Bugün, “dayatılan gündem”in dışında “Türkiye’de ve dünyada bunlar da oluyor?”la ilgili birkaç not aktarmak istiyorum.
İlk notumuz düşüncenin önünde engel olan meşhur 301. madde ile ilgili olacak.
TCK’nın 301. maddesine ilişkin AKP’nin hazırladığı değişiklik tasarısı bir türlü Meclis gündemine gelmezken mahkeme kapılarını aşındıranların sayısının arttığı ortaya çıktı. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, 2007 yılında bu madde sebebiyle mahkemelerde görülen dava sayısı 744, hakkında dava açılan sanık sayısı ise bin 189…
Hükümet yetkilileri yurtdışına çıktıklarında acilen gündeme getirileceğini söylüyorlar. Nitekim, Başbakan İsveç’e yaptığı resmî ziyarette de maddesinin en kısa sürede değiştirileceğini tekrarladı. Şimdi bir kararlılık görülüyor. Yürürlüğe girdiği Haziran 2005’ten beri değiştirilmesi gündemde olan ve hükümetin her ortamda “kısa zamanda değiştirilecek” dediği 301. madde artık düşüncenin önünde engel oluşturmayacak şekilde değiştirilmeli… Hatta tümden kaldırılmalı. Ve de zihniyet değişimi ile birlikte…
* * *
Şöyle bir haber dikkatimizi çekti: “Müslümanların sayısı ilk kez Katolikleri geçti…”
Vatikan’ın yayın organı Osservatore Romano gazetesinde yayınlanan istatistiklere göre dünya nüfusunun yüzde 17.4’ü Katolik iken, Müslümanların oranı yüzde 19.2 olarak hesaplandı. Araştırmayı yapan Rahip Vittorio Formenti, “Dünya nüfusundaki artışla, Katolik nüfusundaki artış oranı aynı. Ancak Müslüman aileler daha çok çocuk yapıyor” demiş.
Formenti, Müslüman sayısındaki artışı sadece nüfusa bağlayarak eksik söylemiş. Sayı, her gün İslâmı kabul ederek hidayete erenlerin sayesinde bu kadar çok artıyor.
Hem Bediüzzaman demiyor mu: “Ümitvâr olunuz; Şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sadâ İslâm’ın sadâsı olacaktır…” diye.
* * *
Şu anda Türkiye’nin birinci gündem maddesi AKP hakkında Anayasa Mahkemesi’nde açılan kapatma davası. Salı günü partilerin grup toplantıları vardı. Erdoğan’ın ne söyleyeceği merak ediliyordu.
Erdoğan gelmeden önce, partinin yöneticileri ile davayı konuşuyoruz. Partinin güçlü ismi Dengir Mir Mehmet Fırat sorulara hep kısa ve esprili cevaplar veriyordu. Bir soruya ise “Başbakanı tanıyorsunuz değil mi? Hani uzun boylu, bıyıklı… İşte sorunuzu ona sorun…” derken tebessüm ediyordu, ancak cevabının altında başka şeyler gizli gibiydi. Peşinden grup salonuna girdiğimizde milletvekillerinin yüzlerindeki hüzün ve şaşkınlığı gördük, çaktırmamaya çalışsalar da…
* * *
CHP Anayasa Mahkemesi’nin yolunu çok seviyor. Neredeyse hükümetin her çıkardığı değişikliği mahkemeye taşıyor. Buna göre, AKP iktidarında 119 kez iptal davası açtı. 44 kanun iptal edildi. 6 yürütmeyi durdurma kararı çıktı. CHP’nin iptali veya yürütmesinin durdurması için yaptığı başvurulardan 44 tanesi ise görüşülmeyi bekliyor. Başörtüsü yasağını kaldıran Anayasa değişiklik teklifi de bekleyenler arasında. Görüleceği gibi CHP mahkemeden boş dönmüyor. Böyle olunca da her yasayı mahkemeye götürüyor. Anayasa Mahkemesi de kararını veriyor. Ne demek istediğimiz anlaşıldı sanırım…
* * *
Son notumuz da Meclis’te görüşmeleri süren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Tasarısı ile ilgili… Tasarı gündeme geldiğinden beri çalışanların temsilcileri tarafından sert bir şekilde muhalefet ediliyor. Görüşmeler neticesinde çalışanların lehine bazı iyileştirmeler yapıldı ancak bu kadar değişiklik çalışanları pek memnun etmedi.
Tasarının muhtevasına girmek istemiyorum. Ancak bir konu var ki, o da bizi yani “gazeteciler”i ilgilendiriyor. Affınıza sığınarak haberdar edelim okurumuzu.
Gazeteciler de, artık yıpranma payı olarak bilinen fiilî hizmet zammından yararlanamayacak. Tasarı tepkilere rağmen Meclis’ten geçti. Hafta sonu, bayram tatili ve mesai saati olmayan gazeteciler artık ‘yıpranma payı’ndan yararlanamayacak!
06.04.2008
E-Posta:
[email protected]
|