"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hazret-i Musa’nın (as) kıssasından kadın modelleri

Yasemin GÜLEÇYÜZ
10 Temmuz 2024, Çarşamba
Bir hakikati örneklerle açıklamak etkili eğitimin temel özelliklerinden biridir. İşte, Kur’ân-ı Kerim’deki peygamber kıssaları bu açıdan asırlar boyu inananlara yol göstermiş, nasihat etmiştir.

Bu kıssalardan biri de Hz. Musa’ya (as) aittir. Gerçekten de Kıssa-ı Musa’daki (as) kadınlar her açıdan detaylı incelenmeye lâyık bir konudur.

Kur’ân’da muhtelif surelerde farklı yönleriyle ele alınsa da özellikle Kasas Suresi’nde ifade edilenleri, kadınlara temas eden yönleriyle kısaca hatırlatmak isteriz.

Anne psikolojisi, koruyucu annelik, kızkardeş psikolojisi, bir erkeğin kadınlara nezaketle nasıl muamele etmesi gerektiği, kız çocuk ve babaları arasındaki iletişim, erkeğin bir eş ve damat olarak nasıl davranması gerektiği gibi kadınlar âlemi açısından son derece aktüel olan mevzuları Kasas Suresi’nde müşahede etmek mümkündür….

İşte, Hz. Musa’nın (as) hayatından kesitlerle beşerî münasebetler açısından çok önemli olan bu konular inananlara “peygamber metodu” olarak sunulur…

FİRAVUN’UN KADIN POLİTİKASI…

Hz. Musa (as), İsrailoğullarından kızların sağ bırakılıp erkek çocukların öldürüldüğü Mısır topraklarında dünyaya gelmiştir. Mısır’ın idarecisi Firavun’un İsrailoğullarına uyguladığı zayıflatma politikalarından biri bu şekilde nesilleri kurutmak, bugünkü tabiriyle “asimile” etmektir.

Ne var ki, Firavunun hesabı varsa, Rabbimizin de bir hesabı vardır. Bu durum Kur’ân’da “Biz ise, o memlekette zayıf düşürülenlere lütufta bulunmayı, onları insanlara iman ve hidayette öncüler yapmayı ve Firavun ile ehlinin mülküne varis kılmayı murad etmiştik” sözleriyle ifade edilir.

Kasas Sûresi boyunca bu ibretli ve heyecanlı hesaplaşma inananların tefekkürüne sunulur…

BEBEK MUSA’NIN ANNESİ VE KORUYUCU ANNESİ

Hz. Musa’yı (as) böyle bir ortamda doğuran annesi, bebeğinin öldürüleceği endişesi ile tedirginlik yaşar. Kasas Suresi’nde anneye ilhamen verilen teselliler ifade edilir. Ancak bu şekilde, anne bebeğini bir sandığa koyup Nil Nehrine salıverir.

Bu arada “koruyucu anne” olarak Hz. Asiye’nin devreye girmesi ilginçtir. Firavun’un eşi olan bu saliha hanım bebeği gördüğünde eşine “İşte benim ve senin için bir göz nuru” diyerek sahiplenir.

Gerçekten de Hz. Asiye ölünceye kadar Musa’ya hep “göz nuru” olarak muamele eder, değer verir. Peygamberliğini açıkladığında ona iman eder. Bu nedenle eşi tarafından işkence ile öldürülür.

Hz. Asiye, rablik dâvâ eden kocasına karşı ölümü göze alıp boyun eğmeyen inanan hür bir kadın modeli olarak Kur’an’daki yerini alır.

Kıssa-i Musa (as); asırlar arkasında dizilen tüm inananlara “Her asırda Firavun ve firavunmeşrep idareciler, eşler vardır. Ama her firavunun da bir Musa’sı bulunur” dersini verir. 

HZ. MUSA’NIN (as) KIZKARDEŞİ

Firavun kavmi için Nil Nehri kutsaldır. Kimbilir Firavun belki de tanrılarının bir hediyesi olarak görür suyla gelen bu bebeği… Bu yüzden onu kabullenir.

Kur’ân’da Firavun ve adamları için bu hadise “İleride kendilerine düşman ve başlarına dert olacak olan Musa’yı bulup aldılar. Firavun, Haman ve askerleri inkâr ve zulme saparak hataya düşmüş kimselerdi. Allah da onlara kendi elleriyle böyle bir hata yaptırdı” sözleriyle ibret almamız için aktarılır.

Bebeğinden ayrı kalan annenin tedirgin hâli İlâhî hitapta “Aklı başından uçacak gibiydi” sözleriyle anlatılır. Devam edilir: “Onun kalbine sabır ve metanet vermeseydik onun kendi evlâdı olduğunu açığa vuracaktı.”

Anne, Rabbinden ikram edilen sabır ve metanetle kızından bebeği takip etmesini ister. Zeki ve iş bitiricidir küçük Musa’nın ablası. Öyle güzel bir şekilde, kimseye fark ettirmeden annesinin verdiği vazifeyi yapar ki, sonunda anne sütanne olarak Firavun’un sarayına alınır. Böylelikle evladına kavuşur.

Bu olay Kur’ân’da “Musa’ya süt annelerini yasaklamıştık; hiçbir kadından süt emmiyordu. Kızkardeşi Firavun’un adamlarına, ‘Ona güzelce bakıp terbiye edecek bir aileyi size tavsiye edeyim mi?’ dedi. Böylece onu annesine kavuşturduk. Ta ki gözü aydın olsun, üzülmesin ve Allah’ın vadinin hak olduğunu bilsin. Lâkin çokları bunu bilmezler” sözleriyle ifade edilir..

HÜLÂSA

Bir evlatlık, erkek kardeş, eş, damat, baba, kadınlara nezaketle muamele eden bir erkek modeli olarak Hz. Musa’nın (as) kıssalarından alınacak “nebevî âdâb dersleri” çoktur…

Okunma Sayısı: 3182
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erdem MASTAR

    17.7.2024 16:07:44

    Ya Rabbım dini mubin İslamı yer yüzüne hakim kıl onu yaşayıp yaşayacak bir toplum ve onu uygulayacak basiretli ahlaklı idareciler lütfeyle süphesiz sen ol dersin olur

  • hasan

    11.7.2024 13:01:50

    Abla Çok teşekkür ederiz Allah cc razı olsun . İnşaallah diğer peygamber kıssaları da kaleminizle anlatabilirseniz çok seviniriz .Elhamdülillah iyi ki Varsınız "Hak murat edince ,her işi asan eder Lütfeder esbabın bir lâhzada ihsan eder " Hürmetle Selam ve dua ediyoruz

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı