"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Niçin Risâle-i Nûr’u herkes tam anlamaz?

Ali FERŞADOĞLU
16 Nisan 2024, Salı
Açık, net, sade bir dille yazılan psikoloji, sosyoloji, biyoloji ve edebiyat kitabını bile herkes yalnız başına tam anlamaz!

Risale-i Nur; Kur’ân ve Sünnet-i Seniyenin bu zamandaki “imân esasları, ibadet/adalet” herbirisini yüzlerce alt başlıklarıyla izah ve ispat ederek te’lif ettiği çok kapsamlı bir tefsirdir. Ayrıca sair İslâmi ilimler ve bu ilimler literatüründe geçen bütün mefhum/kavramları izah ve ispat etmiştir.

15 asırdan beri biriken meseleleri, çözülmemiş problemleri, muğlak kalmış hakikatleri ispat, izah, bütün hastalıkları teşhis etmiş, tüm suallerin cevaplarını vermiş muazzam bir külliyattır. Ve hatta Kur’an ve Sünnet-i Seniyye’nin zamanımızdaki içtimai, siyasi ölçü ve hizmet metotlarını da tüm boyutlarıyla ispat ve izah etmiştir. Mesela, istibdat-hürriyet, adalet, meşveret, meşrutiyet, demokrasi, cumhuriyet, devlet, hilafet, reis-i cumhur, seçim, liyakat, milliyet/milliyetçilik, laiklik, iktisat, faiz, sirkat, şeffaflık, sorgulama, İttihad-ı İslâm, vs., vs. gibi… Bunlar, 27. Mektub olan lahikalar başta olmak üzere Münazarat, Sünühat, Divan-ı Harb-i Örfi, Hutbe-i Şamiye, Şualar, İşarat’ül-İcaz. Beyanat ve Tenvirler isimli eserde de toplanmıştır.

Öte yandan Risale-i Nur İslâm felsefesidir. Sekülarist tüm felsefik akım ve cereyanları akli, mantıki, ilmi delillerle çürütmüştür. Bunlar okuyup müzakere etmeden Kur’an ve Sünnet-i Seniyye’nin içtimai, siyasi ölçü ve stratejileri nasıl anlaşılacaktır?

Böylesine kapsamlı, geniş, derin bir tefsiri herkes bir okuyuşta anlayabilir mi? “Gerçi, herkes kendi kendine bir derece istifade eder; fakat herkes herbir meselesini tam anlamaz.”1 Zira, her bir ilmin, herbir branşın kendine has mefhumları, tabirleri, kelime ve ıstılahı manaları vardır. Bunun için, “Mümkün olduğu kadar, her yerde küçücük birer dershâne-i Nuriye açmak lâzımdır.”2 Bu ilimler hazinesinin anlaşılması, özümsenmesi, benimsenmesi, yaşanması ve anlatılabilmesi için şu dört metot tavsiye edilir: Mütalâa, müzakere, münâzarâ ve müdâvele.

Mütalâa, bir mevzuu okumak, bütün yönlerini birer birer incelemek, araştırmak, tetkik etmektir. Münâzarâ, bir mevzu üzerinde belli kural ve yöntemlere uyularak yapılan sözlü tartışmadır. Müdavele: Bir hususu elden ele gezdirme, alıp verme, devretme. Fikir verme, bir düşünceyi yüklenerek başkalarına aktarmadır. Ve ayrıca şerh, yorum ve izah edilir.

Dipnotlar: 

1- Emirdağ Lâhikası, Enst./intr.,

s. 217.; 2-Age.

Okunma Sayısı: 1289
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Ferşadoğlu

    16.4.2024 14:48:58

    Yalnızca “şerh, izah, tanzim” izni vermemiş, 9 vazife daha yüklenmiş!.. Üstad Bediüzzaman’ın “şerh, izah ve tanzim”e izin verilen cümlelerden birisi şöyle: “Bu dürûs-u Kur'ân’iyenin dairesi içinde olanlar, allâme ve müçtehidler de olsalar, vazifeleri-ulûm-u îmâniye cihetinde-yalnız yazılan şu Sözlerin şerhleri ve îzahlarıdır veya tanzimleridir.”-Mektûbât, Enst./intr., s. 412.

  • Ali Ferşadoğlu

    16.4.2024 14:48:34

    “Zannederim ki, hakaik-ı âliye-i imaniyeyi tamamıyla Risale-i Nur ihata etmiş, başka yerlerde aramaya lüzum yok. Yalnız bazen izah ve tafsile muhtaç kalmış. Onun için vazifem bitmiş gibi, bana geliyor. Sizin vazifeniz devam ediyor. (Ve, inşaallah vazifeniz şerh ve izahla ve tekmil ve tahşiye ile ve neşr ve talim ile, belki Yirmi beşinci ve Otuz ikinci mektupları telif ile Dokuzuncu Şuanın dokuz makamını tekmil ile ve Risale-i Nur’u tanzim ve tertip ve tefsir ve tashih ile devam edecek.)-Barla Lahikası, s. 588., 283. Mektup.

  • Ali Ferşadoğlu

    16.4.2024 14:48:12

    Değil yalnızca “şerh, izah, tanzim”i, “25., 32. mektupların teli’fi, yani, yeniden yazılması; 9. Şua’nın tamamlaması ve tefsir” vazifeleri de vermiş!..

  • Abdullah Tunç

    16.4.2024 08:46:12

    Şerh, izah ve haşiyeleri Üstad'ımız yapmıştır.Bun lar Risale-i Nur'da dağınık vaziyette duruyorlar.Bizle re düşen ilgili mevzuları toplayıp bir araya getir mektir.Barla Lahikası, 283.mektupta, şerh,izah ve haşiye nasıl yapılır; net ve açık olarak belirtilmiş tir.Ölçü bu mektuptur.Baş ka bir şey değil.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı