İsveç’in İstanbul Başkonsolosu Ingmar Karlsson, Fransa’da cumhurbaşkanı seçilen Nicolas Sarkozy’nin, Türkiye'nin AB’ye üyelik sürecinin durdurulması için öne sürdüğü argümanların yanlış olduğunu söyledi. Karlsson, “Sarkozy, Türkiye’nin Avrupa’da olmadığını söylüyor, ancak Türkiye’nin, Avrupa yakasındaki toprakları birkaç birlik ülkesinin toplam yüz ölçümünden daha büyük” dedi.
İsveç’in İstanbul Başkonsolosu Ingmar Karlsson, Fransa’da Cumhurbaşkanı seçilen Nicolas Sarkozy’nin, Türkiye AB’ye üyelik sürecinin durdurulması için öne sürdüğü argümanların yanlış olduğunu söyledi.
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV), İsveç Konsolosluğu, Adıyaman Barosu, Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) iş birliğiyle ‘’AB Yolunda İl İl Türkiye’’ konulu seminer düzenlendi. Karlsson seminerde yaptığı konuşmada, İsveç’in, Türkiye’nin, AB üyeliğini en çok destekleyen ülkelerden biri olduğunu belirterek, Türkiye’nin coğrafik olarak Avrupa’da yer almadığını iddia eden Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin görüşlerine katılmadığını kaydetti.Karlsson, şöyle konuştu: ‘’AB’nin temeli Roma hukukuna dayanır, burada da ahde vefa vardır. Türkiye’nin birliğe üye olarak alınmasında yeni şartlar öne sürülmesi ahde vefaya ters düşer. Ancak, bir çok AB üyesi ülke bunu yapmıştır. Sarkozy’nin, Türkiye’nin üyelik sürecinin durdurulması için öne sürdüğü argümanlar yanlış. Sarkozy, Türkiye’nin, Avrupa’da olmadığını söylüyor, ancak Türkiye’nin, Avrupa yakasındaki toprakları birkaç birlik ülkesinin toplam yüz ölçümünden daha büyük. Ayrıca bu kısımda yaşayan nüfus da aynı şekilde üye bazı ülkelerin nüfuslarını toplamından daha fazla. Kaldı ki Sarkozy, Pasifik Okyanusu’nun güneyinde, Karayip Denizi’nde ve Kanada’nın doğusunda bulunan bazı adalardan oy alarak Cumhurbaşkanı seçildi.’’
Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Serap Yazıcı ise son dönemde Cumhurbaşkanlığı seçimi, 367 tartışması ve Anayasa Mahkemesinin aldığı kararın, Avrupa’da, Türkiye’nin birliğe üye olmasına karşı olanların eline önemli koz verdiğini söyledi.
Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seyfettin Gürsel de Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de Türkiye’nin üyeliğinin yanlış olduğu yolundaki argümanları savunanların bulunduğunu, ancak üyelik perspektifi dışında başka bir çıkar yol olmadığını ifade etti.
Gürsel, Türkiye’nin başka seçeneği olmadığını, dış ticaretinin yüzde 50’den fazlasını AB ülkelerine yönelik olarak yapıldığını belirterek, Gümrük Birliği ile birlikte önemli bir ihracat elde edildiğini, bunun tersinin savunulmasının mümkün olmadığını kaydetti.
TESEV Koordinatörü Cem Murat Sofuoğlu ise TESEV ve bünyesinde faaliyet gösteren Demokratik Değişim Gönüllüleri’nin, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik yolunda ilerlediği bir dönemde değişik illerde seminerler düzenleyerek, ülkenin geleceğinin tayin etme noktasında sesini duyurma şansına sahip kesimleri AB hakkında bilgilendiklerini belirtti.
|