22 Haziran 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Haberler

AMERİKA’DA RİSÂLE-İ NUR’A BÜYÜK İLGİ

Yaşayanlar ve tadanlar çok iyi bilirler. Gurbetteki dostluklar bambaşkadır. Dostunun acısını kendi acın; sevincini kendi sevincin; heyecanını kendi heyecanın olarak bilirsin.

İşte bu duygularla, Kuveyt’teki sevgili dostlarımızla beraber bir haftadır tatlı bir heyecan yaşadık. Ebeveyninin güzel ve nazik bir çiçek gibi üstüne titreyerek büyüttüğü ve İslâma hizmet için eğittiği sevgili Zehramız ile Prof. Süleyman Kurter’in oğlu İmran’ın düğününü yaptık. Allah iki gencimizi de mutlu edip anne ve babaları gibi İslâm hizmetinde istihdam etsin. Âmin. Oğlunun düğünü vesilesiyle 10 gündür Kuveyt’te bulunan Süleyman Kurter Ağabey ve muhterem eşi Havva Kurter ile röportaj yapmak istedim. Bu sebeple, oğlum Fatih’le beraber ailece ikamet ettikleri yere gidip kendileriyle görüştük.

Risâle-i Nurlarla ne zaman ve nasıl tanıştınız?

Risâle-i Nurları ağabeyim vasıtasıyla tanıdım. Yıl olarak zannedersem 1957 veya 1958 idi. Geredeli Durmuş diye tanınan bir asker, ağabeyime “Gençlik Rehberi”ni vermiş. Bu asker de, kitabı Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde görevli olan “İzmirli Süleyman İmre” diye bir zattan almış. Ağabeyim kitabı getirince, babamla beraber câmi imamına gidip kitabı gösterdik. O sıralar, halk arasında umûmi olarak kitap hususunda bir tedirginlik olduğu için, babam da elimizdeki bu kitabın ne tür bir kitap olduğunu öğrenmek istiyordu. Hoca, “Bediüzzaman zamanın yıldızıdır. Kitaplarını çekinmeden okuyabilirsiniz. Onun talebeleri biraraya gelerek bu kitapları okuyorlar. Astsubay Süleyman İmre, Kırıkhan’daki bir otel odasında toplanan bir gruba bu kitaplardan okuyarak ders yapıyor” dedi. Risâlelerle ilk tanışmam işte böyle oldu. Konya Maarif Kolejine giderken, tatillerde Kırıkhan’a döndüğümde Süleyman İmre’nin derslerini hiç kaçırmazdım. Daha sonraları Konya’daki derslere müdâvim oldum.

Amerika’ya niçin gittiniz?

1966 yılında kazanmış olduğum bir eğitim bursu sebebiyle Amerika’ya gittim. Üniversite eğitimimi Siyasal Bilimlerde tamamladım. Yüksek Lisansı Amerikan Dış Politikası; doktoramı da, Üstad’ın talebelerinden olan Bayram Yüksel Ağabeyin yönlendirmesiyle “Amerikan Eğitim Politikasında Azınlıkların Eğitim Hakkı” üzerine yaptım.

Meksika asıllı bir Amerikalı olan eşiniz Havva

Hanımla nasıl tanıştınız?

Eşimi, üniversitenin birinci yılındayken Amerika İslâm Talebe Birliği’nin bir teşkilât toplantısında gördüm. İlk anda Türk kızı olduğunu zannettim. Gurbette genç olarak yalnız olmak zordu ve tehlikeliydi. Bu yüzden, arkadaşlarımın tavsiyesi ve aramızda tavassut etmesi sonucunda birbirimizle tanıştık. Altı ay içinde de evlendik. Üniversite eğitimini beraberce yaptık. İslâmî hizmetlerimizi de beraberce yürüttük. İslâm Talebe Birliği, hizmet için Amerika’yı üç bölgeye ayırmıştı. Eşim Havva, 11 eyaletten oluşan Mid-West’in (Orta Batı) Kadınlar Kolu Başkanlığını yaptı.

Amerika’daki Nur hizmetlerinize nasıl başladınız?

İslâm Talebe Birliği Teşkilâtı içinde aktif görev aldığımız için seviliyor ve saygı görüyorduk. Yıl 1972 idi. Eşimle beraber, İslâmî çalışmalarımızı Risâle-i Nurlara hasretmenin zamanının geldiğine karar verdik ve Amerikan Nur Ensititüsü’nü (NIA) kurduk. 1974’de ise resmî olarak tanındık. İslâm Talebe Birliği içinde saygın bir yerimiz olduğundan ve Türkiye konusunda referans olarak gösterildiğimizden, bağımsız bir hizmet yapmamızdan dolayı Müslüman kardeşlerden olumsuz bir tepki almadık. Amerikan Nur Enstitüsü, Türk, Amerikan ve Latino asıllı arkadaşların bilfiil katkılarıyla Nur hizmetindeki çalışmalarına devam ediyor.

Milwaukee’deki ilk camiyi biz inşâ ettik. Şimdi de Nursî Camii inşaa etme projemiz var.

İki dershane açtık. Haftanın belirli günlerinde İngilizce ve Türkçe olarak hanımlara ve beylere dersler yapılıyor. Çocuklar için ise ayrıca ders yapılıyor. Üstad Bediüzzaman’ın biyografisini İngilizce’ye ilk defa biz tercüme ettik. Onlarca kütüphaneye biyografinin bir nüshasını hediye ettik. The Light (Nur) dergisini çıkardık. Kısıtlı imkânlarımızla Risâle-i Nurlardan istifadeyle hazırladığımız, Namaz, Sünnî-Şiî kardeşliği, Tevhid, Kur’ân-ı Kerim’de Hz. İsa, İncil Hz. Muhammed (asm) için ne diyor?, Kur’ân ve Barış, Mukaddes Kur’ân, Müslüman Olmak İçin Rehber adlı kitapçıkları İngilizce ve İspanyolca olarak bastık. Muhterem Şükran Vâhide’nin İngilizce Risâle-i Nur tercümeleri, İngiliz İngilizcesi. İngiliz İngilizcesindeki bazı kelimeler, Amerikan İngilizcesinde farklı mânâlar taşıyor. Bu yüzden Amerikan İngilizcesine tercüme edilmiş Risâlelere şiddetle ihtiyaç var. Prof. Hamit Algar, Ayetü’l-Kübra, Mu’cizât-ı Ahmediye, Haşir ve Tabiat Risâlelerini Amerikan İngilizcesine tercüme etmiş. Kısmet olursa İnşaallah; biz de, Risâle-i Nurları Amerikan İngilizcesine tercüme yapmak istiyoruz. Ve bunun hazırlıkları içindeyiz.

Tercüme konusu açılmışken, burada şunu ilâve etmek istiyorum: Amerika’da, Müslüman âlimlerin Fatiha tefsirlerini biraraya getiren bir çalışma vardı. Bu önemli çalışmayı yapanlar, ‘Üstad Bediüzzaman bu konuda ne söylüyor?’ diye bana geldiler. Elimin altında, Türkiye’de İngilizce Risâle-i Nur basan bir yayınevinin neşrettiği Fatiha Tefsiri kitapçığı vardı; onu vermek istedim. Vermeden önce kontrol edeyim dedim. Bir de baktım ki, kitapta önemli bir eksiklik var. Fatiha Sûresi’nin sonunda geçen “Dâllîn” ve “Mağdûbi Aleyhim” kelimelerinin tefsirine yer verilmemiş. Oysa; Üstad Hazretleri, Fatiha Sûresini tefsir ettiği kıymetli kitabı İşârâtü’l-İ’câz’da bu iki kelimeyi gayet beliğ bir şekilde tefsir etmiştir. “Dâllin”deki maksadın nifaka düşen bir takım Nasarâ olduğunu; “Mağdûbi Aleyhim”deki maksadın ise, ahkâmın terkiyle zulüm ve fıska düşen Yahudiler olduğunu beyan etmiştir. Böyle önemli bir nokta ihmal edildiği için kitabı veremedim.

Amerikalılar veya orada bulunan Müslümanlar Üstad’ı nasıl tanıyorlar?

Bediüzzaman ve eserleri büyük ilgi görüyor. İslâm Talebe Birliği 1979 yılında bir anket yaparak, asrımıza damgasını vuran üç İslâm mütefekkirinin belirlenmesini istemişti. Anket sonucuna göre belirlenecek olan mütefekkirler ve hizmet metodları hakkında bir konferans düzenleyecekti. Ankete katılanlar; Seyyid Kutub, Mevdûdi ve Bediüzzaman’ı gösterdiler. Bediüzzaman konusunu ben üstlendim. Bir kaç bin izleyicinin katıldığı konferansta, en çok Bediüzzaman ve onun hizmet metodu ilgi çekti. Öyle ki, Mehmed Fırıncı Ağabeyin göndermiş olduğu paralarla bastırmış olduğumuz İngilizce biyografiden 5 bin adet âdeta kapışıldı.

Bütün dünyayı sarsan 11 Eylül olayları Nur

hizmetlerini etkiledi mi?

Havva Kurter:

11 Eylül öncesinde İslâmî hizmetler çok daha rahat yapılıyordu. Bu olaydan sonra Müslümanlar arasında iki şekilde davranan oldu. Bir kısmı, bir elde “İncil” diğer elde “Kur’ân” tutarak ‘ikisi birdir’ dediler. Tabiî bu görüş yanlış. Kur’ân ve tahrif edilmiş İncil asla bir değil. 11 Eylül sonrasında Müslümanlığını gizlemek isteyen, hatta başörtülerini açanlar da oldu. Biz Nur hizmetkârları olarak korkmadan hizmetlerimize devam ettik.

Süleyman Kurter:

Çalışmalarımızın devam ettiğini gören İhvân-ı Müslimin ve Mevdûdi hizmet ekolünü takip eden bir kısım arkadaşlar, Amerikalılara İslâmı nasıl anlattığımızı müşâhede etmek için dershanemizde bir hafta kaldılar.

Bir çok anne ve baba; kendi vatanında veya halkı Müslüman olan ülkelerde yaşadıkları halde, çocuklarına İslâmî terbiye vermekte güçlük çekiyor. Siz Müslüman olmayan bir ülkede 4 erkek çocuğunu nasıl büyüttünüz? Onlara İslâmî terbiyeyi nasıl verdiniz?

Önce şunu söylemeliyim: Öncelikle; tevfik Allah’tandır. İkinci olarak; bu konuda eşim ve benim eğitmen olmamızın büyük rolü oldu. Biz çocuklarımızı dövüp bağırma ve ikrah yoluyla değil; İslâmî terbiye metodu olan ikna yoluyla terbiye ettik. Onlardan yapmalarını istediğimiz şeyi önce kendimiz yaptık. Onları, çok küçük yaştan itibaren hizmetlerimizin içinde bulundurduk. Konferansa, camiye giderken çocuklarımızı yanımızda götürdük. Müslüman olmayan çocuklarla karışmalarına engel olduk. Hatta Müslümanlar konusunda dahi seçici davrandık. Şuurlu Müslüman ailelerle görüştük; onların çocuklarıyla arkadaşlık yapmalarını sağladık. Çocukları gezilere götürüp beraberce eğlenmelerini sağladık... İslâmî konularda hiç taviz vermedik. Okula gittiklerinde; çocuklarımızın, beden eğitim dersi sonunda, çıplak olarak duşa giren talebelerle aynı duş yerine giremeyeceklerini okul idaresine bildirdik. Çocuklarımız için ayrı bir duş yeri tahsis edilmesini istedik. Okul idaresi bu isteğimizi yerine getirdi. Bizden sonra, bazı muhafazakâr Hıristiyan ve Yahudi aileler de aynı şekilde davrandı. Çocuklarımızın kızlarla çıkmasına izin vermedik. Büyüyünce, böyle bir şeyi kendileri de istemediler. Bunun yerine, onları genç yaşta evlendirdik. Biz üniversitede iken evlenmiştik. Oğullarımızın da üniversite eğitimlerini evli olarak devam ettirmelerini istedik. En geç evlenen 22 yaşındaki oğlum İmran oldu. Diğer üç oğlum 18-19 yaşlarında evlendiler.

Yeni Asya’nın Nur hizmetindeki yeri büyük

Son olarak Yeni Asya gazetesine ve

okuyucusuna neler söylemek istiyorsunuz?

BİZ Risâle-i Nurlar gibi paha biçilmez bir hazinenin üzerine oturmuşuz; kıymetini bilmiyoruz ve onu hakkıyla yayamıyoruz. Nur hizmetinde neşriyatın önemi çok büyük. Neşriyat, konferans ve seminer gibi zamanla sınırlı bir hizmet değil. Daima elin altında. Olayları Risâle-i Nur ışığında değerlendirmeye çalışan Yeni Asya’nın Nur hizmetindeki yeri büyük. Yeni Asya, Nur Talebelerinin gazetesidir. Onu destekliyoruz. Yeni Asya’da haftalık makaleleri yayınlanan üniversiteden öğrencim Robert Miranda’ya Türkiye’de yayınlanan gazetelerden yazı yazması için teklif geldiğinde bana danışmıştı. Ben de, “Sen Nurcuların gazetesinde yaz” dedim. Bunun üzerine Yeni Asya’da yazmaya başladı. Prof. Dr. Süleyman Kurter’in iletişim bilgileri: Risale USA 803 W Oklahoma Ave Milwaukee, Wisconsin 53215 Web Page: www.RisaleUSA.com e-mail: [email protected] [email protected] [email protected]

SUNA DURMAZ

22.06.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Başlıklar

  En fazla mahkûm Türkiye’de

  Darbe anayasası tümden değiştirilsin

  TÜKETİCİ BENZİNDE İNDİRİM BEKLİYOR

  TESK: Teşvikten esnaf ve sanatkâr yararlandırılmıyor

  ŞEHİTLİKTE BURUK BABALAR GÜNÜ

  LPG tüketiminde düşüş

  Muradiye’de, ev ve işyerlerini su bastı

  Kriz, bankacıları da vurdu

  KOBİDER: IMF ile anlaşma yapılmasın

  17 kaçak yakalandı

  Erzincan’da 33 kilo eroin ele geçirildi

  İlk çeyrekte 10 milyon ton çimento üretildi

  Müstehcen reklâmlara karşı imza kampanyası

  Artık barış ve birlik içinde yaşayalım

  Mevsimlik tarım işçileri için rapor

  11 öğrenci kazada öldü

  El yapımı mayın ve mühimmat ele geçirildi

  Bor gübre üretimi başladı

  Köprü ve otoyollar para bastı

  FSM Köprüsü 40 gün üç şerit

  Din eğitimindeki yasaklar sosyal tahribatı arttırdı

  Mülteciler piknikte buluştu

  Keneden korunmak için tavuk besliyorlar

  Sünnetten önce boğaz keyfi

  Çağırıcı, yılın ilçe belediye başkanı

  14 yıldır bitirilemeyen fakülte, 7 ayda tamamlandı

  AMERİKA’DA RİSÂLE-İ NUR’A BÜYÜK İLGİ

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.