YÖK’ün işlevini kaybettiğini söyleyen DESAM Başkanı Gürkan Avcı, “YÖK bugünün dünyasına ve geleceğin Türkiye’sine ait bir kuruluş değildir. Bu nedenle Türkiye’nin gereklerine ve dünyanın geleceğine uygun bir yükseköğretim sistemi oluşturması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
Demokrasi ve Eğitim Stratejik Araştırmalar Merkezi (DESAM) tarafından düzenlenen Yükseköğretim Kurulu (YÖK) başlıklı Yuvarlak Masa Toplantısı Ankara - Kızılay ofisinde gerçekleştirildi. Oturumun sonucunda açıklama yapan DESAM Başkanı Gürkan Avcı, YÖK’ün misyonunu tamamladığını, miadını doldurduğunu, işlevini kaybettiğini ve dünyanın çok çok gerisinde kaldığını belirterek, “YÖK bugünün dünyasına ve geleceğin Türkiye’sine ait bir kuruluş değildir artık. Bu nedenle YÖK’ü değiştirmenin yetmeyeceğini, Türkiye’nin gereklerine ve dünyanın geleceğine uygun bir yükseköğretim sistemi oluşturması gerektiğini düşünüyorum. YÖK’ün lağvedilmesi gerekir” dedi.
YÖK tek tipleştiriyor
YÖK’ün üniversiteleri tek tipleştirdiğini söyleyen Gürkan Avcı, “YÖK akademik özgürlükleri yok ediyor, bilim insanları ve öğrenciler üzerinde baskı kuruyor, çeşitli yasakçı anlayışlar nedeniyle bilimsel araştırmaları dahi engelliyor. YÖK artık kaldırılmalı ve onun yerine üniversitelerin açılması, işleyişi ve yürütülmesi konuları için akredite bir kalite kurumu kurulmalıdır. Bu kurum üniversitelerin ne yapması gerektiğine karışmayan denetleyici bir kurum da olmalıdır. Bu yeni sistemde üniversitelere kalite/verim performansına göre bütçe verilmeli ve böylece üniversiteler arasında pozitif bir rekabet ortamı oluşturulmalıdır. Üniversitelerin belirli alanlarda uzmanlaşmalarının sağlanması da acilen sağlanmalıdır” dedi.
Üniversitelerin demokratik yapıya kavuşturulması gerekiyor
Gürkan Avcı, Türkiye’nin üniversitelerini derhal yeniden yapılandırması gerektiğini belirterek, üniversitelerin YÖK’ten kurtulması gerektiğini söyledi. Üniversitelerimizin biran önce özerk ve demokratik bir yapıya kavuşturulmasının şart olduğunu dile getiren Avcı, “Üniversitelerimizin akademik özgürlüğü, kurumsal özerkliği, üniversitenin üye ve öğrencilerini kendisinin seçebilmesi, stratejik planlarını özgürce hazırlayabilmesi ve parasını bu planlama doğrultusunda harcayabilmesi çok önemlidir. Üniversitelerin öğrencilerini kendisinin seçebilmesine imkânda verilmelidir. Üniversitelerin kendi hocalarını da seçmesine fırsat verilmelidir” dedi.
Üniversiteler rektörünü kendileri seçebilmeli
YÖK’ün her alanda üniversiteleri kısıtladığını, üniversitelerin rökterlerini dahi seçemedeinin ifade eden Avcı, “Hangi bölümü açacağınıza veya hangi bölümü kapatmanız gerektiğine karar veremiyorsunuz. YÖK üniversitelerin bilimselliğine engel oluyor. Üniversiteler YÖK’ün iznine gerek duymadan istediği bilimsel çalışmaları yapabilmelidir. Rektör ve dekan atamaları üniversitedeki bileşenlerin eğilimleri ve demokratik tercihleri doğrultusunda yapılmalıdır. Üniversitelerdeki diğer yöneticiler ve akademik kadrolarda liyakat ve ehliyet kriterleri esas alınarak belirlenmelidir. Üniversitelerimizdeki görevlendirme, atama, işe alma ve terfilerde her türlü ahlaksız ve nepotist uygulamalara biran önce son verilerek adil ve objektif kriterlere geçilmelidir” diye konuştu.
Ankara - Fatih Karagöz