Dünya

Ermenistan’la zorlu süreç

Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesinin tüm Kafkasya bölgesine olumlu etkileri olacağına işaret eden Amerikan basını, imza sürecinde ortaya çıkan pürüz ve gerginliklere atıfta bulunarak, bundan sonraki sürecin daha zorlu olacağını hatırlattı. Washington Post gazetesi, “yaşananların, iki ülkenin birbirine karşı duyduğu ‘kalıcı şüphe’nin ve önlerinde parlamentolarının protokollere onay verip vermemeyi karara bağlayacağı zorlu bir yolun bulunduğunun işareti olduğu” yorumunu yaptı.

Amerİkan basını, Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleştirilmesinin tüm Kafkasya bölgesine olumlu etkileri olacağı yorumunu yaptı. Türkiye ile Ermenistan arasında dün Zürih’te imzalanan protokoller, Amerikan basınında da geniş yer buldu.

Washington Post gazetesi, “ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un son dakika müdahalesinin ardından, iki ülkenin, aralarında diplomatik ilişkilerin tesisine yönelik dönüm noktası sayılabilecek anlaşmaya imza attığını” yazdı. “Clinton’un bir anlaşmaya varılabilmesi için son aylarda iki tarafla sıkça temas kurduğuna” işaret edilen haberde, protokollerin imzalanmasının üç saat gecikmesine yol açan son dakika krizine ilişkin ayrıntılara yer verildi. Gazetenin haberine göre Clinton, imza töreninin yapılacağı Zürih Üniversitesine gelir gelmez, Ermeni tarafının Türkiye’nin imza töreninde yapacağı açıklamaya itiraz ettiğini öğrendi. Bunun üzerine Clinton’un konvoyu otele geri döndü. O sırada da otelde bir Amerikalı diplomat Ermenilerle görüşüyordu. Hafif yağmur altında otelin oto parkında aracının içinde beklerken, bir elindeki telefonla Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbantyan, diğer elindeki telefonla da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşen Clinton, daha sonra otele girerek Nalbantyan’ı kendisiyle birlikte Davutoğlu’nun beklediği Zürih Üniversitesine gitmeye davet etti. Otelde de Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un da aralarında bulunduğu diplomatlarla görüşmeler devam etti. Sonunda ne Türkiye, ne de Ermenistan’ın törende açıklama yapması üzerinde uzlaşılmasıyla, imza aşamasına geçilebildi. Gazete, “yaşananların, iki ülkenin birbirine karşı duyduğu ‘kalıcı şüphe’nin ve önlerinde parlamentolarının protokollere onay verip vermemeyi karara bağlayacağı zorlu bir yolun bulunduğunun işareti olduğu” yorumunu yaptı. Washington / aa

12.10.2009

“100 YILLIK DÜŞMANLIK BİTTİ”

Türkiye ile Ermenistan arasında Zürih’te imzalanan protokoller, Avrupa’da ve özellikle İspanyol basınında da geniş yer buldu. İspanyol basını, Türkiye ve Ermenistan’ın ilişkileri normalleştirme protokollerini imzalamakla “100 yıllık düşmanlığı sonlandırdıkları” yorumu yaptı.

İspanyol basını, Türkiye ve Ermenistan’ın ilişkileri normalleştirme protokollerini imzalamakla “100 yıllık düşmanlığı sonlandırdıkları” yorumunda bulundu. Türkiye ile Ermenistan arasında Zürih’te imzalanan protokoller, Avrupa basınında ve özellikle İspanyol basınında da geniş yer buldu. Ülkenin önde gelen gazetelerinden El Pais, “Uzmanlara göre tarihi anlaşma, her iki tarafa da avantaj sağlıyor. Türkiye, AB’ye katılım müzakerelerinde ilerleme kaydedilmesini bekliyor, Ermenistan ise yalnızlıktan çıkmayı. Üstelik protokol, Kafkaslar’daki gaz ve petrolün Avrupa’ya getirilmesi için büyük stratejik öneme sahip bulunuyor” diye yazdı. Madrid / aa

12.10.2009

Diaspora tepkili

Ermeni diasporasının, Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişki kurulması ve geliştirilmesine ilişkin imzalanan protokollere tepkisi artarak devam ediyor. İsveç’teki Ermeni Federasyonu Başkanı Vahagn Avediyan, söz konusu protokollerin Ermenistan ile diaspora arasındaki ilişkileri ‘’parçaladığını’’ ifade ederek, “protokollerin imzalanmasından sonra, diasporanın atacağı ilk adım, Ermenistan’ı finanse etmeyi durdurmaktır’’ dedi.

Ermenİ diasporasının, Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişki kurulması ve geliştirilmesine ilişkin imzalanan protokollere tepkili olduğu bildirildi. Merkezi Erivan’da bulunan Arminfo ajansının haberine göre, İsveç’teki Ermeni Federasyonu Başkanı Vahagn Avediyan, söz konusu protokollerin Ermenistan ile diaspora arasındaki ilişkileri ‘’parçaladığını’’ ifade ederek, ‘’protokollerin imzalanmasından sonra, diasporanın atacağı ilk adım, Ermenistan’ı finanse etmeyi durdurmaktır’’ dedi. Protokollerin imzalanmasının gecikmesiyle ilgili gazetecilerin sorularını cevaplayan Avediyan, ‘’gecikmenin, Ermenistan’ın kendi tutumunda değişiklikler yaptığı, bu şekilde diasporaya Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşmesi sürecinden vazgeçtiği görüntüsü vermesinden kaynaklandığını’’ söyledi. Protokollerin daha sonra her iki ülke parlamentoları tarafından da onaylanmasının beklendiğini söyleyen Avediyan, ‘’bu sürecin Ermenistan için iyi sonuç vermeyeceğini’’ savundu. Aşırı Ermeni kuruluşlarından ‘’Hay Dat’’ derneği Kudüs Temsilcisi Georgette Avagian ise diasporanın susmayacağını ve gereken neyse yapacaklarını belirterek, ‘’Bundan sonra bizim için 24 Nisan ile 10 Ekim matem günüdür, çünkü bugün biz tarihi topraklarımızı kaybettik, soykırımın tanınması meselesi de toz oldu’’ şeklinde konuştu. Avagian, ‘’Biz, yüz yıldır Türkiye’ye karşı mücadele veriyoruz, bundan sonra da vermeye devam edeceğiz’’ dedi. ABD Temsilciler Meclisi’nin Ermeni lobisi mensubu bir grup milletvekili de 1915 olaylarının araştırılması için tarih komisyonu kurulması olasılığı konusunda ABD’li Ermenilerin duyduğu endişeyi paylaştıklarını bildirdi. Washington / aa

12.10.2009

Ay’da su arIyoruz

NASA tarafından bütün dünyaya yayımlanan görüntülerde, uzay aracının güney kutbu yakınlarındaki kratere çarpışı izlendi.

NASA’dan yapılan açıklamada da, kraterin öngörüldüğü gibi uzay aracıyla bir merminin iki katı hızla vurulduğu belirtildi. Bilim adamları, NASA’nın Ay’ı vurma denemesinde su ve buz izine rastlanmasının büyük bir keşif olacağını belirtiyor. NASA’da görevli bilim adamları, bu deney çerçevesinde ilk olarak 2 bin 200 kg ağırlığındaki roket katının güney kutbuna yakın Cabeus kraterine çarpmasından 4 dakika sonra, ilk çarpışmada 10 km öteye sıçrayan toz bulutunu inceleyen “Lunar Crater Observation and Sensing Satellite” (LCROSS) aracının da aynı noktaya öngörüldüğü şekilde çakıldığını kaydettiler. Bu deneyde su ve buz izine rastlanmasının büyük bir keşif olacağını söyleyen bilim adamları, Ay yüzeyinde su olmasının uzayın insanlı keşfinde hayatî bir kaynak olacağının altını çizdiler. Çarpışmayla Ay yüzeyinden 350 ton civarında toz toprak yükseldiği tahmin ediliyor. NASA’nın Ay’da su veya buzun varlığını öğrenmek için yaptığı çarpışma deneyinin sonucunu öğrenmek için birkaç gün beklemek gerekecek. 79 milyon dolar tutarındaki bu uzay programının yöneticileri, ilk çarpışmada 10 km öteye sıçrayan toz bulutundan elde ettiği ve Dünya’ya geçtiği verilerin analizinin birkaç gün alacağını belirtti. LCROSS, ilk roket katının, merminin iki misli hızla Ay’ın güney kutbundaki bir kratere çarpmasından 4 dakika sonra NASA’nın öngördüğü şekilde aynı noktaya çakılmıştı. Bu arada NASA, Twitter’dan yaptığı açıklamada, uzay araçlarının Ay’ı vurmaları sırasında Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (UUİ) Dünya’nın öte tarafında olması yüzünden mürettebatın çarpışmayı izleyemediğini bildirdi. Pasadena / aa

12.10.2009

Rusya, niye destekliyor?

Türkİye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbantyan, diplomatik ilişkilerin başlamasını ve sınırın açılmasını öngören tarihî protokole imza koydu. İmza töreninde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Fransa Dışişleri Bakanı Berdnard Kouchner, Slovenya Dışişleri Bakanı Samuel Zboger ve Avrupa Birliği Dış Politika Komiseri Javier Solana hazır bulundu. Türkiye’yi komşuları ile tüm sorunlarını çözmüş bir ülke konumuna yükselten protokole, ABD ve Avrupa Birliği’nin yanı sıra Rusya’nın da tam destek vermesi problemin çözümünde ilerleme sağlanacağının önemli bir göstergesi olarak görülebilir. Türkiye-Ermenistan arasında imzalanan protokollerin gündeme gelmesinde birinci sırada rol oynayan Rusya’nın bu anlaşmayı niye bu kadar hararetle desteklediği konusunda yapılan yorumlarda ise, Rusya’nın bölgede Abhazya ve Güney Osetya’dan sonra ikinci bir sıcak çatışma istememesi, Nabucco konusunda geçiş ülkesi olarak Gürcistan yerine Ermenistan alternatifinin düşünülmesi, sınırların açılması halinde Ermenistan’da yaşanacak ekonomik canlanmadan en fazla Rus şirketlerinin kâr elde edecek olması ve son olarak da Rusya’nın siyasi olarak Azerbaycan’ı da yanına almak istemesi gibi sebepler ön plana çıkıyor. Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolün ardından Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ı, Rusya Devlet Başkanı Medvedev Pazartesi günü (bugün) Kremlin’e davet etti. Bu ani ziyarette, Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan-Ermenistan görüşmelerinde gelinen son nokta ele alınacak. Kişinev görüşmelerinin ardından Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un açıklamasını unutmamak gerekiyor: “Her müzakerede aşama aşama ilerleme sağlanıyor.” Moskova / cihan

12.10.2009

AZERBAYCAN ENDİŞE DUYUYOR

Azerbaycan yönetimi, Türkiye ve Ermenistan arasında Zürih’te imzalanan protokol anlaşmalarından pek memnun gözükmüyor. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada protokolden dolayı Türkiye eleştirilirken, iki ülke arasındaki sınır kapısının açılmasının ise Güney Kafkasya bölgesinde istikrarsızlığı yol açabileceği uyarısında bulunuldu. Bakanlıktan yapılan açıklamada “Ermeni güçlerinin işgal altındaki Azerbaycan topraklarından çekilmeden önce Ermenistan ve Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşmesi, Azerbaycan çıkarlarına doğrudan aykırıdır.” denildi. Bakü / cihan

12.10.2009

AVRUPA BİRLİĞİ MEMNUN

Avrupa Birliği (AB), protokollerin imzalanmasından memnuniyet duyduğunu bildirdi. Zürih’te imzalanan protokollerle ilgili olarak, Birliğin bundan sonra da Ermenistan ile Türkiye arasında ilişkilerin normalleştirilmesi yönünde çabalarını sürdüreceği belirtildi. Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasını öngören protokollerin imzalanmasının memnuniyetle karşılandığı ifade edilen açıklamada, bunun bölgede güven, istikrar ve işbirliğine önemli destek sağlayacağı kaydedildi. Brüksel / aa

12.10.2009

Pakistan’da rehine operasyonu

Pakİstan’da ordu karargahında silâhlı saldırganlarca rehin alınan kişiler düzenlenen operasyonla kurtarıldı. Pakistan ordu sözcüsü Tümgeneral Athar Abbas, Pakistan’ın Afganistan sınırı boyunca uzanan Güney Veziristan eyaletindeki ordu karargâhında silâhlı saldırganlarca rehin alınan kişilerin kurtarılması amacıyla düzenlenen operasyonda 30 rehinenin kurtarıldığını söyledi. Abbas, karargâhtaki sivil ve asker rehineleri kurtarma operasyonunda 3 rehine ile 4 militanın yanı sıra operasyon düzenleyen komandolardan 2’sinin öldüğünü, saldırıyı düzenleyen silâhlı grubun liderinin üzerindeki bombaları patlatmaya fırsat bulamadan yaralı ele geçirildiğini belirtti. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, karargâh baskını ve daha sonra düzenlenen operasyonda, 6’sı asker, 2’si komando, 8’i militan, 3’ü rehine olmak üzere 19 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Rawalpindi / aa

12.10.2009