Palandöken, yaptığı yazılı açıklamada 2015 yılının sonunda kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyen 1 milyon 331 bin kişi yasal takibe girdiğini belirterek, “ Yasaya göre ödeme şartını ihlal suçlarında, sanıklara üç aya kadar tazyik hapis cezası veriliyor. Buna göre son beş yılda borcunu ödeyemeyen kart borçlusu vatandaşlardan 110 bin 361 kişi cezaevine girdi. Sosyo-ekonomik yönden sorunun çözümü için bankalar ‘bize ne’ diyemez, elini taşın altına koymalı, borçlara uzun vadeli yapılandırma getirmelidir.” değerlendirmesinde bulundu. .

"KART SAYISINDA AVRUPA BİRİNCİSİYİZ"

2015 yılında kartlı alışverişlerin toplam tutarının 526 milyar TL olduğunu anlatan Palandöken, şöyle devam etti:

“Kart sayısı 171 milyon adeta ulaşan Türkiye, Avrupa’da birinci sıraya yerleşti. Bunların 58 milyon 215 binini kredi kartları oluşturmaktadır. Kartlı yapılan alışverişin vatandaşın harcamalarının içindeki payı ise son 5 yılda yüzde 28'den yüzde 39'a çıkarak, kartla daha çok alışveriş yapmaya başladık. Ama unutmayalım 1 milyon kredi kartı sahibi de yasal takibe düşmüş durumda. Vatandaşımızda bilinçli tüketici olmak zorunda. Alış verişlerimizi taksitle yaparak bir avantaj sağlayabiliriz ama AVM’lerde o kadar çok çeşit ve alış verişe yönelten tuzak ürünler var ki albeniye kapılıp hiç ihtiyacımız olmasa bile alış veriş yapabiliyoruz. Ödemeleri gelince de kara kara düşünüyoruz. Bu durum tüketici mağduriyetinin artmasına neden olmakta, piyasanın dengelerini bozmaktadır.”

Bankaların aidatsız kredi kartı çıkarma yükümlülüğünü de taksit hakkı vermeden yerine getirmesini de eleştiren Palandöken, “İnsanlara sormadan kredi kartı gönderen, gelirinin 10 katı limit tanımlayan bankalarımız, şimdi aidatsız kart vermeye gelince taksitsiz olarak veriyorlar. Bu konuda da yeniden düzenleme yapılarak taksit yapabilecek şekilde kredi kartı vermeliler” dedi.