Haberler |
BAKAN ARINÇ'IN SÖZLERİNE TEPKİ |
Kocaeli'de Başörtüsüne Özgürlük eylemlerinin 214. haftasında yapılan basın açıklamasında, Devlet Bakanı Arınç'ın “Rektörler, YÖK, siyasetçiler, böyle bir yasağın gülünç kaçtığını düşünmeye başladıkları anda bu yasaklardan kurtulacağız” sözü eleştirildi. HALKIN SABIR VE TAHAMMÜLÜ KALMADI
Açıklamada, “Sayın Arınç iyi bilmelidir ki, bu halkın birilerinin aklının başına gelmesini bekleyecek zamanı yok. Her yıl yüz binlerce kız çocuğu eğitim hakkından mahrum kalıyor. Bu halk daha ne kadar bekleyecek? Halkın sabrı kalmadı” denildi.
Millet daha ne kadar bekleyecek?
KOCAELİ’NDE Başörtüsüne Özgürlük eylemlerinin 214. haftasında yapılan basın açıklamasında, Devlet Bakanı Bülent Arınç'ın “Rektörler, YÖK, siyasetçiler, böyle bir yasağın gülünç kaçtığını düşünmeye başladıkları anda bu yasaklardan kurtulacağız” sözü eleştirildi. Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu 214. basın açıklaması, İzmit Sabri Yalım, İnsan Hakları Parkı’nda yapıldı. MAZLUMDER Kocaeli Şubesi Üyesi Hakkı Akın’ın okuduğu basın açıklamasında, hükümetin, başörtüsüne duyarsızlığının anlaşılmadığı belirtildi. Çözümsüzlülüğün, çözüm olmadığı kaydedilen açıklamada, başbakanın, neden bu sorunun çözülmesi için adım atmadığı soruldu. Açıklamda, diğer demokratik özgürlüklerin kazanılmasının takdirle karşılandığı ifade edilerek, “fakat inançlı kesimin bu ülkenin zencisi mi? Diğer kesimlere hakları verildiği gibi bu kesimin hakları neden görmezden geliniyor?” soruları yöneltildi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, çözümü iktidarın dışında aramasının akıl alacak bir durum olmadığı vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Konya’da ‘Birilerinin zorla ve baskıyla uygulamak istediği ve pek çok kızımızın üniversiteyi terk etmesine yol açan bu haksız uygulamadan Anayasa önünde eşitlik için 10. madde, öğretim özgürlüğü ve diğer alanlardaki özgürlüklerin genişletilmesi için 42. maddeyi, çok güzel bir biçimde değiştirdik. 411 oyla, büyük bir mutabakatla yasalaştı. Anayasa Mahkemesi bu değişikliği iptal etti. Buna karşı tekrar TBMM’ye bir teklif gelir mi, gelirse çıkar mı, çıkarsa akıbeti ne olur? Böyle bir tartışmayı zamansız buluyoruz’ diyor ve ilâve ediyor: ‘Türkiye’de üniversite rektörleri, YÖK, siyasetçiler, böyle bir yasağın gülünç kaçtığını düşünmeye başladıkları anda, göreceksiniz, bu yasaklardan ne Anayasa Mahkemesine ne de Meclise ihtiyaç olmadan kurtulacağız.’ Seçilmişlerin, halkın sorunlarını çözmesi, hukuk devletinde aramaları normal değil mi? Sayın Bülent Arınç’ın sözlerini üzüntüyle karşılıyoruz. Meclis görevini yapmayıp bu olayın çözümünü birlerinin keyfinin gelip, kültürel seviyesinin! Yükselmesine havale ediyor. Sayın Arınç iyi bilmelidir ki, bu halkın birilerinin aklının başına gelmesini bekleyecek zamanı yok, her yıl yüz binlerce kız çocuğu eğitim hakkından mahrum kalıyor. Bu halk daha ne kadar bekleyecek?”
ANNELER CAHİL KALIRSA, HALK CAHİL KALIR
AçIklamada, Mardin’de vahşice yapılan katliamın eğitimsiz, dinî inancından yoksun bırakılmış töre ya da benzeri bahanelerle insanların katledilmesinin; inançsız, Allah korkusundan uzak yetişen insanların nasıl canavarlaştığının bir örneği oluduğu kaydedildi. Bir milletin annelerinin cahil kalması durumunda tüm halkın cahil kalacağına dikkat çekilen açıklamada, “Bir milletin annesi olmaya aday olan kız çocuğu başörtüsünden dolayı eğitim hakkını alamazsa, çocukları ve bir millet cahil kalır. Biliyoruz ki başörtü ve karma eğitim yüzünden bir çok aile de çocuklarını okulla göndermiyor. Bu son katliam olayı dahi kızların okumasının elzem olduğu ve dindar insanların topluma kattığı hoşgörü ve yardımseverlik ve buna benzer toplumsal faydalar bu tip kötü olaylar sonunda daha iyi anlaşılmaktadır. Dayatmalar yüzünden yüz binlerce kız çocuğunun oligarşinin bu ayrımcı tutumunun kurbanı olmasının önüne derhal ve bir an evvel geçilmesi gerekmektedir. Bu insanların aileleri vergi vermiyor mu? Bu ülkenin inançlı insanını kimin kendi vatanında 2. sınıf vatandaş muamelesi tutarak ayrımcılık yapmaya hakkı vardır. Bu kızı çocuklarının eğitim hakkının elinden alınması kabul edilemez” denildi. |
25.05.2009 |