Yeni anneler için bebeklerinin özellikle ilk günleri endişe ile geçebiliyor.
Bunun ön önemli sebebi bakım konusunda yeterli olamama ve bir hata yapma kaygısı. Bu nedenle bebeğindeki en ufak değişimi bile bir hastalık belirtisi olarak yorumlayabilen yeni anneler, bu endişeleri nedeniyle farkında olmadan hatalar da yapabiliyor.
Acıbadem Bursa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Osman Korkmaz, bu süreci rahat geçirmenin en kolay yolunun yeni ebeveynleri bebek bakımı konusunda bilinçlendirmek olduğunu söyledi. Dr. Korkmaz yeni doğan bebekleri için özel 10 bakım önerisini şöyle sıraladı:
"Oda ısısını çok yükseltmeyin: Anne karnındayken sıcak bir ortamda olan bebek, doğumla beraber solunumunun başlaması, kalp dolaşımının yetişkinlerdekine yakın bir hale gelmesiyle dış dünyaya uyum sağlamaya çalışıyor. Bu nedenle yeni doğan bebekler için oda ısısının ılık olmasına dikkat etmek önemli. Bebekler bu sayede kendilerini anne karnındaki ortama benzer bir ortamda hissederek daha huzurlu olabiliyorlar ve adaptasyon süreci daha kolay atlatılıyor. Zamanında doğmuş ve normal kilodaki sağlıklı bir bebeğin bulunduğu odanın ısısının kıyafetleri olsa bile 22–24 derece olmasının uygun olacaktır.
Bol bol emzirin: Doğar doğmaz en erken safhada anne sütü vermek son derece önemli. Zira anne sütü bebeğiniz için özel bir süt niteliği taşıyor ve gerekli her tür besin maddesini içeriyor. Üstelik tamamen doğal ve inek sütüne oranla çok daha kolay sindiriliyor. Bununla birlikte alerji, kabızlık, ishal, pişik ve obezite gibi riskleri bulunmuyor. Ayrıca emzirme;hem anneyi hem de bebeği birçok hastalıktan koruyor. Dolayısıyla emzirmenin özendirilmesi ve anne sütünün ilk tercih olması gerekiyor.
İlk aylarda büyümesini düzenli olarak kontrol edin: Bebekler hemen kilo almıyor. Zamanında doğan, normal bir bebeğin ortalama ağırlığı 2.500 ile 4.000 gram arasında değişiyor. Bebekler doğduktan sonraki ilk 3–5 gün doğum ağırlıklarının yüzde 5–8’ini kaybediyor ve 8–12. günlerde yeniden doğdukları kiloya ulaşıyorlar. Zamanında doğan bir bebeğin ortalama boyu 50 cm, baş çevresi ise 35 cm oluyor. Baş çevresi ölçümlerinin, boy ve kilo ile beraber ilk yıl her ay düzenli olarak yaptırılması gerekiyor.
Doyup doymadığını kilosundan ve tuvaletinden anlayabilirsiniz: Yeni doğum yapmış annelerin öncelikli endişesi, bebeklerine anne sütünün yetip yetmediği. Yeterli beslenen bir bebek doğumundan itibaren ilk aylar genellikle günde 20–40 gram alıyor. Bebeğin günde 8–10 kez kaka yapması anne sütünün yeterli geldiğini gösteriyor. Gün aşırı dışkılayan bebek de normal gelişim gösterebiliyor. Bunun yanı sıra bebeğin bezinde turuncu, pembe renkli leke de endişe edilecek bir durum değil.
Bebeğinizin cildini gözlemleyin: Yenidoğan bebeklerde hastalık belirtisi olabilecek morarma, döküntü, sarılık ancak bebeğin cildinin gün ışığı veya aydınlık ortamda gözlenmesi ile fark edilebiliyor. Bu nedenle annenin bebeğini iyi ışık alan bir ortamda günde birkaç kez gözlemlemesi önemli.
Yüzünün haricinde vücudunu silmeyin: Bebeğin cildi doğumdan hemen sonra kırmızımsı mavi renkte olurken, birkaç saat içinde kırmızı-pembe renge dönüyor. Bebeğin derisini kaplayan özel yağ tabakası hem bebeğin ısı kontrolünü sağlamaya yardım ediyor hem de deriyi dış etkilerden koruyor. Bu nedenle yüz bölgesi dışında vücudunun diğer bölgelerinin silinmemesi gerekiyor. İlk yıkamayı bebeğin göbeği düştükten iki gün sonra öneriyoruz.
Kafatasındaki şekil bozukluğuna aldanmayın: Bebeklerde baş kemiklerinin üstüste binmesi ve kafa kemiklerinin yumuşak oluşuna bağlı olarak başta şekil bozuklukları olması anormal sayılmıyor. Annelerin endişelenmesine neden olabilen bu şekil bozuklukları birkaç gün içinde kendi kendine düzeliyor.
Meme bölgesindeki şişliği sıkmayın: Meme bölgesinde sıklıkla gözlenen şişlikler normal ve birkaç haftada kendiliğinden gerileyebiliyor. Bu şişliklerin ovulmaması ve sıkılmaması gerekiyor.
Bebeğiniz sizi görüyor ve duyuyor: Yenidoğan bebeklerin görme yeteneği doğumdan itibaren mevcuttur ancak net değildir ancak 20-50 cm mesafeyi görebilirler. Birkaç hafta içinde net görmeye başlarlar. İşitme duyusu ise; sesli uyarıya bebeğin sıçrayarak, ağlayarak cevap vermesi veya emmekte olan bir bebeğin emmeye ara vermesi ile anlaşılabiliyor.
Sevginizi gösterin, onunla bol bol konuşun: Bebekler için sevgi, ilgi ve ihtiyaçlarının anında karşılanmasının son derece önemli. Günlük hayatın koşuşturmacası içinde bebeğinize sevginizi göstermeyi ihmal etmeyin. Onunla bol bol konuşmanız, ona şarkı söylemeniz gelişiminde büyük rol oynuyor."
Şşşt, uyuyorlar!
Günde yaklaşık 16 saat uyuyan yenidoğan bebekler, 9 aylık olana kadar ortalama 14 saat uyumaya devam ederler.
Bebekleriyle hemhal olan anne-babalar, minik yavrularının şekerleme yapmasını azıcık da olsa dinlenebilmek için fırsat bilse de; uyurken bebeklerini izlemenin insanoğlunun fıtratında yer alan ve Risale-i Nur'da da sıkça işlenen şefkat damarını kabarttığı bir gerçek.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi; anne-babanın evladına karşı muhabbetiyle ilgili Sözler isimli eserinde şu satırlara yer veriyor:
Evlâdına muhabbet ise: Cenab-ı Hakk’ın senin nezaretine ve terbiyene emanet ettiği sevimli, ünsiyetli o mahluklara muhabbet ise; saadetli bir muhabbet, bir nimettir. Ne musibetleriyle fazla elem çekersin,ne de ölümleriyle me’yusane feryad edersin. Sâbıkan geçtiği gibi; onların Hâlıkları hem Hakîm, hem Rahîm olduğundan, onlar hakkında o mevt bir saadettir dersin. Senin hakkında da, onları sana veren zâtın rahmetini düşünürsün, firak eleminden kurtulursun.
UYURKEN DAHİ TEBESSÜM EDİYORLAR
Genelde annenin sesine karşı bir sevgi belirtisi olarak gülümseyen bebekler, uykuda da tebessüm etmekten geri kalmıyorlar.
Birbirinden güzel bebeklerin tebessümlerinin yer aldığı foto galeriyi görmek için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/foto-galeri/ssst-uyuyorlar_375987