"Gerçekten" haber verir 16 Kasım 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Haberler

 

ÜÇ YILA KADAR HAPİS TALEBİ

Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Atatürk ve Lenin'i yan yana gösteren pankartın açıldığı mitingi düzenleyen Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ile pankartı taşıyanlar hakkında “Atatürk'e hakaret”ten soruşturma başlattı. Dâvâ açılmasına karar verilirse ADD yöneticileri ve pankartı taşıyan eylemciler, 3 yıla kadar hapis cezası talebiyle yargılanacak. Pankartın en üst kısmında kırmızı renklerle "Antiemperyalist Birinci Kurtuluş Savaşımızın Önderi ve En Büyük Müttefiki" yazılmıştı.

Mitingi düzenleyen ADD ve pankartı açan Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) hakkında soruşturma başlatan savcılık, 5816 sayılı "Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna Muhalefet" suçundan dâvâ açmaya hazırlanıyor. Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığının, ADD'nin İzmir ve Bursa'da düzenlediği ve aynı pankartın açıldığı mitingler nedeniyle İzmir ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılıklarına da soruşturma açılması yönünde yazı göndermeye hazırlandığı öğrenildi.

KADIKÖY Cumhuriyet Başsavcılığı, Atatürk ve Lenin’i yan yana gösteren pankartın açıldığı mitingi düzenleyen Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ile pankartı taşıyanlar hakkında ‘Atatürk’e hakaret’ten soruşturma başlattı.

Ergenekon soruşturmasını protesto etmek için 19 Temmuz 2008 tarihinde ADD tarafından düzenlenen mitingde Atatürk ile Lenin’i yan yana gösteren pankart açılması üzerine Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti. Mitingi düzenleyen ADD ve pankartı açan Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) hakkında soruşturma başlatan savcılık, 5816 sayılı “Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun’a Muhalefet” suçundan dava açmaya hazırlanıyor. Medyada yer alan görüntü ve fotoğraflar ile emniyet güçlerinin elindeki delilleri toplayan savcılığın soruşturması sonunda dava açılmasına karar verilirse, ADD yöneticileri ve pankartı taşıyan eylemciler, 3 yıla kadar hapis cezası talebiyle yargılanacak.

Kadıköy İskele Meydanı’nda yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı mitingde açılan pankartta, sağ tarafta Atatürk, sol tarafta ise Lenin’in fotoğraflarına yer verilmişti. Pankartın en üst kısmında ise kırmızı renklerle, “Antiemperyalist Birinci Kurtuluş Savaşımızın Önderi ve En Büyük Müttefiki” yazılmıştı.

Bu arada Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, ADD’nin İzmir ve Bursa’da düzenlediği ve aynı pankartın açıldığı mitingler sebebiyle de İzmir ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na soruşturma açılması yönünde yazı göndermeye hazırlandığı öğrenildi.

İstanbul / cihan

16.11.2008


 

BENZİN FİYATININ ÜÇTE İKİSİ VERGİYE

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu başkanı Hasan Köktaş, bir litre benzinde yüzde 62,1 vergi olduğunu bildirerek, bunun 1,98 kuruşa tekabül ettiğini söyledi. Köktaş, “Diyelim ki, musluğumuzdan bedavaya petrol akıyor. Bugünkü koşullarda 1,98 kuruşa fatura edilir” dedi.

16.11.2008


 

Öğretmen açığı 150 bin

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Millî Eğitim Bakanlığının öğretmen açığı konusundaki açıklamalarının aksine Türkiye’de en az 150 bin öğretmen açığı bulunduğunu ve atanan öğretmen sayısının ihtiyacı karşılamadığını kaydetti.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Millî Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen açığı konusundaki açıklamalarının aksine Türkiye’de en az 150 bin öğretmen açığı bulunduğunu ve atanan öğretmen sayısının ihtiyacı karşılamadığını kaydetti.

Yaptığı açıklamada, Millî Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Necmettin Yalçın’ın “140 bin öğretmen açığı var” açıklamasının resmî anlamda mümkün olmadığını bildiren Koncuk, OECD ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye’de öğretmen açığının ilköğretim ve ortaöğretimde toplam 256 bin 627 olduğunu ileri sürdü. Koncuk, “Ancak her nedense Bakan Çelik, öğretmen açığının ne kadar olduğu konusunda kamuoyuna aydınlatıcı rakamlar vermekten kaçınmaktadır. Elbette eğitim sistemimizle ilgili birtakım sıkıntılar vardır ve bunların başında öğretmen açığı gelmektedir. Sendikamızın burada tepki gösterdiği husus, öğretmen açığı sorununun kabullenilmemesi, bu nedenle çözüm bulunamaması ve kamuoyuna yanıltıcı bilgiler verilmesidir” dedi.

10-15 BİN ÖĞRETMEN

ATAMAKLA AÇIK KAPATILAMAZ

Bakanlığın kendi Genel Müdürünü yalanlamasının oldukça ilginç olduğunu ifade eden Koncuk, şu değerlendirmelerde bulundu: “Anlaşılan o ki, Bakan Çelik ile Genel Müdür Yalçın öğretmen açığı konusunda farklı düşünmektedir. Ya Genel Müdür öğretmen açığını bilmemektedir ya da Millî Eğitim Bakanlığı öğretmen açığının ne kadar olduğunu saklamaktadır. Bakan Çelik istese de, istemese de Türkiye’de öğretmen açığı vardır ve bu açık 5 bin, 10 bin değildir. Atanan öğretmen sayısının ihtiyacı karşılamadığı bir gerçektir. Öğretmen açığı sorunu 10 bin, 20 bin öğretmen ataması yapılarak çözülemez.” Türkiye’de öğretmen açığının en az 150 bin olduğunu ve sadece Erzurum’da 2 bin 800 öğretmen ihtiyacı bulunduğunu ifade eden Koncuk, “Türkiye’de öğretmen açığı yoktur” iddiasında olanların 100 binin üzerinde ücretli öğretmen görevlendirmesini neye göre yaptıklarını açıklamasını istedi. Koncuk, öğretmen istihdamında da ciddî sıkıntılar yaşandığına ve işsiz öğretmen sayısının 190 bin olduğuna dikkat çekerek, “Öğretmenler sözleşmeli ve ücretli olarak çalıştırılmaktadır. Bu öğretmenlerimiz hiçbir güvenceye sahip değildir ve kaderleri amirlerinin elindedir. Ücretli öğretmenler de 300-500 YTL’ye karın tokluğuna çalışmaktadır” dedi.

RECEP GÖREN / ANKARA

16.11.2008


 

HACILARIMIZ MUKADDES TOPRAKLARDA

Türkİye’den giden hacı adayları mukaddes topraklara ulaştı. Medineye varan hacı adayları, burada dünyanın dört bir köşesinden gelen Müslüman kardeşleriyle bir araya geldi. Hacı adayları, mukaddes topraklarda bulunmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Medine / Mehmet Kaplan

16.11.2008


 

3 BİN 470 İMAM-HATİP KADROSU BOŞ

DİYANET İşleri Başkanlığının, toplam 70 bin 417 imam-hatip kadrosundan 3 bin 470’inin boş olduğu bildirildi.

Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu’nun, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Diyanet İşleri Başkanlığının 2009 yılı bütçesini sunduğu kitapçıkta yer alan bilgilere göre, bu yıl sosyal konularda bin 705, ahlak konusunda 461, inanç konusunda 582 ve ibadet konusunda 578 hutbe okundu. Ahlak eksenli dindarlığa vurgu yapmak; organ bağışı, kadın hakları, töre cinayetleri, kız çocuklarına yönelik ayrımcılık, kız çocuklarının eğitimi, zorla evlendirilmesi konularında toplumsal bilinç oluşturmak amacıyla, 6 il müftülüğü bünyesinde oluşturulan Aile İrşat ve Rehberlik bürolarının sayısı 49’a çıkarıldı. Kitapçıkta, Diyanet İşleri Başkanlığının personel bilgilerine de yer verildi. 2007’de 2 bin 807 personelin açıktan ataması yapıldı. Bu yıl için de 80 kuran kursu öğreticisi, 2 bin 323 imam hatibin açıktan ataması planlandı. Diyanet İşleri Başkanlığında, kadrolu ve sözleşmeli statüsünde, imam-hatip, müezzin kayyım, kuran kursu öğreticisi, vaiz ve diğer personel olmak üzere, toplam 95 bin 537 personel görev yapıyor. 70 bin 417 kişilik imam-hatip kadrosunun 3 bin 470’i boş iken, 79 bin 96 caminin 11 bin 878’inde de kadrolu imam bulunmuyor.

Ankara / aa

16.11.2008


 

DP’YE YAKIŞAN KONGRE

Demokrat Parti (DP) 9. Olağan Büyük Kongresi Atatürk Spor Salonu’nda çalışmalarına başladı.

İki gün sürecek kongrede bin 250 kayıtlı delege, genel başkan ve parti organları seçimlerinde oy kullanacak.

Kongrenin ilk gününde, genel başkan seçimi yapılırken, bugünde tüzük değişiklikleri görüşülecek ve parti yönetim organları olan Genel İdare Kurulu (GİK), Merkez Karar Kurulu ve Yüksek Haysiyet Divanı üyeliklerine seçim yapılacak.

Ocak ayında Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda yapılan mütevazi kongreyle yeni bir döneme giren DP’nin Olağan Büyük Kongresi gövde gösterisine dönüştü. Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce otobüsle Ankara’ya gelen binlerce DP’li salona sığmadı. Binlerce vatandaş da kongresi salonun dışında kurulan dev ekranlarda izledi.

DP Teşkilât Başkanı Nevzat Ceylan’ın açış konuşmasıyla başlayan kongrede ilk olarak divan başkanlığı oluşturuldu. 81 il başkanını teklifiyle divan başkanlığına Antalya eski belediye başkanı Hasan Subaşı seçildi.

Salonunun dört bir yanı Genel Başkanı Süleyman Soylu’nun resminin yer aldığı “tam zamanı” yazısı ile donatıldı. Salonda DP, AP ve DYP’de genel başkanlık yapmış bütün genel başkanlarının resminin yer aldığı dev bir resim süsledi.

Salonun ortasında partinin delegeleri otururken, orta kısımda “Demokrasinin, birliğin ve tek başına iktidarın tam zamanı”, “Uzun boylu, iyi huylu kırat’ın süvarisi Soylu” ile “Elinde Kur’ân, göğsünde iman muhteşem Oflu Süleyman” pankartları dikkat çekti.

Salona 11.25’de gelen DP Genel Başkanı Süleyman Soylu, büyük bir tezahürat ve ayakta alkışlarla karşılandı. Büyük izdiham arasında salonun ortasından kürsüye doğru zorlukla ilerleyen Soylu, protokolde yer alan eski bakan ve milletvekilleriyle tek tek tokalaşırken, Aydın Menderes’le kucaklaşması ve birlikte poz vermesi salonda büyük alkışın kopmasına sebep oldu.

Konuşmasına, “Bir inançla size sormak istiyorum. 11 aydır adım adım Türkiye gezdikten sonra size sormak istiyorum. Türkiye DP’li iktidara hazır” mı diye başlayan Soylu, “Hazırız” cevabını aldığında, “Bekle bizi Türkiye yeni 14 Mayıslar için, güçlü ve modern bir Türkiye için geliyoruz” diye konuştu.

“Başbakan Soylu” sloganlarına karşılık “Isınıyorum, görüyorsunuz diyerek” diyerek cevap veren Soylu, “Siyaset sahasını boş bulup afra tafra atanlar, ‘alternatifimiz yok’ diyenlere sesleniyorum. Alternatif DP’dir” dedi.

11 ay önceki kongreyi hatırlatan Soylu, “Bir ümit vardı, ama endişeler vardı. Bu parti ayağa kalkacak mı, milletin sorunlarına çare olunacak mı?” diye soruluyordu. Bu salon şimdi ‘Ey millet çaresiz, sahipsiz, yalnız değilsiniz’ diye çığlık atıyor.

Dünyada olup bitenleri anlattığı sırada, yaşadığı izdihamdan hemen sonra konuşmaya başlaması sebebiyle kısa süre bir rahatsızlık geçiren Soylu’ya su ve ilâç verilirken, sandalyeye oturtuldu. Bu sırada kısa bir sinevizyon gösterildi. “Bu sevgiye ben dayanamıyorum, AKP nasıl dayanacak” diye soran Soylu, ceket ve kravatını çıkardıktan sonra tekrar kürsüye geldi. “Biz kimseyi sevindirmeyiz canım” diyen Soylu, konuşmasını sürdürdü.

Konuşmasında 2002 yılında iktidara gelen AKP’nin 6 yılı heba ettiğini, tek başına iktidar şansını iyi değerlendiremediğini söyleyen Soylu salonda bulunanlara “Bu millet memnun mu?” diye sordu. “Hayır” karşılığını alan Soylu, “Bu millet DP’yi, Kırat’ı arıyor” dedi.

MEHMET KARA - CEMİL YÜZER / ANKARA

16.11.2008


 

Kayasu: Tazminatı beni ihraç edenler ödesin

12 EYLÜL darbecilerinin yargılanmasını için iddianame hazırladıktan sonra meslekten ihraç edilen eski Savcı Sacit Kayasu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) devlete verdiği 40 bin Euro’luk cezayı devletin değil de, kendisini meslek ihraç edenlerin ödemesini istedi.

Sacit Kayasu, mahkemenin devlete verdiği cezanın vatandaşların cebinden çıktığını ifade etti. “Keşke bu tazminatı devlet değil de bu işi yapanlar ödese!” diyen Kayasu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü devlet bunu öderse, senin sırtından ödemiş oluyor, benim sırtımdan ödenmiş oluyor, vergilerden ödeniyor bu. Keşke öyle olmasa. Bu işi yapanlar ödese, bugüne kadar yapılmadı. İnşallah bundan sonra yapılır ve kimse kanunsuz işler yapmaz. Bizim gayemiz; haksızlığa, kanunsuzluğa ‘dur’ demek değil mi? Devlet bunlara ‘sen bu cezayı öde de akıllan bakalım, aklına estiği gibi iş yapma’ diyecek. Bunu demediği müddetçe onlar yapmaya devam edecek. Yani nasıl darbeciler yargılanmazsa darbe yapmaya devam ediyorlar. Bunlar da yanlış işleri yapmaya devam edecek. Bir devlet memurunu bu parayı ödemeye mahkûm ettiğinizi düşünün, bir daha böyle bir şey yapar mı?” AİHM’in kararının emsal teşkil edip etmeyeceğine yönelik soruya Karasu, “Elbette emsal teşkil eder. Artık bundan sonra savcıların hiçbir mazereti yok. Çünkü, AİHM’in kararı Anayasa’dan üstün, herkesi bağlar. Yani savcılar herhangi bir dava açmaya kalktığında ve bakanlık ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu böyle bir işlem yaparsa savcılar hemen AİHM’ye giderler ve benim dava gibi 8-10 sene sürmez. Anında cevabını alırlar” dedi. Şemdinli davası eski Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın durumunun kendisinin durumuyla aynı olduğunu söyleyen Kayasu, “Bildiğim kadarıyla Sarıkaya da AİHM’e başvurdu. Zaten bir yerde ben onların önünü açtım. Yani gerek Şemdinli Savcısı’nın, gerek Ergenekon Savcısı’nın” diye konuştu.

İstanbul / cihan

16.11.2008


 

KKTC 25. yılını kutladı

KUZEY Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin 25. kuruluş yıldönümü, tören ve faaliyetlerle kutlandı.

Kutlamalar, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın Cumhurbaşkanlığında tebrik kabulüyle başladı. Tebrik kabulünden sonra, önce Lefkoşa Atatürk Anıtı önünde, ardından Dr. Fazıl Küçük'ün Anıt Mezarında tören düzenlendi. Her iki törende, protokol sırasına göre çelenkler anıta konuldu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi ve Anıt Özel Defterleri imzalandı. Resmî geçit töreni ise Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda düzenlendi. Buradaki törende konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıslı Türklerin adada 450 yıldır kendi kendini yönettiğini vurgulayarak, "Kıbrıslı Türkler, kendi devletlerini kurdukları gerekçesiyle cezalandırılmaya çalışılıyor. Bir son şans olan bugünkü görüşmelerde, gündeme getirdiğimiz olmazsa olmaz haklarımız, zaten yüz yıllardan beridir sahip olduğumuz ve kullandığımız temel haklardır" dedi.

"KKTC'nin, Kıbrıs Türk halkının siyasî var oluşunun ifadesi olarak 25 yılı geride bıraktığını" söyleyen Talat, 25 yılın, gençlikten olgunluğa atılan adımın da göstergesi olduğunu kaydetti.

Lefkoşa / aa

16.11.2008


 

Denizli, Bediüzzaman Said Nursî’nin mevlidine hazır

Geçen yıllarda iki defa yapılan ve bu yıl da bugün Denizli Merkez Ulu Camiinde yapılacak olan mevlid için hazırlıklar tamamlandı.

Bediüzzaman Said Nursî’nin talebeleri olan Şehit Merhum Hafız Ali Ergün ve Hasan Feyzi Yüreğil adına okutulacak olan mevlid öğle namazından sonra ikindiye kadar devam edecek. Mevlid için şehir merkezinde bilboardlarla el ilânlarıyla dâvetler yapıldı. Mevlid programını İhsan Atasoy ve Ekrem Aydoğdu birlikte sunacaklar.

Denizli / Yeni Asya

16.11.2008


 

Sinagog kurbanları anıldı

Beyoğlu ve Şişli’deki 2 sinagoga 5 yıl önce, eş zamanlı olarak yapılan bombalı saldırıda ölenler, Neve Şalom Sinagogu yakınında düzenlenen törenle anıldı.

Kuledibi’ndeki Neve Şalom Sinagogu yakınındaki Barış Anıtı önünde düzenlenen anma törenine, Beyoğlu Kaymakamı Hasan Şenses, Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Türk Musevi Cemaati Başkan Vekili Sami Herman ile aralarında saldırıda ölen Murat Şahin’in hemşehrileri olan Sivas Yağbasan Köylüleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyelerinin de bulunduğu bir grup katıldı. Saldırılarda ölenler için saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunması ile başlayan törende konuşan Kaymakam Şenses, ‘’2003’deki bu iğrenç olayın esas hedefi, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüdür’’ dedi. Şenses, terörün, herhangi bir inanç ve duygu ile bir arada olmasının mümkün olmadığını dile getirerek, ‘’Övündüğümüz nokta, geçen 5 yılda saldırılara karşı Türkiye’de sergilenen birlik ve beraberliktir’’ diye konuştu.

16.11.2008


 

Yasağa protesto

Anadolu Gençlik Derneği Bursa Şubesi Üniversite Komisyonu, üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağına tepki gösterdi.

Şehir meydanı’nda düzenlenen basın açıklaması ile yasağı protesto eden öğrencilere, çocuklar ve yaşlılar da destek verdi. Başörtülü bayanlarında hazır bulunduğu protestoda, başörtüsü yasağını sürdürenlere tepki gösterildi. Yasağı uygulayanlar aleyhine sloganların atıldığı gösteride konuşan Uludağ Üniversitesi öğrencisi Mehmet Güneş, uygulanan yasağın bir an önce kaldırılmasını istedi.

Uydurma sebeplerle kamu kurumlarında, öğretim kurumlarında ve sınavlarda uygulanan başörtüsü yasağını kınamak için toplandıklarını belirten Güneş, yasağın Anayasa Mahkemesi kararıyla konamayacağını ve anayasa ve kanunlarla temellendirilemeyeceğini ifade etti. Kişilerin dilediği kutsala inanma ve inancının gereğini yerine getirme hakkı olduğunu vurgulayan Güneş, “Bu temel hak, akla mantığa sığmayan gerekçelerle ve dayatmalarla ihlâl edilmez. Asıl sorgulanması, yargılanması ve yasaklanması gereken uygulamalardır” dedi. Güneş, başörtüsünün her alanda hiçbir şart ileri sürülmeden, bu zamana kadar yaşanan mağduriyetler de giderilerek serbest bırakılması gerektiğini sözlerine ekledi. Grup, basın açıklamasının ardından olaysız dağıldı.

16.11.2008


 

Maden ocağında göçük: 1 ölü, 1 yaralı

Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden ocağında meydana gelen göçükte 1 işçi öldü, 1 işçi yaralandı. Alınan bilgiye göre, kuruma bağlı Üzülmez Müessesesi Asma Dilaver İşletme Müdürlüğü maden ocağının eksi 205 kodunda tavandan kömür kayması sonucu göçük meydana geldi. Göçükte, üretim işçilerinden 18 yıllık madenci 3 çocuk babası Hasan Kavaz (43) öldü. İşçi Hüseyin Özmen (34) yaralandı. Özmen, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesine kaldırıldı. Hasan Kavaz’ın cenazesinin, Çaycuma ilçesine bağlı Karapınar beldesinde defnedileceği bildirildi. Zonguldak / aa

16.11.2008


 

Çeşme’de, 24 kaçak yakalandı

İzmİr’İn Çeşme ilçesinde, yasa dışı yollardan yurt dışına çıkmak isteyen yabancı uyruklu 24 kaçak yakalandı. Alınan bilgiye göre, bir ihbarı değerlendiren İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Çeşme Boğazı mevkisinde yaptığı kontrolde, yabancı uyruklu kişilerin bulunduğunu belirledi. Yapılan incelemede, Somali, Filistin, Fas, Burma, Sri lanka ve İran uyruklu oldukları tesbit edilen 24 kişinin, yasa dışı yollardan yurt dışına çıkmaya çalıştıkları belirlendi. Kaçaklar, işlemlerinin ardından sınır dışı edilmek üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. İzmir / a

16.11.2008


 

Gurbetçiye, özel ambulans helikopter

Hollanda’da çalışan ve izin için geldiği Siirt’in Kurtalan ilçesinde kalp krizi geçiren emekli işçi, Hollanda’daki sigorta şirketinin gönderdiği özel ambulans helikopterle İstanbul’a götürüldü. Siirt’in Kurtalan ilçesinden Hollanda’ya 1969 yılında işçi olarak giden ve burada emekli olan Sabri Kılıç (72), iznini kullanmak için geldiği Kurtalan’da kalp krizi geçirdi. Babasıyla birlikte Kurtalan’a gelen Emine Kılıç, babasının rahatsızlanması üzerine Hollanda’daki kardeşlerine haber verdi. Hollanda’daki doktor ve sigorta şirketi yetkilileri, Sabri Kılıç’ın hemen tam donanımlı hastaneye nakledilmesini kararlaştırdı. Sabri Kılıç, Batman Medikal Park Hastanesindeki ilk müdahalenin ardından Batman Askerî Havaalanı’ndan ambulans helikopterle İstanbul’a gönderildi. Batman / aa

16.11.2008


 

CHP’li Hacaloğlu yoğun bakımda

CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Algan Hacaloğlu, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Şişli Florence Nightingale Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Mücahit Atmanoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Hacaloğlu’nun gece saat 02.00’de ‘’şiddetli göğüs ağrısı ve kalp yetmezliği ön tanısı’’ ile hastaneye getirildiğini bildirdi. Acil olarak yapılan anjiyo neticesinde, kalbin ön yüzünde çok önemli bir tıkanıklık tesbit edildiğini ifade eden Atmanoğlu, Hacaloğlu’nun 24 saat yoğun bakımda gözlem altında tutulmasına karar verildiğini belirtti. Atmanoğlu, gözlem sonucunda tedavinin şekline karar verileceğini kaydetti. İstanbul / aa

16.11.2008


 

106 bin özürlüye evde bakım ücreti veriliyor

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Eylül ayı itibariyle 106 bin 458 özürlüye evde bakım ücreti verildiğini bildirdi.

MHP Adana Milletvekili Yılmaz Tankut’un konuya ilişkin soru önergesini cevaplayan Çubukçu, evde bakım ücreti uygulamasının yeni olması sebebiyle ödeneklerin zamanında ve düzenli aktarılmamasından kaynaklanan sıkıntılar yaşandığını, ancak yapılan düzenlemelerle aksaklıkların giderildiğini belirtti. Çubukçu, evde bakım ücreti için yapılan başvuruların kabul edilmemesi veya dondurulmasının söz konusu olmadığını ifade ederek, iller ya da bölgeler arasında ayrımcılık yapıldığı iddialarına ilişkin ‘’Evde bakım hizmetlerinin sunumunda bakıma muhtaç özürlülerin yaşadıkları aile ortamından ayrılmadan bakımı esastır. Bu çerçevede hizmet verilen grubun özel ilgi ve desteğe ihtiyaç göstermesi sebebiyle evde bakım ödemelerinde iller ya da bölgeler arasında bir ayrımcılık söz konusu değildir’’ dedi. Evde bakım ücreti ödemelerinin zamanında, düzenli ve aksatılmadan yapılmasına hassasiyet gösterildiğini belirten Çubukçu, Eylül ayı itibariyle 106 bin 458 özürlüye evde bakım ücreti verildiğini bildirdi.

Ankara / aa

16.11.2008


 

1. Avrasya Yerel Yönetimler Kongresi başladı

BaşbakanlIk Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) ile Türk Dünyası Belediyeler Birliği (TDBB) tarafından ilki düzenlenen “Avrasya Yerel Yönetimler Kongresi” İstanbul’da başladı.

15-17 Kasım tarihleri arasında Dedeman Otel’de gerçekleştirilecek kongrenin açılışında konuşan TBMM Başkanı Köksal Toptan, enerji kaynaklarının Avrasya’nın önemini arttırdığını ve bu kaynakların azalmasının iş birliğini zorunlu kıldığını söyledi. Bu kaynakların dünya ile bütünleşmesi için en güvenli ve ekonomik yolun Türkiye olduğuna işaret eden Toptan, Avrasya ülkelerinin küresel ekonomiden daha fazla pay alabilmesi için birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Toptan, çok önem verdiğini belirttiği Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi için önümüzdeki hafta İstanbul’da önemli bir adım atılacağını duyurdu. Kongreye Almanya, Ukrayna, Ürdün, Balkan ve Orta Asya’dan 30 ülke temsilcisi katılıyor.

İstanbul / cihan

16.11.2008


 

Teslim olan 5 terörist serbest bırakıldı

Irak’In kuzeyindeki terör örgütü PKK kamplarından kaçarak, güvenlik güçlerine teslim olan 5 terörist, ‘’etkin pişmanlık’’ hükümlerinden yararlanarak serbest kaldı.

Edinilen bilgiye göre, 10 Kasım 2008 tarihinde, terör örgütü PKK’nın Irak’ın kuzeyindeki kamplarından kaçarak Şırnak’ın Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine teslim olan 5 terörist, Diyarbakır’da özel yetkili Cumhuriyet Savcısınca serbest bırakıldı. Cumhuriyet Savcısı, ‘’terör örgütü üyesi olmak’’ suçundan haklarında soruşturma başlatılan 5 örgüt üyesinin, ‘’herhangi bir suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olduğu’’ gerekçesiyle, ‘’etkin pişmanlık’’ hükümlerinden yararlandırılarak serbest bırakılmalarına karar verdi.

Diyarbakır / aa

16.11.2008


 

“AB’ye giremezsek dünyanın sonu değil”

DEVLET Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Avrupa Birliği’ne (AB) tam üye olmak istediklerini, ancak ‘’ne pahasına olursa olsun Avrupa Birliği hedefi yaklaşımı’’ içinde olmadıklarını ifade ederek, ‘’Türkiye katiyen ‘Ya Kıbrıs ya Avrupa Birliği, kırk katır kırk satır’ açmazına giremez, biz bunu kabul etmeyiz’’ dedi.

KKTC’nin 25. kuruluş yıl dönümü kutlamaları için Lefkoşa’da bulunan Cemil Çiçek, TRT Kıbrıs Haber Bürosu’nu ziyaret etti. Çiçek, burada yaptığı açıklamada, AB ile müzakere sürecini sürdürdüklerini belirterek, şunları kaydetti:

‘’Biz Avrupa Birliği’ne tam üye olmak istiyoruz. Bu bizim arzumuz, bu devletin de politikası. Karşılıklı taahhütlerimiz var. Ama ne pahasına olursa olsun Avrupa Birliği hedefi yaklaşımı bizde yok. Yani ya Kıbrıs ya Avrupa Birliği. Hiç kimse bize böyle birşey yaptıramaz. Çünkü biz bu işlere başladığımızda, özellikle 1999’dan bu tarafa, Kıbrıs, Avrupa Birliği’nin şartı değildi. Kopenhag kriterleridir müzakerelerin şartı. Kopenhag kriterlerinde Kıbrıs yok ki. Bu o çevrelerin yaptığı bir ayak oyunudur. Ayak oyunuyla getirdiler, bir kısım ülkeler, şimdi Kıbrıs sorununu Türkiye için bir engel olarak ortaya koymaya çalışıyorlar. Biz, Avrupa Birliği’ne girmek istiyoruz. Bu onların lehinedir.’’

Avrupa Birliği’nin bir siyasal ve ekonomik güç olduğunu ifade ederek, ‘’Ama sorun çözen bir güç değildir’’ diyen Çiçek, şöyle devam etti:

‘’Bir stratejik güç olacaksa Türkiye olmadan bu olamaz. Herkes Türkiye’nin değerinin iyice farkında olmalıdır. Türkiye’nin katkısı olmadan bir Ortadoğu sorunu çözülemez, Kafkaslar’daki sorun çözülemez. Avrupa Birliği, sorun çözen bir güç olsaydı Avrupa’nın tam ortasında Kosova’da, Bosna-Hersek’te bu kadar kan döküldü, bunları çözerdi. NATO’nun katkısıyla, ABD’nin ve Türkiye’nin katkısıyla bu işler çözülür. Onun için Türkiye, Avrupa Birliği’ne bir yük değil, Avrupa Birliği’ne önemli katkılar sağlayan ve buna karşılık da Türkiye’nin de menfaatleri olan bir işbirliği arzusudur. Biz bunu samimiyetle sürdürürüz. Ama olmadı diye de dünyanın sonu gelmiyor, bunu da kesin bilmesi lazım. Ve Türkiye katiyen ‘Ya Kıbrıs ya Avrupa Birliği, kırk katır kırk satır’ açmazına giremez, biz bunu kabul etmeyiz.’’ Lefkoşa / aa

16.11.2008


 

Gül: Kıbrıs’ta çözüm, iki kurucu devletin ortaklığı

CUMHURBAŞKANI Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kıbrıs’ta çözümün “siyasi eşitliğe, Ada’da iki ayrı halkın ve iki ayrı demokrasinin varlığı ile iki kurucu devletin eşit statüyle oluşturacakları yeni bir ortaklığa dayanacağını” belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Gül, KKTC’nin 25. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla KKTC’de bulunan Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen aracılığıyla Talat’a kutlama mesajı gönderdi. Gül, mesajında, KKTC’nin kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Talat ve tüm KKTC vatandaşlarını içtenlikle kutladığını ifade etti. Kıbrıs meselesi ve Kıbrıs Türk halkının haklı mücadelesine önem ve öncelik verdiğini her vesileyle vurguladığını belirten Gül, mesajında şunları kaydetti: “Kıbrıs Türk halkının, siyasi eşitlik ve özgürlük mücadelesinde elde ettiği başarı her türlü takdirin üzerindedir. KKTC’nin insan haklarına saygılı ve demokratik hukuk devleti kimliğiyle her geçen gün ileriye gitmesi, anavatan Türkiye için büyük heyecan ve gurur kaynağıdır. Kıbrıs’ta çözüm siyasi eşitliğe, Ada’da iki ayrı halkın ve iki ayrı demokrasinin varlığı ile iki kurucu devletin eşit statüyle oluşturacakları yeni bir ortaklığa dayanacaktır. Türkiye, tarihi ve ahdi mesuliyetinin bilincinde olarak, bugüne kadar olduğu gibi, gelecekte de Kıbrıs Türk halkının dirayetli liderliğinizde adil, yaşayabilir ve kalıcı bir çözüm için gösterdiği özverili çabaları destekleyecektir. Anavatan ve garantör üç ülkeden biri olarak 3 Eylül 2008 tarihinde başlayan müzakere sürecinin hedefine ulaşması samimî arzumuzdur. Ankara / aa

16.11.2008


 

Özdemir: Türkiye, 10 yılda AB’ye girecek hâle gelir

ALMAN Birlik 90/Yeşiller Partisi’nin eş başkan adayı, Avrupa Parlamentosu üyesi Cem Özdemir, “Türkiye, gerçekçi olarak 10 yıl içinde AB’ye girebilecek duruma gelebilir” dedi. Özdemir, Alman Haber Ajansına (DPA) yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin bugün henüz AB’ye üye olabilecek olgunluğa erişmediğini” öne sürdü. “Türkiye’de özellikle kadın-erkek eşitliğinin ülke çapında hukukî açıdan tam olarak sağlanması gerektiğini” ifade eden Özdemir, “çok sayıda Türkün, müzakereler sonucunda Türkiye’nin yine de AB üyesi olamayacağı, Avrupa ülkelerinin önlerine yeni engeller çıkartacağı endişesini taşıdığını” kaydetti. Berlin / aa

16.11.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
Ufo ısıtıcılar, infrared ısıtıcı, kumtel ısıtıcılar.
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır