Avusturya'da, aşırı sağcıların cumhurbaşkanı adayı Norbert Hofer, cumhurbaşkanı olması halinde başörtülü birisini bakan veya yargıç olarak atamayacağını söyledi.
Hofer, devlet televizyonu ORF'ye yaptığı açıklamada, 24 Nisan'da yapılacak seçimlerde cumhurbaşkanı olması halinde başörtülü kadınları bakan veya yargıç olarak atamayacağını açıkladı.
Başörtüsü veya burkayı "kadına baskı" olarak gördüğünü belirten Hofer, "Bana göre burka kadına baskının sembolüdür ve aynı şekilde başörtüsü de" ifadelerini kullandı. Yasağın sadece kamusal alanda uygulanacağına işaret eden Hofer, "Birisinin evinde ne yaptığı başka bir meseledir" dedi.
Küçükgöl: Hofer'in açıklamaları 'çok ucuz bir polemik'
Avusturya'da başörtülüler, siyasi partiler tarafından aday gösterilmiyor. Ülke siyasi tarihinde bugüne kadar başörtülü milletvekili olmadı. İnsan Hakları aktivisti Dudu Küçükgöl, yaptığı açıklamada, Hofer'in açıklamalarını "çok ucuz bir polemik" olarak nitelendirdi. Küçükgöl, "Başörtülü kadınlar işe alınmazken, sokaklarda sözlü ve fiili saldırılara uğrarken, milletvekili, bakan veya yargıç olmayı bırakın devlet memuru bile yapılmıyor. Nasıl bakan veya yargıç olabilecekler? Bunu anlayamıyorum. Eğer gerçekten bir şeyler yapmak istiyorlarsa başörtülü insanların uğradığı ayrımcılığı sonlandırmak için yapsınlar" diye konuştu.
'Kamusal alanda başörtüsü yasağı yasal düzenlemelere aykırı'
Anayasa hukuk uzmanı Bernd-Christian Funk, cumhurbaşkanının kadınları başörtüsünden dolayı bakan veya yargıç olarak atamayı reddetmesinin "yasa dışı" olduğunu ifade etti. Hükümetin başörtüsü yasağı girişimini Anayasa Mahkemesinin reddedeceğini belirten Funk, "Kamusal alanda başörtüsü yasağı, başta din özgürlüğü olmak üzere birçok yasal düzenlemeye aykırı" ifadesini kullandı.
Aşırı sağcı Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) Genel Başkanı Heinz-Christian Strache, kamusal alanda başörtüsünün yasaklanmasını savunuyor.
Avusturya'da 24 Nisan'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için 9 aday yarışıyor. Kamuoyu yoklamalarına göre hiçbir adayın birinci turda yüzde 50'nin üzerinde oy alması beklenmiyor.
Bediüzzaman; birinci 'Avrupa'yı övüyor, ikinci 'Avrupa'yı tokatlıyor
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/bediuzzaman-birinci-avrupa-yi-ovuyor-ikinci-avrupa-yi-tokatliyor_385940
Risale-i Nur'da 'Avrupa' kavramı
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/risale-i-nur-da-avrupa-kavrami_368418
Bediüzzaman ikinci Avrupa’yı niçin tokatlıyor?
http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/bediuzzaman-ikinci-avrupa-yi-nicin-tokatliyor_364708
2. Avrupa’ya karşı Müslüman-Hıristiyan ittifakı
http://www.yeniasya.com.tr/kazim-gulecyuz/2-avrupa-ya-karsi-musluman-hiristiyan-ittifaki_369068
Avrupa ikidir; biri adalete hizmet ediyor
http://www.yeniasya.com.tr/risale-i-nur-dan/avrupa-ikidir-biri-adalete-hizmet-ediyor_315654
Birinci Avrupa'dan, ikinci Avrupa'ya ders: Kilise, kapılarını Müslümanlara açtı
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/birinci-avrupa-dan-ikinci-avrupa-ya-ders-kilise-kapilarini-muslumanlara-acti_390813
İsevîler ve Musevîler ehl-i necat olabilir mi?
http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/iseviler-ve-museviler-ehl-i-necat-olabilir-mi_367557
İman etmemiş ama iyilikte hissesi ziyade olan kimse 'Cennet'e gidebilir mi?
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/iman-etmemis-ama-iyilikte-hissesi-ziyade-olan-kimse-cennet-e-gidebilir-mi_357999
Bediüzzaman; Birinci Avrupa'yı övüyor, ikinci Avrupa'yı tokatlıyor
Papa Francisco ve Donald Trump'ın karşılılklı ifadeleri, Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi'nin Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve nurlu bir tefsiri olan Risale-i Nur'da, Avrupa ve Hristiyan dünyası ile ilgili dikkat çeken ifadelerini hatırlattı.
Adeta Papa Francisco ve Donald Trump birbirlerine hitaben söyledikleri sözleriyle, Risale-i Nur'da yer alan Avrupa ve Hristiyan dünyasına dair bölümlerdeki kapsamlı tariflemelerin bir temsilcisi, ve o tariflerdeki anlamların tecessüm ettiği bir simge, yansıdığı bir ayna olarak karşımıza çıkmaktadır.
Konuyla ilgili olarak Yeni Asya yazarlarının kaleme aldığı, bu yazının son bölümünde yer alan ve isitifadeye medar olacak ve Risale-i Nur'un şerh ve izahı noktasında değerlendirilebilecek önemli yazıları okuyabilirsiniz.
İlgili yazılara geçmeden önce ifade etmek gerekir ki;
Risale-i Nur'da "Avrupa" adı altında aynı zamanda bir medeniyetin sorgulanması, eleştirisi, ağır basan yönleri ayrıntılı bir şekilde izahını bulmaktadır.
Bediüzzaman her konuda olduğu gibi Avrupa değerlendirmelerinde de toptancı bir yaklaşım sergilememiş, müsbet yönlerini de ifade etmiştir.
Bediüzzaman “Avrupa ikidir” diyor. Biri, İsevîlik din-i hakikîsinden ve İslamdan aldığı feyizle adalet ve hakkaniyete, insanlığa faydalı ilim ve sanatlara hizmet eden; diğeri sefahet ve dalâleti tervic eden Avrupa.
Bu iki Avrupa gerek kıtanın kendi içinde, gerek Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın sair yerlerinde kıyasıya mücadele halinde.
Avrupa Medeniyeti, Risale-i Nur'da iki ana başlık altında sınıflandırılmıştır:
Birincisi; temel dayanağını semavi dinlerin teşkil ettiği, hakiki İsevîlik dini ve İslamiyet'ten aldığı feyizle, insanların sosyal hayatları için faydalı fen ve sanayii insanların hizmetine sunarak terakki etmelerini sağlayan, aynı zamanda hakkın ve adaletin göz ardı edilmediği, ben merkezciliğin değil, toplum menfaatinin ön planda olduğu medeniyet.
İkincisi ise; insanları sefahat ve dalalete sevk eden, "ene"yi ön planda tutan, dayanışma yerine mücadele ve boğuşmayı netice veren medeniyet. (Mesnevi-i Nuriye, 1994, s. 129)
Avrupa bu iki cereyan arasında sıkışıp kalmıştır. Neticede, Avrupa'da menfi olanın ağır basması ve bunun zararlarının bütün dünyayı etkisi altına alması, daha çok bu yönünün öne çıkmasına ve sert bir şekilde eleştirilmesine sebep olmuştur.
Ayrıca, Avrupa medeniyeti ile İslam medeniyetinin, aralarındaki çok büyük farklılıklara rağmen kıyaslanması, İslam'a yönelik eleştiriler ve bu eleştirilerin dozunun giderek artması, İslam alimlerinin de bunlara cevap vermelerine ve örnek gösterilen medeniyetin insanlara ne kazandırıp-kaybettirdiğiyle ilgilenmelerine sebep olmuştur. Bu bağlamda Bediüzzaman haksız eleştirilere, hazır medeniyetin insanları sürüklediği tehlikeleri ortaya koyarak cevap vermiştir:
İslâmiyet, en büyük insaniyettir
İnsaniyet bir derece tecellî etti. Beşaret veriyor ki: Asıl insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyet, sema-i müstakbelde ve Asya’nın cinanı üzerinde bulutsuz güneş gibi pertev-efşan olacaktır.
Risale-i Nur'dan ilgili bölümün devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/risale-i-nur-dan/islamiyet-en-buyuk-insaniyettir_319635
İslamofobiye rağmen en hızlı yayılan din
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/islamofobiye-ragmen-en-hizli-yayilan-din_374381
Almanya'da Kur'an konuşuldu: İslamofobiye karşı gerçek İslam anlatılmalı
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/almanya-da-kur-an-konusuldu-islamofobiye-karsi-gercek-islam-anlatilmali_389459
Dünyaca ünlü yazar Gaarder: ''Medine vesikası'' anlayışına ihtiyacımız var
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/dunyaca-unlu-yazar-gaarder-medine-vesikasi-anlayisina-ihtiyacimiz-var_371732
Medine Vesikası nedir?
http://www.yeniasya.com.tr/elif/islam-devletinin-ilk-anayasasi-medine-vesikasi_109260
AA