Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu ve Adalet Bakanı Gül, ceza ve infaz kurumlarındaki tutuklu/hükümlülerle denetimli serbestlik yükümlülerine yönelik eğitsel, sosyal, kültürel, sportif faaliyetler düzenlenmesini içeren iş birliği protokolüne imza attı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu arasında, ceza ve infaz kurumlarındaki tutuklu/hükümlülerle, denetimli serbestlik yükümlülerine yönelik eğitsel, sosyal, kültürel, sportif faaliyetler düzenlenmesini içeren iş birliği protokolü Hakimevi'nde imzalandı.
İmza töreninden önce konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Türkiye'nin yarınlarına yönelik hazırlanan protokolün imzası için bir arada olduklarını ifade etti.
"Kapılar Kapanmasın" projesi
Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, Adalet Bakanlığı ile yaptıkları projenin isminin "Kapılar Kapanmasın" olduğunu belirterek, "Bu protokolle birlikte cezaevlerindeki genç tutukluları ve hükümlüleri ruhsal anlamda, bedensel anlamda güçlü kılmak, kendini tanımalarına, kendini tanıtmalarına yardımcı olmak amacıyla pek çok faaliyeti gerçekleştireceğiz. Kültürle, sanatla, sporla ilgili pek çok etkinlik düzenleyeceğiz. Onların cezaevi içindeki, hem de cezaevi sonrası toplumla entegrasyonu, kendileriyle barışık olmaları yönünde birtakım hedeflerimiz var." dedi.
Kasapoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bizim kültürümüzde, bizim inancımızda, bizim geleneğimizde şiddete yer yok. Sporda da hayatın diğer alanlarında da şiddetin hiçbir türlüsünü hiçbir kimseye tasvip etmiyoruz. Ne insana, ne insan olmayan varlıklara hiçbir şekilde şiddeti makul ve masum göremeyiz. Bu anlamda evlatlarımızı yarınlara iyi evlat olarak yetiştireceğiz. İyi insan olmalarını, sabrı ve hakkı tavsiye edeceğiz. Gençlerimizi şiddete yönelik eğilimler noktasında inşallah koruyacağız. Bu ülkeyi, bu toprakları bir esenlik yurdu yapmak için ve bunu sağlamak için kararlı olduğumuzu da bu vesileyle ifade etmek istiyorum. Birbirimize tutunacağız, birbirimize umut vereceğiz. Öfkeye değil, merhamete sığınacağız."
Gül: Suçlunun toplumla olan ilişkisini sağlıklı bir hale getirmek hepimizin ortak sorumluluğudur
Bakan Gül, Hakimevi'nde düzenlenen imza töreninde yaptığı konuşmada, modern dünyanın en önemli parametrelerinden birinin eğitim olduğunu, eğitimin bireylerin toplumla ilişkilerini şekillendiren ana unsurlar arasında yer aldığını söyledi.
Gül, şiddeti önleme konusunda gerekli bütün tedbirlerin alınması için çalışmaların taviz vermeden sürdürüldüğünü aktaran Gül, "Suça ulaşmadan suçlunun eğitim, toplum ve aileyle olan ilişkisini sağlıklı bir hale getirmek hepimizin ortak sorumluluğudur. İşte bu çerçevede özellikle işlemiş olduğu suç sebebiyle ceza infaz kurumlarında bulunanların da cezalarını çektikten sonra topluma katılmaları, entegre olmaları çok önemlidir. Bugün yaptığımız bu protokol de bu amaca matuf çalışmalardan birisidir." ifadelerini kullandı.
Temel hedef topluma kazandırmak ve meslek edindirmek
Bakan Gül, infaz süresi biten insanların üretken ve toplum kurallarına saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimini benimsemeleri ve bir meslek edinmelerinin temel hedefleri olduğunu dile getirdi.
Protokole katkı sağlayan herkese teşekkür eden Gül, şunları kaydetti:
"Bu protokol ile sosyal, kültürel, sportif faaliyetlerin, eğitimlerin, kursların ve spor danışmanlık hizmetlerinin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar yapılacak. Özellikle hükümlü ve tutuklular ile yükümlülerin hangi spor dalına elverişli olduğunun uzmanlarca taranarak, yeni yeteneklerin keşfedilmesi anlamında çok önemli bir imkan sağlanacak. Sosyal organizasyonlar yapılacak, etkinlikler düzenlenecek. Ceza infaz kurumlarına malzeme, tesis, araç-gereç ve personel desteği imkanlar dahilinde verilecek. Çocuk eğitim evlerinde kalan çocukların 18 ilde bulunan gençlik kamplarından yararlandırılmaları bu protokolle sağlanmış olacak."
Gül, ceza infaz kurumlarındaki bireylerin geçirdikleri süreyi yararlı bir öğrenme ve eğitim süreci olarak gördüklerini belirtti.
AA