"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünyaca ünlü yazar Gaarder: ''Medine vesikası'' anlayışına ihtiyacımız var

30 Kasım 2015, Pazartesi 14:49
Meşhur 'Sofie'nin Dünyası' adlı kitabın yazarı Norveçli Jostein Gaarder, IŞİD, El Kaide, Boko Haram gibi terör örgütlerinin İslam'ı yaraladığını belirtiyor.

İslam aleminin Batı ilminin gelişiminde ve Rönesans'ın temelinde önemli rol oynadığını söylüyor. 

Aksiyon dergisinden Engin Tenekeci'ye konuşan Jostein Gaarder, dünya edebiyatının önemli eserlerinden “Sofie’nin Dünyası” isimli kitabın yazarı.

Jostein Gaarder, röportajda şu görüşleri dile getirdi:

59 dile çevrilip 50 milyona yakın satan Sofie’nin Dünyası ile başlayalım. Dünya klasikleri arasına giren kitabınızın kahramanı Sofie kim veya neden Sofie? 

Sofie, Yunancada ‘hikmeti seven’ anlamına gelen filozofu çağrıştırdığı için kitaba bu ismi verdim. 

Kitabınızın bu kadar çok satılacağını tahmin eder miydiniz? 

Doğrusunu söylemek gerekirse ne ben ne de yayınevi bunu tahmin edebildik. Elbette bu durumdan çok memnunuz. 

Peki, bunu önceden tahmin etseydiniz, kitabınızda bazı ekleme ve çıkarmalar yapar mıydınız? 

Tabii ki yapardım. Mesela, kitabın üzerinde yazan ‘Felsefe tarihi üzerine bir roman’ tanımını, ‘Batı felsefesi tarihi üzerine bir roman’ şeklinde değiştirirdim. Bir de kitaba Hintli, Çinli ve Müslüman filozofların görüşlerini eklerdim. Ayrıca, çevrenin önemine ve iklim değişikliğine dair bazı eklemeler de yapmak isterdim. Çünkü günümüz felsefesi bu tür konular üzerinde oldukça itinalı duruyor. 

-Kusura bakmayın, bu biraz uzun bir soru olacak. Descartes, bir yerde hikmetin Avrupa’ya Araplardan geçtiğini söylüyor. Avrupalı aydınlar, Avrupa’nın ilmî gelişiminde İslam âlimlerinin rolünün de olduğunu söylüyor artık. Oslo’da bununla ilgili bir müze kuruldu. Müzede İslam âlimlerinin ilmî keşifleri sergilendi. Müzenin Norveçli müdürüyle röportaj yaptık. Kendisi de bugünkü Batı biliminin temelinde İslam âlimlerinin keşifleri olduğunu söyledi. Bunun İslam’ın ilimle barışıklığının ispatı olduğunu söyledi. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz? 

Evet, kesinlikle doğru. İslam, Avrupa’nın ilmî ve felsefi gelişiminde büyük rol oynadı. Descartes’ın “Hikmet, Avrupa’ya Araplardan geçti.” sözüne de katılıyorum. Bugün Aristotales ve Platon yaşasalardı, İslam’a teşekkür ederlerdi. Rönesans’ın temelinde de İspanya’daki Arap kültürünün etkisi var. 

-Filozofların babası olarak nitelendirilen felsefecilerde tanrı inancı görülüyor. Mesela, Sokrates ve Pisagor gibi. Ancak daha sonraki dönemlerde felsefenin Yaratan’a inançtan uzak bir kimliğe büründüğü görülüyor. Sanki felsefe dinle barışık olamaz, alanları farklı gibi bir algı var. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz? 

Doğru, katılıyorum. Ancak bir toplumda inançlı felsefecilerle beraber, seküler filozofların da bulunması normal. Asırlar önce birçok farklı inanca mensup insanlar bir arada yaşayabilmişler. Beraber yaşamalıyız. Ayrıca kanlı eylemler gerçekleştiren IŞİD, El Kaide, Boko Haram gibi terör örgütleri İslam adına büyük sorun. Bu tür terör grupları İslam’ı yaralıyor. Yine bu tür aşırıcıların yaşadıklarının İslam diniyle hiçbir alakası yok. Allah İngilizcede ‘God’, Norveççede ‘Gud’ demek. Yani Yaratan bir ve aynı. Tanım ve söylemler farklı. Ben bir olan Allah’a inanıyorum. Hepimiz Hz. İbrahim’in çocuklarıyız. Hz. İsa da bir peygamber. Bugün IŞİD Hıristiyanları vuruyor, kiliselere zarar veriyor. Bir toplumda din kavramı nötr olmalı. İsteyen camiye, isteyen kiliseye gidebilmeli. Mesela Hz. Muhammed, insanlara hiçbir zaman politik baskı yapmamıştır. Bugün dünyanın Medine Vesikası anlayışına ihtiyacı vardır. Hz. Muhammed bu anlaşmayla Hıristiyan ve Yahudilerin haklarını muhafaza edip onları korumuştur. 

Sizce felsefe kimsin, nereden geliyorsun ve nereye gidiyorsun sorularına tam cevap veriyor mu? 

Hayır. Felsefeciler bu tür soruları sadece yöneltiyorlar; ancak cevaplarını veremiyorlar

Mevlana’yı tanıyor musunuz? 

Evet, tanıyorum. Üniversite yıllarımda şiirlerini okumuştum. Neredeyse 40 yıl oldu. Oldukça büyüleyici bir şahsiyet. 

Nobel Edebiyat Ödülü almayı arzu ettiniz mi hiç? 

Hiçbir zaman istemedim. Çünkü bu ödüle ihtiyaç duymadım. Zira kendimi yeterince mutlu hissediyorum. Kitaplarım da çok büyük ilgi gördü zaten. 

Türkiye’ye gittiniz mi hiç? 

Evet, turist olarak 2000’li yılların başında İstanbul’da bulundum. Sultanahmet’i, Kapalıçarşı’yı, Ayasofya’yı ziyaret ettim. İstanbul gerçekten harikaydı. Çok hoşuma gitti. Hatta İstanbul’da Boğaz turu sonrası ilginç bir olay yaşadım. Turun ardından Boğaz’a yakın bir kitapçıya uğradım. Kitapçıya “Şurada duran ‘Aynadaki Muamma’ isimli kitabın yazarı benim.” dedim. Ancak kitapçı bana inanmadı. Ben de kendisine tebessüm ederek bu kitabı (hatıra olarak) satın aldım. 

Şu anki Türkiye dışarıdan nasıl görünüyor? 

Maalesef iyi görünmüyor. Son yıllarda gazeteci ve yazarlar içeriye atılıyor. Şu anki Türkiye’nin daha fazla demokrasi ve ifade özgürlüğüne ihtiyacı var. Hükümet, muhalifleri tolere edebilmeli. Demokrasinin bir parçası da budur zaten. Yani muhalif görüşlere açık olunmalı. Bir de Kürtlerin de hakkı korunmalı. 

-Eserleriniz arasında ‘Allahu Ekber’ isimli kitap dikkatimizi çekti. Bu kitabı niçin kaleme aldınız? 

Bu kitabı 1982’de annemle yazdım. Kitap İslam hakkında bir eser. Annem de yazar. Birçok din hakkında kitap yazmıştı. Sıra İslam’a gelmişti. Ben de o zamanlar Oslo Üniversite’sinde dinler tarihi okuyordum. Kitap için Tunus’a annemle beraber gitmiştim. Orada Kur’an kursu veren imam ve kurs alan gençlerle görüşmüştük. Dükkânları ve bazı Tunuslu aileleri ziyaret edip İslami hayatları hakkında konuşmuştuk. Mesela, Kur’an, İslam’ın şartları ve pratik hayat gibi konular üzerinde durmuştuk. Bana ilginç gelen şey, birçok Tunuslu gencin İslam’ın pratik (amelî) hayatından uzak oluşuydu. 

DOĞRU İSLAMİYETİ VE İSLAMİYETE LAYIK DOĞRULUĞU YAŞARSAK EĞER...

Bediüzzaman, doğru İslamiyeti ve İslamiyet'e layık doğruluğu layıkıyla yaşayabildiğimiz ölçüde sair dinlerin tabilerinin cemaatler halinde fevc fevc İslamiyet'e dahil olacakları müjdesini vermektedir. Risale-i Nur'un farklı bölümlerinde bu yöndeki ifadeler dikkat çekicidir.

Bediüzzaman'ın Risale-i Nur'daki veciz ifadelerinden bir bölüm:

''Eğer biz doğru İslâmiyeti ve İslâmiyete lâyık doğruluğu ve istikameti göstersek, bundan sonra onlardan [diğer din mensuplarından] fevc fevc dahil olacaklardır.''

''Eğer biz ahlâk-ı İslâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemâlâtını ef’âlimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatlerle İslâmiyete girecekler; belki küre-i arzın bazı kıt’aları ve devletleri de İslâmiyete dehâlet edecekler.''

Konuyla ilgili haberleri istifadenize sunuyoruz;

Medine Vesikası nedir?

http://www.yeniasya.com.tr/elif/islam-devletinin-ilk-anayasasi-medine-vesikasi_109260

NECİSİN, NEREDEN GELİYORSUN VE NEREYE GİDİYORSUN?

Bütün insanların en ziyade alakadar olduğu "Necisin? Nereden geliyorsun? Ve Nereye gidiyorsun?" suallerine en güzel cevapların verildiği Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve parlak bir tefsiri olan Risale-i Nur Külliyatı'nı okumak için tıklayınız;

http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/

Risale-i Nur'dan bir bölüm;

“…  Nereden geliyorsunuz? Nereye gidiyorsunuz? Bu dünyada işiniz nedir? Reisiniz kimdir?"

"Bu suale, benî-âdem namına, emsali olan büyük peygamberler gibi, Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâm, nev'-i beşere vekaleten karşısına çıkarak şöyle cevapta bulundu:"

'Ey hikmet! Bu gördüğün insanlar, Sultan-ı Ezelî'nin kudretiyle yokluk karanlıklarından ziyadar varlık âlemine çıkarılan mahluklardır. Sultan-ı Ezelî, bütün mevcudatı içinde biz insanları seçmiş ve emanet-i kübrayı bize vermiştir. Biz haşir yoluyla saadet-i ebediyeye müteveccihen hareket etmekteyiz. Dünyadaki işimiz de, o saadet-i ebediye yollarını temin etmekle, re's-ül malımız olan istidadlarımızı nemalandırmaktır.' ”

(İşârâtü’l-İ’caz, Fatiha Suresi Tefsiri)

İlgili bölümün devamını okumak için tıklayınız;

http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/isaratulicaz/#28

Avrupa İslam’dır, İslam da Avrupa’dır

http://www.yeniasya.com.tr/dunya/avrupa-islam-dir-islam-da-avrupa-dir_343159

Kur’ân-ı Azîmüşşân'ın ders verdiği tarzda doğru 'Allah' inancı nasıldır?

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/kur-an-i-azimussan-in-ders-verdigi-tarzda-dogru-allah-inanci-nasildir_355363

Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz 'Doğru İslamiyet'i arıyor

http://www.yeniasya.com.tr/dunya/avusturya-disisleri-bakani-sebastian-kurz-dogru-islamiyet-i-ariyor_341823

İsveçli Emniyet Müdürü: İsveç'teki camiler halk için güvenilir mekanlar

http://www.yeniasya.com.tr/dunya/isvecli-emniyet-muduru-isvec-teki-camiler-halk-icin-guvenilir-mekanlar_359650

Ehl-i kitapla aramızdaki ortak söz nedir?

http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/ehl-i-kitapla-aramizdaki-ortak-soz-nedir_369698

Bono: Bunun İslam’la alakası yok!

http://www.yeniasya.com.tr/dunya/bono-bunun-islam-la-alakasi-yok_369000

Okunma Sayısı: 9570
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı