Haberler |
2010 bütçesinde de gecikme var |
Kamu ve özel kesim için ‘’yol haritası’’ olarak nitelenen Orta Vadeli Programın bugüne kadar açıklanamaması, 2010 yılı Merkezî Bütçe hazırlıklarında da gecikmeye yol açtı. Gelecek üç yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminleri, hedef açık ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek tavanlarını içeren Orta Vadeli Mâlî Plan da ilân edilemedi. 2010 bütçesi gecikti
ORTA Vadeli Programın açıklanmaması sebebiyle 2010 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi çalışmaları da başlayamadı. Edinilen bilgiye göre, kamu ve özel kesim için ‘’Yol haritası’’ olarak nitelenen Orta Vadeli Programın bugüne kadar açıklanamaması, bütçe hazırlıklarında da gecikmeye yol açtı. Orta Vadeli Programa bağlı olarak gelecek 3 yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminleri, hedef açık ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek tavanlarını içeren Orta Vadeli Malî Plan da ilan edilemedi. 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 16’ıncı maddesi uyarınca, çok yıllı bütçe hazırlık süreci, ‘’makro politikalar, ilkeler, hedef ve gösterge niteliğindeki temek ekonomik büyüklükleri de kapsayacak şekilde DPT tarafından hazırlanan Orta Vadeli Programın’’ Mayıs ayı sonuna kadar kabul edilmesiyle başlıyor. Yasa gereği, Programın açıklanmasının ardından Maliye Bakanlığınca hazırlanan Orta Vadeli Malî Plan da, Haziran ayının 15’ine kadar Yüksek Planlama Kurulu’nda karara bağlanarak, Resmî Gazete’de yayımlanıyor. Orta Vadeli Malî Planda, Merkezi Yönetim Bütçe büyüklüklerinin yanı sıra, kurumsal bazda ödenek teklif tavanları da yer alıyor. Orta Vadeli Program ile Orta Vadeli Malî Planın bugüne kadar açıklanamaması dolayısıyla Maliye Bakanlığı 2010 yılı Merkezi Yönetim Bütçesine dönük Bütçe Çağrısını da yapamadı.
GECİKMEDE KRİZ ETKİLİ OLDU
BU ARADA değerlendirmede bulunan bir ekonomi bürokratı, küresel krizin bütün dünyada geleceğe dönük beklentilerde büyük bir belirsizliğe yol açtığını ifade etti. Bu durumun Türkiye'yi de etkilediğini kaydeden ekonomi yetkilisi şunları söyledi: ''Bilindiği gibi Katılım Öncesi Programda temel ekonomik büyüklükler revize edilmişti. Orta Vadeli Programda son gelişmeler dikkate alınarak bu rakamlara yeniden bakılıyor. Diğer taraftan IMF ile olan görüşmeler var. Bu durum Programın açıklanmasını, buna bağlı olarak da bütçe çalışmalarını bir süre geciktirdi. Ancak Program açıklanır açıklanmaz prosedür hızla yürütülecek ve bütçe hazırlıklarına geçilecek.'' |
19.07.2009 |
OPERASYONLARDAKİ “KARARLILIK” |
Ergenekon hakim ve savcılarının değiştirilmesini istediği belirtilen ve bazı Ergenekon sanıklarıyla birlikte çekilmiş görüntüleri yayınlanan HSYK üyesi Ali Suat Ertosun'a, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü olduğu dönemde yapılan F Tipi Cezaevleri Operasyonundaki “kararlılığı” dolayısıyla, 9 Mart 2004'te düzenlenen törenle “Devlet Üstün Hizmet Madalyası” verilmişti. ÇİÇEK VE ARINÇ ERTOSUN'U ÖVMÜŞTÜ
Törende dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ilk kez bir yargı mensubuna bu madalyanın verildiğini belirterek bunun çok anlamlı olduğunu; TBMM Başkanı Bülent Arınç da, Ertosun'un bu görevdeyken çok zor günler geçirdiğini, ancak cesaret ve kararlılıkla görevini yerine getirdiğini söylemişti. Ertosun'u geçen yıl HSYK üyeliğine getiren de Cumhurbaşkanı Gül'dü. |
19.07.2009 |
Zamlara tepki giderek büyüyor |
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, “Merkezî ve yerel yönetimler bütçe açıklarını, yatırımlarını tüketicinin üzerinden yapmaya çalışırken tüketicinin reel durumu dikkate alınmamıştır” dedi. Kaya, “Özellikle akaryakıt ürünlerinde sağlanan indirim, siyasî iktidar tarafından tüketiciye çok görülmüş ve bütçe açıklarına kaynak olarak aktarılmıştır’’ şeklinde konuştu. Zamlara tepki sürüyor
TÜKETİCİLER Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, Ramazan öncesi yapılan zamların özellikle temel gıda maddesindeki artışlar için zemin hazırladığını söyledi. Kaya, yaptığı yazılı açıklamada, hükümetin, değerli kâğıtlara yaptığı zammın ardından, akaryakıt ürünlerinden alınan ÖTV’de fahiş artış yaptığını, İSKİ’nin de içme suyu fiyatını yüzde 8,5 arttırdığını belirtti. Özel sektördeki mal ve hizmetlerdeki fiyatlardaki zamlara endeks kabul edilecek bu artışların tüketiciye sunulan kriz paketi haline geldiğini ifade eden Kaya, şunları kaydetti: ‘’Ramazan öncesi yapılan zamlar özellikle temel gıda maddesindeki artışlar için zemin hazırlamıştır. Merkezî ve yerel yönetimler bütçe açıklarını, yatırımlarını tüketicinin üzerinden yapmaya çalışırken tüketicinin reel durumu dikkate alınmamıştır. Kriz döneminde işini kaybedenlerle birlikte işsiz sayısı 3,5 milyonu geçmiş, esnaf ve üretici iş yerini kapatmış, kredi kartı ve kredi borçları ödenemez haldedir. Özellikle akaryakıt ürünlerinde uzun uğraşlar sonucu sağlanan ve siyasî iktidarın da beklediği indirim, siyasî iktidar tarafından tüketiciye çok görülmüş ve bütçe açıklarına kaynak olarak aktarılmıştır. Hükumet geçim sıkıntısından başını kaldıramayan seçmen kitlesi oluşturmak arzusunu yaptığı zamlarla göstermiş, kendisine yıllardır destek ve yetki veren seçmene pahalı hayat oluşturmakla kendi kaderini ve ömrünü belirlemiştir.’’ |
19.07.2009 |
İşçiyle yeni kriz kapıda |
HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, işçi kesiminin itirazlarına rağmen Alt İşverenlik Yönetmeliği’ni yürürlükten kaldıracak yeni bir yönetmelik hazırladığını belirterek, ‘’Çalışma hayatının esasını oluşturan yasalarda bu tür emrivakilerle karşı karşıya bırakılmayı doğru bulmuyoruz’’ dedi. Uslu, yaptığı yazılı açıklamada, Alt İşverenlik Yönetmeliği ile ilgili çalışmanın, yeni bir krize zemin hazırladığını savundu. Uslu, şöyle devam etti: “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işçi kesiminin itirazlarına rağmen Alt İşverenlik Yönetmeliği’ni yürürlükten kaldıracak yeni bir yönetmelik taslağı hazırlıyor. Çalışma hayatının esasını oluşturan yasalarda bu tür emrivakilerle karşı karşıya bırakılmayı doğru bulmuyoruz. Sosyal tarafların itirazlarını dikkate almadan bir gece yarısı düzenlemesi ile yasalaştırılmak istenen özel istihdam bürolarına ödünç işçilik yetkisi veren tasarının Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmesinin ardından bakanlığın, şimdi de Alt İşverenlik (taşeron düzenlemesi) Yönetmeliği’ni yürürlükten kaldıracak yeni bir yönetmelik taslağını gündeme getirmesi, çalışma hayatında yeni bir kriz hazırlamaktadır.” |
19.07.2009 |
Faizlerin daha da inmesi gerekiyor |
DEVLET Bakanı Zafer Çağlayan, “Faiz oranı yüzde 8,25. Bana göre daha da inmesi gerekiyor. Merkez Bankası faiz politikası son aylarda toparladı” dedi. Çağlayan, düzenlediği basınla sohbet toplantısında, faiz oranları bakımından Brezilya ve Şili’yi incelediğini, Şili’de Merkez Bankasının faiz oranının yüzde 0,75 olduğunu öğrendiğini, iki ülkede de reel faizlerin yüzde 3’den az olduğunu bildirerek, şunları söyledi: ‘’Faiz oranı yüzde 8,25. Bana göre daha da inmesi gerekiyor. Merkez Bankası faiz politikası son aylarda toparladı. Daha gitmesi gereken çok yol var. Enflasyon rakamları ortada. Dünya küresel durgunluğun yaşandığı bir ortamda tabii ki bu faizler gerçeği yansıtmıyor. Merkez Bankası Para Politikası Kurulunun daha yapacağı, alacağı çok mesafe olduğu kanaatindeyim. Daha radikal düşüşler yapılır ve bu konuda da hiçbir menfi etkilenme olmayacağını gördük. Ben sayıları çok az olmakla beraber bazı firmaların bankalardan kullandığı spot kredilerin, yani 5, 10,15 günlük krediyi yüzde 12-13’ler mertebesinde aldığını biliyorum. Ama çok az bir miktar ve çok sağlam, çok özel, en ufak şekilde geri dönüşünde problem olmayacak müşteriler için bankalar bunu yapıyorlar.’’ Türk ticaret heyetinin Şili-Brezilya temaslarını değerlendiren Çağlayan, Güney Amerika’ya ilk defa bakan düzeyinde heyet geldiğini hatırlatarak, ‘’gezinin Şili ayağında çok önemli gelişmeler oldu. Şili’de 6 bakan ve Devlet Başkanı ile görüştük. Serbest ticaret anlaşması (STA) imzaladık. 15 firmamız 52 milyon 840 bin dolarlık bağlantı gerçekleştirdi’’ dedi. |
19.07.2009 |
Sabit telefonlarda numara taşınabilirliği 10 Eylül’de |
BİLGİ Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, şehir içi sabit telefon hizmetleri ile sabit telefonlarda numara taşınabilirliğinin 10 Eylülde başlayacağını ve şu ana kadar 5 işletmecinin numara almak için BTK’ya başvurduğunu bildirdi. Acarer, şehir içi telefon hizmetlerinin 11 Mayıs itibariyle rekabete açıldığını hatırlattı. Sabit telefon hizmetleri işletmecilerine 3 aylık geçiş süresi verildiğini ifade eden Acarer, “Şehir içi sabit telefon hizmetleri ile sabit telefonlarda numara taşınabilirliği 10 Eylülde başlayacak. Şirketler buna itiraz ediyorlar. Biz 3G’de de 3 aylık geçiş süresi koyduk. Herkes eşit başlasın istedik. Eğer işletmecileri sabit telefon hizmeti verme konusunda serbest bıraksaydık, operatörün biri alıp başını gidecekti” dedi. Türk Telekom dışında milletler arası ve şehirlerarası sabit telefon hizmeti vermek için lisans alan firma sayınının daha önce 32 olduğunu belirten Acarer, şehir içi sabit telefon hizmetinin rekabete açılmasının ardından lisans alanlarla bu sayının 50’ye çıktığını söyledi. Acarer, bu işletmecilerin artık “sabit telefon hizmetleri işletmecisi” olarak tanımlandığını söyledi. |
19.07.2009 |
TOKİ’den krize karşı yatırım atağı |
TOPLU Konut İdaresi (TOKİ), emlak piyasasındaki durgunluğa ve küresel krizle ilgili belirsizliklerin devam etmesine karşın, yatırımlarını geçen yıldan da hızlı bir şekilde sürdürüyor. TOKİ’den verilen bilgiye göre, bu yılın Ocak - Haziran döneminde, 1,8 milyar liralık yatırımı öngören ihale yapıldı ve 28 bin 91 konutun da yapımına başlandı. İdare, geçen yıl, toplam 3,9 milyar lira tutarında yatırımı öngören ihale yapmış, 55 bin 114 konutun da yapımını başlatmıştı. Eylül sonuna kadar yaklaşık 18 bin konutu kapsayan 64 ihale için gün belirlendiğini bildiren yetkililer, şu bilgiyi verdi: ‘’İhalesi yapılan konutların genelde 2 ay içinde inşaatına başlanıyor. Dolayısıyla bu gün içinde 46 binden fazla konutun yapımına başlanacağı kesinleşti. Eylül ayından sonra yapılacak ihalelerle bu sayı 50 binin üzerine çıkar. Bu yıl konut yanında, hastane, okul inşaatlarına ağırlık veriyoruz. Buna karşın bu yıl, geçen yılın tamamında başlatılan konuttan daha fazla konutu başlatacağımızı öngörüyoruz. Bu yıl yapılan konutların hemen hemen tamamı sosyal konut. Yıl sonu itibariyle 400 bin konuta ulaşacağız. Krize rağmen çalışmalarımızı hızlandırdık.’’ |
19.07.2009 |
Garipoğlu’nun 70 şirketi TMSF’de |
GARİPOĞLU Grubunun daha önce Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ile imzaladığı protokol hükümlerine aykırı girişimlerde bulunması sebebiyle, Gruba bağlı 70 şirketin temettü hariç yönetim ve denetimlerinin TMSF’ye devredildiği bildirildi. TMSF’den yapan yazılı açıklamada, TMSF uzmanları tarafından Grubun protokol hükümlerine aykırı olarak tesbit edilen bazı faaliyetlerine yer verildi. Açıklamada, şöyle denildi: “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun bilgisi dışında muhtelif aynı faaliyet konularında yeni firmalar kurmak ve yeni firmalara ortak olmak, bazı firmalarda yapılan ortaklık değişikliklerinden ve varlık/şirket devirlerinden Kurumu haberdar etmemek ve gayri faal durumda olduğu yönünde bilgi verilen bazı firmaların esasen gayri faal olmadıklarının anlaşılması, çeşitli ticarî faaliyetlerinin mevcut olduğunun ortaya çıkmış olması, ayrıca Kurumun bilgisinden saklanmak suretiyle yurt dışında ticarî faaliyet gösteren şirketlerin tesbit edilmesi. Protokole aykırı olduğu tesbit edilen bu gerekçeler yanında, TMSF tarafından satışa sunulan varlıkların satış süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yönetilmesi bakımından ve borçlu grubun gelecekteki ödeme kabiliyetini azaltmaya yönelik girişimlerinin engellenmesi için şirketlerin yönetim ve denetimleri devralınmıştır.” |
19.07.2009 |
“Acarkent” kararı Yargıtay yolunda |
ÇEVRE ve Orman Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğünün, Acarkent’in yapıldığı alanın özel orman olarak belirtilmesine ilişkin yerel mahkeme kararını Yargıtay’da temyiz edeceğini bildirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Orman Genel Müdürlüğünce Acarkent’teki 1822 gayrimenkulün tapularının iptali talebiyle açılan dâvânın Beykoz I. Asliye Hukuk Mahkemesinde karara bağlandığı hatırlatıldı. Açıklamada, yerel mahkemenin, dâvâlı şirketin talepleri doğrultusunda “Saip Molla Çiftliği’ne konulan özel orman şerhinin kaldırılmasının yok sayılmasına ve niteliğinin yeniden özel orman olarak belirtilmesine, yüzde 6’lık izin sahası dışında kalan kısma yönelik olarak men’i müdahale, kal ve diğer talepler için açılan dâvânın husumet ebebiyle reddine, tapu sicil kayıtlarında özel ormanın tamamı üzerinde kurulan kat mülkiyetine yönelik işlemin iptali için açılan dâvânın reddine karar verdiği” belirtildi. Gerekçeli kararın henüz yazılmadığı ifade edilen açıklamada, gerekçeli kararın tebliğinin ardından, Orman Genel Müdürlüğü tarafından kararın temyizi için Yargıtay’a başvurulacağı kaydedildi. |
19.07.2009 |
Kamuda 74 engelli istihdam edilecek |
KAMU kurum ve kuruluşları, engelli personel istihdam etmek için sınav açacak. Sınavı kazanan 74 engelli, çeşitli kurumlarda istihdam edilecek. Başta Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü olmak üzere birçok kuruma, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 53. maddesi gereğince sınavla “en az yüzde 40 engelli” personel alınacak. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, mühendis ve mimar kadrolarına 34 engelli alacak. En az yüzde 40 engellilik oranına sahip adayların, lisans mezunu olması gerekiyor. Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğünde memur olarak çalışmak isteyen engellilerde, üniversitelerin iktisadî ve idarî bilimler, iktisat, siyasal bilgiler ve denkliği kabul edilen fakülte ve yüksekokullardan mezun olma şartı aranıyor. Başvurularını kurumlara yapacak adayların sınav giriş yerleri, tarihi ve saati de sınav giriş belgelerinde belirtilecek. Engelli adaylar, başvurularını 27 Temmuz-10 Ağustos tarihleri arasında yapabilecek. |
19.07.2009 |
Üstün Hizmet Ödülü onuru |
TÜRKİYE'nİn tanıtımına katkı sağlayan, toplumun refahı, mutluluğu ve sosyal gelişimi için hizmetlerde bulunanlara TBMM Üstün Hizmet Ödülü verildi. Ödüle lâyık görülenlerden Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, yaptığı açıklamada, mikrokredi uygulamasına 2003 yılında Diyarbakır’da 6 kişiyle başladıklarını bugün ise 33 ilde 25 bin kişiye 31 milyon TL kredi verdiklerini dile ge-tirdi. Yarım asırlık edebiyat hayatında, 20’si deneme, 12’si öykü olmak üzere 30’u aşkın kitap yazan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Çankaya Sofrası’nda ağırlanan Rasim Özdenören’e, Türk fikir dünyasına yaptığı katkılar dolayısıyla TBMM Üstün Hizmet Ödülü verildi. Türkiye’ye en fazla turist getiren Türk tur operatörü Öger Tur’un sahibi Vural Öger, aynı gün hem TBMM Üstün Hizmet Ödülü hem de Avrupa Parlamentosu Onur Ödülü aldı. |
19.07.2009 |
İki otobüs çarpıştı: 37 yaralı |
ÇANKIRI'NIN Ilgaz ilçesinde, iki yolcu otobüsünün çarpışması sonucu, 1’i ağır 37 kişi yaralandı. İstanbul’dan Samsun’a giden İbrahim Aslan’ın (58) kullandığı 55 FL 668 plakalı yolcu otobüsü ile Mehmet Karakuzu (57) yönetimindeki 34 DH 6371 plakalı yolcu otobüsü, Ilgaz E-80 kara yolunda sabah saatlerinde çarpıştı. Kazada, otobüs şoförleri Aslan ve Karakuzu ile birlikte, otobüslerde bulunan yolculardan Cansu Hünerci, Suzan Hünerci, Zeliha Hünerci, Cavidan Hünerci, Necmiye Semiz, Eray Demir, Safiye Demir, Yüksel Demir, Osman Keleş, Vefa Sarıoğlu, Kamil Duran, Zeynep Okuyucu, Bahri Okuyucu, Güllü Okuyucu, Havva Okuyucu, Hakkı Keleş, Gülay Çalışkan, Muhammet Bilgiç, Merve Öztürk, Hanife Özkaya, Aylin Var, Emine Irmak, Zehra Nur Irmak, İbrahim Aslan, Aykut Armağan, İshak Kurtaran, Gülten Dilek Kurtaran, Salih Kerem Kurtaran, Emine Cihan, Seçgin Güler, Çağla Deste Güler, Ayşe Küçükoğlu, Yücel Karaca, Fatma Gümüş ve Nazlı Girgiç, yaralandı. Yaralılar, Çankırı Devlet Hastanesi ve Özel Karatekin Hastanesi’ne kaldırılırken, durumu ağır olan Nazlı Girgiç’in Samsun Devlet Hastanesi’ne sevk edildiği bildirildi. |
19.07.2009 |
YÖK’e 2 yeni üye |
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamada, Gül’ün, YÖK üyeliklerine, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Soysal ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’i seçtiği bildirildi. CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, boşalan YÖK üyeliklerine seçim yaptı. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamada, Gül’ün, YÖK üyeliklerine, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Soysal ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’i seçtiği bildirildi. |
19.07.2009 |
Kutan: Ergenekon savcıları katiyen değiştirilmemeli |
sAADET Partisi eski Genel Başkanı Recai Kutan, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) geciken yaz kararnamesi ile birlikte gündeme gelen Ergenekon savcılarının yerinin değiştirileceği konusunda, savcıların yerlerinin katiyen değiştirilmemesi gerektiğini söyledi. Bursa’da partisinin il teşkilatı tarafından Devlet Su İşleri tesislerinde düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kutan, HSYK’nın yaz kararnamesinin gecikmesi sebebiyle ortaya çıkan tartışmalara katıldı. Kutan, Ergenekon savcılarının yerinin değiştirilmek istendiği yönünde basında çıkan haberleri hatırlatarak, böyle bir uygulamanın son derece yanlış ve Anayasaya da aykırı olacağı görüşünü dile getirdi. Recai Kutan, şöyle konuştu: “Ergenekon davasının her halükârda sonuçlanması Türkiye için yeni ve güzel bir imkândır. Ülkenin de tekrar cuntalara muhatap olmaması, yolsuzluklara muhatap olmaması bakımından bu meselenin mutlaka sonuçlandırılması lazım. Şimdi bir ekip bunu incelemeye başlamış. HSYK, bunların yerini değiştirecek gibi bir niyet basında yer aldı. İnşallah yanlıştır, yanlış olduğu şuradan da belli. Adalet Bakanlığı’nın bu konuda yaptığı açıklama var. Dolayısıyla biz diyoruz ki bu fevkalâde yanlış olur. Katiyen bir değişiklik olmamalı. Ve mevcut olan hakim ve savcı kadrosu aynen korunmalıdır.” |
19.07.2009 |
3. iddianame tamamlandı |
‘Ergenekon’’ soruşturması kapsamında hazırlanan 3. iddianamenin yazımının tamamlandığı bildirildi. İddianamenin savcıların imza atmalarının ardından, hafta içinde Cumhuriyet Başsavcıvekili Turan Çolakkadı’ya sunulacağı kaydedildi. Eski Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin ile Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve bazı eski rektörlerin de ‘’şüpheli’’ olarak yer aldığı iddianamenin 1000 sayfanın üstünde olduğu belirtildi. 3. iddianamenin yazımı tamamlandı
"ERGENEKON" soruşturması kapsamında hazırlanan 3. iddianamenin yazımının tamamlandığı bildirildi. Edinilen bilgiye göre, soruşturmayı yürüten özel yetkili Cumhuriyet savcılarınca hazırlanan 3. iddianamenin yazım aşaması tamamlandı. İddianamenin savcıların imza atmalarının ardından, gelecek hafta Cumhuriyet Başsavcıvekili Turan Çolakkadı’ya sunulacağı kaydedildi. Eski Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin ile Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve bazı eski rektörlerin de ‘’şüpheli’’ olarak yer aldığı iddianamenin 1000 sayfanın üstünde olduğu belirtildi. |
19.07.2009 |
HSYK: Basındaki yorumlar bizi hedef gösteriyor |
HAKİMLER Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, kurulda yaz kararnamesiyle ilgili çalışmalar devam ederken bir kısım basında, çıkan yorumların kendilerini hedef gösterdiğini savundu. HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, yaptığı yazılı açıklamada, kurulda yaz kararnamesiyle ilgili ‘’çalışmalar devam ederken bir kısım basında, yasa gereği gizli olması gereken işlemler ve görüşmelerle ilgili yorum yapılması ve kurul üyelerini suçlayıcı ve hedef gösterir nitelikteki yayınlara yer verilmesinin üzüntüyle izlendiğini’’ belirterek, ‘’Kurulun yüksek yargıdan seçimle gelen üyeleri, yargı bağımsızlığının korunması, hakim ve savcılarla ailelerinin mağdur olmaması için her türlü gayreti göstermektedir. Kurulun yüksek yargıdan seçimle gelen üyeleri, yargı bağımsızlığının korunması, hakim ve savcılarla ailelerinin mağdur olmaması için her türlü gayreti göstermektedir’’ dedi. |
19.07.2009 |
İHL mezunlarına yurtdışında eğitim |
ÖNDER (İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği) ile Uluslararası Öğrenci Aktivitelerini Destekleme Derneği (WONDER) işbirliğinde, başarılı imam hatip lisesi mezunlarına yurtdışına eğitim fırsatı sunuluyor. 50 yıldır İHL öğrencilerin ve mezunlarına rehberlik eden ÖNDER, WONDER işbirliği ile başarılı olan İHL öğrencileri ile ilgili olarak bir mülâkat programı düzenliyor. Özellikle Avusturya, Romanya, Üsküp ve Saraybosna’da eğitim imkânlarının değerlendirileceği, öğrenciler ve velilerin bu konuda bilgilendirileceği mülâkatlar, 18–20 Temmuz tarihlerinde ÖNDER Genel Merkez’inde yapılıyor. WONDER Başkanı Yusuf Kara, yaptığı açıklamada, ÖSS’de bu yıl başarılı olan İHL’li öğrencilerin hâlâ katsayı mağduriyetiyle karşı karşıya kaldıklarını belirterek, mağdur öğrencileri yurtdışındaki üniversitelere yönlendirerek, bu okullarda desteklemeye devam ettiklerini bildirdi. İHL’lere olan ilginin her geçen yıl arttığını ifade eden Yusuf Kara, başörtülü oldukları gerekçesiyle üniversiteye giriş sınavı geçersiz sayılan öğrencilere yardım edip etmeyeceklerinin sorulması üzerine “Eğer lise başarı puanı yüksekse bu öğrencilerimizle de elimizden geldiği kadar ilgileneceğiz, çünkü bizim değerlendirme kıstaslarımız başarıya göre” dedi. Yusuf Kara, İHL mezunu olup da yurtdışında WONDER aracılığıyla üniversite okuduktan sonra mezun olan öğrencilerden de boşta gezen kimsenin olmadığını ve bu durumun kendilerini sevindirdiğini de ifade etti. |
19.07.2009 |
DUMANSIZ HAVA SAHASI GENİŞLİYOR |
Bugünden itibaren 5727 sayılı Kanun uyarınca konutlar hariç kapalı alanlarda sigara içilemeyecek. Eğlence hizmeti verilen işletmeler ve lokantalar dahil kamu ve özel hukuk kişilerine ait tüm binaların kapalı alanlarında tütün ürünleri tüketimi yasaklandı. 69 TL’DEN 5 BİN TL’YE KADAR CEZA
Yasağa uymayanlara 69 TL, uyarıya rağmen yükümlülüklerini yerine getirmeyen işletmelere 500 TL’den 5 bin TL’ye kadar idarî para cezası verilecek. Yere izmarit atanlar 25 TL, 18 yaşından küçüklere sigara satanlar da 120 TL para cezası ödeyecek. Bu arada, Türkiye Kahveciler, Kıraathaneciler Büfeciler Federasyonu, sigara yasağı için mahkemeye başvuracağını açıkladı.
TÜRKİYE, SİGARA YASAĞINA SAHİP ÇIKMALI
AKADEMİSYENLİĞİNİN yanında, çevreciliği ve sigara karşıtı kimliğiyle de tanınan Sigara ile Savaş Vakfı Onursal Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, bugün uygulamaya konacak sigara yasağını desteklediklerini belirterek, ‘’Sigaranın, öldürücülüğüyle nüfus kontrolünden başka hiçbir yararı yoktur, bu yasaya Türkiye sahip çıkmalı’’ dedi. Sigara ile Savaş Vakfı için yaptırılan bir kamuoyu yoklamasında Türk halkının yüzde 83’ünün sigara yasağını desteklediklerinin görüldüğünü bildiren Prof. Dr. Kural, şunları kaydetti: ‘’Afrika’da kapalı alanlarda sigara içirtmiyorlar. Bu anlamda Afrika’yı yakaladık. Avrupa’da, Amerika’da sigara yasakları yıllar önce başlamıştı. Bence bu yasağın uygulanmasında çok zorluk çekilmeyecek. Çünkü Vakfımız için bir araştırma şirketi tarafından yapılan araştırmada, bu yasaya yüzde 83 Türk halkı destek veriyor. Bu demek oluyor ki sigara içenlerde bu yasayı destekliyor. Bu güzel bir sonuç ve hedefine ulaşacak.’’
EKİPLER DENETİM YAPACAK
YASAĞA uymayanların, Sağlık Bakanlığınca 81 ilde görevlendirilecek toplam 4 bin 167 denetmenin yanı sıra fahri sigara müfettişleri ile de kontrol edeceklerini bildiren Prof. Dr. Kural, ‘’Fahri sigarayla mücadele müfettişleri devreye girecek, hiç beklenmeyen bir yerde fahri müfettişler yasağı delenlerin fotoğrafını çekerek Valiliğe bildirecekler. Sigara ile Savaş Vakfı olarak bize bildirilen şikâyetleri de inceleyip ilgililere bildireceğiz’’ dedi. Hiçbir yararı olmayan sigarayla mücadelede iyi bir adım atıldığını ifade eden Prof. Dr. Kural, şöyle konuştu: ‘’Sigaranın, öldürücülüğüyle nüfus kontrolünden başka hiçbir yararı yoktur, bu yasaya Türkiye sahip çıkmalı.’’ İstanbul Sağlık Müdürlüğünden yapılan açıklamada halka açık ortak kullanım alanlarında tütün ve mamullerinin kullanımının yeniden tanımlandığı yasanın uygulamaya gireceği ilk gün olan 19 Temmuzda denetim ekiplerinin de ilçeler bazında iş başı yapacağı kaydedildi. Açıklamada, ekiplerin Beşiktaş İlçe Kaymakamlığından saat 13.00, Güngören İl Sağlık Grup Başkanlığı’ndan saat 11.00, Bakırköy Kaymakamlığından saat 10.00 ve Beylikdüzü Sağlık Grup Başkanlığından saat 12.00’ den itibaren denetimlere başlayacağı belirtildi. |
19.07.2009 |
Dumansız günler başlıyor |
ŞANLIURFA İl Sağlık Müdürü Hasan Demir, sigara kullanımının salgın olarak nitelendirilebilecek düzeyde olduğunu vurguladı. Sigara yasağı ile ilgili düzenlenen basın toplantısında konuşan Demir, ülkemizde sigara kullanım yaşının 15 ile 49 yaş arasında yoğunlaştığını bildirdi. Türkiye’de ölümlerin yüzde 23’ü sigaradan kaynaklı hastalıklar sonucu gerçekleştiğini bildiren Demir, sigaranın doğum ve bebek üzerindeki olumsuz etkilerine de dikkat çekti. Sağlık Bakanlığınca yürütülen kampanyanın ana görevlerini, çocuk ve gençler başta olmak üzere bütün bireylerin sigara kullanımının önlenmesi, sigarayı bırakma girişimlerinin desteklenmesi ve pasif etkilenimin en aza indirilmesi olarak sıralayan Demir, tütünle mücadele çalışmalarının 12 yıldır devam ettiğini kaydetti. Yüzde 100 Dumansız Hava Sahası oluşturulması anlamında herhangi bir geçiş sürecine imkân verilmeyeceğini, Sağlık Bakanlığının ön gördüğü şekilde yasağın 19 Temmuz itibariyle uygulanacağının altını çizen Demir, bu kanunla birlikte; kahvehane, kafeterya, nargile içilen mekânlar, dernek ve vakıflara ait lokaller gibi eğlence hizmeti ve-rilen işletmeler ve lokantalar dâhil kamu ve özel hukuk kişilerine ait bütün binaların açık alanları, ikamete mahsus evler, kanunun istisna saydığı ve tütün ürününü tüketimine özel alan ayırabilecek yerler dışındaki alanlarda türün ürünü tüketiminin yasak olduğunu kaydetti. |
19.07.2009 |
ORMAN İŞÇİLERİNİ JANDARMA KURTARDI |
Kastamonu’da sel sularının ortasında mahsur kalan orman kesimi işçilerini jandarma ekipleri kurtardı. Kastamonu’nun Çatalzeytin ilçesi ve köylerinde 3 gündür aralıklarla devam eden yağış şiddetini arttırınca Akçay Deresi’nde sel meydana geldi. İnebolu’dan gelerek, Çatalzeytin ilçesi Epçeler Köyü Kılavuzlar mevkiinde orman kesim işi yapan 2’si çocuk 9 orman işçisi, bu sel sularının ortasında mahsur kaldı. İşçiler, jandarma ekiplerinin operasyonu ile kurtarıldı. İşçileri kurtarma çalışmalarında Çatalzeytin Kaymakam Vekili Abdulmuttalip Aksoy başta olmak üzere ilçe jandarma komutanlığı, Çatalzeytin Belediyesi, Orman İşletme ekipleri ve ilçe halkı seferber oldu. Uzun süreli uğraşlar sonucu kurtarılan işçiler, ilk tedavileri için Çatalzeytin Devlet Hastanesi’ne getirildi. Sağlık durumları iyi olan orman işçiler, ilk müdahale ve kontroller sonrası hastaneden taburcu edildi. Öte yandan Çatalzeytin’e bağlı Paşalı, Çağlar, Kayadibi, Kuşsökü, Hacıreis, Çatak, Kavakören ve Çubuklu köylerinde de aşırı yağış neticesinde heyelanlar meydana geldi ve sel yüzünden bazı evler zarar gördü. |
19.07.2009 |
DSİ: Felâketin sebebi dere yataklarına ev yapılması |
DEVLET Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü, Artvin’deki sel felâketinde yaşanan can ve mal kayıplarının önemli bir sebebi, dere yataklarına ve kıyılarına ev yapılmasının önüne geçilememesi olduğunu açıkladı. DSİ Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada basında çıkan haberlerde, felâketin bütün sorumluluğunun DSİ üzerinde olduğu iddialarına yer verildiği ifade edildi. Bentlerin yapımında kullanılan betonun, projesi gereği demirsiz olduğu belirtilen ve basında çıkan haberlere verilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ‘’Sel felâketinin sebebi, beklenmeyen miktardaki aşırı yağışlar ve gelen debinin 500 yıllık taşkın tekerrür debisinin üstünde meydana gelmesi olarak görülmektedir. Yukarı havzalarda yapılan ağaç kesimleri, yaz mevsimi olması sebebiyle zeminin kuru olması ve bundan dolayı gelen şiddetli yağışın toprak tarafından emilmeden direkt yüzey akışına geçmesi selin afete dönüşmesine sebep olmuştur. Sel felâketinde yaşanan can ve mal kayıplarının diğer önemli bir sebebi 9 Eylül 2009 tarihli Başbakanlık genelgesine rağmen dere yataklarına ve kıyılarına ev yapılmasının önüne geçilememesidir. Hal böyleyken, kurumumuzun yetki ve sorumluluk sahasına girmeyen, dolayısıyla müdahale edemediği bir sorun sebebiyle haksız yere suçlanması bu açıklamayı gerekli kılmıştır.’’ |
19.07.2009 |
Diyanet-Sen: Eğitimde fırsat eşitsizliği giderilsin |
TÜRKİYE Diyanet Ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen) Genel Başkanı Ahmet Yıldız, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın büyük haksızlığa sebep olan katsayı adaletsizliğine nihayet son verileceğini açıklamasının bu okullarda okuyan öğrenciler ve aileleri için büyük umut olduğunu söyledi. Bu yıl da ÖSS sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte Türkiye genelinde derece yapmasına rağmen istediği fakültelere giremeyen meslek lisesi öğrencilerinin yine mağduriyet yaşadığını vurgulayan Yıldız, YÖK’ün önümüzdeki hafta yapacağı toplantıda konuyla ilgili kararı almasını beklediklerini belirterek, şöyle konuştu: “Yıllarca çok başarılı öğrencilerin istediği bölümlere giremediği ve 28 Şubat sürecinin eğitim sistemimize en ağır yansımalarından biri olan kat sayı engeli bu ülke gençlerine yapılmış en büyük haksızlıklardan biridir ve demokrasimiz ve insan hakları adına büyük bir ayıptır. Her alanda olduğu gibi eğitimde fırsat eşitliği bütün gençlerimizin en doğal hakkıdır. Bu yönde atılacak her türlü olumlu gelişmeyi destekliyor, bir an önce gençlerimizin önünün açılmasını istiyoruz. Ülkemizdeki sorunların ana kaynağını oluşturan, eğitimde fırsat eşitsizliğinin giderilmesiyle sosyal barışın da gerçekleşeceğine inanıyoruz.” |
19.07.2009 |
Lise başvurularında tercih süresi uzatıldı |
MİLLî Eğitim Bakanlığı (MEB), Ortaöğretime Yerleştirme Puanlarına (OYP) göre tercih yapma süresini, yeni görev yerleri henüz belli olmayan hakim ve savcıların çocuklarının ve tercihini yetiştiremeyenlerin durumunu göz önünde bulundurarak 23 Temmuz 2009 Perşembe gününe kadar uzattı. MEB, daha önce fen, Anadolu, sosyal bilimler ve diğer bazı meslek liselerine öğrenci yerleştirmek amacıyla gerçekleştirilen ve ilköğretim 8. sınıf öğrencilerinin Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçlarının da katılarak hesaplandığı OYP’ye göre tercih yapma süresinin 17 Temmuz’da sona ereceğini duyurmuştu. Alınan bilgiye göre, bakanlık yeni görev yerleri henüz belli olmayan hakim ve savcıların çocuklarının ve tercihini yetiştiremeyenlerin durumunu dikkate alarak tercih süresini 23 Temmuz 2009 Perşembe gününe kadar uzattı. Tercihler, öğrenci velisi tarafından ‘’http:// www.meb.gov.tr’’, ‘’http://oges.meb.gov.tr’’ veya ‘’http://e-Okul.meb.gov.tr’’ adreslerinde yayımlanan tercih listelerindeki okulların tercih kodlarına göre bireysel olarak yapılacak. |
19.07.2009 |
Bayramiç’in eşsiz güzellikleri |
ne paha biçilebilir, ne de bir benzeri var. İnanılmaz güzelliklere sahip bir yapı; Çanakkale’nin Bayramiç ilçesindeki Hadimoğlu Konağı… Bayramiç’e yerleşen ve konağı inşa eden Mustafa ve Ahmet isimli iki kardeş Konya’nın Hadim kasabasından gelerek Bayramiç’te dabaklık (dericilik) yapmış dedelerimiz. İlçeye verdikleri güzel hizmetler ile kısa sürede zengin olan kardeşler Osmanlı hükümetinden Bayramiç Sancaktarlığını da almayı başarmışlardır. Bayramiç’in uzun süre sancaktarlığını yapan “Hadimoğulları”nın bu eşsiz tavan süslemelerine ve yapı karakterine sahip konağının bir başka yerde benzerine rastlamak mümkün değil. Günümüze iyi bir durumda gelmiş Türk Sivil Mimarisi örneklerinden biri de olan Hadimoğlu Konağı; dış görünümü, çeşme ve duvar yan oda-bitişik oda tarzı ile adeta bir külliyeye de benzemekte… Konak; iki katlı olup, haremlik ve selâmlık bölümlerinden oluşmaktadır. “Hadimoğlu Konağı”nın batıdaki cephesi büyük boyutlu kesme taşlardan ve penceresiz yapılmış 17. yüzyılda Konya’nın Hadim kasabasından gelerek, Bayramiç’e yerleşen Mustafa ve Ahmet isimli bu iki kardeşin Çanakkalelilere sancaktarlık ve minnet borcu edası olarak miras kalmıştır. Hadimoğlu Konağı’nın inşasında, Bayramiç ilçesine 14 km. uzaklıkta yer alan Kurşunlu Tepe üzerinde Skepsiz Antik şehrinden getirilen mimarî parçalar da malzeme unsuru olarak kullanılmıştır. Konağın iç ve dış cepheleri tamamen büyüleyici İstanbul konakları tarzındaki tavan ve taban; resim, alçı süsleme ve ahşap oymalarla tezyin edilmiştir. Varislerden hazineye devredilen konak; 1996 yılında Bayramiç Kaymakamlığına tahsis edilmiş, “Türk Evi-Etnografya Müzesi” olarak da gelecek nesillerin hizmetine bırakılmıştır. XVIII. yüzyıl Osmanlı konaklarının en mütevazî ancak “gizli gösteriş”e sahip en ilginç örneklerinden sayılan Hadimoğlu Konağı’nın, Topkapı Sarayı’nın saray karakterinden şaşırtıcı izler taşıdığı da kabul görmektedir. Müzede; Bayramiç ve çevresindeki köylerden toplanan etnografik eserler teşhir edilmektedir. Bir ikindi namazı sonrası Bayramiç Ulu Cami önündeki çınarların altında nefis demli çaylar içildikten sonra ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Kazdağı’na varıp bir güzel tefekkür ettikten sonra döndüğünüzde de Konağı gezebilir ve meşhur Bayramiç tahin helvasından eşe-dosta hediye alabilirsiniz. Bayramiç’in Evciler Köyünden sonra varılır Kazdağına… Göğü delen uzun çam ağaçları, gürül gürül akan soğuk suları ve birbirini takip eden şelâleleri ile bir başka güzelliğe sahip Ayazma mesiresi Bayramiç’e bakan Kazdağı tarafındadır. Dağın arka yamaçları Edremit Körfezine bakar ve meşhur “Hasan Boğuldu Şelâlesi” burada yer alır. Kazdağı, Ayazma’da o kadar farklı akarlar vardır ki tarifi mümkün değildir. Bu akarların, “obruk” denilen mağara çeşitleri, yer altı zikirhaneleri gibi farklı nidalarla su sesleri içinde ibadet vecdi gösteriyorlar. Yüksekliği 1700 metreyi geçen Kazdağı görülmeden bilinmez. |
MEHMET KAPLAN / ÇANAKKALE 19.07.2009 |
‘Cadı çocuklar’ kurtarıldı |
ANGOLA’DA “cadı’’ oldukları gerekçesiyle bir eve kapatılan 29 çocuğun kurtarıldığı bildirildi. Polis yetkilileri, özel güçleri olduğunu savunan bir dinî lidere ait evde cadı oldukları suçlamasıyla tutulan 29 çocuğun kurtarıldığını açıkladı. Grubun liderinin, polis tarafından sorgulandığı belirtildi, ancak daha fazla bilgi verilmedi. Ayrıca Zaire bölgesindeki evde bulunan çocukların yanında 10 kadın ve 3 erkek de olduğunu yazdı. Geçen yıl da polis, iki ayrı dinî grubun aynı sebeple kapalı tuttuğu 40 çocuğu kurtarmıştı. |
19.07.2009 |
Çocukların ilgisi Hacivat-Karagöz’le camilere çekiliyor |
İZMİR’İN Karşıyaka Müftülüğü, yaz kurslarını teşvik etmek ve çevre sakini çocukların ilgisini camiye çekmek için Hacivat-Karagöz oyunu oynattı. ‘Karagöz’ün yazıcılığı’ adlı Hacivat-Karagöz gölge oyunu şu ana kadar ilçede dört camide bini aşkın çocuk için sahneye konuldu. Örnekköy semtindeki Hacı Ali Gültekin Camii’ndeki programa katılan Karşıyaka İlçe Müftüsü Hamdi Gevher, “Bunu çevredeki çocuklarımızın ilgisini camiye çekmek ve Yaz Kur’ân-ı Kerim okuma kurslarına katılanlara mükâfat için yaptık.” dedi. Müftü Gevher çocukları eğlendirerek öğretmek istediklerini belirterek, “İlçeyi dört bölgeye ayırdık. Yaz kurslarına katılanları mükâfatlandırmak ve çevre sakini çocukların ilgisini camiye çekmek için Hacivat-Karagöz oynatıyoruz. Dört bölgedeki camilerde gösterim yapıldı. Bugünkü gösterime 8 caminin çocukları dâvet edildi.” şeklinde konuştu. Hacivat-Karagöz gösterimini sunan sanatçılar Ayhan Leylek ve Gülsüm Leylek çifti ise, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak çalıştıklarını belirterek, oyunu 1989 yılından bu yana değişik yerlerde sahnelediklerini söyledi. |
19.07.2009 |
Endeavour hedefine ulaştı |
UZAy mekiği Endeavour’un Uluslararası Uzay İstasyonu’na (UUİ) ulaştığı bildirildi. Endeavour’ın, iki günlük yolculuğun ardından TSİ 20.47’de bir buçuk haftalık görev için istasyona kenetlendiği belirtildi. Mekiğin istasyona kenetlenmesiyle, aynı anda bir istasyonda 13 astronot bir araya geldi. Bu, aynı anda bir istasyonda bir araya gelen en büyük astronot grubunu oluşturdu. İki ekip, gemilerin kapılarının açılmasının ardından yüz yüze görüşecek. Endeavour’un mürettebatı, Japonya’nın yer yörüngesinde yapımı süren UUİ’de bir milyar dolarlık büyük Kibo (Ümit) laboratuvarının üçüncü ve son bölmesi ile platformunu monte edecek, UUİ’nin güneş paneli akülerini yenileyecek. Mekiğin 31 Temmuzda dünyaya dönmesi bekleniyor. |
19.07.2009 |
UUİ’nin yörüngesi yükseltilecek |
AMerİkan uzay kurumu NASA, Endeavour uzay mekiğinin kenetlendiği Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (UUİ) yörüngesini, başıboş dolaşan bir atığa çok fazla yaklaşmaması için dikkatlice yükseltecek. NASA, popüler mikro-blog sitesi Twitter’da yaptığı açıklamada, günlerdir başıboş dolaşan bu cismin varlığından haberdar olduklarını ve hiçbir endişeye yer bırakmadan bu manevranın dikkatlice yapılacağını belirterek, uzay mekiğiyle kenetli istasyonu 1 mil (1,6 km) kadar yükselteceklerini kaydetti. |
19.07.2009 |
Sıcakta serinlemenin sağlıklı yolu: Limonata |
HAVA sıcaklığının yüksekliğine bağlı insan vücudunun sıvıya olan ihtiyacın artması sebebiyle bol bol limonata içilmesi öneriliyor. Anadolu Üniversitesi Türk Mutfağı Araştırma ve Uygulama Birimi Müdürü Doç. Dr. Dündar Denizer, yaz günlerinde sıcaklıkların giderek yükseldiği, buna bağlı olarak da insan vücudunun sıvıya olan ihtiyacının arttığını söyledi. En sağlıklı içecek su olmasına rağmen insanların bazen gazlı içecekler, meyve suları, çay veya ayran da içmek istediğine işaret eden Denizer, limonata içilmesini önerdi. İştah açıcı, sindirimi kolaylaştırıcı, idrar sökücü özelliği bulunan limonun, damar sertliği ve tıkanıklığını önlemeye de yardımcı olduğunu belirten Denizer, limonatanın, sağlığa yararlı etkilerinin azalmaması için içine fazla şeker atılmaması tavsiyesinde bulundu. Denizer, 8 kişilik limonata tarifi ise şöyle yaptı: ‘’4 adet limon, her bardak için bir yemek kaşığı toz şeker, 2 litre ılık su ve süslemek için nane yaprakları gerekiyor. Limon kabuklarını rendeleyin ve şekerle en az otuz dakika ovun. Limonların suyunu sıkın ve ovulmuş limon kabuklarını, üzerine ilâve edin. Daha sonra 2 litre ılık suyu boşaltın ve şekerler eriyinceye kadar karıştırın. Buzdolabında birkaç saat bekletin. Özellikle bir gece beklerse daha lezzetli olur. Servis yapmadan önce de iyice karıştırın. Boş bir kaba süzün ve bardağa aktarın. Nane yaprakları ve varsa yeşil elma dilimleriyle süsledikten sonra servis edin.’’ |
19.07.2009 |