bir engel bir fren de ondan gelmiş olurdu daha erken konuşmuş olsaydı. Temnnimiz, çeşitli kılıflarla, gerekçelerle, mazeretlerle buna haklılık uydurmaya çalışan diğerleinin de bunu idrak etmeleri"  ifadelerine yer verdi."