"Gerçekten" haber verir 17 Nisan 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Dünya

 

Azerbaycan Rusya’ya mı yanaşıyor?

Son günlerde Ermenistan sınırının açılacağı iddialarıyla ilişkilerimizin gerginleştiği Azerbaycan’ın Rusya’ya yakınlaştığı öne sürülürken, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Moskova'ya gitti. Kremlin, gündemi enerji ve Yukarı Karabağ olarak açıkladı.

Azerbaycan Rusya’ya mı yakınlaşıyor?

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Moskova temasları dün itibariyle başladı. Kremlin’den yapılan açıklamada Aliyev’in 16-17 Nisan tarihlerinde Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev’in dâveti üzerine Moskova’ya bir çalışma ziyareti gerçekleştireceği, görüşmelerde enerji ve doğal gaz alanında işbirliğinin arttırılmasının yanı sıra, Yukarı Karabağ konusunun ele alınacağı belirtildi. Medvedev ve Aliyev Hazar Denizi’nin statüsü ile ilgili görüş alış verişinde de bulunacak. 3-4 Temmuz 2008’de Medvedev’in Aliyev’le imzaladığı ‘Dostluk ve İşbirliği Anlaşması’ ile iki ülke ilişkilerinin geliştiği kaydedilen açıklamada, “Devlet başkanları düzeyinde bir dizi görüşme gerçekleştirildi. Ticarî ve ekonomik alanda iki ülke ilişkilerinin gelişimi dinamik bir sürece girdi. 2005 yılından bu yana toplam ticaret hacmi 2,5 kat aratarak 2,4 milyar dolara ulaştı. Azerbaycan’da Rusya’nın önde gelen şirketleri LUKOIL, KamAZ, GAZ, RJD, ROSNO, Metrovagonmash ve Kirov aktif olarak çalışıyor.” denildi.

Enerji alanında iki ülke ilişkilerinin geliştiği kaydedilen açıklamada, Azerbaycan doğalgaz satış pazarının genişletilmesi ile ilgili görüş alış verişinde bulunulacağı belirtildi. Kültürel ve insanî ilişkilerin de gelişmesinin önemli olduğuna vurgu yapılan Kremlin açıklamasında şu bilgiler yer aldı: “Eğitim ve üniversiteler arasındaki ilişkiler önemli konulardan birisi. Mart ayında Moskova Devlet Üniversitesi’nin Bakü bürosu açıldı. 2009 yılında Azerbaycan’da Rusya Kültür Yılı, 2010’da da Rusya’da Azerbaycan Kültür Yılı kutlanıyor.”

Geleneksel olarak iki ülke devlet başkanlarının uluslar arası ve bölgesel sorunları ele alacağı kaydedilen açıklamada, Yukarı Karabağ sorununun görüşmelerin ana konusunu oluşturacağı kaydedildi. Medvedev’in öncülüğünde 2 Kasım 2008’de Azerbaycan ve Ermenistan’ın sorunu barışçıl ve siyasî yollarla çözümü konusunda anlaşma imzaladıkları hatırlatıldı. Açıklamada Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı bünyesinde oluşturulan Minsk grubunun eş başkanı olarak Rusya’nın krizin çözümüne katkı sağlamaya devam edeceği belirtildi.

ALİVEY BRYZA’YI KABUL ETTİ

Bu arada Aliyev Bakü’den ayrılmadan önce AGİT Minsk grubu ABD temsilcisi Matthew Bryza’yı kabul etti. APA haber ajansının verdiği bilgiye göre Bryza, Aliyev’le Yukarı Karabağ konusunda görüş alış verişinde bulundu. Bryza AGİT Minsk grubu temsilcilerinin gelecek hafta bölgede bir kısım çalışmalarda bulunacaklarını söyledi. AGİT grubunun 20-22 Nisan tarihlerinde bölgede temaslarda bulunması bekleniyor. Türkiye Ermenistan sınırının açılması ile ilgili de değerlendirmede bulunan Bryza, “Görüşmeler devam ederken herhangi bir açıklamada bulunmak istemiyorum. Benim görevim krizin çözülmesine katkı sağlamak.” dedi.

17.04.2009


 

İsrail’in İran’a saldırı planı yok

İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, ülkesinin devam eden nükleer programı nedeniyle İran’a saldırma gibi planları bulunmadığını söyledi.

Peres: İran’ı vurma gibi bir planımız yok

İSRAİL Cumhurbaşkanı Şimon Peres, ülkesinin devam eden nükleer programı sebebiyle İran’a saldırma gibi planları bulunmadığını söyledi. Peres, İsrail’e gelen ABD’nin Orta Doğu Özel Temsilcisi George Mitchell’i kabul etti. Peres kabulde, İsrail’in İran’a saldıracağı yolundaki söylentilerin doğru olmadığını iddia ederek İran için çözümün askerî olmadığını söyledi. İsrail Cumhurbaşkanı, İran konusunda esaslı bir uluslar arası işbirliğine ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, İran’la ilgili konuşmaların samimiyetinin gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti. George Mitchell de ABD’nin, İsrail’in güvenliğine verdiği önemi vurgulayarak, aynı zamanda yönetimin, İsrail ve Filistinliler arasında iki-devletli çözüme de bağlı olduğunu kaydetti. George Mitchell, Peres’le görüştükten sonra İsrail’in yeni Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ile bir araya geldi. İkilinin görüşmesinin, Lieberman’ın, ülkesinin 2007 sonunda başlayan Annapolis barış sürecini tanımadığı yolundaki açıklamalarının gölgesinde yapıldığına dikkat çekiliyor. Öte yandan İsrail radyosu, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Mayıs sonunda Washignton’a giderek, Beyaz Saray’da Başkan Barack Obama ile görüşeceğini belirtti.

17.04.2009


 

Mısır-İsrail arasında Lieberman gerginliği

MISIR Dışişleri Bakanı Ahmed Ebulgeyt, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın ülkesine karşı tavrını sürdürdüğü sürece Kahire’nin kendisiyle birlikte çalışmayacağını ve Mısır’a dâvet edilmeyeceğini söyledi.

Ahmed Ebulgeyt, Rus televizyonlarından Rusya Today’e yaptığı ve İsrail medyasına da yansıyan açıklamasında, ‘’Bir adamın beyninden diline geçen mesajların sonuçlarını bilmesi gerekir’’ dedi. Kahire’nin, yeni İsrail hükümetiyle işbirliğini sürdüreceğini, ancak bunu Lieberman aracılığıyla yapmayacağını vurgulayan Ebulgeyt, Lieberman’ın Mısır ziyaretine de karşı çıktı. Lieberman için ‘’Mısır’a hoşgeldin demeyeceklerini’’ belirten Ebulgeyt, ‘’Tavrını devam ettirdiği sürece ayağı Mısır toprağına basmayacak’’ diye konuştu. Lieberman, geçen yıl İsrail Parlamentosu’nda İsrailli liderler sık sık Mısır’a giderken, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in İsrail’e hiç gelmemesini sert sözlerle eleştirmiş ve ‘’Cehenneme kadar yolu var’’ ifadesini kullanmıştı. Lieberman’ın bu sözlerinin hemen ardından İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve başbakanı Ehud Olmert, Mübarek’ten özür dileyen açıklamalar yayımlamışlar; Lieberman, bu özürler sebebiyle Peres ve Olmert’i de yanlış yapmakla suçlayarak, ‘’Dayak yemiş bir kadın gibi, yağ çekmeye gerek yok’’ demişti. Öte yandan İsrail Turizm Bakanı İsrael Katz, kabinenin, Mısır ile iyi ilişkilerin sürmesi, İsrail-Mısır barış anlaşmasının devamı için gereken her şeyi yapacağını söyledi. Katz’ın İsrail radyosuna yaptığı bu açıklama, Mısır Dışişleri Bakanı Ahmed Ebulgeyt’in sözlerine cevap olarak geldi.

17.04.2009


 

Taliban: Rasmussen İslâm’ın baş düşmanı

AFGANİSTAN'DA Taliban, NATO’nun Ağustosta görevi devralacak yeni Genel Sekreteri, eski Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’in Müslümanların “baş düşmanı” olduğunu savundu.

Taliban’ın internet sitesinde yayımlanan makalede, Rasmussen’in, başbakanlığı döneminde Hz. Muhammed’e hakaret içeren karikatürleri savunduğu için en büyük düşman olduğu belirtildi. Makalede, Rasmussen’in NATO genel sekreterliğine atanmasının, Müslümanların NATO’ya karşı savaşma inancını güçlendireceği ve Afganistan’daki savaşın yoğunlaşmasına yol açacağı ifade edildi. Tarih belirtilmeyen makalede, “İslâm dünyasının peygamberinin baş düşmanı NATO Genel Sekreteri oldu” denildi.

Danimarka gazetelerinde 2006 yılında yayımlanan karikatürler İslâm dünyasında protestolara yol açmıştı. Rasmussen, karikatürlerin yayımlanmasını ifade özgürlüğü çerçevesinde haklı göstererek, Müslüman ülkelerinden özür dilemeyi reddetmişti.

17.04.2009


 

Pakistan “Marshall planı” istiyor

PAKİSTAN Devlet Başkanı Ali Asıf Zerdari, ülkesinin aşırı dincilikten ve yoksulluktan kurtulması için Amerikan Marshall planına benzer bir yardım planı istedi.

Japonya’nın başşehri Tokyo’da yapılacak uluslararası yardım konferansı arifesinde İngilizce yayımlanan Japon gazetesi Japan Times’ta makalesi yer alan Zerdari, ‘’Dinci eylemcilikle mücadele etmeye kararlıyız ve aşırı dincilerin isteklerini halka tüfek ve mermiyle kabul ettirmelerine asla izin vermeyeceğiz’’ ifadesini kullandı. Zerdari, aşırı dincilere karşı yürütülen savaşın ekonomik ve toplumsal bedelini en ağır ödeyen ülkenin kendi ülkesi olduğunu ve açıkça uluslararası mali yardıma ihtiyaç duyduklarını da belirttiği yazısında, ‘’Pakistan’ın Marshall planına benzer bir plana ihtiyacı var’’ dedi.

17.04.2009


 

Çocuklar da alkol komasına girmeye başladı!

Hollanda’da geçen yıl alkol koması sonucu hastaneye kaldırılan çocuk yaştakilerin sayısı, bir yıl öncesine göre yüzde 13 oranında artışla 340’a yükseldi.

Hastane kayıtlarına dayanılarak yapılan araştırmaya göre, hastaneye kaldırılmak zorunda kalan çocukların yaş ortalaması 15 olarak belirlendi. Araştırmada, hastaneye kaldırılanların yüzde 52’sinin erkek çocuklar, yüzde 48’inin kız çocuklar olduğu görüldü. Hollanda’da 2007 yılında ise alkol yüzünden hastaneye kaldırılan çocuk sayısı 300 dolayında görülmüş ve yaş ortalaması 15,3 olarak belirlenmişti.

17.04.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis