Verimli tarım arazilerine sahip Alpu Ovası’na yapılması planlanan termik santrale karşı çıkan vatandaşlar ‘Zehirlenmek istemiyoruz’ dedi.
Eskişehir Çevre ve Yaşam Platformu (ESÇEP), kömürlü termik santral yapımıyla gündemde olan Eskişehir’de bir dizi faaliyet düzenlendi. Faaliyet için farklı şehir ve ülkelerden konuşmacılar, iklim ve enerji uzmanları, mahalli hareketler ve sivil toplum temsilcileri Eskişehir’de bir araya geldi. Termik santrale karşı mücadele yürütenler Haller Gençlik Merkezi’nde buluştu. Meslek örgütlerinin temsilcileri ve Eskişehirliler, kömürlü termik santrale neden karşı olduklarını anlattılar.
Güneş de, rüzgâr da bizim!
Kömürlü termik santralin kurulduğu yerlerde kanser oranlarının arttığını söyleyen Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Mehmet Aladağ Gazete Duvar’ın haberine göre şunları söyledi: “Akciğer kanseri, mesane kanseri, cilt kanseri başta olmak üzere kömürlü termik santrallerin kurulduğu yerlerde kanser vak’aları kesinlikle artıyor. Kömürlü termik santralin kirlettiği yalnızca hava da değil. Aynı zamanda suya, çevreye, atıkları vasıtasıyla radyasyon ile bütün canlılara zarar veriyor. Bu santrali tek başına bacadan çıkan duman olarak görmeyip bütüncül zararları üzerine insanları bilgilendirmeliyiz. Bütün ekolojik yapıyı yok edip o bölgeyi yaşanmaz hale getirmesinin karşısında durmalıyız. Dışa bağımlılıkta yerli kaynaklara yer verilmesi gerekiyor, fakat güneş enerjisi de yerli rüzgâr da yerli. Güneş de rüzgâr da bizim. Kullanabileceğimiz kaynaklar varken bunu yapmak intihardır. Kömür yerine daha kolay elde edilebilir yöntemlerle elektriği elde etmeliyiz.”
Kaç kere söyledik!
Eskişehir’de konuştuğumuz vatandaşların tamamı Alpu Ovası’na yapımı planlanan kömürlü termik santrale karşı olduklarını ifade ediyorlar. Çocukluğunun Alpu Ovası’nda geçtiğini söyleyen esnaf Akif Kılınç, “Bu kadar insan karşıyken bu ısrarın nedenini anlamıyorum. ‘Zehirlenmek istemiyoruz’ kaç kere söylenir! Tarım arazileri, su kaynakları zarar görecek, birilerinin umrunda değil. Bu toprakların çocuklarının umurunda. Biz istemiyoruz arkadaşım, büyük büyük yazın” dedi.
Bilim insanları da ‘Olmaz’ diyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 24 Haziran seçimlerinin hemen ardından açıkladığı ‘100 Günlük İcraat Programı’ içinde de yer alan Alpu Ovası’na termik santral kurulması projesine yerel halk başta olmak üzere çok sayıda çevre örgütü karşı çıkıyor. Santral projesi için verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu raporuna yapılan itirazlar sonucu kararın iptali için açılan dâvâlar kapsamında 28 Ağustos’ta bilirkişi bölgede keşif yaptı. Projenin akıbeti belirsizken düzenlenen çevre şenliğinde konuştuğumuz ESÇEP sözcüsü ve Gündüzler Köyü Muhtarı Selim Kurnaz, “Halkın yüzde doksanı termik santrali istemiyor. Köy köy kahvehane kahvehane gezdik ve santralin olumsuzluklarını anlattık” dedi. Enerjiye karşı olmadıklarını güneş enerjisi ve rüzgâr paneli gibi üretimlerin desteklenmesi gerektiğini ifade eden muhtar sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğaya, havamıza, toprağımıza zarar vereceği için termik santrale karşıyız. Geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan yerel halkın büyük kaygıları var. Bu kaygılar giderilmedikten sonra halkımız istememeye devam edecek.
Olağanüstü Hal (OHAL) sebebiyle bundan önce pek bir şey yapamadık kitlesel mücadele anlamında.. Santral istemiyoruz diye haykırmaya devam edeceğiz. Yerin 450 metre altından kömür çıkarılacağı söyleniyor. Gökçekayı Barajı’ndan su getireceklerini söylüyorlar, ama su yok. Bilim insanları bu proje olmaz diyor, ama bazı bürokratlar yapacağız diye ısrar ediyorlar. Verimsiz olan bir şeyi savunmak eziyetten başka bir şey değil. Koskoca ovamızı heba etmek istiyorlar.”