MEMUR-SEN Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ‘’Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en büyük engel anayasadır’’ dedi.
Gündoğdu, Memur-Sen Gümüşhane Temsilciliği’nde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin gündemine bazı kesimlerce darbe konusunun sokulmak istendiğini hatırlatarak, bu durum karşısında ortak akıl hareketinin kurulması ve hakimiyetin millete ait olması gerektiğini söyledi. Memur-Sen ailesi olarak Türkiye için hedeflerinin tam demokratikleşme olduğunu vurgulayan Gündoğdu, ‘’Demokratikleşmenin önünde ciddî engeller var. Bunlardan birisi çeteler. Bizim Meclis’ten, bütün siyasî partilerden beklentimiz Türkiye’nin antidemokratik yapılanmalarından, sırtındaki kamburlardan kurtulması için hukukun üstünlüğüne inanarak her türlü çeteleşmenin üzerine gitmeleridir’’ dedi.
Gündoğdu, demokratikleşmenin önündeki bir diğer engelin ise yargı engeli olduğunu iddia ederek, şunları kaydetti: ‘’Anayasanın 148. maddesindeki yasama, yürütme ve yargı kuvvetler ayrılığı ilkesinde, yasamanın yargı ile irtibatında, yargının adeta yasamayı dövüyor konumuna gelmesine tanık olduk. 367 dayatması bunun bir örneğidir. 411 milletvekilinin el kaldırarak Anayasanın eğitimdeki fırsat eşitliği temel ilkesini sağlamak için başörtülü kızların üniversitede okuma serbestisini sağlayan yaklaşım ana muhalefet partisinin siparişi ile Anayasa Mahkemesi’nce karşılanmış, kızların okuma hakları ellerinden alınmıştır. Öyleyse bu yargı, Anayasa’nın 148. ve eğitimde fırsat eşitliği maddelerini çiğnemiştir. Meclis devre dışı bırakılmıştır. Biz hukukun üstünlüğünü önemsiyoruz.’’ ‘’Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en büyük engel Anayasa’’ diyen Gündoğdu, anayasa değişikliğinde çalışma hayatının da dikkate alınması gerektiğini söyledi. Kamu çalışanlarına siyaset yapma hakkı verilmesi gerektiğini dile getiren Gündoğdu, ‘’Türkiye, 1958 yılında memuruna verdiği hakkı 2009’da hâlâ vermiyor. Biz siyaset yasağının kaldırılmasını, işçiye, bakkala, manava verilen bu hakkın Türkiye’nin en okumuş kesiminden esirgenmemesini önemsiyoruz’’ dedi.
|