Akar, derneğin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Türk Kızılayı Kurumsal Algı Araştırması"nın sonuçlarını açıkladı.

Öncelikle Türk halkına teşekkür eden ve minnetlerini bildiren Akar, "Türk milleti, bizim milletimiz için, insanlık için yaptığımız hizmetleri takdir etti. Bu araştırma, bize gösterdiği güvenin tezahürü, milletimize çok teşekkür ediyorum. Biz eski bir kuruluşuz, 147 yıldır milletin merhamet eli olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.

Araştırmanın, 26 ilde 3 bin 645 kişi üzerinde yapıldığını bildiren Akar, cevapların 147 yıllık Türk Kızılayının hala çok genç, dinamik ve güçlü olduğunu gösterdiğini dile getirdi.

Toplumun yüzde 77,8'inin "Bize yardım kuruluşu söyleyebilir misiniz" denildiğinde derhal Kızılayın adını verdiğini anlatan Akar, Türk Kızılayını takip eden en yakın yardım kuruluşunun ise yüzde 32'de kaldığını ifade etti. Bu iki kuruluş arasında açık ara fark bulunduğunu dile getiren Akar, bundan memnuniyet duyduklarını söyledi.

"Kızılayın çalışmalarından bilgi sahibiler"

Türk halkının, Türk Kızılayının çalışmalarıyla ilgilendiğine işaret eden Akar, şunları kaydetti:

"Türk Kızılayı haberlerine dikkat kesiliyorlar. Çünkü Kızılay, Türk milletinin merhamet eli ve onların yardımlarını muhtaçlara ulaştırmayı sürdürüyor. 'Kızılayın çalışmalarından bilgi sahibiyim ve biraz bilgi sahibiyim' diyenlerin oranı yüzde 95,3. Bu da demektir ki Türkiye'deki insanların yüzde 5 haricinde kalan kısmı, Kızılayın çalışmalarından bilgi sahibi. Bu alanda yüzde 50 oranını geçen başka bir yardım kuruluşu söz konusu değil."

"Türk Kızılayının çalışmalarını başarılı buluyor musunuz" sorusuna halkın yüzde 91,81'inin "başarılı bulduğu"  yönünde yanıt verdiğini belirten Akar, "Bu güveni almak ve başarılı bulunmak, çalışmalarımızın iyi bir semeresi, yorgunluklarımızın iyi bir cevabı ve mükafatıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Milletin gönlünde bu şekilde yer edindikleri için duydukları mutluluğu ifade eden Akar, bu güvenin sarsılmadan devamı için her türlü tedbiri aldıklarını, davranış kurallarını belirlediklerini, Türk Kızılayının giderek artan ivmeyle milletin gönlünde daha fazla yer etmesi için gayret gösterdiklerini bildirdi.

"Vatandaşların yüzde 43'ü Kızılayı devlet kuruluşu zannediyor"

Akar, "Herhangi yardım kuruluşuna bağışta bulundunuz mu" sorusuna karşılık halkın yüzde 69,5'inin "Türk Kızılayını seçtiğini" söylediğini dile getirdi. Bunun, diğer bütün sektörlerden, kuruluşlardan önde bir oran olduğunu belirten Akar, "Dolayısıyla bağış için ilk akla gelen kuruluşun Kızılay olduğunun işaretidir" ifadelerini kullandı. 

Vatandaşların yüzde 43'ünün Kızılayı devlet kuruluşu zannettiğini anlatan Akar, bunun da Türk Kızılayının büyüklüğü, operasyonel yapısı ve hizmet ettiği coğrafyanın genişliğinden kaynaklandığını vurguladı.

Akar, Türk Kızılayının Srilanka'dan Endonezya'ya, Amerika'dan Orta Avrupa'ya, Afrika'nın en ücra köşelerinden Ortadoğu'ya dünya coğrafyasında adım atmadığı, ayak izlerini bırakmadığı yerin kalmadığını dile getirdi.

"En çok bilinen çalışması, kan"

Türk Kızılayının en çok bilinen çalışmasının, yüzde 77,3 ile kan konusu olduğunu kaydeden Akar, bunu afet ve diğer konuların izlediğini söyledi. 

Kan konusunda çok büyük çalışma içinde olduklarını dile getiren Akar, 2005'te gönüllü kan vermeyle ilgili davranış değişikliği projesini ortaya koyduklarını, bu dönemde Türkiye genelinde 305 bin ünite cebri kan toplandığını ifade etti. Akar, 31 Aralık 2014 itibarıyla 1 milyon 865 bin ünite kan topladıklarını bildirdi.

"Türk halkı, Kızılaya güveniyor"

Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar, "Kızılayın bir afete zamanında ulaşabileceğini zannediyor musunuz" sorusu üzerine, katılımcıların yüzde 87'sinin, "zamanında ulaşacağına ve gereken afet müdahalesini yapacağına inanıyorum" yanıtını verdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: 

"Halkın yüzde 87,8'i Kızılayın en güvenilir yardım kuruluşu olduğunu ifade etmiştir. Bu bizi son derece gururlandıran, son derece onurlandıran bir orandır. Ama aynı zamanda bir o kadar da sırtımıza yük yükleyen, bunu devam ettirmek için gayret sarf etmemizi gerektiren bir haldir. Ama Türkiye'de birtakım yardım kuruluşlarıyla alakalı spekülasyonların olduğu bir dönemde, Türk Kızılayının yüzde 87,8 gibi bir güvenilirlik oranına ulaşması çok önemli bir göstergedir. Bundan da çok mutluyuz. Stratejilerimizin, taktiklerimizin, çizdiğimiz rotanın, vizyon ve misyonumuzun doğru olduğunu göstermektedir."

"Suriye'ye 1 milyar liralık yardım malzemesi gönderdik"

Akar, derneğin genel merkezinde "Türk Kızılayı Kurumsal Algı Araştırması"nın sonuçlarını açıklamasının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin "Geçen yıl Adana ve Hatay'da durdurulan MİT tırları vardı. Buna ilişkin Suriye'deki Türkmenlere yardım götürüldüğü ve bunun organizasyonunu Kızılayın yaptığı söylenmişti. Bu Kızılayın organizasyonu mu" sorusu üzerine Akar, "Bizimle alakası yok" diye konuştu.

Akar, "Türkiye'de iyilik, yardım hareketlerini, organizasyonlarını yapan kurum Kızılay olduğu için bir yere yardım gittiği zaman 'Kızılay götürmüştür' diye tahmin olabilir. Benim basından da böyle bir bilgim olmadı. Bu hadiseyle Türk Kızılayının ilgisi yok" ifadelerini kullandı.

Türk Kızılayının, Suriye sınırında sıfır noktasından, Suriye içlerine, Şam'a kadar insani yardım malzemesini gönderdiğini belirten Akar, "Yaklaşık 1 milyar liralık yardım malzemesini Suriye sınırından diğer tarafa verdik, teslim ettik. Bunun içinde un, şeker, ekmek, ilaç, çadır, battaniye, bebek maması, kadın ihtiyaç malzemeleri gibi malzemeler var" dedi.

Akar, sıfır noktasından yardımlara devam ettiklerini de bildirdi.

"Türkmen kardeşlerimize yardım ediyoruz"

Bazı kişi ve kurumların "Türk Kızılayının Kuzey Irak'taki Türkmenlere yardım etmediğine" ilişkin spekülasyon ürettiklerini ifade eden Akar, şunları kaydetti:

"Biz Türkmen kardeşlerimize de sürekli insani yardım malzemesi sevk ediyoruz. Erbil üzerinden Kerkük, Altınköprü ve Telafer civarlarına ulaşabildiğimiz her noktadaki Türkmen kardeşimize yardım ediyoruz. Kuzey Irak ve Kerkük tarafına yollamış olduğumuz tır sayısı zannediyorum 200'ü geçmiştir. İki kez bölgeye giderek dağıtımını yaptık." 

Akar, Kızılay olarak hiçbir zaman din, dil, ırk ayrımı yapmadıklarını, Türkmenler kadar Kürt, Ezidi, Hristiyan, Süryani, Ortodoks, bölgede yaşayan ve insani yardıma ihtiyacı olan herkesin yanında olduklarını vurguladı. Akar, "Hatta biraz daha ileriye gideyim, orada insani yardıma ihtiyacı olan arkadaşlarımızın işareti üzerine, İstanbul'da yaşayan bir kısım Ermeni ve Süryani cemaatine de sürekli yardım ediyoruz" ifadelerini kullandı.

AA