16 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

 

GİDERLER % 19 ARTTI, GELİRLER % 2.7 AZALDI

Merkezî Yönetim Bütçesi, yılın 9 aylık bölümünde 40 milyar 811 milyon lira açık verdi. Maliye Bakanlığı verilerine göre, Ocak-Eylül döneminde bütçe giderleri 197 milyar 169 milyon, bütçe gelirleri 156 milyar 358 milyon lira olarak belirlendi. 9 aylık dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre giderlerde yüzde 19,2'lik bir artış olurken, gelirler yüzde 2,7 oranında azaldı.

BÜTÇE AÇIĞINDA YÜZDE 747'LİK ARTIŞ OLDU

Bu sonuçlara göre, geçen yılın aynı döneminde 4 milyar 816 milyon lira olan bütçe açığı, bu yıl yüzde 747,4'lük bir artışla 40 milyar 811 milyon lira olarak gerçekleşti. Bu yılın 9 aylık dönemindeki faiz ödemeleri de bütçede 45 milyar 512 milyon liralık bir yekûn oluşturdu. Böylece faiz harcamalarında geçen yıla göre yüzde 10,1'lik artış kaydedilmiş oldu.

MerkezÎ Yönetim Bütçesi, Eylül ayını 9 milyar 475 milyon lira, Ocak-Eylül dönemini ise 40 milyar 811 milyon lira açıkla geride bıraktı. Maliye Bakanlığı, Eylül ayı ile Ocak-Eylül dönemi bütçe uygulama sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Eylül ayında bütçeden geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,5 artışla 25 milyar 428 mil-yon lira harcama yapıldı. Bunun 4 milyar 987 milyon lirasını faiz giderleri oluşturdu. Geçen ayın bütçe gelirleri ise 15 milyar 953 milyon lira oldu. Bu şekilde aylık bütçe gelirleri, 2008’in Eylül ayına göre yüzde 15,7 oranında arttı. Söz konusu dönemde bütçeye giren paranın 12 milyar 517 milyon lirası vergilerden geldi. Merkezi Yönetim Bütçesindeki açık Eylül ayında binde 5 oranında artarak 9 milyar 475 milyon lira olarak belirlendi. Geçen yılın Eylül ayında 4 milyar 404 milyon lira olan faiz dışı açık da bu yıl Eylülde ise 4 milyar 488 milyon lira olarak gerçekleşti. Merkezi Yönetim Bütçesinden Ocak-Eylül döneminde 197 milyar 169 milyon lira harcama yapıldı. Buna karşılık bütçe gelirleri 156 milyar 358 milyon lira olarak gerçekleşti.

FAİZ ÖDEMELERİNE 45.5 MİLYAR LİRA

9 aylık dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre bütçe giderlerinde yüzde 19,2’lik bir artış olurken, bütçe gelirleri yüzde 2,7 oranında azaldı. Bu şekilde 2008 yılının Ocak-Eylül döneminde 4 milyar 816 milyon lira açık veren Merkezi Yönetim Bütçesi, bu yılın aynı dönemini 40 milyar 811 milyon liralık açıkla geride bıraktı. Bu şekilde bütçe açığında geçen yıla göre yüzde 747,4’lük bir artış meydana geldi. 2008 yılı Eylül ayı sonunda 36 milyar 522 mil-yon lira faiz dışı fazla veren bütçede, bu yıl aynı dönemdeki faiz dışı fazla da 4 milyar 702 mil-yon liraya geriledi. Bütçe uygulama sonuçlarına göre, Ocak-Eylül döneminde bütçe ödeneklerinin yüzde 76,1’lik bölümü kullanıldı. Personel giderleri, geçen yıla göre yüzde 14,7 oranında artarak, 42 milyar 597 milyon liraya yükseldi. Bu dönemde bütçeden sosyal güvenlik devlet primi olarak 5 milyar 139 milyon lira, mal ve hizmet alımları için 17 milyar 325 milyon lira, cari transferler için 70 milyar 205 mil-yon lira, sermaye giderleri için 10 milyar 292 milyon lira, sermaye transferleri için 2 milyar 194 milyon lira, borç verme kalemi için de 3 milyar 904 milyon lira çıktı. 9 aylık dönemdeki faiz ödemeleri de bütçede 45 milyar 512 milyon liralık bir yekûn oluşturdu. Böylece faiz harcamalarında da yüzde 10,1’lik artış kaydedildi.

Merkezi Yönetim Bütçesinin sağlık giderleri de 9 aylık dönemde 5 milyar 147 milyon lira olarak gerçekleşti. Bu dönemde devlet, kamu personelinin genel tedavi ve ilâç alımları için 1 milyar 813 milyon lira ödedi. Yeşil kartlıların tedavi ve ilâç giderleri ise 3 milyar 334 milyon lirayı buldu. Bütçe gelirleri de Ocak-Eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,7 oranında düştü. Buna göre, geçen yılın ilk 9 ayında 160 milyar 662 milyon lira olan bütçe gelirleri, bu yıl aynı dönemde 156 milyar 358 milyon liraya geriledi. Ankara / aa

Sanayide ciro ve siparişler düştü

AylIk Sanayi Ciro Endeksi, Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,7, bir önceki aya göre de yüzde 3,3 oranında düştü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) madencilik ve taşocakçılığı ile imalat sanayi kısımlarında bulunan ve sanayi üretim anketinin kapsamına giren iş yerlerinden 2005=100 temel yıllı oluşturulan Sanayi Ciro Endeksinin Ağustos ayı sonuçlarını açıkladı. Buna göre Sanayi Ciro Endeksi, Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,7 oranında azalarak 146,6 oldu. Sanayinin alt sektörleri düzeyinde, Ağustos ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranları incelendiğinde, madencilik ve taşocakçılığı endeksi yüzde 0,6 artarak 230,9’dan 232,2’ye yükselirken, İmalat Sanayi Endeksi ise yüzde 7,0 azalarak 155,5’ten 144,7’ye geriledi. Ana Sanayi Grupları sınıflamasına göre Aylık Sanayi Ciro Endeksi incelendiğinde, en yüksek düşüş yüzde 24,3 ile enerjide kaydedilirken, bunu yüzde 15,9 ile ara malı imalatı takip etti. İmalat Sanayi alt bölümlerinin Ağustos ayında bir önceki yıla göre yüzde değişim oranları incelendiğinde, en yüksek düşüş oranı yüzde 43,8 ile ana metal sanayiinde gerçekleşti. Bunu, yüzde 38,2 ile büro makineleri ve bilgisayar imalatı izledi. Bununla birlikte, en yüksek artış oranı yüzde 45,5 ile radyo, TV, haberleşme teçhizatı ve cihazları imalatında görüldü. Aylık Sipariş Endeksi, Ağustos’ta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,7, bir önceki aya göre ise yüzde 6,9 oranında geriledi. Ankara / aa

16.10.2009


 

Anayasada kökten reform çağrısı

Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Hollandalı Hristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten, “Anayasada kökten reform” çağrısında bulundu. Oomen-Ruijten, “Anayasada gerçek ve kökten bir reform hayatî önem taşısa da çok az ilerleme sağlandı” diye konuştu.

MÜZAKERELERDEN ÖNCE, TÜRKİYE İÇİN

ÖNEMLİ

“Reformlar için gerçek bir gündem oluşturulmasının sadece müzakereler için değil, en başta Türk toplumu için önemli” olduğunu belirten Oomen-Ruijten, “Bu nedenle siyasî partilere çabalarını birleştirerek reform sürecini hızlandırmaları çağrısı yapıyorum” dedi.

AVRUPA Parlamentosu (AP) Türkiye raportörü Hollandalı Hristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten, “Anayasa’da kökten reform” çağrısında bulundu. Oomen-Ruijten, AB Komisyonunun İlerleme Raporu ve Genişleme Stratejisinin açıklanması sebebiyle yayımladığı bildiride, “Anayasa’da gerçek ve kökten bir reform hayatî önem taşısa da çok az ilerleme sağlandı. Reformlar için gerçek bir gündem oluşturulması sadece müzakereler için değil, en başta Türk toplumu için önemli. Bu nedenle siyasi partilere çabalarını birleştirerek reform sürecini hızlandırmaları çağrısı yapıyorum” dedi. Hükümet ve muhalefetin son yıllarda temel reformlarda işbirliği yapmayı başaramadığını savunan Oomen-Ruijten, “ilerlemenin sadece toplumun tüm kesimleri arasında gerçek uzlaşma sağlanmasıyla mümkün olabileceği” görüşünü dile getirdi. Raportör Oomen-Ruijten, Türkiye’deki olumlu gelişmeler arasında ise “Ermenistan ile ilişkilerin normalleştirilmesi için imzalanan protokolleri, demokratik açılım tartışmasını ve kapsamlı yargı reformu stratejisini” saydı. Brüksel / aa

16.10.2009


 

3.26 milyon işsiz var

Bu yılın Temmuz döneminde Türkiye genelinde işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 842 bin kişi artarak 3 milyon 267 bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranı bu yılın Haziran dönemi ile kıyaslandığında ise 0,2 puan azaldı. Haziran döneminde işsizlik oranı yüzde 13 düzeyindeydi.

Bu yılın Temmuz ayında işsizlik rakamı

842 bin kişi artarak 3 milyon 267 bin kişiye yükseldi. Haziran ayında 3 milyon 269 bin olan toplam işsiz sayısı da 3 milyon 267 bine düştü. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) üçer aylık dönemler itibariyle her ay açıkladığı Hanehalkı İşgücü Araştırması, ‘’Haziran-Temmuz-Ağustos 2009’’ dönemini kapsayan ‘’Temmuz’’ sonuçlarına göre Türkiye genelinde işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre, 842 bin kişi artarak 3 milyon 267 bin kişiye yükseldi. Söz konusu dönemde işsizlik oranı ise 2,9 puanlık artışla yüzde 12,8 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı şehirlerde 4 puan artışla yüzde 16, kırsal yerlerde ise 1,3 puanlık artışla yüzde 6,8 oldu. İşsizlik oranı bu yılın Haziran döneminde yüzde 13 seviyesindeydi. Ankara / aa

16.10.2009


 

Canan duâlarla

Önceki gece İstanbul Sancaktepe’de trafik kazasında vefat eden Prof. Dr. İbrahim Canan’ın cenazesi, dün öğle namazını müteakip Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Camiinden, kalabalık bir cemaatin dualarıyla kaldırıldı.

İSTANBUL Sancaktepe’de geçirdiği trafik kazasında hayatı kaybeden Prof. Dr. İbrahim Canan, duâlarla son yolculuğuna uğurlandı. Prof. Dr. Canan için Üsküdar’daki Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’inde cenaze töreni düzenlendi. Cenazeye, Bediüzzaman’ın talebelerinden Mustafa Sungur, Mehmet Fırıncı, gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular, Mehmet Kırkıncı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Üsküdar Belediye Başkanı Mehmet Kara başta olmak üzere çok sayıda eski milletvekili, Nur Talebesi, Türkiye’nin değişik yerlerinden gelen sevenleri ve talebeleri katıldı. Prof. Dr. Suat Yıldırım’ın kıldırdığı cenaze namazının ardından Marmara İlâhiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Raşit Küçük, kısa bir konuşma yaparak, helâllik istedi. Prof. Küçük, Canan’ın, hayatını Kur’ân’a göre düzenleyen bir insan olduğunu belirterek, “Nezih bir hayat yaşadı. Kanaatime göre, Allah yolunda şehit oldu” dedi. Prof. Dr. İbrahim Canan’ın cenazesi eller üzerinde camiden çıkarıldı. Aşırı kalabalık sebebiyle yol bir süre trafiğe kapatıldı. Prof. Dr. Canan’ın naaşı Eyüp Sultan’da duâlarla defnedildi. İstanbul / ÖMER ŞENÖZ

Öğrencileri: Ondan çalışkanlığı öğrendik

ERZURUM’DAKİ Atatürk Üniversitesi (AÜ) İlahiyat Fakültesi’nde, Prof. Dr. İbrahim Canan’ın ölmesinin üzüntüsü yaşanıyor. AÜ’de 20 yıl görev yaptıktan sonra 1992 yılında Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığı için Erzurum’dan ayrılan Prof. Dr. İbrahim Canan’ın, AÜ İlahiyat Fakültesindeki akademisyen öğrencileri, hocalarının kendilerine bıraktığı en büyük mirasın çalışkanlığı olduğunu dile getirdiler. Fakültenin Temel İslâm Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Lütfullah Cebeci, Prof. Dr. Canan gibi hocaların kolay yetişmediğini belirterek, Canan’ın ardından büyük eserler bırakarak büyük hizmetler yaptığını söyledi. Prof. Dr. Cebeci, şunları kaydetti: ‘’Hocamızdan öğreneceğimiz daha çok şey vardı. Hocamıza talebelik yıllarımızdan itibaren kıymet verdik. Hocamızdan öğrendiğimiz en önemli şey çalışkanlık ve gayrettir. Araştırmacı kişiliğini hep örnek aldık. Şu anda bir konumda bulunuyorsak, bunun önemli bir payı da hocamıza aittir. Hocamız gayret eden talebeleri hiç ayrım yapmaksızın hep teşvik etmiştir. İlim hayatımızda hocamızın hep etkisini gördük.’’ Doç. Dr. Selçuk Coşkun ise ‘’Mesela ben çok çay içerdim. Kendisi buna karşıydı. Bunun için harcanan fazla zamanı bile kayıp olarak görürdü. Bana zaman zaman bu konuda takılırdı’’ dedi. Erzurum / aa

16.10.2009


 

BU MÜZEYİ MUTLAKA GÖRMELİSİNİZ

İslâm kültürünün beşere, dünyaya ne gibi katkılar yaptığının örneklerini görmek için Sultanahmet'teki “İslâm Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi”ni muhakkak gezmelisiniz. Zira, gezmeden önce "Kendimi çok küçük görürken burayı gezdikten sonra kendimi çok güçlü, bilgili ve büyük olarak görüyorum" diyenler kafilesine katılacaksınız, emin olun!

Yazının devamını Elif bölümünde okumak için tıklayın.

16.10.2009


 

GPS icat oldu, denizcilik unutuldu

Yakıt ikmalimizi tamamladıktan sonra yeni seferimiz olan Arjantin’e doğru yola çıktık. Yolumuz Madagaskar Adası ile Afrika’nın arasından geçiyordu. Fakat korsan saldırılarından dolayı bir yılgınlık yaşamıştık ve Somali sahillerine mümkün olan en uzak yerden geçmek istiyorduk. Bu sebeple gelen tavsiyelerden de yararlanarak Somali kıyılarından yaklaşık 600 mil uzaktan geçen bir rota çizdim. Yolumuz bir parça uzamıştı lâkin Somalili korsanlardan uzak kalacaktık.

Vehbi Horasanlı'nın gezi yazısının devamını okumak için tıklayın.

16.10.2009


 

8 ilde El Kaide'ye şafak operasyonu

Eylem hazırlığı içerisinde oldukları belirtilen terör örgütü El Kaide’ye yönelik İstanbul, Bursa, Erzurum, Sakarya, Konya, Hatay, Batman ve Van’da eş zamanlı operasyon düzenlendi. Terör örgütü El Kaide’nin Türkiye yapılanmasındaki örgüt üyelerinin eylem hazırlığında olduğu bilgisini alan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekipleri Bursa, Erzurum, Sakarya, Konya, Hatay, Batman ve Van emniyetiyle irtibata geçti. Polis ekipleri İstanbul ve bu illerde dün sabaha karşı bazı ev ve iş yerlerine eşzamanlı operasyon düzenledi. Van’da Özel Harekât polisleri ve zırhlı araçların katıldığı operasyonda, örgütün Van yapılanması sorumlusu olduğu bildirilen O. N. G’nin de aralarında bulunduğu 12 kişi gözaltına alındı. Erzurum’daki operasyonda ise 10 kişi gözaltına alındı. Van / aa

16.10.2009


 

DTP’li belediye başkanı tutuklandı

ŞIrnak Merkez Kumçatı Belde Belediye Başkanı Abit Durak, terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık ettiği gerekçesiyle tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, DTP’li Belediye Başkanı Durak, 2008 yılında Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinin terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği gerekçesiyle verdiği 3 yıl 9 ay hapis cezasının Yargıtay 9. Ceza Dairesince onanmasının ardından önceki gün akşam evinde gözaltına alındı. Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığına çıkarılan Durak, tutuklanarak Şırnak Kapalı Cezaevine konuldu. Şırnak / aa

16.10.2009


 

Çöp kamyonu gecekondunun üzerine devrildi: 2 ölü

Eyüp’te çöp kamyonunun bir gecekondunun üzerine devrilmesi sonucu, ilk belirlemelere görü 2 kişi vefat etti. Alınan bilgiye göre, Eyüp Belediyesine ait bir çöp kamyonu, şoförün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu Alibeyköy’de Mevlana Mahallesi Akşemsettin Bulvarı üzerindeki bir gecekondunun üzerine devrildi. Kazada, evde bulunan 2 kişi vefat etti. İstanbul / aa

16.10.2009


 

Ahlâkî çöküntü önlenecek

4. Dİn Şûrâsı’nda, din ve dindarlık konusunda da bütün söylemlerin sentezlenmesi, ahlâkî çöküntünün önlenmesi için Diyanet İşleri Başkanlığının çeşitli TV kanallarıyla ortak yayın yapması, madde bağımlılarının muhtaç insanlar kategorisinde görülmesi, din görevlilerine sosyolojik, psikolojik ve felsefik formasyon eğitimi verilerek, sosyal çalışmacı statüsünde görev yapabilecek şekilde yetiştirilmesi konularında teklifler sunuldu. Şûrâ Genel Sekreteri Prof. Dr. Yavuz Ünal, şurada davranış eğitiminin önemine vurgu yapıldığını ifade ederek, bu bağlamda din görevlilerine sosyolojik, psikolojik ve felsefik formasyon eğitimi verilmesinin önerildiğini ifade etti. Ahlâk eksenli bir din anlayışının öneminin vurgulandığını dile getiren Ünal, ‘’Ahlâk zemininden yoksun bir dindarlık yerine, dinî ritüelleri ahlâkla bağdaştıran bir dindarlık üzerinde duruldu. Modern dünyanın değerler hiyerarşisine göre söylemlerin yenilenmesi gerektiği ifade edildi’’ diye konuştu. Ünal, ‘’Ahlâk algısının sadece namus gibi herhangi bir olguya indirgenmeden hayatın tüm alanlarına yansıtılmasının doğru olacağı ifade edildi’’ dedi. Toplumsal olaylarda Diyanet olarak hutbelerle vaazlarla ‘’koruyucu hekimlik’’ görevi üstlenebileceklerini dile getiren Ünal, ahlâkî çöküntünün önlenmesi için Diyanetin çeşitli TV kanallarıyla ortak yayın yapması yönünde önerilerin dile getirildiğini kaydetti. Şûrâda, internet bağımlılığının ‘’ciddî bir sıkıntı’’ olarak ele alındığını anlatan Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Cinsellik konusundaki sorunların sağlıklı bilgi eksikliğinden kaynaklandığına vurgu yapıldı. Bilgi eksikliğinin giderilmesi için Millî Eğitim ve Sağlık bakanlıklarıyla çalışmalar yapılabileceği ifade edildi. Aile odaklı sorunların çözümü için eşleri evliliğe hazırlayıcı kurslar düzenlenmesi önerildi. Yoksullukla mücadelede ‘hayır işleme, iyilik yapma’ duygusunun öne çıkarılması önerildi. ‘’Çocukların doğru dini bilgiye ulaşımının sağlanması için onlara yönelik bir internet sitesinin kurulmasının da gündeme geldiğini anlatan Ünal, din görevlilerinin sosyal çalışmacı statüsünde yetiştirilmesi yönünde tekliflerin de şurada dile getirildiğini söyledi. Ankara / aa

16.10.2009


 

İslâmda beşerî ilişkiler sempozyumu

İslÂmî İlimler Araştırma Vakfı (İSAV) Kur’ân ve Tefsir Araştırmaları Sempozyumları dizisinin onbirincisini, “İslâm’da Sevgi Temelinde Beşerî İlişkiler” başlığı altında düzenleyecek. 16-17 Ekim 2009 tarihinde Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşecek program saat 10:00’da başlayacak. İki gün sürecek olan toplantıda öncelikle bilimsel bazda “İnananlar arası ilişkileri yeniden nasıl tesis edebiliriz? Bozulmuş olan ilişkileri nasıl tamir edebiliriz? İnananlar arası iletişimi nasıl sağlarız? Sevgi motifinin bu iletişimi sağlamada etkisi veya katkısı ne olabilir? Sevgi ve nefret duygularının insan hayatındaki yeri nedir?” sorularına cevap aranacak. İstanbul / Gülsevil Kahriman

16.10.2009


 

DEĞİDER, iş sahibi yapacak

DİyarbakIr Eğitimciler Derneği (DEĞİDER), bu yıl Meslekî Eğitim ve Toplum Merkezi Projesi’yle, örgün ve yaygın eğitim dışında kalanları, meslekî yeterliliklerini arttırarak iş sahibi yapacak. DEĞİDER Başkanı Necmettin Diri, projenin hedef kitlesinin 15-35 yaşlarında örgün ve yaygın eğitimden yoksun kalan ihtiyaç sahibi bireyler olduğuna dikkati çekerek, 1 yıl sürecek proje kapsamında 300 kişiye meslekî eğitim, ailelerinden oluşan yaklaşık bin 500 kişiye seminer, gezi ve paneller düzenleyeceklerini belirtti. Diri, “Toplumun her kesimine yönelik kurs, eğitim ve seminer programlarıyla vatandaşlarımızın hayat standırdını yükseltmeyi amaçlıyoruz” dedi. Diyarbakır / aa

16.10.2009


 

Baykal: Telefona gerek yok

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelmesine ilişkin olarak, “Sayın Başbakan’ın telefon açma zahmetine katlanması için bir neden yoktur. Özel kalem müdürüne vereceği bir talimatla bize ziyaret gün ve saatini bildirmesi yeterli olacaktır” dedi. Baykal, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın bir araya gelmelerine ilişkin sözlerini değerlendirdi. Baykal, şunları kaydetti: “Sayın Başbakan Irak’a giderken beni telefonla arayıp görüşmemizin nasıl çok daha sağlıklı olabileceği hususunu tezekkür etmeyi düşündüğünü söylemiş. Sayın Başbakan’ın açılım konusunu görüşmek üzere randevu talep eden mektubuna verdiğim yanıtta bu görüşmeyi televizyon kaydı altına alınan baş başa, ikili bir görüşme olarak yapabileceğimiz ifade edilmiştir. Bu durumda Sayın Başbakan’ın telefon açma zahmetine katlanması için bir neden yoktur. Sayın Başbakan’ın özel kalem müdürüne vereceği bir talimatla bize ziyaret gün ve saatini bildirmesi yeterli olacaktır.” Ankara / aa

16.10.2009


 

Gül’den, Sarkisyan’a oda jesti

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül’ün, dün Bursa’da ağırladığı ve birlikte maç izledikleri Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’a temasların yapıldığı otelde kendisi için düzenlenen, yeni ve daha büyük olan süiti tahsis ettirdiği öğrenildi. Gül ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan ve diğer bürokratları ağırlayan Almira Otel’in Genel Müdürü Ersin Yazıcı, Türkiye-Ermenistan maçı dolayısıyla Bursa’nın tarihi bir gün yaşadığını söyledi. Maç öncesindeki görüşmelerin ve akşam yemeğinin otellerinde organize edildiğini belirten Yazıcı, şunları söyledi: “Biz odalarını ayarlamıştık. Cumhurbaşkanı Gül, kendisine 100 metrekarelik yeni odayı, Sarkisyan’a ise 75 metrekarelik diğer odayı ayırdığımızı öğrendi. Bunun üzerine büyük odanın Sarkisyan’a tahsis edilmesini isteyerek, karşı tarafa bir jest yapmış oldu. Ardından hemen düzenlemeye geçerek 301 No’lu odayı Cumhurbaşkanımıza, diğerini de Sarkisyan’a tahsis ettik. Otele geldiklerinde cumhurbaşkanları, kendi odalarındaki toplantı bölümünde bürokratlarıyla özel toplantı yaptılar, ardından birlikte toplantıya geçtiler.” Bursa / aa

16.10.2009


 

Bakan Çubukçu: Paniğe gerek yok

MİLLî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Ankara’da BUPS İlköğretim Okulundaki domuz gribi vak'asına ilişkin, paniği gerektirecek bir durum olmadığını belirterek, “Virüsten 10 kadar kişi etkilendi. İlk hastalanan çocuk iyileşti” dedi. Çubukçu, bir gazetecinin, virüsün kaç kişiyi etkilediği yolunda çelişkili bilgiler verildiği yönündeki sözleri üzerine, “Bizdeki rakam, 10 civarında” diye konuştu. Bakan Çubukçu, İskoçya’dan gelen bir öğrencinin domuz gribi virüsü getirmesinin söz konusu olduğunu ifade ederek, yabancı öğretmen ve öğrencilerin ağırlıkta olduğu okulun Kapadokya’ya düzenlediği gezide de diğer çocukların etkilendiğini bildirdi. Nimet Çubukçu, “Bu durum tesbit edilir edilmez de gerekli tedbirler alındı. Çocukların evden çıkmaması istendi. Tahliller en kısa sürede yapıldı” dedi. “Virüsten 10 kadar kişi etkilendi. ilk hastalanan çocuk iyileşti” diyen Çubukçu, bu okulda uygulanan 5 günlük kapatma süresinin oldukça uzun olduğunu ifade ederek, “Daha fazla bir kapatmayı gerektirecek, paniği gerektirecek bir durum söz konusu değil” diye konuştu. İstanbul / aa

16.10.2009


 

Kuzey kutbunun ömrü, 20 yıl

İngİltere’dekİ Cambridge Üniversitesi’nden Peter Wadhams, 20-30 yılda Kuzey Kutbunun bütün deniz buzunun tamamen kaybedileceğini, ancak daha kısa zamanda büyük ölçüde inceleceğini, yaz döneminde, yaklaşık 10 yılda kuzey buz denizinin açık bir deniz halini alacağını belirtti. Wadhams, İngiliz kaşif Pen Hadow’un liderliğindeki bir ekibin, ilkbaharda 73 gün boyunca elde ettiği verilere dayanılarak çıkarılan sonuçları Londra’daki basın toplantısında açıkladı. Hadow ve ekibinin incelediği yaklaşık 450 kilometrelik alanda buzulun ortalama kalınlığının 1,8 metre olduğunu açıklayan Wadhams, buzulun yazın daha hassas duruma geldiğini, 1,8 metre kalınlığın yıl içinde oluşmuş buzula işaret ettiğini, iklim değişikliğinin somut göstergesi olarak yıllarca süren buzul birikmelerinin hızla azaldığını ifade etti. Araştırmaya imza atanlardan Dünya Doğayı Koruma Vakfından Martin Sommerkorn, araştırmanın çok karanlık bir tablo çizdiğini, buzul tabakasının tahmin edilenden daha hızlı eridiğini vurguladı. Sommerkorn, buzulun tamamen erimesinin, bölgede yaşayan hayvanların neslinin tükenmesinin yanı sıra okyanuslardaki su seviyesinin yükselmesine, hava değişikliklerine, dalgalara ve sera etkisine yol açan gazların çok yüksek oranda salımına yol açacağına dikkati çekti.

16.10.2009


 

ALP BUZULLARI ERİYOR, ZEHİRLİ GAZ AÇIĞA ÇIKIYOR

Alp dağlarındaki buzulların, küresel ısınma sebebiyle erimesiyle buzulların içindeki yüksek oranda toksik kimyasal maddelerin açığa çıktığı bildirildi. İsviçreli araştırmacıların yaptığı araştırmada, Alp dağlarındaki göllerin Kalıcı Organik Kirleticiler (KOK), içinde DDT’nin de olduğu yüksek oranda toksik maddeler barındırdığı ortaya kondu. Bu araştırmanın ilk kez buzulların erimesinin, “çevreye yıkıcı bir etkisi” olabilecek bir kirlilik kaynağı olduğunu göstermeyi amaçladığı belirtildi. Çok dirençli ve atmosfer yoluyla uzak mesafelere taşınabilen bu KOK’ların buzulların içinde bulunmasının bilim insanlarını şaşırtmadığı, ancak bu maddelerin yeni tortularda bu kadar yer almasını beklemedikleri belirtildi. 1990’ların sonundan bu yana bulunan kimyasal maddelerin miktarının, 1960 ve 70’lere oranla küresel düzeyde daha yüksek olduğunu gösteren bilim insanlarının, bu durumun, buzulların hızla erimesine yol açan küresel ısınmayla açıklandığını düşündüğü kaydedildi.

16.10.2009


 

12.700 Çinli hacca gidecek

Çİn’den Mekke’ye gidecek olan hacı adaylarının sayısının bu yıl 12.700’ü bularak geçen yıla göre 700 kişi artacağı bildirildi. Çinli hac kafilesine başkanlık edecek olan İslâm Cemiyeti Başkan Yardımcısı Yang Zhibo, hacı adaylarının 27 eyalet ve merkeze doğrudan bağlı şehirden geldiğini ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin 3000 kişilik kafileyle en çok hacı adayı gönderen eyalet düzeyindeki idari birim olacağını söyledi. Çin Uluslararası Radyosu’nun haberine göre, 30 Ekim-17 Kasım günleri arasında gruplar haline Mekke’ye gidecek olan Çinli hacı adaylarının 3-21 Aralık günleri arasında yurda dönmeleri bekleniyor. Dünyayı tehdit eden domuz gribine karşı bütün hacı adaylarına ücretsiz aşı yapılacak. Pekin / aa

16.10.2009


 

Kadınlar, erkeklerden daha çok ağlıyor

Almanya’da yapılan bir araştırmaya göre, kadınlar yılda ortalama 64, erkekler ise 17 kez ağlıyor. Münih Ludwig-Maximilian-Üniversitesi Göz Kliniğinde görevli Elisabeth Messmer’in yaptığı ve ‘’Der Ophtalmologe’’ adlı dergide yayımlanan araştırmayla ilgili yapılan açıklamada, kız ve oğlan çocuklarının 13 yaşına kadar hemen hemen aynı sıklıkla ağladıkları, daha sonraki yaşlarda ise erkeklerin yılda ortalama 6-17, kadınların ise 30-64 kez ağladığı ifade edildi. Açıklamada, kadınların ağlamasının 6 dakika sürdüğü, erkeklerin ise en fazla 4 dakika gözyaşı döktükleri belirtildi. Kadınların ağlamasının uzun, dramatik ve yürek yakıcı olduğu, kendilerini yeterli bulmadıkları, çözülemez zor sorunlar karşısında ya da maziyi hatırladıkları zaman ağladıkları, erkeklerin ise daha çok duygusallık ve kendi ilişkisinin başarısızlığa uğradığı zaman gözyaşı döktüğü kaydedildi. Açıklamada ayrıca, insanların, ağlamanın iç huzuru sağladığı, ağladıktan sonra kendilerini iyi hissettikleri ya da gözyaşıyla birlikte vücuttaki zehirli maddelerin dışarıya aktığı yönündeki inanışlarının araştırmayla doğrulanmadığı belirtildi. Berlin / aa

16.10.2009


 

Japonlardan elektrikli feribot

Japonlar, elektrik motoruyla çalışan ilk büyük feribotu yapmaya hazırlanıyor. Havayı hiç kirletmeyecek, 800 yolcu taşıyabilecek 30 metre boyundaki feribot, 2015’e doğru sefere çıkacak. Bir yetkili, doldurulabilir lityum-iyon batarya ile donatılacak feribotun, dünyanın elektrikli çalışan ilk büyük gemisi olacağını söyledi. Gemide saatte 5 bin kilovat enerji üreten batarya kullanılacak. “Ekolojik” feribot, tek dolumla 120 km yol yapabilecek. Tokyo / aa

16.10.2009


 

Beşiktaş’ta, Galileo geceleri

Beşiktaş’ta 23-24 Ekim’de ‘’Galileo Geceleri’’ faaliyeti düzenlenecek. Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, İstanbul Kültür Üniversitesi ve Beşiktaş Belediyesinin ‘’2009 Dünya Astronomi Yılı’’ dolayısıyla düzenlediği ‘’Galileo Geceleri’’ etkinliği, Aykut Barka Parkı’nda gerçekleştirilecek. ‘’Galileo Geceleri’’, gökyüzü meraklılarının teleskoplarını gökyüzüne çevirmeleri ve Galileo’nun 400 yıl önce gördüğü gizemleri görmeleri amacıyla düzenleniyor. On teleskop, sihirli küre ve planateryumun kurulacağı Aykut Barka Parkı’nda, uzay oyunları, astronomi atölyesi gibi pek çok faaliyet de düzenlenecek. İstanbul / aa

16.10.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.