Dünya |
Afganistan'da en önemli rol Türkiye'nin |
ABD’NİN Afganistan ve Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrooke, Afganistan’daki Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF) bünyesinde, bu ülkedeki operasyonlar açısından Türkiye’nin oynadığı rolden daha önemli role sahip başka ülke düşünemediğini söyledi. Washington’da Yabancı Basın Merkezinde düzenlediği basın toplantısında Holbrooke, bir soru üzerine, Türkiye’nin, bölgede çok önemli bir unsur olduğunu ifade ederek, bölgede meşru güvenlik ve stratejik çıkarları bulunan ülkeler arasına Türkiye’yi de rahatlıkla dahil edebileceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Türk hükümetinin bütün üyeleriyle kapsamlı görüşmeler yaptığını, işbirliğinin daha da derinleştirilmesi konusunda Ankara ile Washington arasında karşılıklı heyetlerin gidip geldiğini bildiren Holbrooke, Türkiye ile paralel çıkarlarının bulunduğuna işaret etti. Holbrooke, “Türkiye, tabii ki NATO’nun bir üyesi, ISAF’ın da kilit bir üyesi ve Afganistan’daki İl İmar Timlerinin bir tanesi de Türklere ait. Türkler, tarım gibi alanlarda çok değerli çalışmalar yaptılar, savaşın sona ermesinden sonraki ilk soğuk hava deposunu inşa ettiler. Bu çok önemli, çünkü soğuk hava deposu olmadan her şey çürür. Türkiye ile işbirliğimizi derinleştirmeye büyük saygımız var ve buna en büyük önemi veriyoruz” dedi. Türk hükümetine ve halkına bölgeye olan destekleri için teşekkür eden Holbrooke, “Afganistan içindeki operasyonlar açısından, ISAF bünyesinde Türkiye’nin rolünden daha önemli bir role sahip başka ülke düşünemiyorum” ifadesini kullandı. Holbrooke, “Taliban ile bir şekilde dolaylı temas kurmada Türk tarafından herhangi bir yardım alıyor musunuz?” sorusuna da, “Bu, (Taliban ile temas) bizimle Türk hükümeti arasında büyük bir konu olmadı. Dolayısıyla bu soruyu Ankara’ya sormanızı öneriyorum” cevabını verdi. |
05.02.2010 |
Netanyahu: Suriye ile görüşmeye hazırım |
İSRAİL Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesi ve Suriye arasında bir yılı aşkın süredir kesik bulunan görüşmelerin yeniden başlamasını sağlayacak bir arabuluculuğu kabule hazır olduğunu söyledi. Başbakanlık bürosundan yayımlanan açıklamada, Netanyahu, Suriye ile koşulsuz görüşmek için nereye olursa olsun gitmeye hazır olduğunu birçok kez belirttiğini ve bunu sağlamak için İsrail’in tarafsız bir üçüncü tarafın yardımını dışlamadığını ifade etti. Netanyahu, açıklamasında “Maalesef Suriye ortaya engeller çıkarıyor ve tüm taraflar için barış, güvenlik ve ekonomik kalkınma sağlayacak düzenlemeler konusundaki müzakereleri engelliyor” iddiasında bulundu. Suriye Dışişleri Bakanı Velid el Muallim, İsrail’in Lübnan ve Gazze’ye saldırarak, ayrıca İran’a saldırı tehdidinde bulunarak, “savaş tohumları ekmekte olduğunu” söylemişti. Muallim, “Onlara (İsrail) eşkıya gibi davranmayı bırakmalarını söyledim. İsrailliler, Suriye’nin kararlılığını sınamayın, biliyorsunuz bu kez savaş şehirlerinize kadar ulaşacak. Sağduyulu olun, barış yolunu isteyin” diye konuşmuştu. Suriye ve İsrail, Mayıs 2008’de Türkiye’nin arabuluculuğunda özellikle 1967’de İsrail tarafından işgal edilen ve Şam’ın bir barış anlaşması için geri almayı şart koştuğu Golan bölgesi konusundaki dolaylı görüşmelere başlamışlar, ancak bu müzakereler Aralık 2008’de İsrail’in Gazze Şeridi’nde Hamas örgütüne yönelik askeri müdahalesinin ardından kesilmişti. |
05.02.2010 |
İran’a nükleer uyarı |
ABD Savunma Bakanı Robert Gates, İran’ın nükleer programı yüzünden ağır yaptırımlara açık olduğunu söyledi. Gates, bu yaptırımların bir kısmının BM Güvenlik Konseyi, bir kısmının da ABD’nin yanı sıra ABD ile aynı görüşteki diğer ülkeler tarafından isteneceğine kuşku bulunmadığını söyledi. Fransa Başbakanı François Fillon da, Fransa’nın BM’den İran’a güçlü yaptırımlar öngören yeni bir karar tasarısı isteyeceğini açıkladı. Fillon, Fransa Yahudilerinin düzenlediği yıllık akşam yemeğinde yaptığı konuşmada, ‘’Biz çabalarımızı yoğunlaştırırken İran rejimi bizim diyalog tekliflerimizi kabul etmek istemedi. O halde harekete geçme zamanı gelmiştir’’ ifadesini kullandı. Fransa Başbakanı, BM’den güçlü yaptırımlar öngören yeni bir karar tasarısı isteyeceklerini belirtti ve AB’nin de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.
ÇİN: DİPLOMASİYE ENGEL Çin Dışişleri Bakanı Yang Cieçi, BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimî üyesi ve Almanya arasında İran’a yaptırım uygulama ihtimali ile ilgili tartışmaların diplomatik çözüme engel olduğunu söyledi. Yang, Fransa’nın başşehri Paris’te gazetecilere yaptığı açıklamada, Tahran’ın nükleer hırsları konusunda İran ve uluslar arası toplum arasında daha fazla doğrudan görüşmeler yapılması gerektiğini belirtti. Çinli Bakan, “Şu aşamada yaptırımları konuşmak durumu karmaşık hale getirecektir ve diplomatik çözüm bulma yolunu tıkayacaktır” diye konuştu. |
05.02.2010 |
Zebari: Kuveyt’e esir ve belge iade ettik |
IRAK Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, BM Güvenlik Konseyi kararları gereğince Kuveyt’e 300 esirin cesedinin yanı sıra çok sayıda belgeyi iade ettiklerini söyledi. Zebari, yaptığı açıklamada, Kuveyt’e iade edilecek “daha çok şeyin bulunduğunu”, bunları da iade etmek için çalıştıklarını belirtti. Irak hükümetinin bu girişiminin Kuveytlilere yönelik bir iyi niyet gösterisi olduğunu ifade eden Zebari, Güvenlik Konseyinin kararlarının Irak’ın Kuveyt’e esirlerini, belgelerini ve mallarını iade etmesini, bu ülkeye savaş tazminatı ödemesini, iki ülke arasında sınırların tesbit edilmesini öngördüğünü hatırlattı. Zebari, “Bu çerçevede Dışişleri Bakanlığı olarak halka yönelik bir ilan verdik. Bu ilânda, devrik yönetimin 1990 yılında kardeş Kuveyt’i işgal ettiği sırada bu devletten aldığı Kuveyt ve Kuveytlilere ait ellerinde ne varsa hemen Bakanlığımıza teslim etmelerini talep ettik.” dedi. Zebari, Birinci Körfez Savaşında Irak’ın Kuveyt’ten çekilirken aldığı esirlere ait olduğu tesbit edilen 300 ceset ile çok sayıda vesikayı iade ettiklerini kaydetti. |
05.02.2010 |
Yuliya Timoşenko: Seçimde hile olmasın |
UKRAYNA'DA 7 Şubatta yapılacak ikinci tur devlet başkanı seçiminin adaylarından Yuliya Timoşenko, seçim prosedürlerine ve oy sayımına hile karıştırıldığını düşünmesi halinde halkı sokağa dökebileceği tehdidinde bulundu. Timoşenko, düzenlediği basın toplantısında, halkın iradesinin ve bunun sonuçlarının dürüstçe ortaya konulmasının temin edilmemesi halinde halkı sokağa dökülmeye çağıracaklarını belirterek, “Bundan kesinlikle hiç şüphe olmasın” diye konuştu. Ukrayna’da 17 Ocakta yapılan devlet başkanı seçimlerinin birinci turunda 18 aday yarışmıştı. En yüksek oyu alan iki aday, muhalefetteki Bölgeler Partisi adayı Viktor Yanukoviç (yüzde 35) ile Başbakan Yuliya Timoşenko (yüzde 25) ikinci tura çıktı. Görevdeki Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko ise yüzde 5 oy alarak ikinci tura çıkma şansını kaybetti. |
05.02.2010 |
İsviçre, Guantanamo’dan 2 Uygur’u kabul edecek |
İSVİÇRE, ABD’nin terör şüphelilerini tuttuğu Guantanamo üssünden bırakılacak Uygurlardan ikisini ülkesine kabul edeceğini açıkladı. Adalet Bakanı Eveline Widmer-Schlumpf, Çin vatandaşı olan bu kişilerin dosyalarını incelediklerini ve ülke güvenliğine yönelik tehdit oluşturmayacakları sonucuna vardıklarını açıkladı. Uygurlar, Jura kantonuna yerleştirilecek. Bu kantona daha önce de, yine Guantanamo’dan bırakılan bir Özbekistanlı yerleştirilmişti. Adalet Bakanı Widmer-Schlumpf, Guantanamo’dan artık başka kişi kabul etmeyeceklerini, bu dosyayı böylece kapattıklarını kaydetti. |
05.02.2010 |
Almanya’dan göçler arttı |
ALMANYA'DAN göç eden insanların sayısının bu ülkeye göç eden insanlardan daha fazla olduğu bildirildi. Alman kabinesinin kabul ettiği 2008 yılı Göç Raporuna göre, 2008 yılında Almanya’ya yaklaşık 682 bin kişi geldi, aynı yıl ülkeden 738 bin kişi göç etti. Almanya’ya göç edenlerin sayısının 2006 ve 2007 yıllarında da benzer olduğu hatırlatılan raporda, Almanya’dan göç edenlerin sayısının ise son 10 yılda bu kadar fazla olmadığına dikkat çekildi. Federal Göç ve İltica Dairesi’nin hazırladığı raporda ayrıca, Almanya’ya 2008 yılında göç edenlerin yaklaşık 4’te 3’ünün Avrupa ülkelerinden geldiği, bu yabancıların başında da Polonyalıların, Rumenlerin, Türklerin ve Macarların yer aldığı belirtildi. |
05.02.2010 |
Kuzey Kore, terör listesine alınmıyor |
ABD Başkanı Barack Obama, Kuzey Kore’yi tekrar terörizmi destekleyen devletler listesine almamaya karar verdiğini bildirdi. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, geçen Haziranda, son füze ve nükleer denemelerine karşılık bu ülkenin tekrar listeye alınabileceği ihtimalini gündeme getirmişti. Obama, Kongre liderlerine Kuzey Kore’yle ilgili gizli bir raporun eşliğinde gönderdiği bir mektupta, raporun “Kuzey Kore’nin tekrar terörizmi destekleyen devlet olarak tanımlanmak için resmî kritere uygun olmadığı” sonucuna vardığını belirtti. Eski Başkan George Bush, nükleer anlaşmanın çökmesini önlemek için Ekim 2008’de Kuzey Kore’yi listeden çıkarmıştı. |
05.02.2010 |
İran’a saldırı, ülkedeki milliyetçiliği tetikler |
ABD Merkez Komutanı Orgeneral David Petraeus, İran’a karşı düzenlenecek bir saldırının, bu ülkedeki iktidarın lehine olacak biçimde milliyetçiliği güçlendirebileceğini ve bunun da önceden kestirilemeyecek sonuçlara yol açabileceğini söyledi. Orgeneral Petraeus, Reuters’a yaptığı açıklamada, İran’daki son cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yükselen muhalefete dikkati çekerek, bu ülkeye karşı düzenlenecek bir saldırının, iktidar tarafından, milliyetçi eğilimlerin güçlendirilmesi doğrultusunda kullanılabileceğini kaydetti. İran’a karşı ABD’nin Körfez bölgesinde bulunan kara ve denizdeki füze gücünü takviye etmesiyle ilgili de Petraus, aşamalı bir güç arttırımına başlandığını belirterek, bunun son aylardaki gelişmelerle ilgili değil, Başkan George Bush ve Başkan Barack Obama dönemlerinin ortak politikası olduğunu vurguladı. |
05.02.2010 |
Rusya-Ukrayna ajan gerginliği |
UKRAYNA'NIN 4 Rus vatandaşını ajanlık yaptıkları gerekçesiyle sınır dışı etmesi ve bir Rus vatandaşını aynı suçlamayla tutuklaması, iki ülke arasında gerilime sebep oldu. Ukrayna Güvenlik Servisi (USS) Sözcüsü Marina Ostapenko, 5 Rus vatandaşının geçen ay bir Ukrayna vatandaşından gizli askerî bilgileri elde etmeye çalışırken gözaltına alındığını belirterek, “FSB’nin (Rus iç istihbarat servisi Federal Güvenlik Servisi) ajanlık operasyonunu engelledik” dedi. Ostapenko, FSB ajanlarının “şantaj ve tehdit” ile bir Ukrayna vatandaşını gizli sırları ifşa etmeye zorladığını savunarak, “Bu ajanların son derece çirkin davranışı ve vatandaşlarımızın güvenliği konusunda son derece endişeliyiz” ifadesini kullandı. Siyasî gözlemciler, daha önce iki ülke arasında çeşitli konularda ortaya çıkan sorunların gündemi uzun süre meşgul ettiğini, bu son krizin Ukrayna’da Pazar günü yapılacak devlet başkanlığı seçimi ikinci turunda yarışacak Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç aleyhinde kullanılabileceğini savundular. |
05.02.2010 |
IMF Başkanının gözü Sarkozy’nin koltuğunda |
FRANSA'DA 2012 cumhurbaşkanlığı seçimleri için en şanslı adaylar arasında gösterilen Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn, ‘’gerekli şartlar oluştuğunda’’ IMF’deki görev süresinin bitmesini beklemeden aday olabileceği mesajını verdi. RTL radyo kanalının sorusunu cevaplayan Strauss-Kahn, ‘’IMF’deki görev süremi tamamlamak istiyorum. Ama bazı şartlara göre, bu soruyu kendime tekrar sorabilirim’’ diye konuştu. IMF başkanının görev süresi 2012 Kasım ayında doluyor. |
05.02.2010 |