Rusya ile tırmanan gerilim deri firmalarına da darbe vuruyor.
Bir bir kepenk indiren firmaların yöneticileri kahvehanede oturup boş vakit geçiriyor.
Dericilerin yoğun olduğu Zeytinburnu’nda bu aralar durgunluk görülüyor. Kepenkler kapanıyor, dükkânlar tek tek boşalıyor. Tablo Rusya’nın mali yaptırımlarına bağlanıyor. Durumdan memnun olmayan Orfor Deri’den Talat Okan, şunları ifade ediyor:
“Rusya’da mali durgunluğun ve uçak olayının ardından kepenk kapatıyoruz. Şu an önümüzü göremiyoruz. Durumumuz iyi değil. Yani tüm gelirimiz elimizden gitti. Paralarımız Rusya’da kaldı. Alacağımızı alamadığımız gibi yeni talep de gelmedi. Bu durumda kepenk kapatmak durumundayız, maalesef.”
Okan, şu an satış yapamamanın dericiyi kahvehanelere yönelttiğinden şikâyet ediyor.
Batmani Deri’den Osman Avşar da şu açıklamaları yapıyor:
“Her yer kepenk kapatıyor. Uçak olayı ile her birimiz zarara girdik. Şu an Rusya’da bir şey yapamıyoruz, tüm malımız orada kaldı. Yeni talep de yok. Ne olacak? Önümüzü görecek durumumuz yok, şu an. Yerimizi kapatıyor, kahve köşelerinde oturuyoruz.”
DERİCİ, SİGORTA PRİM MUAFİYETİ VE KREDİ YARDIMI TALEP EDİYOR
Deri sektörü, Rusya ile gerilimin şokunu atlatma ve gelirini arttırma adına devleti adım atmaya davet ediyor. Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Başkan Yardımcısı İbrahim Aydoğan, sektörden ve devlete şu taleplerde bulunuyor:
“Sektör olarak ‘bittik veya yandık veya mahvolduk’ modundan kurtulmalıyız. Hayat devam ediyor. Hatalar olmuş mudur, olmuştur. Peki, ne yapılmalı? Bir kere Birleşmiş Milletler’in 192 üyesi var. Benim bildiğim 200’ü aşkın ülke var. Bu 200 ülkeden biri bir kenara bırakılır, diğerlerine odaklanılır. Diğerlerine mal satma yolları aranır. Ama şu an mutlaka sektör paydaşları elini taşın altına koymalı. Ne yapılabilir, ona bakmalı. Kesinlikle kanaatkâr olmalı, maliyetleri önemle ele almalı. Çünkü bir oyunun yerini yeni bir oyun aldı. Yeni oyun da başlıyor. Yeni bölgelere girmek amacımız. Bu bölgeler de rekabetçi. Yeni bölgelere girmemiz önemli. Onun için ürün üretip, o ürüne fiyat vermemiz gerekiyor. O ürünün müşterilere erişimi gerekiyor.
Peki devlet neler yapabilir? Devlet, 1-2 sene sigorta primlerinden sektörümüzü muaf tutabilir. Devlet yine irili ufaklı firmalara 1 sene ödemesiz, 3 sene geri ödemeli kredi verebilir. Nihayetinde sektör bu dönemi atlatacaktır. Ama bir miktar sakin ve sabırlı olmak gerekiyor. “
Deri ticaretinde Rusya’nın yerini İskandinav ülkelerinin alabileceğini anlatan Aydoğan, şöyle devam ediyor:
“Rusya kolaycı bir bölge idi. Üretimi kolay, yolu açık idi. Malı üretip seri şekilde satmak mümkün idi. Ama kurallı ülkelere girildiği takdirde her bir firma evvela kendini check etmeli. Çünkü her ülkenin kendine göre ölçütleri, kuralları ve sözleşmeleri var. Bunlara uyacaksın. Uyarsan dünyanın her tarafına mal satabilirsin. O kadar korkacak bir şey yok. Rusya’yı iyi tanıyoruz. Orayı 20 senedir biliyoruz. Oraya şu an satışlar duruyor, çünkü ülke belli yaptırımlar uyguluyor. Biz bu durumda Kuzey Avrupa, Kuzey Amerika, Kanada olur daha zengin, katma değeri kuvvetli ülkelere yönelmeliyiz. Bu yönde ihracatçı birliğinin de, Deri Tanıtım Grubu’nun da faaliyetleri var. Sektör paydaşları el ele verirse sorunlar aşılır, ölümden başka her şeye çare var.”