Dünya

Rus savcıdan Newsweek’e ders

Rusya başsavcılığı Newsweek dergisinin Rusya versiyonunda yer alan makalelerde Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasında ayrımcılığa ve nefrete sebep olabilecek açıklamalar olduğu gerekçesi ile uyardı.

Dergide Danimarka gazetesi Jyllands-Posten’de yayınlanan Hz. Muhammed karikatürlerine atıfta bulunarak bir karikatürün de yer alması savcılığın tepkisine sebep oldu. Amerika baskısı ile aynı boyutta olan ve özel makalelerin yer aldığı Newsweek’in Rusya’da 29 Eylül’de yayınlanan sayısındaki iki makalede dini ayrımcılık yaptığı kaydediliyor. Moskova Savcılığı basın bürosundan yapılan açıklamada, söz konusu derginin 40 nolu sayısında bazı makalelerin Rusya’da dinler arası kavgayı körüklemeye sebep olduğu belirtildi. Açıklamada, “Savcılığın belirlemesine göre, derginin 40 nolu sayısında yayınlanan (29 Eylül-5 Ekim tarihli) “Bize kılıçla gelen kılıçla da ölür” ve “Cami Taşıyıcıları” adlı makalelerde Müslüman ve Hıristiyan inancına mensup insanların karşı karşıya getirilmesini öngören bilgiler içermekte.” denildi. Savcılık Hz. Muhammed’in karikatürünün yabancı dergiye atıfta bulunarak tekrar yayınlanmasının Rus Müslüman toplumunu yeniden rencide ettiğini de kaydetti. Savcılık açıklamasında şu bilgiler yer aldı: “2005 yılında Danimarka’nın Jyllands-Posten gazetesinde yayınlanan ve daha sonra da Avrupa’da etnik ve dinler arası kavgaya dayalı olarak kitlesel kavgalara sebep olan Hz. Muhammed’in karikatürü, söz konusu makalenin içinde tekrar yayınlanmakta. Makalelerde kullanılan dil, karikatür ve fotoğraflar İslâm dinine bağlı olan sosyal grup temsilcilerinin onur ve haysiyetlerini zedelemekte. Yine metinler Müslümanlarla ilgili olumsuz imaj oluşturabilir. Müslüman ve Hıristiyan toplumları karşı karşıya getirme tehlikesi içermekte.”

Rusya Müftüler Konseyi başta olmak üzere Rusya Müslüman topluluğu dergide yayınlanan makalelere sert tepki göstererek, söz konusu derginin özür dilemesini talep etti. Dergi genel yayın yönetmeni Mihail Fishman İnterfaks Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada provokasyon hedeflemediklerini kaydederek, “Makalelerle Avrupa’da üç yıl önce ortaya çıkan hassas konuya dikkat çekmekti. Dergimiz haber dergisi. Dünyada ve Rusya’da güncel olaylar değerlendiriliyor. Biz hiç kimseye hakaret etmeyi düşünmedik. Yazıda daha dikkatli olunması gerekiyordu sanırım. Burada kim rencide olmuşsa onlardan özür diliyorum.” dedi. Moskova / cihan

21.11.2008

Pakistan: ABD saldırıları durdursun

Pakistan, Afganistan’da konuşlanan ABD liderliğindeki güçlerin insansız uçaklarla Pakistan topraklarına düzenlediği füze saldırılarının durdurulması çağrısında bulundu. Eylül ayından bu yana Pakistan’ın Kuzey ve Güney Veziristan bölgelerine insansız uçaklarla düzenlenen saldırılarda onlarca kişi öldü.

21.11.2008

SAVAŞIN ÇOCUKLARINI KİMSE UNUTMASIN

Nobel ödülü almış 31 kişi ve örgüt, hükümetlerden savaş bölgelerindeki milyonlarca çocuğun okula gidebilmesi için harekete geçmesini istedi.

ABD’nin eski başkanlarından Jimmy Carter, Tibetlilerin ruhani lideri Dalay Lama, Güney Afrikalı rahip Desmond Tutu, sürekli gözaltında tutulan Myanmarlı muhalif lider Aung San Suu Kyi ve Uluslararası Af Örgütü gibi 31 kişi ve örgütün yayımladığı açık mektupta, dünya genelinde 70 milyondan fazla çocuğun eğitim görme şansı olmadığı ve bunların yarıdan fazlasının çatışma bölgelerinde olduğu belirtildi. İngiliz yardım kuruluşu Save the Children tarafından desteklenen bir kampanya kapsamında, dünya liderleri ve savaş bölgelerindeki taraflara yönelik olarak yazılan mektupta, savaş ve çatışmaların yetişkinler tarafından çıkarıldığı vurgulanarak, bir zamanlar her yetişkinin çocuk olduğu, hayatlarını şekillendiren deneyimler ve rehberlikle büyüdükleri, bunların kalbinin de eğitim olduğuna dikkat çekildi. Londra / aa

21.11.2008

Ebediyen düşman kalamayız

CumhurbaşkanI Abdullah Gül’ün Ermenistan’da oynanan futbol maçını izlemek için Erivan’a gitmesinin ardından Ankara ile ilişkilerde yeni bir döneme girildi.

Erivan’da Türkiye lehine olumlu açıklamalar yapılıyor ve Ankara ile ilişkilerin geliştirilmesine vurgu yapılıyor. Ermenistan Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Artur Bagdasaryan, Erivan ve Ankara’nın ebediyen düşman olarak kalamayacaklarını söyledi.

Devlet İctimai televizyonunda açıklamalarda bulunan Bagdasaryan, iki ülke sınır kapısının açılmasının Ermenistan ekonomisini ayağa kaldıracağını ifade etti. Bagdasaryan, Türkiye Cumhurbaşkanı Gül’ün Erivan ziyaretinin ardından ikili ilişkilerin normalleştirilmesinde yeni niteliksel durumun ortaya çıktığını belirterek, birçok konunun masaya yatırılması gerektiğine işaret etti. Bagdasaryan, “Bugün Dışişleri Bakanlığı düzeyinde devam eden temaslar, iki ülke arasındaki ilişkilerin normale dönmesini hızlandırmak açısından fevkalâde önemli. Bu, çok sayıda sorunu ele almak ve çözüm bulmak amacıyla müzakere masasına oturulması için imkânlar sunuyor.” dedi. Türkiye ile diplomatik ilişkilerin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Bagdasaryan, “Bugün çok sayıda Ermenistan vatandaşı iş ve tatil sebebiyle Türkiye’de bulunuyor. Diplomatik ilişkilerin olmaması durumunda vatandaşlarımızın yasal hak ve çıkarlarını koruyamayız. O yüzden diplomatik ilişkilerin kurulması kaçınılmaz. Ayrıca, diplomatik ilişkilerin olmaması, iki ülkenin çeşitli kurumları arasındaki normal ilişkilerin kurulmasına da engel oluyor.” diye konuştu. Ermeni üst düzey yetkili, “Sınır kapısı açılırsa, bu Ermenistan’daki ürün ve hizmetlerde fiyatların düşmesine yol açar. Yeni ekonomik ilişki ve temaslar ayrıca sermayenin serbest dolaşımını da beraberinde getirir. Genel olarak, Türkiye ile normal ilişkilerin kurulması, Ermenistan ekonomisinin kalkınması için yeni imkân ve garantiler doğurur. Hem ülke içi hem de bölgede olmak üzere, Ermenistan ticaret sektörünün canlanmasına ve altyapısının daha da modernleşmesine yol açar. Ermenistan ve Türkiye ebediyen düşman olarak kalamaz.” vurgusu yaptı. Erivan / cihan

21.11.2008

İran ve Suriye’nin nükleer karnesi belli oldu

UluslararasI Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) Başkanı Muhammed El Baradei, Suriye ve İran’ın nükleer programına ilişkin raporunu yönetim kurulu üyesi 35 ülkenin heyet başkanlarına sundu.

UAEK Başkanı El Baradei, raporunda İran’ın nükleer programına ilişkin BM güvenlik konseyinin kararlarını hiçe sayarak uranyum zenginleştirme programını sürdürdüğünü belirtti. El Baradei, “İran yönetiminin Natanz nükleer reaktöründeki faaliyetlerini ilerleterek uranyum zenginleştirme programını genişleterek sürdürdüğünü” kaydetti. İran yönetiminin Arak bölgesindeki ağır su reaktörü inşaatını da sürdürdüğünü ifade eden El Baradei, başta ABD olmak üzere batılı bazı ülkelerin, “İran’ın askerî boyutlu nükleer faaliyetlerde bulunduğu yolundaki iddialarının da kanıtlanamadığını” bildirdi. El Baradei, “Askerî boyutlu nükleer faaliyetlere ilişkin iddiaları araştırabilmek için İran yönetiminin UAEK ile yeterince işbirliği yapmadığını” belirtti.

UAEK başkanı El Baradei, İran’ın nükleer programına ilişkin faaliyetlerinin UAEK tarafından izlenmesine devam edileceğini bildirdi.

UAEK Başkanı Muhammed El Baradei raporunda, Suriye’nin Al Kibar bölgesinde, 2007 yılında İsrail tarafından bombalanan askerî tesisten alınan numunelerde “uranyum izine rastlandığını” bildirdi. El Baradei, Al Kibar tesisinin bombalanması sırasında “Düşük düzeyde uranyumla kaplanmış bomba kullanıldığı yolundaki iddiaları açıklığa kavuşturmak için İsrail’den de resmî bilgi istendiğini” raporunda belirtti. Suriye yönetimi, İsrail’in bombaladığı Al Kibar bölgesindeki askeri tesiste nükleer madde bulunmadığını, belirlenen uranyum izinin, “İsrail’in attığı bombalardan bulaşmış olabileceğini” savunuyor. Viyana / aa

21.11.2008

Avrupalılar hayatından memnun

AvrupalIlarIn genel olarak hayatlarının kalitesinden memnun olduğu ortaya çıktı. AB İş ve Çalışma Koşullarını Düzeltme Vakfı’nın (Eurofound) yaptığı kamuoyu yoklamasına katılan Avrupalılar “hayatınızdan memnun musunuz?” sorusuna 10 üzerinden ortalama 7,5 verdi. Araştırma sonucunda, sağlıklı, geliri ve eğitim düzeyi yüksek, evli ve çocuklu olanların daha mutlu ve hayatlarından memnun olduğu belirlendi. Dublin / aa

21.11.2008

Suriye, yol ayrımında

İsraİl Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Suriye’nin “İran ile sıkı ilişkileri korumak” ya da “İsrail ile barış yapmak” arasında seçim yapması gerektiğini söyledi. İngiltere’ye resmî ziyarette bulunan Peres, Londra’da düzenlediği basın toplantısında, Suriye’nin “her iki seçeneği de yapabileceği kanısında olmasına rağmen bir seçim yapmaktan kaçamayacağını” belirtti. “Suriyelilerin barış ya da savaş hâli arasında seçim yapması gerektiğini” ifade eden Peres, “İsrail ile barış yapabileceklerini, bununla beraber İran ve Hizbullah ile sıkı ilişkilerini koruyabileceklerini düşünüyorlarsa, bunun mümkün olmadığını görecekler” diye konuştu. Londra / aa

21.11.2008

‘Arap barış planı’ reklâmla anlatılacak

Fİlİstİn Yönetimi, Arap Barış Girişimi’nin ne anlama geldiğini İsraillilere anlatmak için İsrail gazetelerine ilân vermeyi planlıyor. Filistin Kurtuluş Örgütü Yürütme Kurulu Genel Sekreteri Yaser Abdrabbo, gazetelere verilmesi planlanan reklâmların, İsrail kamuoyunu aydınlatmayı ve girişimle ilgili olarak “iknâ etmeyi” amaçladığını belirtti. Filistin yerel haber ajanslarından Ma’an’a bir açıklama yapan Yaser Abdrabbo, İsrail kamuoyunun bu konuda sadece İsrailli yetkililerin çarpıtarak verdikleri bilgiler ve eleştirilerle sınırlı kaldığını ve barış girişiminin ne olduğunun tam farkında olmadıklarını belirtti. Gazze / aa

21.11.2008

McCain, yeniden senatörlüğe aday

ABD’de 2008 başkanlık seçimlerinde Demokrat Partili Barack Obama karşısında ağır yenilgiye uğrayan Cumhuriyetçi Partili John Mccain (72), 2010’da Arizona bölgesinden yeniden senatörlüğe adaylığını koymaya karar verdi. Yetkililerin açıklamalarına göre, McCain, üst düzey danışmanlarıyla bir araya geldi ve senatörlüğe yeniden adaylığın ilk adımı olarak maddî destek için siyasî eylem komitesini resmen kurdu. Washington / aa

21.11.2008

Hillary olmazsa, Richardson olur

ABD’de Ocak ayı sonunda göreve gelecek olan Barack Obama başkanlığındaki yönetimin Dışişleri Bakanlığına önerdiği belirtilen New York Senatörü Hillary Clinton’ın, bu görevi kabul edip etmeyeceği merakla bekleniyor. Demokrat Parti içindeki erken seçimlerde Obama’ya karşı kıyasıya bir yarış çıkaran Hillary Clinton’ın, kararını çok kısa bir süre içinde açıklaması bekleniyor. Clinton, Obama’nın teklifini kabul etmezse, ‘’ikinci seçenek’’ olarak adı geçen isimlerden biri öne çıkacak. Bu isimler arasında en kuvvetli görünen adaylardan biri Bill Richardson. Richardson haricinde, John Kerry, Chuck Hagel ve Richard Holbrooke da Dışişleri Bakanlığı için zikredilen diğer isimler arasında yer alıyor. Washington / aa

21.11.2008

Obama’ya, BM tavsiyesi

ABD’de aralarında Demokrat ve Cumhuriyetçi partili eski kabine üyelerinin de bulunduğu onlarca dış politika uzmanı, iş başına geçecek olan Barack Obama yönetimine, BM ile ilişkileri güçlendirmesi çağrısında bulundu. The New York Times gazetesinin bugünkü sayısında yayınlanacak tam sayfa ilânda, Başkan seçilen Başkan Barack Obama için önerilen dış politika önceliklerinin başında uluslar arası işbirliğinin BM aracılığıyla güçlendirilmesi yer aldı. Öte yandan Obama’nın BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’u telefonla aradığı bildirildi. BM’den yapılan açıklamada, 20 Ocak 2009’da göreve başlayacak olana Obama’nın önceki gün Ban’ı aradığı, ikilinin telefonda küresel malî kriz, gıda ve iklim değişikliği, bölgesel ve uluslar arası konuları ele aldıkları belirtildi. New York / aa

21.11.2008

Amerika’nın derdi Somali’ye girmek

ABD, korsanlara karşı alınabilecek tedbirler konusunda BM Güvenlik Konseyi üyesi ülkelerle danışma görüşmelerine başladı.

Beyaz Saray sözcüsü Dana Perino açıklamasında korsan saldırılarının ‘’oldukça zorlu bir sorun olduğunu’’ belirterek, ‘’Hedefimiz uluslar arası partnerlerimizle korsanlık sorununu hafifletme ve tamamen bitirme yönünde çalışmak’’ dedi. ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü Geoff Morrell de yaptığı açıklamada korsanlık sorununu çözümlemeye çalışırken, alınacak tedbirlerin Somali’ye siyasal istikrar getirme ve ekonomik yardımda bulunma çabalarıyla birlikte yürümesi gerektiğini belirterek, uluslar arası işbirliğinin önemine değindi. Morrell, ‘’Dünyanın bütün donanmalarını, sahip oldukları bütün savaş gemileriyle Somali kıyılarına getirseniz dahi bu, sorunu tek başına çözemez. Bu sorun, bütünsel bir yaklaşım gerektiriyor’’ dedi. Öte yandan Somalili korsanlar, kaçırdıkları Suudi tankeri “MV Sirius Star” ve mürettebatın serbest bırakılması için 25 milyon dolar istedi. Bu yıl içinde korsanlara 25-30 milyon dolar civarında fidye verildiği de gelen bilgiler arasında yer alıyor. Washington / aa

21.11.2008

Hindistan’da insanlık ayıbı

Hİndİstan’In doğusundaki Bihar eyâletinde, kendisinden farklı kasta mensup bir kıza mektup yazan 15 yaşındaki genç, kızın üyesi olduğu kasta mensup kişilerce başı traş edilerek sokaklarda dolaştırıldıktan sonra bir trenin altına atılarak öldürüldü. Bihar eyaleti polis yetkilileri 15 yaşındaki Manish Kumar’ın rakip kasta mensup kişilerce okula gittiği sırada kaçırıldığını belirtti. Başı traş edilerek sokaklarda dolaştırılan gencin, oğlunun bağışlanması için yalvaran annesinin gözleri önünde bir trenin önüne atılarak öldürüldüğü belirtildi. Kaimur semti polis müfettişi Rajesh Kumar, alt kast olarak kabul edilen ‘’yıkayıcı’’ toplumuna mensup bir kıza mektup yazan gencin biraz daha üst bir kast olarak kabul edilen ‘’mandıracı’’ Yadav toplumuna mensup olduğunu belirtti. Patna / aa

21.11.2008

Onbinlerce Kosovalı, BM Planı’nı protesto etti

Kosova’nIn başşehri Priştine’de 25 binin üzerinde kişi Birleşmiş Milletler’in (BM) önerdiği 6 maddelik planı protesto etti. Ulusal Kütüphane’nin önünden başlayan yürüyüş, Kosova Meclisi önüne kadar devam etti. Aralarında “Kendin Karar Al” hareketinin de bulunduğu 15 sivil toplum örgütü tarafından düzenlenen protesto yürüyüşü, BM tarafından EULEX’in Kosova’ya yerleşim statüsünü düzenleyen 6 maddelik planına karşı yapıldı. Priştine / cihan

21.11.2008