Başbakan Erdoğan, belediye başkan adaylarına ilk 3 ayın raconunu şu sözlerle anlattı: “Geldiğin zaman işin zaten 3 ayı önemli. İlk 3 ayda işin temelini attın, attın. 3 aydan sonra şehir seni yemeye başlar. Ondan sonra belediye başkanı olarak kusura bakma, patinaj yapmaya başlarsın. İlk üç ayda ne yapacağını bilmelisin ve hemen de adımları atmalısın. Bunun raconu budur. Bizler bu tecrübeyi yaşadığımız içindir ki çalışmalarımızı şu anda yaptık, hazırlıklarımız hâlâ devam ediyor.”
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel yönetimlerin önemine dikkat çekerken, “Geldiğin zaman işin zaten 3 ayı önemli. İlk 3 ayda işin temelini attın, attın. 3 aydan sonra şehir seni yemeye başlar. İlk üç ayda ne yapacağını bilmelisin ve hemen de adımları atmalısın. Bunun raconu budur” dedi.
Başbakan Erdoğan, AKP İstişare ve Değerlendirme Toplantısının kapanışında yaptığı konuşmada, yerel yönetimlerin önemine dikkat çekti. Erdoğan, 29 Mart 2009 tarihinde yapılacak yerel seçimlerin hazırlıklarına şimdi değil, uzun zaman önce başladıklarını ifade etti. Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
‘’Aylardır çalışıyoruz ha. Yani biz şimdi kampanya başlayınca çalışmalara başlamayacağız. Yani 29 Mart’tan sonra bu işlere başlamayacağız. O illerle ilgili çalışmalara başladık. Dosyalar hazır. 29 Mart’ta o illerde AK Parti, AK belediyecilik işbaşı yaptığı zaman projeler hazır. Hemen uygulamaya başlayacağız. Nerede, neyi nasıl yapacağız? Bunun çalışmaları şu anda devam ediyor. Niye? Geldiğin zaman işin zaten 3 ayı önemli. İlk 3 ayda işin temelini attın, attın. 3 aydan sonra şehir seni yemeye başlar. Ondan sonra belediye başkanı olarak kusura bakma, patinaj yapmaya başlarsın. İlk üç ayda ne yapacağını bilmelisin ve hemen de adımları atmalısın. Bunun raconu budur. Bizler bu tecrübeyi yaşadığımız içindir ki çalışmalarımızı şu anda yaptık, hazırlıklarımız hâlâ devam ediyor. Şehirlerimizin her birini bir dünya markası haline getirebiliriz ve bunu da başaracağız. Geçmişte, bir tane Allah aşkına katlı köprülü kavşak olmaz mı? Ama olmadı. Ne diyorlar biliyor musunuz? Modern şehirlerde katlı köprülü kavşak olmaz diyorlar. Hala bu sol zihniyet katlı köprülü kavşak fikrine karşı. Geçen baktım, bir televizyonda bir tartışma. Yani bu işin içinden gelmesem ben de hakikaten yani doğru söylüyorlar diyeceğim. Dünyada böyle şey yok diyorlar. Demek ki bunlar her halde Rusya’ya gidip dolaşmamışlar. Moskova’ya bile gitseler orada var. ABD’ye git var. Tokyo’da bırak tek katlıyı, beş katlı yollar var. Niye? Ulaşım sıkıntısı var da onun için. Onu aşmak için bunu yapmış. Artık bunlar mimarînin literatürü içerisinde yerini aldı. Ama bunlar tabiî inat olsun, ‘AK Parti belediyeciliği böyle bir şey mi yaptı, öyleyse bizim buna karşı olmamız lâzım’. Başarıyor ya. Baksana adam şurada 4.5-5 yıl içerisinde 10 tane katlı köprülü kavşak yapmış. ‘Nasıl olur?’ diyor.
Arkadaşlar, bu iş sevda işidir. Öyle rahat rahat, ben belediye başkanı oldum yok. O inceliği, o güzelliği yakalayacaksın. O heyecanı yakalayacaksın. ‘Efendim, ama işte mimarlar odası ne der? Mimarlar odasının böyle bir derdi yok ki. Varsa başımız, gözümüz üstünde. Ama bir deseler bize ‘Ya şöyle, şöyle yapsanız çok güzel olacak.’ Aslında sivil toplum örgütlerinin yapması gereken bu değil mi? Bu. Ama bunu yapmazlar. Tam aksine hemen Danıştay’a dava açarlar, bilmem nereye dâvâ açarlar. Bunlar yapılmasın derler. Bir de belediyelerimiz bunlarla uğraşır. Yapılacak olan bir çok şeyi şu anda yapamıyorsak inanın bu odalar sebebiyle yapamıyoruz. Bunu da burada halkımın özellikle duymasını istiyorum. Yapamıyoruz. İstemiyorlar. Çünkü halka çok uzaklar ve her şeye yaklaşımları ideolojik. ‘Ülkem bir şey kazansın’. Yok böyle bir dertleri.’’ Kızılcıhamam / aa
|