29 Kasım 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

 

PALYATİF ÇÖZÜMLERLE VAKİT KAYBEDİLMESİN, KÖKLÜ ÇÖZÜM BULUNSUN

Danıştay 8. Dairesinin, Temmuz'da YÖK Genel Kurulu tarafından alınan “ÖSS'de farklı katsayı uygulamasını kaldırma” kararı için verdiği “yürürlüğü durdurma” kararına tepkiler sürerken, 2010'da yapılacak ÖSS ile ilgili olarak ortaya çıkan belirsizlik ve kargaşayı gidermek ve meslek liselilerin mağduriyetinin devamına fırsat vermemek için YÖK'e atfen telâffuz edilen “virgüllü formül” türü “çözüm”lerin de yine Danıştay engeline takılmasından endişe duyuluyor.

YARGI REFORMU ARTIK DAHA FAZLA

ERTELENEMEZ BİR ZORUNLULUK OLDU

Sorunun temelinde, 27 Mayıs ihtilâlinden sonra yürürlüğe konulan 1961 Anayasasının, milletin seçimiyle oluşan demokratik kurumları resmî ideoloji adına kontrol altında tutmak üzere oluşturduğu ve 12 Eylül Anayasası ile pekiştirilen vesayetçi sistemin yattığına dikkat çekilerek, yüksek yargıyı objektif ve evrensel hukuk kurallarına uygun bir demokratik işleyişe kavuşturacak köklü bir yargı reformunun artık daha fazla ertelenemeyecek bir zaruret haline geldiği vurgulanıyor.

29.11.2009


 

Sınırda vizesiz bayramlaşma

Kurban Bayramının ikinci gününde Ceylanpınar ilçesi kapı karakolu sınır kapısını kullanan Suriye vatandaşları, Türkiye’ye giriş yaptı. Buradan Türkiye’ye geçen 2 bin 556 Suriye vatandaşı 48 saat kalıp akrabalarıyla bayramlaştıktan sonra aynı sınır kapısından Suriye’ye geri dönecek.

Sınır ötesi bayramlaşma başladı

nSINIR ötesi bayramlaşma uygulaması kapsamında Şanlıurfa’daki yakınlarını ziyaret etmek isteyen Suriyeliler’in, Ceylanpınar Sınır Kapısından geçişleri başladı. Dün sabah saatlerinden itibaren Suriye’nin Haseki vilayetine bağlı Rasulayn Sınır Kapısı’nda toplanan ve işlemlerini tamamlayan Suriyeliler, Türkiye’ye giriş yaptı. Uygulama kapsamında 2 gün içerisinde, 2 bin 556 kişinin Türkiye’ye geçmesi bekleniyor. İdarî mektupla geçip, yakınlarıyla bayramlaşan Suriyeliler’den 48 saati tamamlayanlar pazartesi gününden itibaren ülkelerine dönmeye başlayacak. Ceylanpınar Kaymakamı İlker Özerk Özcan, birkaç yıldır devam eden uygulamadan her iki tarafın da memnun olduğunu belirtti. Geçişlerde herhangi bir sıkıntının yaşanmaması için tedbir aldıklarını ifade eden Özcan, burada yaşanabilecek sağlık sorunlarına karşı da sınır kapısında sağlık ekiplerinin hazır tutulduğunu söyledi. Kaymakam Özcan, daha sonra beraberindekilerle Rasulayn mıntıkasına geçerek, rahatsızlığı dolayısıyla sınır kapısındaki tören alanına gelemeyen Rasulayn Mıntıka Müdürü Zeki Hammadi Basti’yi ziyaret etti. Ceylanpınar / aa

29.11.2009


 

Akaryakıt vergilerinde dünya şampiyonuyuz

Akaryakıt Ana Dağıtım Şirketleri Derneği ve OPET Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, yüksek akaryakıt fiyatlarının temel nedeninin vergiler olduğunu belirterek, akaryakıttaki vergiler konusunda Türkiye’nin dünya şampiyonu olduğunu ve akaryakıta yüksek vergi koymanın hükümetlerin mâlî politikası haline geldiğini savundu.

AkaryakIt Ana Dağıtım Şirketleri Derneği (ADER) ve OPET Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, yüksek akaryakıt fiyatlarının temel nedeninin vergiler olduğunu belirterek, ‘’Gerçekler bu kadar ortadayken, yüksek akaryakıt fiyatları söz konusu olduğunda dağıtım şirketlerinin günah keçisi gibi gösterilmesini bir türlü anlayamıyoruz’’ dedi. Öztürk, akaryakıttaki vergiler konusunda Türkiye’nin dünya şampiyonu olduğunu ve akaryakıta yüksek vergi koymanın hükümetlerin mali politikası haline geldiğini savundu. Bu durumu anlayışla karşıladıklarını, fakat durum ortadayken yüksek akaryakıt fiyatları söz konusu olduğunda, dağıtım şirketlerinin ‘’günah keçisi’’ gibi gösterilmesini anlayamadıklarını ifade eden Öztürk, şöyle konuştu: ‘’Toplam fiyatın sadece yüzde 4,6’sı dağıtım şirketinin kar payı iken,

nasıl oluyor da yüksek fiyatlardan biz sorumlu oluyoruz? Bu nasıl bir matematiktir? Tavan fiyat uygulaması adı altında yalnızca dağıtım payına yapılan müdahale ile oluşan farkın neden tüketiciye yansımadığını hepimiz gayet iyi biliyoruz. Dağıtım payları konusunda, deyim yerindeyse bir bardak suda fırtına kopartılıyor. Bu yılın ilk 9 aylık karlarına baktığımızda Ziraat Bankası 2,70 milyar lira, Garanti Bankası 2,08 milyar lira, İş Bankası 2,02 milyar lira, Akbank 2,01 lira kar etmiş. Koskoca petrol sektöründe rafinerilerin, dağıtım şirketlerinin ve bayilerin toplam karı bile yalnızca bir bankanın karına ulaşamıyor. Hal böyle iken, gerçeklerin çarpıtılmasını önlemek açısından EPDK’nın sektöre daha fazla sahip çıkmasını ve EPDK Başkanının geçen sene dile getirdiği (akaryakıt musluğunuzdan aksa 1,9 liradan aşağı alamazsınız) tarzındaki net söylemlerin daha sık tekrarlanmasını arzu ediyoruz.’’ Ankara / aa

29.11.2009


 

Dubai’ye Abu Dabi desteği

Dubaİ’nİn ağır borç yükünü erteleme talebi ile ortaya çıkan finansal kriz korkusu hafiflemeye başladı. Emirliklerin başkenti ve petrol zengini Abu Dabi yetkilileri, Dubai’nin borçlarını ödemesine yardım edeceklerini, ancak bu borçlara kefil olmada seçici olacaklarını bildirdiler.

Abu Dabi yetkilileri, Dubai’nin bazı borçlarının ticari, bazı borçlarının yarı resmi nitelikte olduğunu, bu sebeple borçların ödenmesinde, Dubai’nin borç ve yükümlülüklerine göre, zaman ve yerine göre madde madde değerlendireceklerini vurguladılar. Analistler, petrol zengini Abu Dabi’nin, Dubai borç sorununun bir krize dönüşmesini engelleyebilecek mali kapasiteye sahip olduğuna dikkati çekiyorlar. Analistler, Nakheel’in, finansman kolu vasıtasıyla, mali durumunun, krizi emebilecek bir güçte olduğunu da vurguluyorlar.

Muhtemel bir krizde en çok İngiliz bankalarının olumsuz etkileneceği ifade ediliyor.

Bu arada, reyting kuruluşları da, Dubai’nin yakından izlendiğini ancak, şu aşamada bir not indirimini düşünmediklerini belirttiler.

Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) oluşturan emirliklerden biri olan Dubai’nin ağır borç yükünü erteleme talebi, finansal kriz korkularını canlandırmış ve Dubai World şirketinin borçlarını ödemeyi erteleyeceği açıklaması, ABD, Asya borsaları ve Avrupa borsalarında kayıplara yol açmıştı. Dubai’nin hızlı kalkınmasında önemli bir rol edinen ve hükümetin sahip olduğu Dubai World ile bu şirkete bağlı Nakheel şirketi, yeniden yapılanmanın ilk adımı olarak milyarlarca dolarlık borcunun ertelenmesini isteyeceğini açıklamışlardı. Dubai World’ün, yaklaşık 60 milyar dolar borcu bulunuyor. Abu Dabi / aa

29.11.2009


 

Çocuklar yine Deniz Feneri ile sevindiler

DENİZ Feneri Derneği, Kahramanmaraş’ın Küçüktatlar Köyü’ne okul yaptırırken, çocukları Kurban Bayramı’nda da sevindirdi.

Dernekten yapılan yazılı açıklamaya göre, grip salgını sebebiyle eğitime ara verilen Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesindeki Küçüktatlar Köyü İlköğretim Okulu’nun ihtiyaç sahibi öğrencileri ile kardeşleri bayramda unutulmadı. İçerisinde kışlık mont, bot, pantolon, etek, kazak, şapka, bere, eldiven, atkı, çorap gibi giysilerin yer aldığı ve çocukların her biri için özel hazırlanarak üzerlerine isimleri yazılan paketler, dernek yetkilileri tarafından okul müdürüne ve köy muhtarına teslim edildi. Deniz Feneri Derneği, Muş’un Bulanık İlçesi Mescitli Köyü Mescitli İlköğretim Okulu’nda de eğitim gören ve maddî durumları iyi olmayan 70 öğrenciyi baştan ayağa giydirdi. İstanbul / aa

29.11.2009


 

DÜNYADAKİ İNSANLARIN YARISI ŞEHİRLERDE

DÜNYA nüfusunun yarısı şehirlerde yaşıyor. Şehirleşme oranının yüzde 50 olduğu 6,8 milyarlık dünyada, 3,4 milyar kişi şehirlerde oturmayı tercih ediyor.

Çok gelişmiş bölgelerde nüfusun yüzde 75’i, az gelişmiş bölgelerde ise yüzde 45’i şehirde yaşıyor. Şehirleşme oranı kıt'alar bazında değerlendirildiğinde bu rakamın en yüksek olduğu kıta yüzde 82 ile Kuzey Amerika. 348,4 milyon kişinin bulunduğu bu kıt'ada 285,7 milyon kişi hayatlarını şehirlerde sürdürüyor. Şehirleşme oranı, ülkelerin gelişmişlik düzeyleriyle paralellik gösterirken, en düşük şehirleşme oranına sahip 82,8 milyon nüfuslu Etiyopya’da sadece 14,1 milyon kişi şehirlerde yaşıyor. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu Raporu’ndan derlenen bilgilere göre, dünyada en yüksek şehirleşme oranına sahip ülke ise Venezuela. 28,6 milyon nüfuslu bu ülkede insanların yüzde 94’ü, yani 26,9 milyonu hayatlarını şehirlerde sürdürüyor. 2050 yılına gelindiğinde dünyanın en kalabalık ülkesi olacağı tahmin edilen Hindistan’da nüfusun halen yüzde 30’u şehirlerde yaşarken, 2009 itibariyle en büyük nüfusa sahip Çin’de ise şehirleşme oranı yüzde 44. 1 milyar 198 milyonluk Hindistan’da sadece 359,4 milyon, 1 milyar 345,8 milyonluk Çin’de ise 592,2 milyon kişi şehirlerde bulunuyor. Bangladeşte, nüfusun yüzde 28’i, Kongo Demokratik Cumhuriyetinde yüzde 35’i, Pakistan’da yüzde 37’si, Tayland’da yüzde 34’ü ve Vietnam’da da yüzde 28’i şehirlerde yaşıyor. Şehirleşme oranının en yüksek olduğu ülkelere bakıldığında ise Venezuela’nın ardından yüzde 92 ile Arjantin ve yüzde 90 ile İngiltere geliyor. 40,3 milyon nüfuslu Arjantin’de 37,1 milyon kişi, 61,6 milyonluk İngiltere’de de 55,4 milyon kişi şehirlerde yaşıyor.. BM Nüfus Fonuna göre 2009 yılı itibariyle 74,8 milyon nüfusa sahip Türkiye’de ise şehirleşme oranı yüzde 69 düzeyinde bulunuyor. Bir başka ifadeyle Türkiye’de nüfusun 51,6 milyonu şehirlerde yaşıyor. Ankara / aa

29.11.2009


 

SANAT HAYATINDA HİÇ İÇKİLİ YERDE SAHNEYE ÇIKMADI

TÜRK klâsik müziğine 640 beste kazandıran ve bu çalışmaları dolayısıyla profesörlük unvanı verilen Alaeddin Yavaşca, musikînin bir ibadet olduğunu belirterek, ‘’İçkinin olduğu yerde ibadet olmaz deyip, o zamanın en önemli assolistlerine gecede bin 500 lira verilirken, bana teklif edilen 3 bin lirayı reddettim’’ dedi. 83 yaşındaki ünlü besteci ve yorumcu Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, 8 yaşında başlayan müzik hayatının, İstanbul Erkek Lisesine gelmesiyle ivme kazandığını anlattı.

Yavaşca, 1950’de radyo açıldığında sınavlarına girip, solist olarak çalışmaya başladığını, bu sayede tanındığını ve büyük bir hayran kitlesinin oluştuğunu belirterek, gelen astronomik teklifleri nasıl reddettiğini anlattı. İstanbul / aa

29.11.2009


 

Bayram ziyareti ölümle bitti

Konya ve Gümüşhane’de meydana gelen trafik kazalarında 5 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. İzmir’den bayram ziyareti için Kayseri’deki akrabalarına gitmek üzere yola çıkan Muzaffer Kayar (25) idaresindeki 35 AE 5322 plakalı otomobil, Konya-Aksaray kara yolunun 60. kilometresinde devrildi. Sürücü Muzaffer ile eşi Zeynep (22) ve babası Kumandan Kayar (49) olay yerinde vefat etti. Yaralanan anne Hatice (50) ile kızı Sevinç Kayar (19), ambulanslarla Konya Numune Hastanesine kaldırıldı. Erzincan’dan Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine gitmekte olan Süleyman Düzgün’ün (57) kullandığı 61 EC 930 plakalı otomobil ise ilçeye bağlı Deredolu beldesi Mahmatlı Mahallesi’nde köprü korkuluklarına çarptı. Kazada, otomobilde bulunan Vildanur Tunç (25) olay yerinde, Hanife Düzgün (54) kaldırıldığı Erzincan Devlet Hastanesinde vefat etti. Yaralanan sürücü Düzgün ile Aslı Karatay (55) Erzincan Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. Konya / aa

29.11.2009


 

Isınmada, merkezî sistem zorunlu hale geliyor

Bİnalarda Enerji Performansı Yönetmeliği, 5 Aralık 2009 tarihinde yürürlüğe giriyor. Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle inşa edilecek bin metrekarenin üzerindeki binalarda merkezi ısıtma zorunlu olacak. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın 5 Aralık 2008’de yayımladığı ve 1 yıl sonra yürürlüğe girmesini öngördüğü Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği, 5 Aralık 2009 tarihinde uygulamaya konulacak. Edinilen bilgiye göre Bakanlık, yönetmelik yürürlüğe girmeden önce süreç içinde oluşan teknik değişiklikleri yansıtmak, oluşabilecek sıkıntıları gidermek ve bazı maddelerin yürürlüğünü ertelemek üzere yeni bir düzenleme üzerinde çalışıyor. Söz konusu yönetmelik taslağında, binadaki enerji tüketimini gösteren ‘’enerji kimlik belgesi’’nin verilmesini düzenleyen maddelerin, 1 Temmuz 2010 tarihine kadar uygulanmayacağı belirtildi. Bakanlık yetkilileri, belge verecek kuruluşların hazır olmaması nedeniyle böyle bir ertelemeye gidildiğini kaydetti. Taslakta bu konuyla ilgili düzenlemelere de yer verildi. ‘’Enerji kimlik belgesi vermeye yetkili kuruluşlar ile denetleme kuruluşları’’ adı altında kapsamlı bir bölüm eklendi. Ankara / aa

29.11.2009


 

Alo 170, daha etkin çalışacak

Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) vatandaşların taleplerinin, ihbar ve şikayetlerinin doğrudan karşılanması amacıyla kurduğu ALO 170 hattı daha etkin çalışacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, “vatandaş odaklı hizmet” prensibinin daha etkin bir şekilde hayata geçirilmesi konusundaki çalışmalar kapsamında, SGK’nın ALO 170 hattının sunduğu hizmetlere daha fazla önem verilmesini istedi. Hatta gelen ve kaçan çağrıların azaltılması konusunda idare olarak yapılması gerekenlerin ivedilikle yerine getirilmesini isteyen Dinçer, hattın, vatandaşların bilgilendirilmesi ve rehberlik faaliyetleri ile kayıt dışı istihdamın önlenmesi kollarında en etkin şekilde çalıştırılması talimatını verdi. Ömer Dinçer’e sunulan rapora göre, ALO 170 hattına Mayıs 2008-Ekim 2009 arasındaki 1,5 yılda 1 milyon 26 bin 386 çağrı geldi. Bunların 531 bini cevaplandı, diğerleri ise çağrı cevaplanmadan sona erdirildi. Hatta yapılan başvurular 4 başlık altında toplandı. Hatta en çok Emekli Sandığı işlemleri ile ilgili bilgi talebiyle başvuruldu. Bunun için hatta 496 bin 705 çağrı geldi. SSK işlemleri ile ilgili bilgi talebi için 324 bin 31, kayıt dışı istihdam ihbarları için 181 bin 766, e-bildirge işlemlerinde destek talebi için 23 bin 884 çağrıda bulunuldu. Çağrıların cevaplanma oranına en fazla kayıt dışı istihdam ihbarları konusunda ulaşıldı. Bu konudaki 181 bin 766 çağrının 118 bin 437’si cevaplandı. Ankara / aa

29.11.2009


 

Herkes küçülürken, e-ticaret büyüyor

Elektronİk Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı ve Vatan Bilgisayar Genel Müdür Yardımcısı Kaan Dönmez, bankaların, krizde korkacak bir şey olmadığını görerek tekrar taksit musluklarını açtığını ve taksitli ciroların geriye döndüğünü belirterek, “Elektronik ticarette ciddi bir yükseliş başladı. Bu yıl herkes küçülürken e-ticaret büyük ihtimalle yüzde 35-40 civarında büyümüş olacak” dedi. Türkiye’de perakendecilerin cirosunun çoğunu taksitli ciroların oluşturduğuna, internette bu taksitli satışların yüzde 85-90’lara vardığına dikkati çeken Dönmez, “Bankalar, krizde korkacak bir şey olmadığını gördüler ve tekrar musluklarını açtılar. 8-10 taksit yapılmaya başlandı. Taksitli cirolar geriye döndüğü için de elektronik ticarette ciddi bir yükseliş başladı” dedi. Dönmez, insanların kriz ortamında fiyata daha duyarlı hale geldiklerini, burada da en çok faydalanılacak kaynağın internet olduğunu söyledi. Kaan Dönmez, “Normal mağazalardan birazcık e-ticarete kaymalar da yaşanıyor. Bu sene gerçek e-ticaret hacminin 1 milyar lirayı bulacağını tahmin ediyoruz. Geçen sene bu 650-700 milyon lira civarında olmuştu” dedi. İstanbul / aa

29.11.2009


 

Kilis'te evin tavanı çöktü: 5 ölü, 4 yaralı

Kİlİs’İn Musabeyli ilçesinde, bir evin tavanının çökmesi sonucu 5 kişi öldü, 2’si ağır 4 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Musabeyli ilçesi Yeşiloba Köyünde kerpiçten yapılan bir evin tavanı ve yan bölümleri aşırı yağış yüzünden evdekilerin üzerine çöktü. Olayda, Şehnaz Yılmaz (25), Gülcan Yılmaz (25), Gülseren Yılmaz (13), Emir Yılmaz (3) ve Yusuf Demir (3) öldü. Olayda yaralanan ve ambülansla Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan yaralıların ise Zekiye Yılmaz (45), Gülperi Yılmaz (30), Sevcan Yılmaz (12) ve İbrahim Yılmaz oldukları öğrenildi. Kilis Valisi Turhan Ayvaz, Gülperi Yılmaz’ın durumunun ağır olduğunu bildirdi. Bu arada Ayvaz, hastanedeki yaralılarla ilgilenerek, durumları hakkında yetkililerden bilgi aldı. Musabeyli / aa

29.11.2009


 

Türk Vitamini'ne Oscar

Türk Telekom grubu şirketlerinden Sebit’in interaktif eğitim yazılımı Vitamin, iletişim ve telekomünikasyon alanında dünyanın en iyilerinin belirlendiği Dünya İletişim Ödülleri’nde ‘’En İyi İçerik Hizmeti’’ seçildi. Türk Telekom’dan yapılan yazılı açıklamada, Türk Telekom’un grup şirketlerinden Sebit’in, interaktif eğitim yazılımı Vitamin ile uluslar arası bir başarıya imza attığı vurgulandı. Sebit’in eğitim alanında katma değer oluşturma vizyonu ile geliştirdiği Vitamin’in, Dünya İletişim Ödüllerinde (World Communication Awards) ‘’En İyi İçerik Hizmeti’’ seçildiği belirtildi. İstanbul / aa

29.11.2009


 

Öğretmen atamaları, 16 Aralık’ta

MİllÎ Eğitim Bakanlığının atayacağı 10 bin öğretmen kadrosu için başvurular, 4-14 Aralık tarihlerinde elektronik ortamda alınacak. Atama işlemleri de 16 Aralık 2009 tarihinde bilgisayar ortamında yapılacak. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, 10 bin kadronun, 8 bin 980’i ilk atama, 700’ü açıktan/kurumlararası yeniden atama, 300’ü açıktan/kurumlararası ilk atama, 20’si ise beden eğitimi alanına millî sporcu olarak sınavsız atanacaklar için ayrıldı. İlk atamalarda, 2008 veya 2009 KPSSP10 sonuçları esas alınacak. İlk atama için 2008-2009 KPSSP10 puan türünden, alanında belirlenen taban puan ve üzerinde puana sahip olanların başvuruları kabul edilecek. Atama yapılacak alanlar ve kontenjanları ile atamaya ilişkin esas ve usullerin yer aldığı “Öğretmenlik için Başvuru Atama Kılavuzu” (Aralık 2009) bakanlığın “http://personel.meb.gov.tr” adresinde yayınlanacak. Ankara / aa

29.11.2009


 

olis, 16 yaşındaki zanlıyı vurdu

Konya’da hırsızlık için bir okulun kantinine girdiği öne sürülen 16 yaşındaki çocuk, polisin silâhla vurması sonucu ağır yaralandı. Merkez Selçuklu ilçesi Yazır Mahallesi’ndeki Şerife Akkanat İlköğretim Okulu’na 3 kişinin girdiği ihbarını alan polis, harekete geçti. Bir süre sonra olay yerine polis ekiplerinin geldiğini fark eden zanlılardan 2’si kaçmayı başardı. Polisin bütün uyarılarına rağmen kaçmaya çalışan diğer zanlı S.K. (16) ise silâhla sırtından vurularak, etkisiz hale getirildi. Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılan S.K’nın, hayatî tehlikesinin bulunduğu bildirildi. S.K’nın hırsızlık suçundan poliste birçok kaydı bulunduğu öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. Konya / aa

29.11.2009


 

Online bilgiler, kâbusunuz olmasın!

Microsoft Güvenli Bilişim Stratejileri Direktörü Jacqueline F. Beauchere, bir kez internete yüklenen bilgilerin her zaman orada kaldığına işaret ederek, ‘’Bir kere online olan, her zaman online kalır. Bu yüzden online olarak yüklediğiniz şeylerin muhtevasının ne olduğunun bilincine varın’’ dedi. Beauchere, çocukların kurban olmanın yanı sıra suç işleyen konumda da bulunabileceğine dikkat çekerek, “Online güvenlik dediğimizde çocukları her açıdan düşünmeliyiz. ‘’Türkiye’de en çok rastlanan 10 tehdidin tamamı kötü amaçlı yazılımlardan kaynaklanıyor. Yani hepsi kriminal amaçlarla kullanılıyor’’ diye konuştu. Jacqueline Beauchere, insanlara paylaştıkları bilgiler konusunda çok dikkatli olmaları tavsiyesinde bulunarak, şöyle konuştu: ‘’Herkesin kişisel bilgi tanımlaması farklı olabilir ama insanlar sizin hakkınızda bilgi kırıntılarını bir araya getirebilir ve kim olduğunuz konusunda yeterli bilgiye sahip olarak kimliğinizi çalabilir, sizin adınıza suç işleyebilir. Bu sebeple insanlara özellikle sosyalleşme sitelerinde çok dikkatli olmalarını söylüyoruz. Gerçek isminizi ya da isminizin tamamını paylaşmayın, fotoğraf yüklerken bu fotoğraflarda bazı bilgilerin yer almamasına dikkat edin. Meselâ bazı çocukların fotoğraflarında okullarının isimlerinin yazdığı tişörtler ya da evlerinin sokağı ve numarası görünebiliyor. Ve son olarak, ‘tıklamadan önce düşünün’ diyoruz.’’ İstanbul / aa

29.11.2009


 

Cezaevinde; hem meslek, hem de diploma sahibi oldular

TEKİRDAĞ Kapalı Cezaevi’nde kalan 107 hükümlü, yıl içinde açılan çeşitli kurslara katılarak meslek sahibi oldu. Cezaevi Müdürü Zeki Yıldırım, yaptığı açıklamada, mahkûmları sosyal hayata hazırlamak için çeşitli kurslar düzenlediklerini söyledi. Bu kurslarda başarılı olanlara sertifika verildiğini ifade eden Yıldırım, ‘’Halk Eğitimi Merkezi iş birliğinde düzenlediğimiz kurslar sonunda verilen sertifikalarda ‘cezaevi’ ibaresi yer almadığından hükümlüler cezaları bittiğinde bu belgeyle kısa sürede iş bulabiliyorlar’’ dedi. Kapalı cezaevine bağlı Muratlı Açık Cezaevi’nde açtıkları konfeksiyon makineleri kullanımı, aşçılık ve tabldot, berberlik, yağlı boya tekniği resim, kalorifer ateşçiliği kursları açtıklarını ifade eden Yıldırım, okuma ve yazma bilmeyen hükümlü ve tutuklar için eğitim verildiğini belirtti. Yıldırım, ‘’Cezaevinde bulunan 49 hükümlü ortaöğretim, 15 hükümlü de üniversite eğitimi görüyor. 2008-2009 eğitim yılında eğitim gören 10 hükümlü ortaöğretimden, 1 hükümlü de üniversiteden mezun olarak diploma aldılar’’ dedi. Tekirdağ / aa

29.11.2009


 

Arı üretimi arttırıyor

DÜNYANIN en önemli tozlayıcı böceği olarak bilinen arılar toprağı tutan bitkilerin tozlaşmasına destek olarak yayılmasını sağlıyor, bitkisel üretiminin yüzde 75’inde aktif rol oynuyor. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, 2007 yılında hava şartları dolayısıyla 60 bin tonda kalan bal üretiminin 2008 yılında 75 bin ton civarında gerçekleştiğini söyledi. Türkiye’de yaklaşık 4,5 milyon arılı kovan bulunduğunu dile getiren Yılmaz, bu kovanların 3 milyon 300 binini kayıt altına aldıklarını, diğerleri konusunda da çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Bal üretilmese bile arıların beslenmesi, üretilmesi ve sayılarının arttırılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti: ‘’Bitkisel üretim arılar sayesinde oluyor. Dünyada en önemli tozlayıcı böcek olan arılar, tozlaşmayı sağlayarak toprağı koruyan otsu ve odunsu bitkilerin yayılmasında önemli rol üstleniyor. Bitkilerin yayılması erozyonu önlüyor. Toprağa tohum düşmeden bitkilerin yayılması ve üretiminin devamı mümkün değil. Endemik bitkiler bile arılar sayesinde korunuyor, gelişiyor. Arıların bir kaç yıl görev yapmadığını düşünün. Endemik bitkiler yok olur, erozyon hızlanır.’’

ABD’DE ÇİFTÇİLER ARICILARA KİRA ÖDÜYOR

YILMAZ, bu faydasının yanı sıra arıların bitkisel üretimin yüzde 75’inde aktif rol oynadığını belirterek, yurt dışında yapılan araştırmalara göre, insan gıdasını oluşturan bitkilerin önemli bölümünün arıların yaptığı tozlaşmaya ihtiyaç duyduğunu bildirdi. ABD başta olmak üzere birçok gelişmiş ülkede, tarımsal üretimde arılara büyük önem verildiğini ifade eden Yılmaz, ‘’ABD’de arıların yeterli dölleme yapmaması nedeniyle 2007 yılında tarımsal üretimde zararın 15 milyar dolar olduğu söyleniyor. Arıların ABD ekonomisine katkısı milyarlarca doları buluyor. Arıların çalışması, dölleme yapabilmesi için yoğun çaba harcanıyor’’ dedi. Yılmaz, ABD’li çiftçilerin arıcılara verdiği kira ücretinin toplam 40 milyon doları bulduğunu belirterek, ‘’Arıcı gidiyor belirlenen bahçe ve çevresine konaklıyor. Arıcıların gelirinin yüzde 60’ı kiradan geliyor. Bizim ülkemizde bu tersine işliyor. Avrupa ülkeleri ve ABD’de kovan kiralama yöntemi yaygın iken Türkiye’de arıcılar kovuluyor. Asıl üretici arılardır. Bal arıları korumak zorundayız’’ diye konuştu. Bursa / aa

29.11.2009


 

Domuz ve kuşları tarlaya yaklaştırmıyor

BİR firma tarafından üretilen ve tüple çalışan ‘’domuz kaçırıcı’’ cihaz, haznesinde depoladığı gazı patlatarak domuz ve kuşları tarlalar, balık çiftlikleri ve fabrikalara yaklaştırmıyor. Firmanın satış müdürü Mehmet Ünüvar, 15 yıllık bir firma olduklarını, özellikle tarla ve meyve bahçelerine zarar veren köstebek, kuş ve domuzların uzaklaştırılmasına yönelik cihazların üretimini yaptıklarını söyledi. Yaklaşık 2 yıl önce domuz ve kuşları özellikle tarlalardan uzak tutan ‘’domuz kaçırıcı’’ cihaz ürettiklerini anlatan Ünüvar, şöyle konuştu: ‘’Bu ürünümüz, küçük ve büyük tüple çalışıyor. Cihaz, tüpten aldığı gazı haznesine dolduruyor. 5 ile 30 dakikaya ayarlanabilen cihaz, verilen komuta göre belirli aralıklarla bu gazı patlatıyor. Oldukça yüksek çıkan ses, yaklaşan domuz ve kuşları kaçırıyor. Bu cihazın yenilenmiş modelini bu yıl piyasaya sürdük. Yenisinde hareket sensörü var. Zaman ayarlamasının yanı sıra domuz ya da kuş yaklaştığında haznesindeki gazı patlatıyor. Sensör, 250 metre ilerideki hareketi algılayabiliyor ve çıkardığı ses 5 dönüm ilerden etkili olabiliyor.’’ Bursa / aa

29.11.2009


 

Emekli mucitten mayın imha makinası

GAZİANTEP'İN Nurdağı ilçesi Noğaylar Köyünde yaşayan 81 yaşındaki makinist emeklisi mucit, Suriye sınırındaki mayınları güvenli bir şekilde temizlemek için bir araç geliştirdi. Nurdağı Noğaylar Köyünde yaşayan Selahattin Kıyıcı (81), Suriye-Türkiye sınırındaki mayınları temizleme yasası çıkınca ihaleye giren firmaların yabancı olmasından rahatsızlık duyup, “biz neden yapmayalım” diyerek 2 aylık bir çalışma sonucunda mayın imha aracı geliştirmiş. Araç şanzımanından yaptığı mayın imha makinesini test ettiğini ve başarılı olduğunu iddia eden Kıyıcı, yetkililerin ve sanayicilerin kendisine destek ve fırsat vermelerini bekliyor. Ürettiği araçta yerli malı kullanma konusunda hassas davrandığını anlatan Kıyıcı “rahmetli Menderes eğer bu ülkenin kendi öz malları kullanmasa idi, şimdi her şeyimizle dışarıya bağımlı idik. Şu andaki mayın temizleme işinde olduğu gibi” dedi. Mayını detektörle yerinde bularak kendi icat ettiği ve büyük dozerin önüne bağlandığı mayın imha aracı ile imha edebileceğini belirten Kıyıcı, her mayının yaklaşık 12 dakikada etkisiz hale getirilebileceğini anlatıyor. Toprak altında olduğu tahmin edilen 615 bin mayın, her birinin maliyeti 50 bin liraya mal olan 50 araçla bir yıl içinde temizlenebileceğini iddia ediyor. Gaziantep / cihan

29.11.2009


 

İngilizler, Sultan’ın belgeselini yapacak

2 METRE 46,5 santimetre boyuyla dünyanın en uzun insanı olarak Guinness Dünya Rekorlar Kitabı’na girmeyi başaran Sultan Kösen’in hayatı belgesel oluyor. Yaklaşık 2 ay önce en uzun boy (2 metre 46,5 santimetre), en büyük el (27,5 santimetre) ve ayaklara (36,5 santimetre) sahip olması dolayısıyla dünya rekoru kırarak Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Sultan Kösen, yurt dışında büyük ilgi görüyor. Kendisini en çok heyecanlandıran teklifin İngiltere’den geldiğini kaydeden Kösen, şöyle konuştu: ‘’İngiltere’deki bir televizyon kanalı tarafından hayatım belgesele dönüştürülecek. Beni en çok heyecanlandıran gelişme bu oldu. Ocak ayında başlayacak çekimlerin ardından hazırlanacak belgesel bütün dünyada satışa sunulacak. ’’ Mardin / aa

29.11.2009


 

Seçim için 100 milyon dolar harcadı

New York’ta 3 Kasım’da yapılan belediye başkanlığı seçimlerini kazanarak 3. kez belediye başkanlığı görevine gelen Michael Blomberg’in seçim kampanyası sırasında 100 milyon dolardan fazla harcadığı açıklandı. New York Times gazetesinin haberine göre, Bloomberg yeniden belediye başkanlığına seçilebilmek için 102 milyon dolar harcadı ve bu rakam kendisini şimdiye kadar ABD tarihinde bir kamu görevine seçilebilmek için kendi kişisel servetinden en fazla para harcayan kişi durumuna getirdi. New York / aa

29.11.2009


 

Bayram ziyaretinde AKP-CHP polemiği

KURBAN Bayramı dolayısıyla siyasî partilerdeki bayramlaşma ziyaretleri kapsamında, MHP, DSP ve CHP heyetleri AKP’ye misafir oldu. AKP’ye ilk olarak MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal başkanlığındaki heyet, ziyaret etti. AKP’ye daha sonra Genel Başkan Yardımcısı Tufan Bural, Kadın Kolları Genel Sekreteri Ayten Şahin ve Parti Meclisi üyesi Tuncer Ertürk’ten oluşan DSP heyeti ziyaret etti. AKP’yi daha sonra İstanbul Milletvekili Nur Serter başkanlığındaki CHP heyeti ziyaret etti. Serter, ‘’candan ve dostane’’ karşılama için teşekkür ederek, bayramların kırgınlıkların geride bırakıldığı, dostlukların ön plana çıktığı bir süreç olduğunu söyledi. Bu bayramın, ‘’işsizliğin, yoksulluğun, hukuksuzlukların, telefon dinlemelerin, sağlık sorunlarının geride kalacağı bir sürecin başlamasına vesile olmasını’’ dilediklerini kaydeden Serter, ‘’Umuyoruz ki hep birlikte Türkiye’de ahengin, huzurun, daha iyi koşulların hakim olacağı bir dönemi başlatmayı başarabiliriz’’ dedi.

Salih Kapusuz da, insan hayatı olduğu sürece, sorunların da olacağına işaret ederek, ‘’Bundan sonra da olacaktır. Problemlerin çözümü konusunda herkesin ortak aklını, katkısını, ülkesi ve milleti için orta yere koyması lâzım. Projelerini de iyi anlatması lâzım. Eğer projeniz varsa, millete anlatabiliyorsanız, ikna edebiliyorsanız, milletimizin ön yargısı olmadan her türlü siyasî desteği partilerimize verdiği bilinmektedir’’ diye konuştu.

Kapusuz’un sözlerinin ardından, heyetler arasında “domuz gribi”ne ilişkin sohbet yaşandı. AKP’yi, sırasıyla BBP, DP, SHP Saadet Partisi, DTP heyetleri ziyaret etti.

BAŞBAKAN’IN AÇIKLAMALARINA ELEŞTİRİ

CHP’de, Kurban Bayramı dolayısıyla gerçekleşen siyasî partiler arası bayramlaşma çerçevesinde gelen heyetlere, Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi ile Parti Meclisi (PM) üyeleri Nesrin Baytok ve Sinan Yerlikaya ev sahipliği yaptı. Konuk heyetler, ziyaret sırasında çiçek ve çikolata getirirken, CHP’de de konuklara çay, kahve ve çikolata ikram edildi. Gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulunulan ziyaretler kapsamında CHP’ye ilk olarak SHP, son olarak ise MHP heyeti geldi. Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç başkanlığındaki AKP heyetinin ziyaretinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bayram namazı sonrasında yaptığı açıklamalar konu oldu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi AKP iktidarında yaklaşık 14 bayramı birlikte kutladıklarını ve hep güzelliklerin temenni edildiğini söyledi.

Selvi, Başbakan Erdoğan’ın önceki gün İstanbul’da bayram namazı sonrasında yaptığı açıklamalarda muhalefete hak etmediği eleştirilerde bulunduğunu ileri sürerek, ‘’Sayın Başbakan’ın en azından bir gün muhalefete çatmadan, bayramı kutlayıp geçmesini beklerdim’’ dedi. Ankara / aa

‘’TELEFONLA KONUŞMAYA KORKUYORUZ’’

AKP Ankara Milletvekili Zeynep Dağı da ‘’Biz iktidara aday bir muhalefet istiyoruz. Öneri üretilmesini istiyoruz’’ dedi. Cevdet Selvi, bunun üzerine ‘’Her sorunun önünde ve arkasında Türkiye’nin gerçeklerine uygun önerilerimiz vardır ama uzlaşma hep lafta kalıyor’’ diye konuştu. Dağı ise ‘’Uzlaşma Mecliste olur’’ dedi. Zeynep Karahan Uslu ise CHP’nin 1989 tarihli raporunu hatırlatarak, ‘’CHP rapora sadık mıdır?’’ diye sordu. Selvi’nin, sadık olunduğuna dair sözleri ve ardından hükümete yönelik eleştirileri üzerine de Uslu, AKP iktidarının Türkiye’nin en özgürlükçü iktidarı olduğunu ifade etti. Bu sözlere Nesrin Baytok ‘’Ama telefonla konuşmaya korkuyoruz’’ karşılığını verdi. Uslu da yargı kararlarının hükümetle ilişkilendirilmemesi gerektiğini belirtti. Denemeç’in ‘’1982 Anayasası’nın değişmesi lâzım. Beraber oturup çalışalım’’ sözlerinin ardından AKP heyetinin ziyareti tamamlandı. CHP’yi, DSP, BBP, Saadet Partisi ve DP heyetleri de ziyaret etti. Bayramlaşma ziyaretleri kapsamında, MHP, CHP, AK P, DP, SHP, İP, BBP, DTP, Saadet ve LDP heyetleri DSP’ye misafir oldu. DSP’yi siyasî partilerin yanı sıra Memur-Sen ve Kamu-Sen de ziyaret etti. DSP Parti Genel Sekreteri Hasan Erçelebi ile Genel Sekreter Yardımcısı Soydal Sılay, parti genel merkezinde siyasî parti temsilcilerini kabul etti.

29.11.2009


 

îapusuz: Yanlış olan gayriresmi dinlemedir

AKP Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, ‘’Türkiye’de yanlış olan şey, gayriresmi, yasal olmayan dinlemedir. Yasal bir kurum, kesinlikle gayriyasal bir yolu takip etmez’’ dedi. Kapusuz, AKP Genel Merkezi’ndeki bayramlaşmalarda, gelen heyetleri beklerken gazetecilerin son günlerde yargıda yaşanan dinleme iddialarıyla ilgili sorularını cevapladı. Kapusuz, şunları söyledi: ‘’Parlamento tarafından o kurumun yargı denetiminden geçtikten sonra dinleme imkanı var ama Türkiye’de yanlış olan şey gayriresmî, yasal olmayan dinlemedir. Yasal bir kurum, kesinlikle gayriyasal bir yolu takip etmez. Yani Türkiye İletişim Başkanlığının (TİB) yasal olmayan bir dinleme yapması asla ve kata mümkün değildir ama bugünün teknolojik imkanı maalesef ama maalesef fertler olarak, bazı şirketler olarak illegal yollara, bu ulaşılan cihazlar marifetiyle dinlemesi mümkün olabilir. Tabii haklı olarak Başbakanımızın dinlenildiği bir yerdeki aramada çıkıyor ortaya. Ses kayıtları çıkıca nasıl dinlenildiği konuşuluyor ve illegal bir yöntemle dinlenildiği ortaya çıkıyor. Öyle olunca ‘’dinleniliyorum’ demek, TİB tarafından dinleniliyorum anlamına gelmiyor ama bunu farklı zeminlere taşıyorlar. Biz bunları TBMM’de enine boyuna tartıştık. Orada da kim var? TİB’den, jandarma istihbarattan, emniyet istihbarattan ve MİT’ten var. Bir dinleme, öncelikli olarak yargı kararıyla olur. Eğer öncelikli bir durumsa, yargı kararı gelene kadar yazılı emirle olur. Onun dışında TİB tarafından başka bir şekilde dinlenilmesi söz konusu değil.’’ Ankara / aa

DP lideri Cindoruk:

Halkın bize ihtiyacı var

nDP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ‘’Halkın kendilerine, barışan Türkiye’ye ve tek yürek olmaya ihtiyacı olduğunu’’ söyledi. Cindoruk, Anavatan Partisi ile birleşme sonrası DP Genel Merkezi olarak kullanılan Turgut Özal Kampüsü’nde partililerle bayramlaştı. Partisinin il örgütü ve ilçe başkanlığına, kendilerine ‘’eskisi gibi bir bayramlaşma yaşattıkları için’’ teşekkür eden Cindoruk, ‘’Bu başarının artarak devamını temenni ve talep ediyorum’’ dedi. Manisa’da düzenledikleri mitinge halkın yoğun ilgi gösterdiğini ve ilginin artarak devam ettiğini belirten Cindoruk, ‘’Görülüyor ki Türk halkı, Demokrat Partide hayır arıyor. ANAVATAN ile birleşerek gücümüzü artırdık. Şimdi de halka, ana fikrimizi anlatacağız. Halkın bize, barışan Türkiye’ye ve tek yürek olmaya ihtiyacı var. Tek yürek Ankara, tek yürek İstanbul, tek yürek Diyarbakır, Van, Hakkâri hepsi tek yürek... Bütün vatan birdir, hepsi de tek yürektir’’ diye konuştu. Türkiye’nin sorunlarını bildiklerini ve deneyimli kadrolarıyla bunlara çözüm getireceklerini belirten Cindoruk, ‘’Tek yürek Türkiye, tek yürek kırat... Bunun etrafında birleşiyoruz’’ dedi. Ankara / aa

29.11.2009


 

70'lik "Mehmetçik" şafağı göremedi

ÇANKIRI Hizmet ve Muhafız Bölük Komutanlığı’nda vatani görevini yapan 70 yaşındaki Ahmet Vatansever, vefat etti. Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine geçildiği zaman askerlik yapmadığı ortaya çıkan, daha önce de çeşitli hastalıklar sebebiyle askere alınmayan 70 yaşındaki jandarma Er Ahmet Vatansever, 12 ay önce başladığı askerlik görevini tamamlayamadı. Çankırı Hizmet ve Muhafız Bölük Komutanlığında jandarma er olarak askerlik görevini yerine getiren Vatansever, tezkeresine 3 ay kala, solunum yolu rahatsızlığından dolayı vefat etti. Vatansever’in cenazesi, yaşadığı Yalova’da Merkez Camii’nde kılınan namazın ardından şehir mezarlığına defnedildi. Yalova / aa

29.11.2009


 

Genelkurmay: Her iddiayı doğru kabul edenler var

Genelkurmay, ortaya atılan her iddiayı peşinen doğru kabul eden ve bunu başkalarına da kabul ettirmeye çalışan bir zihniyetin mensupları, yargı sürecini etkileme gayreti içine girdiğini savundu.

Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sayfasında yer alan basın açıklamasında, halen sürmekte olan bir soruşturmayla ilgili kimi basın-yayın organlarında haberler ve yorumlara yer verildiğinin görüldüğü ifade edilerek, halen sürmekte olan bir soruşturmayla ilgili, bugüne dek ifade vermeye gönderilen askerî personel sayısının 29 olduğu belirtildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Türk Silâhlı Kuvvetleri, her fırsatta hukukun üstünlüğüne ve yargıya saygısını ifade etmiş, yargı kararını vermeden insanların peşinen suçlu ilan edilmelerinin evrensel hukuk kurallarına ve masumiyet karinesine aykırı olduğunu vurgulamıştır. Benzer hususlar Başbakanlık tarafından 29 Ekim 2009 ve 19 Kasım 2009 tarihlerinde yapılan açıklamalarda aynı şekilde yer almıştır. Hal böyleyken, ortaya atılan her iddiayı peşinen doğru kabul eden ve bunu başkalarına da kabul ettirmeye çalışan bir zihniyetin mensupları, ısrarla yargı sürecini etkilemek ve soruşturma kapsamında adı geçen herkesi suçlu, her iddiayı doğru kabul eden bir gayret içine girmişlerdir. 25 Kasım 2009 günü de konunun farklı boyutlarla basında yer aldığı görülmüştür. 26 Kasım 2009 günü ise son grupta ifade veren ve mahkeme kararıyla serbest bırakılan 3 subayın, savcılığın istemi üzerine mahkeme kararıyla tutuklanmalarına karar verilmiştir. Türk Silâhlı Kuvvetleri, adaletin er ya da geç, doğruyu ortaya çıkaracağına inanmaktadır.’’ Ankara / aa

2 Albay, 1 yarbay tutuklandı

‘’Ergenekon’’ soruşturması kapsamında Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkin mahkemece serbest bırakıldıktan sonra haklarında ‘’yakalama’’ kararı çıkartılan 3 askeri personel tutuklandı. Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde çıkarıldıkları nöbetçi mahkemede, haklarındaki ‘’yakalama’’ kararı yüzlerine okunan 2 albay ile 1 yarbay, tutuklanarak cezaevine gönderildi. ‘’Ergenekon’’ soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcıları, 3 askeri personelin İstanbul Nöbetçi 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nce serbest bırakılmasına itiraz etmişti. Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcılarının itirazını kabul ederek, nöbetçi hakim tarafından 18 ve 20 Kasım’da serbest bırakılan 3 askerî personel hakkında ‘’yakalama’’ kararı çıkartmıştı. İstanbul / aa

29.11.2009


 

Şeb-i Arus’a Ahmedinejad da bekleniyor

Geçen yıl iktidar ve ana muhalefet partisi liderini bir araya getiren Konya’daki Şeb-i Arus törenlerine bu yıl, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın da katılması bekleniyor. Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Çıpan, bu yılki Mevlânâ’yı Anma Vuslat Yıldönümü Etkinlikleri’nin, alışılandan farklı ve daha geniş kapsamlı gerçekleştirileceğini, etkinliklerin 7 Aralıkta başlayıp 17 Aralıkta sona ereceğini söyledi. 17 Aralık tarihinin, Mevlânâ’nın hayata gözlerini yumduğu gece olduğunu, fakat Mevlânâ’nın sağlığında, “Benim öldüğüm gece, sevgiliye (Yaradana) kavuştuğum gecedir, düğün gecesidir (Şeb-i Arus)” dediği için, bu gecenin Şeb-i Arus olarak adlandırıldığını vurgulayan Çıpan, önceki yıllardaki Vuslat Yıldönümü etkinliklerinde hep Mevlânâ’nın ön planda olduğunu, 15-16 Aralık tarihlerinde Şem-i Tebrizi Sempozyumu düzenleyeceklerini belirtti. Çapan, ‘Mevlânâ’yı Mevlânâ yapan derviş’ olarak bilinen Şems-i Tebrizi’yi, dünyanın birçok yerinden gelen çok önemli araştırmacılar tartışacak. Konya’ya gelen binlerce kişi de Şems’i çok farklı yönlerden tanıma imkanı bulacak. Bu açıdan bu yılki programlara Şems-i Tebrizi damgasını vuracak” dedi. Etkinliklere en fazla Uzak Doğu ülkeleri ve Amerika’dan katılım olduğu öğrenilirken, 17 Aralık akşamındaki Şeb-i Arus’a İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın da katılabileceği, ancak henüz kesin teyidin Konya’ya ulaşmadığı öğrenildi. Konya / aa

29.11.2009


 

YOKSULA İŞ KURMAK İÇİN FAİZSİZ KREDİ

Doğu ve Güneydoğu’da vali ve kaymakamlıklar bünyesinde faaliyet gösteren Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları ‘sosyal devlet’ gereği vatandaşların her türlü talebine cevap vermeye çalışıyor. Bölgedeki örnek uygulamalardan biri de Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde devam ediyor. Silvan Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma Vakfı’nın verdiği İş Kurma Kredisi sayesinde yüzlerce işsiz kendi işinin sahibi oldu. İlçe merkezinde hayvancılık yapan besicilere destek veren kaymakamlık, besicileri kooperatif çatısı altında birleştirdi. Besiciler için şehrin dışına modern tesisler kurarak ilçe merkezini pis kokulardan arındırdı. Şehirde yaşayan yoksul bin vatandaşa da birer meyve bahçesi kurdu. Kaymakamlık, kendi işini kurmak isteyenlere de 2 yıl geri ödemesiz 6 yıl faizsiz kredi veriyor. Kredi almak isteyenlerin hiçbir sosyal güvencesinin olmaması şartı aranıyor. Krediyle son olarak işini kuranlardan biri de Mehmet Reşit Erkek. Erkek, ilçe dışında kurulan kooperatiflere yem kırma hizmeti veriyor. Birkaç ay öncesine kadar Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yaşayan binlerce işsizden biri olan ve hiçbir geliri olmayan Erkek, ailesinin geçimini sağlamak için ‘ne iş olursa yaparım’ der akşama kadar iş arardı. Silvan Kaymakamlığı’nın ilçe halkı için kurduğu hayvancılık kooperatiflerini yakından takip eden Erkek, buradaki besicilerin yem kırma konusunda büyük sıkıntı çektiklerini fark etti. Erkek, daha önce batı illerinde gördüğü seyyar yem ezme makinesi alarak iyi para kazanacağını düşündü. Bu fikrini ilçede muhtaç vatandaşlara 6 yıl faizsiz kredi veren Silvan Kaymakamı Doğan Demirdaş’a iletti. Kaymakamlığın desteğiyle makinesini alan Erkek bugün iş sahibi olmanın mutluluğunu yaşıyor. Silvan Kaymakamı Doğan Demirdaş ise iş kurmak ve alın teri ile geçimini sağlamak isteyen herkese kapılarının açık olduğunu söyledi. Kaymakamlık olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını anlatan Demirdaş, “Verdiğimiz kredi 2 yıl geri ödemesiz ve 6 yılda sıfır faizli. İş kurmak isteyen vatandaşlarımız buyursunlar gelsinler” diye konuştu.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın Ulusal Tarım Stratejisi kapsamında yürüttüğü Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı’nın 5. etap başvuruları başladı. 60 günlük başvuru süresinden sonra projeleri kabul edilen üreticilere yüzde 50 devlet desteği sağlanacak. ‘Tarıma dayalı ürünlerin işlenmesi paketlenmesi ve depolanmasının yanı sıra alternatif enerjinin kullanıldığı sera projeleri’nde tüzel kişilere en fazla 250 bin TL, gerçek kişilere de en fazla 50 bin TL destek verilecek. Diyarbakır İl Tarım Müdürü Mehmet Ali Koçkaya, 5 etaptan oluşan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında, 3. etabın bitiğini, 4. etabın devam ettiğini söyledi. Koçkaya, program kapsamında tabiî kaynaklar ve ‘çevrenin korunması dikkate alınarak, kırsal alanda gelir düzeyinin yükseltilmesinin hedeflendiğini kaydetti. Koçkaya, kırsal alanda alternatif gelir kaynaklarının oluşturulması, toplu basınçlı sulama sistemlerinin geliştirilmesi, yürütülmekte olan kırsal kalkınma çalışmalarının faaliyetlerinin arttırılması ve kırsal toplumda belirli bir kapasitenin oluşturulmasını amaçladıklarını dile getirdi. Diyarbakır / cihan

29.11.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl