Haberler |
Mayıs’ta Afrika’ya ihracat arttı |
TÜRK ihracatçısı, küresel krizin etkisiyle Avrupa, ABD ve Rusya’ya yaptığı ihracatın düşmesi sonucu yeni pazar arayışlarını sürdürürken, yönünü krizden ‘’pek de yara olmayan’’ Afrika, Körfez ve Güney Amerika ülkelerine çevirdi. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret son 3 yılda 3 kat artış göstererek 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktı. Bu dönemde Türkiye’den Afrika’ya yapılan ihracat ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldi. Bu yılın Mayıs ayında Türkiye’nin ihracatı yaklaşık yüzde 40 azalmasına karşın, Afrika’ya yapılan ihracat yüzde 30’un üzerinde artış kaydetti. Yılın ilk 4 aylık döneminde Afrika’ya yapılan ihracatın tutarı 3 milyar 844 milyon dolar oldu. Bazı Türk firmaları Afrika pazarı sayesinde kriz döneminde ihracatını sürdürebilmeyi başarırken, bu kıt'a önümüzdeki dönemde Türkiye’deki bazı işletmeler için ‘’can suyu olmaya’’ devam edecek gibi gözüküyor. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral, Afrika pazarında yıllık yaklaşık yüzde 78 civarındaki istikrarlı büyümenin devam ettiğini, krizde birçok ülkede küçülme olmasına karşın Afrika’da böyle birşey yaşanmadığını ifade etti. Meral, ‘’Belki büyüme yüzde 5’ler civarına düşecek ama diğer gelişmiş ülkelerdeki gibi bir küçülmeye dönüşmüyor. Afrika ülkeleri giderek daha açık ekonomiler haline geliyor. Dünyada özellikle gıda ve tarımın önemli olmaya başladığı günümüzde bu Afrika daha da ön palana çıkıyor. Afrika’nın önemi ve alım gücü her geçen gün artıyor’’ şeklinde konuştu. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacminin gerek Afrika Açılımı projesi gerekse TUSKON’un düzenlediği Afrika Ticaret Köprüleri 3 yılda 3 kat artış gösterdiğini, 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktığını kaydeden Meral, Türkiye’nin Afrika’ya yaptığı ihracatın ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldiğini bildirdi. İhracatın ithalatı karşılama oranının da yüzde 60’dan yüzde 116’ya çıktığını, tarihinde ilk defa Türkiye’nin Afrika ile ticaretinde fazla verir hale geldiğini ifade eden Meral, ‘’Bu yılın Mayıs ayında Türkiye’nin ihracatı yüzde 40 küçülürken Afrika’ya olan ihracatımız yüzde 30’un üzerinde arttı. Bu çok ciddî bir makas mânâsına geliyor. Bu, Afrika’nın daha fazla odaklanılması gereken bir coğrafya olduğunu gösteriyor’’ diye konuştu.
‘’AFRİKA, DOĞRU BİR HEDEF’’ Rızanur Meral, Türkiye’deki mal arzı fazlasını eritmek için gelenekselin dışında yeni pazarlar bulunması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: ‘’30 milyon kilometre kare büyüklüğünde, 850 milyon insanın yaşadığı, bir trilyon dolarlık millî gelirin oluştuğu çok büyük bir coğrafyada neredeyse olmadığımızı gördük. Afrika ile tarihî, kültürel bağlarımız da vardı. Bunların da kullanılacağını düşünerek oraya odaklanma kararı aldık. Türkiye’nin pazarını çeşitleme fikrinden yola çıkarak, Avrupa’ya olan bağımlılığımızı da ihracatta azaltmamız gerektiğini düşünerek Afrika’ya odaklandık ve doğru bir hedef belirlenmiş olduğunu gördük. Şu anda çok sayıda ihracatçımız Afrika pazarı sayesinde krizin bu ağır döneminde işlerini ve iş yerlerini devam ettirme imkânına sahip oldu. Türk firmaları, Afrika’nın tanınmayan, bilmediğimiz ülkelerinden Türkiye’nin illeri gibi bahseder hale geldi. Artık bu kadar yakınlaştık. Afrika ülkelerinden mobilyaya, her türlü giyim eşyasına büyük talep olduğunu dile getiren Meral, Afrika’da beyaz eşya, ev tekstili ve işlenmiş gıdaya, gıda işlemeye yönelik ambalaj paketleme makinelerine ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Demirçelik, elektrikli makineler ve inşaat malzemelerinin ihraç edildiği Afrika’dan Türkiye’nin petrol, hammadde, altın, mineraller, yarı mamul maddeler aldığını anlatan Meral, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Afrika bizim için bir ihracat pazarı hüviyetinde. Bu pazarın sadece ithalatla büyümesi yeterli değil, aynı zamanda yerinde üretim de önemli. Oralarda üretim yaparak alım gücünü veya iş hacmini arttırmak lâzım. İhracat yapamadıkları için daha büyük oranda ithalat yapacakları kaynakları yok. Onun için pamuğun olduğu yerde tekstil sektörü işi yapmak, onların gıdalarını işlemek, oradaki keresteleri mobilyaya çevirip oradan dünyaya satmak lazım. Böylece Türkiye’ye daha büyük katma değer sağlama imkanı olabilir.’’ İstanbul / aa |
24.06.2009 |