Ekonomi

Türkiye borç faizi mağduru

Türkiye İşçi Emeklileri Derneği tarafından yapılan çalışmada, Türkiye’nin gelecek yıl dakikada 106 bin 544 YTL, saniyede bin 775 YTL faiz ödeyeceği belirtilerek, gelecek yıl tahminlerine göre, fert başına düşen faiz yükünün 767,1 YTL, dört kişilik aile başına düşen yükün de 3 bin 68,5 YTL olacağı belirtildi.

Alınan bilgiye göre, TİED, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı verilerini kullanarak, Türkiye’nin borç faizi ödemeleriyle ilgili bir çalışma yaptı.

TİED Genel Sekreteri ve Ankara Şube Başkanı Recep Orhan, çalışmayla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye’de iç ve dış borçların sadece faizlerine ödenen tutarların adeta ‘’dudak uçuklatır’’ hale geldiğini söyledi.

Önümüzdeki yılın hedeflerinin, borç faizlerine ilişkin rakamların daha da artacağını ortaya koyduğunu ifade eden Orhan, ‘’Bu yılın Ekim ayı itibarıyla Türkiye, 44 milyar 686 milyon YTL iç ve dış borç faizi ödemiştir. Yıl sonu tahmini ise 52 milyar 946 Milyon YTL’dir. Önümüzdeki yıl ise ödenecek faiz, 56 milyar YTL olacaktır. Tabii bütün bu rakamlar sadece faiz ödemeleridir. Yani ana borçlarımız bu hesapta yoktur’’ dedi.

Orhan, borç faizlerine ilişkin yaptıkları çalışmayla ilgili şu bilgileri verdi:

‘’Verilere göre, ülkemiz, geçtiğimiz 10 ay içerisinde dakikada 102 bin 78 YTL, saniyede ise bin 701 YTL faiz ödemiştir. Önümüzdeki yıl ise dakikada 106 bin 544 YTL, saniyede ise bin 775 YTL faiz ödeyeceğiz.

Geçtiğimiz yıl sonu itibarıyla ise dakikada bin 425 YTL faiz ödemiştik. 73 milyon nüfuslu ülkemizde, kişi başına düşen faiz ödemesi yükü ise 2007 yılının 10 aylık dönemi için 612,1 YTL’dir. Yani bir başka ifadeyle dört kişilik bir ailenin üzerine düşen faiz yükü 2 bin 448,4 YTL olmaktadır.

Önümüzdeki yıl tahminlerine göre ise bu rakamlar fert başına 767,1 YTL ve dört kişilik aile başına 3 bin 68,4 YTL olacaktır.’’

Orhan, işçi emeklilerinin yüzde 82’sinin, Türk-İş tarafından 697 YTL olarak hesaplanan “açlık sınırı’’nın altında kalan ortalama 576 YTL tutarlarında aylıkla hayat mücadelesi verdiklerini ifade ederek, ‘’Bu yetmezmiş gibi, işçi emeklileri dolaylı vergiler ve benzeri kalemlerle söz konusu faiz yükünü de karşılamaya çalışmaktadırlar’’ diye konuştu.

Ortaya çıkan tabloda emekli, dul ve yetimlerin ‘’nefes bile alamaz duruma geldiklerini’’ belirten Orhan, ‘’İntibaklarımızın yapılmamış olması nedeniyle zaten giderek eriyen aylıklarımız adeta sefalet ücretlerine dönüşmüştür’’ görüşünü dile getirdi.

“BİRAZ NEFES ALMAYA İHTİYACIMIZ VAR”

Ülkenin ekonomik sıkıntılarına duyarsız kalmalarının mümkün olmayacağını vurgulayan Orhan, şunları kaydetti: ‘’Ama yönetenlerimizden artık emeklinin geçim sıkıntısı gerçeğini de görmelerini istiyoruz. 2008 yılı, bütün vatandaşlarımıza getireceği gibi bizim üzerimize de fazladan faiz yükü getirecektir. Bu yükün altında ezilmemek için biraz nefes almaya ihtiyacımız var. Hükümetimizden talebimiz, bize hiç olmazsa 2008 yılında biraz nefes almamızı sağlayacak ek düzenlemelere gitmesidir. Emekli, dul ve yetimlerimiz artık bu rüyayla yatıp, bu rüyayla kalkmaktadırlar ve ‘ne olur bir kez olsun yüzümüzü güldürün’ diye beklemektedirler. Umuyor ve diliyoruz ki sesimiz duyulur ve hükümetimiz, 2008 yılına yüzümüzü güldürecek bir müjdeyle girmemizi sağlar.’’

/ ANKARA

03.12.2007

Perakendeci yatırıma teşvik edilmeli

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, perakende sektörüne gelen yatırımcının 10 yıl yurt içinde kalması, istihdam oluşturması ve yatırım yapmasının sağlanmasını istedi. Palandöken, ‘’Sabah malı getirip akşam parayı transfer etmesinler’’ dedi.

Palandöken, perakende yasa tasarısı, sektörün sorunları ve esnafın beyanname zorunluluğuna ilişkin açıklama yaptı. Perakende sektörünün 150 milyar dolarlık bir hacmi olduğunu vurgulayan Palandöken, bu sektörün yabancı yatırımcının ‘’iştahını kabarttığını’’ söyledi.

Yabancı sermayenin perakende sektörüne yeni bir fabrika ya da yeni bir teknoloji getirmediğini savunan Palandöken, ‘’Adamlar para getirmiyor, parayı götürüyor. Buna (alış veriş sisteminde yenilik) diyorsun. Hükümet bu konuda esnaf ve sanatkarın yanında yer almasın ama karşısında da olmasın’’ dedi.

“EN ÖNEMLİ TALEBİMİZ

KURALLARIN KONULMASI’’

Gelişmiş ülkelerdeki örneklerin Türkiye’de de uygulanmasını istediklerini belirten Palandöken, şöyle devam etti:

‘’Öncelikle meslek gruplarımızda ayrışmaya gidelim. Zaten bu başlamış durumda. Bakkalın satacağı ürünle kuruyemişçinin, kasabın satacağı mallar ayrılmış durumda. Bize uygulanan prosedür büyük mağazalara da uygulansın. Perakende sektörünün en önemli talebi yerli ve yabancı sermaye için kuralların konulması. Sektöre giren yabancıların sermayelerinin 10 yıl süreyle yurt içinde kalması, istihdam oluşturmaları ve yatırım yapmaları sağlanmalı. Sabah malı getirip akşam parayı transfer etmesinler.’’

/ ANKARA

03.12.2007

Çayda özel sektör endişeli

Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç, geçen yıl Türkiye’ye giren kaçak çay sebebiyle özel sektörün elinde stok oluştuğunu, bu durumun günümüzde kaçak çayı getirenleri bile sıkıntıya soktuğunu söyledi.

Paliç, yaptığı açıklamada, ülke için önemli bir ürün olan çayda Türkiye’nin dünya üretiminde beşinci sırada olduğunu belirtti. Paliç, “Türkiye’nin yıllık çay tüketimi ortalama 250 bin ton civarındadır. Yani ülkemizde üretilen çay kendimize yetmemekte, 30 bin ton dolayında açık oluşmaktadır’’ dedi. Paliç, sektörde yaşanan sorunların çözülmesinin yolunun kaçak çayın önlenmesi olduğunu dile getirerek, “Bunun dışında yasal yoldan gelen çay da yurt dışındaki borsalardan geçebilecek kalitede olmalıdır. ‘Ülkemizde üretilen çay bize yetmez’ diye düşünürsek çayımız altın olur ama geleni gideni görmezsek çay üreticisi de özel sektör de perişan olur’’ dedi.

/ RİZE

03.12.2007

Kredi kartı ücretleri yasal değil

Kredi kartı aidatı konusunda açılan dâvâların tüketicilerin lehine sonuçlanmasının ardından, bankaların müşterilerinden aldığı kredi kartı ücretinin de yasal olmadığı ileri sürüldü.

Alınan bilgiye göre, bazı bankalar müşterisine sunduğu kredi kartları için aidat adı altında belli bir ücret alıyor. Genelde ekstrelere yansıtılan ve tüketiciyi ödeme konusunda zorunlu bırakan bu duruma karşı açılan dâvâlar, bugüne kadar bankalar aleyhine sonuçlandı. Konya’da kredi kartını kullandığı bankaya geçen yıl dâvâ açan Metin Erkul, 75 YTL’lik kart aidatını hukuki mücadele sonunda geri almış, bu yıl bir kez daha gelen yıllık kart aidatı için Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne yaptığı başvuru da lehine sonuçlanmıştı. Bu konuda açılan dâvâlar tüketicilerin lehine sonuçlanırken, bankaların yenilenen kredi kartları için kart ücreti almalarının da yasal olmadığı iddia edildi.

Bir bankanın müşterisine kredi kartı ile birlikte gönderdiği belgede, alışveriş, nakit çekme ve gecikme faizlerinin yanı sıra ‘’kart ücreti: 25 YTL, ek kart ücreti: 12,50 YTL’’ şeklinde bilgiler yer alıyor.

Bankaların çok sayıda aldıkları için kredi kartını 1 dolara mal ettiği belirtilirken bu kartları tüketiciye 25 YTL’ye satıldığına dikkat çekildi.

/ KONYA

03.12.2007

ATO’dan kaçak hayvan uyarısı

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın, Kurban Bayramı öncesinde TÜRKVET Sığır Kayıt Sistemine girmeyen sığır cinsi hayvanların kayda alınması için yıl sonuna kadar ek süre vermesinin, hayvan kaçakçılarına haksız kazanç sağlayacağını savundu.

Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın Türkiye’deki hayvan varlığını kayıt altına almak amacıyla küpeleme sistemi kurduğunu, sığır cinsi hayvanların 31 Aralık 2006’ya kadar TÜRKVET kayıt sisteminde kayda geçirildiğini, bu tarihten sonra da sadece 0-6 aylık buzağıların kayda geçirilmesine devam edildiğini anımsattı.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın, 15 Ekim’den itibaren 31 Aralık 2007’ye kadar kayıtsız olan bütün sığır cinsi hayvanların küpelenerek kaydedilmesi için 81 ilin müdürlüklerine genelge gönderdiğini ifade eden Aygün, TÜRKVET veri tabanının bu tarihe kadar açık tutulacağını kaydetti.

Kurban Bayramı öncesinde alınan bu kararın ‘’kaçakçıların ekmeğine yağ süreceğini’’ öne süren Aygün, ‘’Türkiye’de yılda 1 milyon 300 bin ton kırmızı et tüketiliyor. Resmi verilere göre, kesilen hayvanlardan elde etilen et miktarı 400-500 bin ton civarında. Geriye kalan 700-800 bin tonun ise yurt içi kayıt dışı ve yurt dışından kaçakla temin edilen hayvanların kaçak kesimleri ile temin edildiği ortaya çıkmaktadır’’ dedi.

/ ANKARA

03.12.2007

Akaryakıta AB standardı

Halen motorin piyasasının yüzde 83’ünü oluşturan yüksek kükürtlü motorin kullanımı 2008 yılından itibaren sona erecek.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) düzenlemesi çerçevesinde, yakıt kalitesinin yükseltilmesi hedefinin bir parçası olarak, 1 Ocak 2008 tarihinden itibaren bir kilogram motorinde en fazla 500 miligram kükürt içeren ‘’motorin 500’’ ve 2 bin miligram kükürt içeren ‘’motorin 2000’’ dolaşımdan kalkacak. 1 Temmuz 2008 tarihinden itibaren ise piyasada, kilogramda en fazla 50 miligram kadar kükürt içeren ‘’motorin 50’’ ve en fazla bin miligram kükürt içeren ‘’motorin 1000’’ dışında motorin satılmayacak.

Böylece 1 Temmuz 2008 tarihinden sonra, benzin ve motorin türleri, Avrupa Birliği’nde dolaşımına izin verilen akaryakıtlarla aynı teknik özelliklere kavuşacak ve geçiş döneminde “motorin 50’’ ve “motorin 1000’’ olarak anılan yakıtlar, bu tarihten sonra kalıcı isimleriyle yani “motorin’’ ve ‘’kırsal motorin’’ olarak piyasaya arz edilecek.

/ ANKARA

03.12.2007

Meclis 2008 bütçesi için çalışacak

TBMM, bu hafta 2008 yılı bütçesi için mesai yapacak.

2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, yaklaşık 1 ay süren komisyon görüşmelerinin ardından bu hafta Genel Kurula inecek. 4 Aralık Salı günü bütçenin tümü üzerinde yapılacak konuşmalarla başlayacak görüşmeler, hafta sonu da dahil her gün sürecek. Başlangıçta bütçenin tümü üzerinde gruplar ve Hükümet adına yapılacak konuşmalar (Hükümetin sunuş konuşması hariç) için birer saat, kişisel konuşmalar ise 10’ar dakika verilecek. Kamu idarelerinin bütçe görüşmeleri 14 turda tamamlanacak. Görüşmelerde, her turda gruplar ve Hükümet adına yapılacak konuşmalar 35’er dakika, kişisel konuşmalar 5’er dakika olacak. Gruplara tanınan sürede birden fazla milletvekili konuşabilecek. Genel Kurul, bütçe nedeniyle her gün saat 11.00’de toplanacak ve günlük programın bitimine kadar çalışacak. Bütçe üzerinde son konuşmalar ise saat 10.00’da başlayacak.

/ ANKARA

03.12.2007

Maden sahaları görücüye çıktı

Atıl duran yer altı maden kaynaklarının ekonomiye kazandırılmasına yönelik çalışmaları sürdüren MTA Genel Müdürlüğü, 4 maden sahasının daha özel sektör eli ile işletilmesine yönelik çalışmaları tamamladı.

Edinilen bilgiye göre, MTA Genel Müdürlüğü tarafından Maden İşleri Genel Müdürlüğüne devredilerek, ihaleleri bu yıl içinde gerçekleştirilecek sahalar arasında feldspat, bakır, mermer ve kuvars gibi önemli madenler bulunuyor. Maden İşleri Genel Müdürlüğünün ruhsat devri yöntemi ile özel sektör eli ile işletilmesi amaçlanan sahalar şunlar:

-Balıkesir ili bakır madeni,

-Giresun ili mermer,

-İzmir-Tire Kuvars ve feldspat,

-Yozgat merkezdeki feldspat madeni

Söz konusu sahalardaki mevcut görünür rezervlerinin tespitine yönelik çalışmalar ise bir süre önce MTA Genel Müdürlüğü tarafından yapılmıştı.

/ ANKARA

03.12.2007

Helâl gıdaya logo teklifi

Adana’nın Kozan ilçesi Ticaret Odası (KTO) tarafından, kamuoyunda ‘’helal gıda’’ olarak bilinen ve 2008’de uygulamaya başlanacağı açıklanan ‘’Dini Usullere Uygun Gıda Standardı’’ ile ilgili olarak, logo önerisinde bulunuldu.

Oda Başkanı Yaşar Çelen, tarafından geçtiğimiz günlerde Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan’ın katılımıyla Adana’da yapılan ‘’Odalar ve Borsalar Ortak Toplantısı’’nda tanıtımı yapılan, Oda danışmanlarından Türker Yaşar’ın tasarladığı kırmızı zeminli logoda, beyaz ay sembolünün üzerinde ‘’Helal Gıda’’, altında ise ‘’Turkey’’ ifadeleri bulunuyor. Ayın iki ucu arasındaki köşegenin içinde de Arapça ‘’Helâl’’ yazıyor.

Çelen, yaptığı açıklamada, ‘’helal gıda’’ standardını dünyada ABD dahil Malezya, Singapur, Tayland, Endonezya, Filipinler, Brunei Sultanlığı, Avustralya, Yeni Zelenda, Kamboçya, Laos, Myanmar, Vietnam ve Brezilya’nın kullandığını söyledi.

/ ADANA

03.12.2007

Bütün haberler