A Milli Takımımız 2004 Avrupa, 2006 Dünya Şampiyonasının dışında kalarak futbolda geriye mi gidiyoruz diye düşünmeye başladığımız ve aldığı cezayüzünden 2008'i de kaybeder miyiz diye endişeliyken Yunanistan'dan öyle bir başarı getirdi ki, ümitlerimiz yeşerdi. Sakat ve ezalı futbolculara rağmen,deplasmanda son Avrupa Şampiyonu Yunanistan’ı geriye düştüğü maçta 4-1 gibi farklı yenmek kolay iş değil.
Eksik kadroya rağmen ,başta Fatih Terim olmak üzere tüm futbolcuları ve federasyon yetkililerini kutlamak gerekir. Statdaki olumsuz havadan etkilenmeyen, akıllı ve azimli mücadelesi ile alkışı hak eden futbolculardan, Sabri, Aurellio, Tuncay ve Tümer galibiyette baş rolü oynadı.Yunan seyircileri arasında gördüğümüz Osmanlı kıyafeti giymiş seyircilerin amacı neydi bilmiyorum ama maç sonunda neler düşündüklerini merak ediyorum.
Futbol enterasan bir oyun. Bazan tek kale oynar yenilirsin, bazan da her attığın şut gol olur kazanırsın. Bu maçta onlar kaçırdı biz attık ve 2008 Avrupa Şampiyonası için büyük avantaj yakaladık. Gelelim Terim’in örnek davranışlarına; maçtan önce “Bu bir milli dava değil” açıklaması, maçtan önce ve sonra yaptığı basın toplantılarında ortamı geren değil, yumuşatan , dostluk mesajları veren sözleri ve nihayet maç bitiminde takımını sahadan kaçırmak yerine Yunan seyircisine alkışlatması takdire değer hareketlerdi.
|