Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü İşbilir, "Paris'teki saldırının İslam'la, Müslümanlarla etiketlenmesine şiddetle karşı çıkıyoruz" dedi.
Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, Fransa'nın başkenti Paris'te haftalık mizah dergisi Charlie Hebdo'nun ofisine yönelik silahlı saldırıya ilişkin, "Bu saldırıların İslam'la, Müslümanlarla etiketlenmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Bu saldırıların İslam adına yapıldığını söylemek, en az bu terör saldırıları kadar İslam'a ve Müslümanlara zarar verir" dedi.
İşbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Avrupa'nın İslam karşıtlığına ve İslamafobi'ye hukuki tedbir almamasının, bu tür saldırılarda ve İslam karşıtlığının artmasında ciddi payının olduğunu söyledi.
Paris'teki saldırıdan sonra İslam'a ve Müslümanlara yönelik İslamafobik yayınların daha da artacağı düşüncesini taşıdıklarını ifade eden İşbilir, bunlara karşı tedbir alınmaması durumunda, şiddet ve kaosu başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinin davet etmiş olacağını kaydetti.
İşbilir, terör saldırılarının amacının kaos ortamı yaratmak olduğuna işaret ederek, "Paris saldırıları bir kez daha göstermiştir ki küresel anlamda ve ilkeli bir şekilde terörizmle mücadele edilmezse bunun çok acı faturaları ödenmeye devam edecek. Söz gelimi DEAŞ terörünü doğuran Esed terörüne ses çıkarmazsanız, İsrail'in devlet terörüne tepki koymazsanız, PKK terörünü çifte standartla görmezden gelirseniz yine başka terör eylemlerine de bu şekilde kapı açarsınız" diye konuştu.
Avrupa'daki şer odaklarının bu durumdan nemalanarak İslam dünyasına yönelik saldırılarını arttıracağı düşüncesini taşıdıklarını da vurgulayan İşbilir, şöyle devam etti:
"İslam dünyası yeni bir '11 Eylül' psikolojisine sokulmak isteniyor. Avrupa Müslümanları ve İslam dünyası soğuk kanlı bir şekilde bu yeni durumu değerlendirip provokasyonlara gelmeden İslamı daha doğru tebliğ ve daha etkin temsil edebilmek için küresel mekanizmalar kurmak zorunda olduklarını görmeliler. Bu saldırıların İslam'la, Müslümanlarla etiketlenmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Bu saldırıların İslam adına yapıldığını söylemek, en az bu terör saldırıları kadar İslam'a ve Müslümanlara zarar verir."
İşbilir, bu tür saldırıları ve terör eylemlerini kınamakla birlikte İslam'a ve Müslümanlara hakaret etmenin "ifade özgürlüğü" olarak değerlendirilemeyeceğinin altını çizerek, "Biz bu olayların İslam adına yapıldığını reddetmekle beraber ifade özgürlüğü adı altında İslam'a ve Müslümanlara yapılan hakaretleri de hiçbir şekilde kabul edemeyiz. Avrupa hükümetleri İslam karşıtlığını antisemitizm gibi suç saymalılar" görüşünü iletti.