Yatırıma ‘ideoloji’ engeli |
KÜÇÜKBAY Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükbay, İzmir’in yeteri kadar yatırım çekemediğini belirterek, bu konuda en önemli engelin ideolojik yaklaşımlardan kaynaklandığını savunarak, ‘’artık saklanacak gizlenecek bir şey değil, yatırımların önünde ideolojik yaklaşımlar var’’ iddiasında bulundu. İzmir’in yerli ve yabancı yatırımcılar için büyük potansiyeller taşıdığını, Türkiye’de İstanbul’un ardından ikinci merkez olabilecek kapasitesi bulunmasına rağmen bunun kullanılamadığını ifade eden Küçükbay, geçmişte şehre yatırım yapmak isteyen girişimcilerin yaşadıkları olaylar sebebiyle kötü bir ününün olduğunu ileri sürdü. İzmir’de liman arkasında kurulacak yeni şehir merkezi planı ve limanın özelleştirme ihalesinin başarısızlıkla sonuçlanmasının, bu olayların son halkaları olduğunu ifade eden Küçükbay, ‘’Yatırımcı parasıyla rezil olmak istemiyor. Burada yatırıma teşebbüs etmiş insanların çektiği sıkıntıları dinlendiğinizde bu karara varıyorsunuz’’ dedi. Yatırımların dâvâ süreci dolayısıyla 3-5 yıllık duraklama sürecine girdiğini, bunun yatırımcılar açısından çok büyük maliyet ve belirsizlik anlamına geldiğini söyleyen Küçükbay, büyük yatırımların mahkemeye gitmeden müzakere edilmesi gerektiğini ifade etti. Liman özelleştirmesinde İzmir ve Türkiye’nin kaybettiğini savunan Küçükbay, yetkili kurumların, bir şeyler yapmak isteyen insanlara öncelikle olumlu bir gözle bakması, eksiklerini, yanlışlarını düzelterek girişimlerine destek olmaya çabalaması gerektiğini ancak çoğunlukla tersine bir durum yaşandığını, yatırımcıya güler yüzün bile fazla görüldüğünü savundu. Ön yargılı yaklaşımın artık kırılması gerektiğini ifade eden Küçükbay, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Sen yatırımcıya ‘vay sen buradan şu kadar para götüreceksin’ gözüyle bakarsan bu iş baştan olmaz. Herşeyi devletin yapacağı bir mantık artık yaşamıyor. Ancak buradaki bakış, o bakış gibi geliyor insana. Artık saklanacak gizlenecek bir şey değil. Yatırımların önünde ideolojik yaklaşımlar var. Birilerinin kafasında bir şeyler var. Amerikancı, Rusçu, dinci, yeşil sermayeci, şucu, bucu... Artık bu çağda bunları kafadan atmak lâzım. Dünyanın ve ülkenin sorunu işsizlik. Ailelerin bin türlü sıkıntıyla okuttuğu çocuklar evde iş bekliyor. Her yıl 1 milyon insana iş bulmamız gerekiyor. Bu kafayla düşünmediğimiz zaman akılcı davranmış olmuyoruz. Sadece işsizliği düşünerek, kurumların başında, elinde imza yetkisi olan insanların kafasından bu tip ideolojik ön yargıları çıkarması gerekiyor.’’ |
16.06.2010 |