"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nefsin mertebeleri ve iktisat (1)

Hasan Doğan
06 Ağustos 2024, Salı
Bildiğimiz gibi nefsin yedi mertebesi vardır. Yedinci ve Cenab-ı Hakka en yakın olanı Mutmainne mertebesidir. Sıralarsak: 1. Hayvani, 2. Emmare, 3. Levvame, 4. Marziye, 5. Raziye, 6. Mülheme ve 7. Mütmainne ya da bazen Kamile de denilen son mertebesidir.

Hayvani nefis, her türlü hayvani istek ve arzular peşinden koşan nefistir. Üstad bu hususta “Hususan dünyada servet ve iktidarı da varsa, gaflet dahi yardım etmiş ise bütün bütün gàsıbâne, hırsızcasına, nimet-i İlâhiyeyi hayvan gibi yutar“ (1) diyerek adeta insanın keyfemayeşa olduğu durumda hayvaniyet derekesine düşebileceğini beyan eder.

Emmare olan nefis de yine hayvani istek ve arzularını elde etmenin peşinden koşup daima kötülüğe sevk eder. Bu hususta İhlas Risalesinde Hz. Yusuf’un (A.S) Yusuf Suresi 53. ayetinde: “Nefsi emmareye itimad edilmez, rabbimin rahmeti olursa o başka” dediği gibi nefsi emmarenin istek ve arzularından uzak olmak lazım ki kurtuluşa erelim.

Levvame olan nefis maazallah bir günah veya kötü bir fiil işlediğinde ise üzülen ve yaptığından pişmanlık duyarak iyiliğe meyleden nefis mertebesi ki bu da insanı Allah’a yaklaştırmaya götüren bir durumdur. Ancak Şems Suresi 9. ayetinde nefsini günahlardan arındıran kurtuluşa etmiştir ve 10. ayetinde de nefsini günahlara daldıran hüsrana uğramıştır Kur‘ani emri kudsiyi sürekli kulaklarımıza küpe yapıp günahlardan uzak durmalıyız.

Marziye olan nefis ise, nefis kusurlarını bilip gören ve Cenab-ı Hakkın kendisinden razı olduğu nefistir. Bu hususta Risale-i Nurun pek çok yerinde üstad hep daima kusuru kendinde görür ve enaniyetten kurtularak aslında bizlere gerçek bir ders veriyor ve hiç bir zaman da nefsini tebrie etmiyor.

Raziye olan nefis ise artık makamına erişmiş olan nefis artık kendisi de Allah’tan razı olmuş ve ondan gelen her türlü nimete şükür, her türlü musibete de sabır gösteren nefistir. Maazallah Cenab-ı Hak’tan razı olmayan insanlar aldıkları nimetlerle adeta azarlar ve gelen musibetler için de isyan ederler.

Mülheme olan nefis, Cenab-ı Hakk’ın ilham ve ihsanlarına da mazhar olur. Bu mertebede insan yaptığı ibadetlerden adeta haz alır ve her daim o ibadetler ile meşgul olmak ister, bir nevi ihsan mertebesi olan Allah’ı görür gibi ibadet eder.

Mütmainne olan nefis; iyiliği kötülükten ayırt ettirerek insanlık vazifesini tanıştıran ve insanı Allah‘a yaklaştıran nefistir. Bu mertebe, nefsin Allah’ın emirleri altında sakin ve şehvani şeylere kapılmayarak, her türlü ızdıraptan kurtulmuş mertebesidir.

Dipnotlar:

(1)- Mektubat 29. Mektup 2. Risale 4. Nükte Sayfa 472.

Okunma Sayısı: 898
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Nahit Topaloğlu

    6.8.2024 11:05:15

    Şapkaları olsaydı nefis mertebeleri daha mı memnun olurlardı: hayvânî, emmâre, levvâme, râziye, kâmile. Ayrıca: Cenâb-ı Hak, şehvanî...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı