Ülger, serbest tarifenin devam etmesi temennisinde bulundu.

Ülger, trafik sigorta bedelleri ile ilgili basın toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. 

Prim üretiminde devamlı artış olduğunu bildiren Ülger, şunları ifade etti:

“Artış var ama tüketici şikâyet ediyor. Şirketler de şikâyet ediyor. Şirketler prim artışına rağmen zarar etmekten yakınıyor. Nihai olarak prim artışından tüketici de, şirketler de mutsuz. Burada sorun hukuki. Hukuki olup da ne? Evvela teminat tanımlarının belirgin olmadığı ortada. Bireylerin alacağı hasarların, bedeni hasarların belirlenme yöntemleri sorun. Geriye yürüyen yargı kararları da bir sorun. Bu maliyetler stabil olmadığı takdirde, primler de artar. Önemli olan bu boşluğu doldurmak.”

Ülger, ilaveten prim artışında kur dalgalanmaları ve parça maliyetlerinin payı olduğuna işaret etti.

Sigorta bedellerine temas eden Ramazan Ülger, “Ülkemizde trafik sigorta primi ortalama 105 Euro. Tabii duruma göre 5 bin liraya sigorta da var, 500 liraya da var. Bu ortalama Avrupa ülkelerinde 230 Euro. Ama şu muhakkak biz sigorta primlerinin en gerilerde olduğu ülkeler içindeyiz. “ dedi.

Hasar oranlarına da değinen TSB Başkanı, “Maalesef trafikte ölüm oranımız Avrupa ülkelerinin iki katı. Demek ki burada bir merhale alınmalı. Gerçi alındı, ölüm oranımız iniyor ama bir türlü ortalama gerilemiyor.” yorumunu yaptı. 

Trafik sigorta primlerinde tavan fiyat uygulamasının sorunlu olduğunu anlatan gerilediğini belirten Ülger, şöyle devam etti:

“En önemli sorun bir sürücü senede 5 defa, 3 defa, 10 defa kaza yapıyor. Tavan fiyat uygulandığı takdirde o sürücüden alacağınız prim ile hiç kaza yapmayan birinden alacağınız prim aynı olur. Bu haklı değil, adaletli değil. Kötü sürücü bedelini ödemeli. Tavan fiyata onun için karşıyız. Bu tavan fiyat kalkmadığında durum ne oluyor? Kötü sürücünün yanında iyi sürücünün de primini arttırıyorsunuz. Bu takdirde iyi sürücüler mağdur oluyor.

Biri 15 defa kaza yaparsa yaptırımı ne? 15 defa kaza yapıyor, birinin ölümüne neden oluyor, bunun yaptırımı yok. Yine taşıt kullanıyor. Ehliyetine el koyamıyorsunuz, tek sigorta primini arttırıyorsunuz. Ekonomik yaptırım uyguluyorsunuz. Ama bu tavan fiyat ile o yaptırımın da önüne geçiyorsunuz. Kötü sürücüye ‘birilerine çarpmaya devam et’ diyorsunuz. Biz, ona karşıyız. Alkollü taşıt kullananın ehliyetine el koyuyoruz, çünkü birine zarar verme ihtimali var. Çok kaza yapanın da ehliyetine el koyulmalı, çünkü onun da birine zarar verme ihtimali var. O olmuyorsa primleri arttırılmalı. Ama nihai olarak sigortada serbest tarife devam etmeli.”

Ülger, önerilerini ise şöyle sıraladı:

“Trafik Kanunu ile ilgili noksanlar giderilmeli. Hukuki kararların geriye dönük maliyetleri önlenmeli. Yine serbest tarifeden taviz verilmemeli, çünkü iyi ve kötü şoför ayrımı ortadan kalkıyor. Yine şirketlerin ağır mali yük altında bırakmayacak adımlar atılmalı.” 

TSB verilerine göre trafik sigortası ile ilgili veriler şöyle:

-Türkiye’de 16 milyon sigortalı taşıt bulunuyor.

-Sigorta yaygınlık oranı yüzde 80.

-Trafik branşının hayıt dışı branşlarda payı yüzde 22. 

-Trafik branşında 10 sene itibari ile 7 milyar lirayı bulan bir zarar var.

-9 ayın zararı 1,7 milyar lira.