Haberler |
Mayın ihalesi de İsrailli şirkete mi verilecek? |
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesi işinin yabancı şirketlere ihalesiyle ilgili olarak Mecliste görüşülen tasarıyı eleştirirken, asıl amacın, tasarının 3. maddesindeki, ‘kullanım karşılığı temizleme ihalesi’ ibaresinde saklı olduğunu savundu. Okay, düzenlemeyi ''iptale mahkûm bir yasa'' olarak niteledi. 1 MART TEZKERESİNDEKİ DİK DURUŞ TEKRARLANACAK MI?
Okay, tasarı oylanırken ''1 Mart tezkeresinde olduğu gibi dik bir duruş'' sergileneceğini umduğunu kaydetti. Mayınların temizleneceği bölgede petrol rezervlerinin bulunduğu beliren MHP’li Mustafa Enöz de, ihaleyi İsrailli şirketin alacağı yönünde kamuoyunda yaygın bir görüş bulunduğunu belirterek, “Bu hassas bir konu” şeklinde konuştu.
Mayın tartışması büyüyor
TBMM Genel Kurulunda Suriye sınırındaki mayınların temizlenerek, bu arazilerin tarıma açılmasını öngören kanun tasarısı ile ilgili tartışma büyüyor. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Suriye Sınırında Mayınların Temizlenmesi ile ilgili tasarının, ‘’kendi içinde gerçek amacını gizleyen bir yasa’’ olduğunu öne sürdü. ‘’Yasa, kendi içinde gerçek amacını gizleyen bir yasa’’ diyen Okay, asıl amacın, tasarının 3. maddesindeki, ‘kullanım karşılığı temizleme ihalesi’ ibaresinde saklı olduğunu savundu. Okay, tasarının geçmesi halinde, sınırdaki söz konusu alanın yabancı şirketlere bırakılacağını ifade etti. Tasarının yasalaşması durumunda Anayasa Mahkemesine gideceklerini bildiren Okay, düzenlemeyi, ‘’iptale mahkum bir yasa’’ olarak niteledi. Okay, çok önemli bir tasarının görüşüldüğünü, ‘’1 Mart Tezkeresinde olduğu gibi dik bir duruş’’ sergileneceğini umduğunu kaydetti. Konuşmaların ardından soru ve eleştirileri cevaplayan Millî Savunma Bakanı Vecdi Gönül, söz konusu bölgenin, 189 bin dekar Hazine, 12 bin 979 dekar şahıs mülkiyeti, 7 bin 96 dekar TİGEM ve 5 bin 646 dekar da Devlet Demiryolları arazisi olmak üzere toplam 216 bin dekar olduğunu bildirdi. Mayın temizleme işini bugüne kadar kimin yaptığının sorulması üzerine Gönül, insan gücüyle çalışan, elle temizleyen Silâhlı Kuvvetlerin Mayın Temizleme Bölüğünün yaptığını söyledi. Gönül, bölüğün, Akçakale Kapısı ve diğer yerlerde faaliyet gösterdiğini, petrol çıkarılan sınırdaki mayınlı bölgeleri temizlediğini anlattı. Mayınları ordunun temizleyip temizlemeyeceğine ilişkin soruda, ‘Temizleme görevinin, 4 Mart 1992’de Bakanlar Kurulu kararıyla Genelkurmaya verildiğini’ hatırlatan Gönül, bunun üzerine Genelkurmayın, ‘’Bu iş ihaleyle, hizmet alınarak yapılabilir mi?’’ diye Millî Savunma Bakanlığından görüş sorduğunu ifade etti. Millî Savunma Bakanı Gönül, 14 firmanın teklif verdiğine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti: ‘’En alt teklif 530 trilyon, en üst 2,279 trilyon. Bu kadar büyük paraları, bizim bütçemizde bulmak mümkün değildi. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanlığı, Başbakanlığa 24 Haziran 2008’de ‘bunu başka kurum yapsın’ diye yazı yazdı. Yazı bizden geçmedi, bize bilgi verildi. Çünkü Genelkurmaya bu görev Hükümet tarafından verilmişti.” Gönül, “Kanun geçerse, mayınların temizlenmesinden dolayı yeniden burada fiziki tedbir alınacak, dikenli tel, elektrikli koruma gibi... Bunun için 50 metresi alındığı düşünülürse, tamamı ihale edilip temizlenecek, kullanıma verilecek kısım 300 metrelik olacaktır. Temizlenen kısmın 8’te 1’i yeniden askeri kullanıma verilecektir, korunması bakımından’’ diye konuştu. MHP Manisa Milletvekili Mustafa Enöz de, mayınların temizleneceği bölgede petrol rezervlerinin bulunduğu belirtti. Mayınların temizlenmesi için açılması planlanan ihaleyi İsrailli şirketin alacağı yönünde kamuoyunda yaygın bir görüş bulunduğunu kaydeden Enöz, ‘’Bu hassas bir konu. Güvenlik açısında da sakınca yaratıyor. Yabancı şirketlerin bu işi yapması halinde bölgedeki vatandaşlarla ilgili sorunlar da yaşanabilir. Suriye ile aramızda tampon bölge gibi oluşturulacak alan, ileride sorunlara neden olabilir’’ diye konuştu. |
22.05.2009 |