" Slovenya Türkiye'ninAB üyeliği çabalarını destekliyor" diyen Pahor, yıllardır süren ertelemelerin ardından müzakerelerde ilk faslın açılmasından memnuniyet duyduklarını ifade etti.

Pahor, Türkiye, Ukrayna ya da diğer devletlerin AB üyeliği konusunda, birliğe üye ülkeler arasında gelecekte bir görüş ayrılığı yaşanması durumunda, söz konusu ülkelere özel bir statü verilmesi üzerine de düşünülebileceğini belirterek, "Bu konu şimdiye kadar düşünülmedi. İki tarafın da çıkarı olursa, belki gelecek yeni fırsatları beraberinde getirir" dedi.

Pahor, Türkiye'nin Balkanlardaki barış ve istikrar için nasıl bir rol üstlenebileceğine ilişkin, şunları kaydetti:

"Önemli olan, büyük bir bölgesel güç konumundaki Türkiye'nin, ekonomik, toplumsal ve diğer politikalar açısından Avrupa ile uyumlu olma isteğidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile başbakanlığı döneminde, Türkiye'nin Brdo Süreci'ne katılımı ihtimali üzerine konuşmuştuk. Türkiye'nin Brdo Süreci'ne katılımının bölge için iyi olacağını düşünüyorum."

"Siyasi ilişkilerimiz harika"

Türkiye ile Slovenya arasındaki ilişkilerden son derece memnun olduğunu ifade eden Pahor, iki ülke arasındaki siyasi ilişkileri "harika" olarak nitelendirdi.

Pahor, "Aramızda imzalanmış stratejik ortaklık bulunuyor. Bu Slovenya'nın sıklıkla yaptığı bir şey değil. Ayrıca iyi bir ekonomik işbirliğine de sahibiz ancak iki ülke de bu işbirliğinin daha ileri götürülebileceği konusunda hemfikir. Cumhurbaşkanı Erdoğan Slovenya'ya beraberinde güçlü bir iş adamı heyeti ile geliyor. Üçüncü pazarlarda ortak işbirliği için de imkan var. Slovenya'nın Türkiye ile dostane ilişkilere sahip olması son derece önemli. Bazı konularda farklı bakış açılarına sahibiz ancak bu iki devletin ve iki halkın ilişkilerini güçlendirmesi arzusuna engel değil" ifadesini kullandı.

Slovenya ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dört bakanın eşlik edeceğini söyleyen Pahor, imzalanacak anlaşmalarla ekonomik işbirliğinin daha da güçleneceğine inandığını kaydetti.

AA