Spor |
Vural: Türkiye'ye kırgınım |
KASIMPAŞA Teknik Direktörü Yılmaz Vural, birikimlerini ve tecrübesini daha üst seviyede görevler için kullanmasına fırsat verilmediği için Türk futbol kamuoyuna kırgın olduğunu ifade etti. Soruları cevapayan Vural, ligin 4. haftasından sonra devraldığı Kasımpaşa'da yaptığı değişim, çalışmaları, birikimleri ve kendisiyle ilgili Türkiye'deki izlenimler konusunda açıklamalar yaptı. Takımında kısa sürede yaptığı değişimin bir tesadüf olmadığını, iyi eğitim, sistemli ve bilinçli çalışma programlarının takımının form grafiğini yükselttiğini anlatan Vural, teknik adamlıkta sahip olduğu tecrübenin görülmek istemediğini savunup sitem ederek şöyle konuştu: DİPLOMAYI SOKAKTAN ALMADIM ''Türk futbol kamuoyuna çok kırgınım. 56 yaşıma geldim bu ülke maalesef beni hala kullanmayı bilemedi. Bana öyle küçük görevler atfettiler ki, ayıp ettiler. Bu adamı al götür bakalım bir yere. Prolisansım var, bunu ben sokaktan almadım, yıllarımı verdim. İki üniversite bitirdim, antrenörlük yaşamımdan önce 7 sene profesyonel futbol oynadım. Bu ülkede maalesef benim tarzımdaki insanları ön plana kimse getirmez. Çünkü gittiğim yerde iz bırakırım. Gittiğim yerde bir şeyler yaparım, bir şeyler üretirim. Bakın burada Barış diye bir çocuk çıkardım. 19 yaşında şakır şakır top oynatıyorum. Almanya'dan amatör takımdan geldi. Türkiye'de en kral hoca dedikleriniz çıkarsın bir tane daha göreyim. İnsanlar maalesef bizim dolu dolu yeterli olduğumuzu biliyorlar ama bizim bir yerde olmamızı istemiyorlar.'' Takımların kendisini genelde zora düştüğünde hatırladığını ifade eden Vural, ''Takımlar bana teklifi zora düşünce yapıyorlar. Görev aldığımda da soruyorum, 'Madem bana çok inanıyordun neden sezon başı getirmedin?' diye. Başka başka şeyler söylüyorlar. İnsanlar, bir antrenörün kulüpte etkin olup, yetki ve sorumluluklarıyla iş yapmasını arzu ederse Yılmaz Vural orada olur. Onun dışında Yılmaz Vural kimsenin dediğini yapacak adam değildir. İnsanlar Yılmaz Vural'ı görmek istemiyorlar. Kör bunlar kör. Bana döndüklerinde gözlerini diğer tarafa çeviriyorlar. Benim yeterliliğimi hiçbir zaman kavramak istemiyorlar'' diye konuştu. KASIMPAŞA GÜZEL BİR AİLE KULÜBÜ Vural, Kasımpaşa'nın elde ettiği çıkışı, sistemli ve bilinçli çalışmanın yanında, futbolcularının kendisine güveni ve kulüpteki sıcak aile ortamının da getirdiğini belirterek, ''Burası bir aile kulübü, çok şeker bir kulüp'' dedi. Kulüpte sevgi dolu bir ortam olduğunu anlatan Vural, ''Hepimiz birbirimizi çok seviyoruz. İmkanlar kısıtlı. Çok büyük rakamlar, primler yok ama söylediği parayı ödeyen bir yer. Zaten oyuncuların da beklediği bu, ekonomik boyutta kafalar rahatsa, teknik boyutu halletmek çok kolay. Diğer birçok kulüpte çok sayıda problemi tek başına çözmek zorunda bırakılıyorsunuz ki bunları antrenör olarak yetemeyebilirsiniz'' diye konuştu. Serdal Kalaycı / İstanbul
Oyuncuma cesaretli oynamayı öğrettim
BİR gazetede okuduğu 'Korku aklın katilidir'' sözünü beğendiğini, futbolcularına cesaretli oynamayı öğrettiğini anlatan Vural, ''Bir gazetede 'Korku aklın katilidir' şeklinde bir söz okudum. Çok güzel bir laf. Bir şeyden çekinirsen, kendi kendini öldürürsün. Özgür bir kafa olması lazım. Ben futbolcuysam, futbolun gereklerini yapıyorsam, rakip ''X'' olur ''Y'' olur Real Madrid olur, hiç önemli değil. Futbolun gereklerini yapacak hale gelirsen, uygulama size o cesareti veriyor. Kasımpaşa da hep önde oynayan, basan bir takım. Oyuncunun psikolojisini düzeltmezseniz bunu uygulamanız mümkün değil'' diye konuştu.
Seyircisiz maç bizim için avantaj değil
YILMAZ Vural, Fenerbahçe ile Kadıköy'de yapacakları mücadelenin, seyircisiz oynanacak olmasını takımı adına bir avantaj görüp görmediği sorusuna karşılık, ''Futbolda avantajı kabul etmiyorum, sahada pratik varsa maç kazanılır. Avantaj desek ne olacak. Oynarsın, avantaj mı değil mi görürsün'' şeklinde ifadeler kullandı. |
28.11.2009 |
Kış geldi, kayak sezonu başladı |
SOĞUK havaların kendini iyiden iyiye hissettirdiği Türkiye'de, 20 kayak pisti kayakseverleri bekliyor. Coğrafi konumu sayesinde hemen hemen her türlü sporun yapılabildiği Türkiye'de, kayak sezonu bu ay başladı. Yedi coğrafi bölgenin tümünde yer alan ve en az 5 ay süreyle kayakçılara hizmet verecek pistlerde, Alp ve Kuzey disiplinlerinin yanı sıra, ''snowboard'' da yapılıyor. Kayak denince akla ilk olarak Uludağ, Palandöken, Kartalkaya ve Kartepe gelse de ismi fazla bilinmeyen daha birçok kayak pisti bulunuyor. Bitlis Kayak Merkezi, Bitlis'in merkezinde yer alıyor. Merkezde, 710 kişi kapasiteli 725 metre uzunluğundaki pistin yanı sıra, bin metre uzunluğunda ikinci bir pist daha bulunuyor. |
28.11.2009 |
Eşi rahatsızlanan Rijkaard Hollanda'ya gitti |
TÜRKCELL Süper Lig'de Bursaspor maçı için Bursa'da Holiday Inn Otel'de kampta bulunan Galatasaray'ın teknik direktörü Frank Rijkaard, eşinin hastalanması üzerine apar topar ülkesi Hollanda'ya gitti. Sarı-kırmızılı kulübün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, Rijkaard'ın, hamile olan eşinin ciddi bir rahatsızlık sonucu sabaha karşı kamptan ayrılarak Hollanda'ya gitmek zorunda kaldığı ifade edildi. Açıklamada, ''Bu ani gelişen olay karşısında yapılan durum değerlendirmesi sonucu teknik direktörümüzün ülkesine dönmesi sağlanmıştır. Bu nedenle Bursaspor maçında Frank Rijkaard'ın aramızda olamayacağını bildirir, eşine acil şifalar dileriz'' denildi. |
28.11.2009 |
F.Bahçe seyircisiz maçta Kasımpaşa'yı ağırlıyor |
TÜRKCELL Süper Lig'de lider durumda bulunan Fenerbahçe, bugün cezası nedeniyle seyircisiz oynanacak maçta Kasımpaşa'yı yenerek liderliğini sürdürmeyi hedefliyor. Ligde son iki maçında Kayserispor ile 1-1 berabere kalan ve Beşiktaş'a 3-0 mağlup olarak 5 puan yitiren sarı-lacivertli ekip, ligin formda takımı Kasımpaşa'yı mağlup ederek yeni bir çıkış yakalamaya çalışacak. Fenerbahçe ile Kasımpaşa arasındaki 14. hafta karşılaşması, yarın saat 20.00'de Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda yapılacak. Mücadeleyi hakem Hüseyin Göçek yönetecek. TARAFTAR DESTEĞİ OLMAYACAK Sarı-lacivertli takım, çıkış aradığı Kasımpaşa maçında taraftar desteğinden yoksun kalacak. Galatasaray ile yapılan derbi maçında yaşanan olaylar sonrası 2 maç seyircisiz oynama cezası alan Fenerbahçe, yarınki maçta seyircisinden yoksun sahaya çıkacak. Sarı-lacivertli takımda, Beşiktaş ile yapılan maçta kırmızı kart gören ve Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu tarafından 4 maç verilen Kazım, bugünkü mücadelede forma giyemeyecek. Kazım'ın yanı sıra Galatasaray derbisi sonrası 3 maç ceza alan Brezilyalı oyuncu Bilica da forma giyemeyecek. Kayserispor ve Beşiktaş maçlarında da görev alamayan Bilica, Kasımpaşa karşılaşmasıyla cezasını tamamlayacak. Fenerbahçe'de Kazım ve Bilica'nın yanı sıra Emre Belözoğlu ve Dos Santos'un sakatlıkları da teknik heyeti sıkıntıya soktu. Beşiktaş maçında sakatlanarak oyunu terketmek zorunda kalan Emre Belözoğlu'nun yanı sıra Dos Santos da sakatlığı nedeniyle antrenmanlarda tedavisini sürdürüyor. Sakatlığı nedeniyle Beşiktaş mücadelesinde forma giymeyen İspanyol oyuncu Daniel Güiza ise oynayacak düzeye geldi. Güiza, sakatlığının geçmesinin ardından antrenmanlarda yer alarak forma savaşına girmeye başladı. 6 OYUNCU CEZA SINIRDA Fenerbahçe'de Kasımpaşa maçı öncesi 6 oyuncu sarı kart sınırında bulunuyor. Daha önceki maçlarda 3'er sarı kart gören Alex, Cristian, Güiza, Lugano, Gökhan ve Roberto Carlos bugünkü mücadelede sarı kart gördükleri takdirde ligin 15. haftasında Eskişehirspor ile oynanacak karşılaşmada cezalı duruma düşecekler. Bu arada yine sarı kart sınırında bulunan Emre Belözoğlu ise sakatlığı nedeniyle Kasımpaşa maçında oynayamayacak. |
28.11.2009 |
Elano: Zamana ihtiyacım var |
GALATASARAY'IN Brezilyalı oyuncusu Elano Blumer, Turkcell Süper Lig ve UEFA Avrupa Ligi'nden birbirinden farklı performanslar sergilediğini belirtirken, daha iyi olabilmek için elinden geleni yaptığını söyledi. Galatasaray TV'de yayınlanan ''Son Pas'' programında açıklamalarda bulunan Elano Blumer, UEFA Avrupa Ligi'nde gösterdiği performanstan memnun olduğunu, Turkcell Süper Lig'de ise biraz daha zamana ihtiyacı olduğunu ifade ederek, ''Türkiye liginde oynanan futbol, benim alışmış olduğum futbola nazaran biraz daha farklı. Bu sebepten ötürü bir adaptasyon süreci geçiriyorum. Her geçen gün daha iyiye gittiğimi, ortama daha iyi uyum sağladığımı söyleyebilirim. Ama biraz daha zamana ihtiyacım var'' dedi. Karşılaşmaların oynandığı zeminlerin, sergilenen futbolu etkilediğini kaydeden Elano, ''İngiltere'de futbol hızlı oynanıyor ve bunda zeminin de büyük etkisi var. Türkiye'de oyun biraz daha yavaş ve güce dayalı olarak oynanıyor. Markajlar daha sert, adam adama yapılan savunma daha ön plana çıkmış vaziyette. Hem oyun tarzına, hem de sahalara alışmam gerekiyor. İngiltere'deki sahalar sizi hızlı oyun oynamaya itiyor. Buradaki fark, hem sahaların, hem de oyun mentalitenin değişik olmasından kaynaklanıyor'' diye konuştu. Galatasaray takımının her maçını kazanmak için sahaya çıktığını dile getiren Brezilyalı oyuncu, ''Üstümüzdeki baskıdan dolayı strese girmeye gerek yok. Çünkü Galatasaray bütün maçlarını kazanmak zorunda ve bu maçları kazanarak istediğimiz başarılara ulaşacak potansiyelimiz var'' derken, ''Şampiyonluğun en büyük adaylarından biriyiz, bu sebepten dolayı baskıdan bahsetmeye gerek yok'' ifadelerini kullandı. Elano Blumer, (Elano buraya geldi fazla çalışmıyor), (Niye iyi oynamıyor?), (Bir sene kalıp gidecek) gibi yorumların kendisini çok üzdüğünü belirtti. Galatasaray taraftarlarına seslenen Elano, kendisinin çok çalışkan bir insan olduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle tamamladı: ''Antrenmanlara ilk gelenlerden biriyim. Antrenmanlarda elimden geleni yapıyorum. Devamlı olarak, (Nasıl daha iyi bir yere gelebilirim, Galatasaray;a nasıl daha faydalı olabilirim?); diye düşünüyorum. (Elano bir sene oynayıp gidecek) şeklinde bir düşünce oluşmasın. Haldun Bey beni transfer ederken, bunu kendisine de söyledim. Ben Ukrayna'ya, İngiltere'ye giderken de bu mentaliteyle gittim. Her zaman kendime ve çalıştığım yere olan saygım büyüktür. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Taraftarlardan biraz daha fazla destek bekliyorum.'' |
28.11.2009 |
Ali Güneş; Fenerbahçe'yi yenmek içini oynayacağız |
BİR dönem Fenerbahçe ve Beşiktaş'ta da forma giyen Kasımpaşa'yı futbolcu Ali Güneş, bugün Fenerbahçe ile yapacakları seyircisiz maçta iki takımın şanslarının eşit olduğunu söyledi. Trabzonspor maçının ilk yarısında sakatlanan ve 3-4 hafta sahalardan uzak kalacak olan Ali, Almanya'ya tedaviye gitmeden önce soruları cevapladı. Sakatlığı nedeniyle Fenerbahçe maçında oynayamayacağı için üzgün olduğunu belirten Ali, Kasımpaşa'nın Kadıköy'e kazanmak için gideceğini belirterek, ''Maç ortada, çünkü rakibimizin taraftarı olmayacak. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda taraftarı, sarı-lacivertlilerin yüzde 50'sidir. Taraftarın olmaması onlar için büyük kayıp. Fenerbahçe favori gösterilse de bence şanslar eşit. İyi bir mücadeleyle oradan 3 puan alabiliriz'' dedi. Tecrübeli futbolcu, Kasımpaşa'nın açık bir futbol oynadığını ifade ederek, ''Fenerbahçe karşısında yine açık futbol sergileyeceğiz. Her zamanki futbolumuzu oynayacağız. Yılmaz hocamızın oynattığı futboldan büyük keyif alıyorum. Çünkü her zaman atağı düşünen bir takımız. Trabzonspor maçında bile 5-6 ofansif oyuncuyla oynadık'' diye konuştu. Ligde ilk 6 hafta çok kötü bir performans sergilediklerini anlatan Ali, ''İlk 6 haftayı hiç saymamak lazım. Elimizde lig tecrübesi olan futbolcular yoktu. Transferin son günlerinde 7-8 oyuncu geldi ve takımın kalitesi arttı. İyi bir takımız, son 4 haftadır yenilmiyoruz'' şeklinde konuştu. ALEX'İ KİLİTLERSEK F.BAHÇE'Yİ YENERİZ Fenerbahçe'nin Beşiktaş ile yaptığı maç öncesi ''Alex'i iyi tutarsa, Beşiktaş kazanır'' dediğini hatırlatan Ali, ''Alex'i oyundan düşürdüğünüz zaman, Fenerbahçe'nin de performansı yüzde 50 düşüyor. Alex oynadığı zaman Fenerbahçe kazanıyor'' dedi. Tecrübeli futbolcu, Alex'in Türkiye'ye gelmiş geçmiş en iyi yabancılardan biri olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: ''Fenerbahçe'nin kilitlendiği anlarda bir hareket yapıyor, kilidi çözüyor. Biz de Alex'i iyi bir şekilde marke ettiğimiz zaman Alex faktörü olmayacak. Ayrıca taraftarın olmaması da çok iyi.'' |
28.11.2009 |
Sivas 150. maçını Beşiktaş'la yapacak |
TÜRKCELL Süper Lig'de 5 sezondur yer alan Sivasspor, ligdeki 150. maçında Beşiktaş'a karşı mücadele edecek. Süper Lig'de 2005-2006 sezonundan itibaren mücadele eden Sivasspor, ligin 14. haftasında 29 Kasım Pazar günü 4 Eylül Stadı'nda saat 20.00'da Beşiktaş ile yapacağı karşılaşmayla birlikte Süper Lig serüvenindeki 150. maçına çıkacak. Geride kalan 149 maçta 69 galibiyet (2'si hükmen) ve 33 beraberlik elde eden Sivasspor, 47 kez de sahadan mağlup ayrıldı. Kırmızı-beyazlı ekip, Beşiktaş'ı yenerek Süper Lig'deki 70'nci galibiyetine imza atmak istiyor. Süper Lig'deki 149 maçının 34'üne Alman Werner Lorant, 12'sine Slovak Karol Pecze, 98'ine Bülent Uygun, 5'ine ise Muhsin Ertuğral yönetiminde çıkan Sivasspor, bu 149 maçta rakip filelere 200 gol (6'sı hükmen) atarken, kalesinde ise 168 gol gördü.
BÜLENT UYGUN'LA ALTIN DÖNEMİ Bülent Uygun yönetiminde ligde çıktığı 98 maçta 54 galibiyet (1'i hükmen) ve 17 beraberlik elde eden Sivasspor, 27 kez de sahadan yenik ayrıldı. Alman Werner Lorant yönetiminde 2005-2006 sezonunda çıktığı 34 maçta 10 galibiyet, 13 beraberlik, 11 mağlubiyet alan Sivasspor, 2006-2007 sezonunda Karol Pecze yönetiminde çıktığı 12 maçta 3 galibiyet, 3 beraberlik, 6 mağlubiyet aldı. Sivasspor, bu sezon Bülent Uygun'un istifası sonrası 9. haftada teknik direktörlük görevine getirilen Muhsin Ertuğral yönetiminde ise 2 maçından galibiyet (1'i hükmen), 3 maçından ise mağlubiyetle ayrıldı. |
28.11.2009 |