ABD’nin, Çin’in baş ağrısı konumundaki Tayvan’a 1,83 milyar dolarlık iki firkateyn ile savunma silahları satacağını duyurmasının ardından Çin, ABD'nin Pekin Büyükelçiliği maslahatgüzarını bakanlığa çağırdı.
Çin medyasına göre, Dışişleri Bakan Yardımcısı Zheng Zeguang, Tayvan’ın Çin’in bölünmez bir parçası olduğunu hatırlatarak, Washington’un Tayvan’a silah satmasının uluslararası hukuka, temel ilişki kurallarına ve Çin ile ABD arasındaki üç ortak bildiriye aykırı olduğunu vurguladı.
Çin’in kendi çıkarlarını korumak için silah satışına karışan ABD'li şirketlere yaptırım da dahil gerekli tüm önlemleri almaya karar verdiğini ifade eden Zheng, silah satışının Çin'in egemenliği ve güvenlik çıkarlarına ciddi biçimde zarar verdiğini kaydetti.
Zheng’ın mesajında, Washington yönetiminin, Pekin ile arasında yayınlanan üç ortak bildiriye sadık kalarak, söz konusu satış planını iptal etmesi, ayrıca, Tayvan ile olan askeri temaslarını durdurması ve iki ülke arasındaki işbirliğine daha büyük zararlar vermekten kaçınmasını istedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Hong Lei ise, konuyla ilgili daha önce yaptığı konuşmasında, ABD yönetiminden daha önce verdiği Tayvan'a silah satmama sözüne sadık kalarak söz konusu silah satışını durdurmasını istemişti. Tayvan’a silah satmanın ciddi zararlar doğurabilecek hassas bir konu olduğunun algılanması gerektiğine vurgu yapan Hong, bu konudaki tutumlarının çok açık olduğunu ifade etti.
Hong, Washington’u hem Tayvan Boğazı'nın iki yakası arasındaki ilişkilere hem de Çin-ABD ilişkilerine faydalı adımlar atması çağrısı da yaptı.
-ABD- TAYVAN SİLAH TİCARETİ-
Tayvan'ın en önemli müttefiki olan Amerika Birleşik Devletleri, bu ülkenin en büyük silah tedarikçisi olarak biliniyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, Tayvan'a yapılacak silah satışına onay vermesi beklenen Kongre'yi bilgilendirdiği belirtildi.
Tayvan'a yapılacak Perry sınıfı iki firkateyn ile amfibik harekat araçları, tank ve uçaksavar bataryası satışı, ABD'nin son 4 yıl içinde Tayvan'a yapacağı ilk silah satışı olacak.
ABD Tavyan’a son silah satışını 2011 yılının Eylül ayında gerçekleştirmiş ve bu satıştan 5 milyar 852 milyon dolar kazanmıştı.
ÇİN- TAYVAN SORUNU
Tayvan, 1945'te İkinci Dünya Savaşı sona erdikten sonra Japonya tarafından, Çin Cumhuriyeti'ne iade edilmişti. İkinci Dünya Savaşı sonrası Çin'de iktidardaki Milliyetçi Parti (KMT) ile Komünist Parti (ÇKP) arasındaki iç savaş 1949'da Mao önderliğindeki ÇKP’nin zaferiyle sona ermiş ve KMT lideri Chiang Kai-Shek Tayvan’a sığınmıştı.
Çin’i, Soğuk Savaş sebebiyle 1970'lerin başına kadar Birleşmiş Milletler (BM)’de Tayvan'daki Çin Cumhuriyeti temsil etmişti. ABD’nin ‘’Pingpong Diplomasisi ‘’sayesinde Çin Halk Cumhuriyeti tüm Çin'i temsilen BM'ye kabul edilmiştir. Tayvan, o tarihten beri BM, UNESCO gibi uluslararası kuruluşlara katılmak istemiş ve Çin’in engeliyle karşılaşmıştı.
Çoğu Afrika ve Orta Amerika'daki küçük ülkelerin dahil olduğu 22 ülkenin tanıdığı Tayvan, olimpiyatlar gibi uluslararası organizasyonlara Çin Taipei’i (Chinese Taipei) ismiyle katılabiliyor.
‘’Tek Çin’’ ilkesi gereği ise Türkiye gibi diğer ülkeler, Tayvan’da kültür dernekleri ve ticari temsilciliklerle yarı resmi olarak temsil ediliyor.
Çin de 23 milyon nüfuslu Tayvan’ın bağımsızlığına karşı çıkıyor ve gerekirse askeri müdahalede bulunacağını belirtiliyor.
Bu arada Çin ve Tayvan’ın cumhurbaşkanları 1949’dan bu yana ilk kez geçen ay Singapur’da bir araya gelmişti