İngiltere’deki Brexit kararı sonrasında Alman vatandaşlığı için yapılan başvuruların sayısı arttı. Başvuranların çoğunluğunu Nazi Almanyası’ndan İngiltere’ye kaçanlar ve onların soyundan gelenler oluşturuyor.
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı (Brexit) sonrasında İngiltere'de Alman vatandaşlığı için yapılan başvurular katlanarak arttı. Başvuruda bulunanların çoğunluğunu Nasyonal Sosyalizm döneminde İngiltere'ye kaçmak zorunda kalan Alman vatandaşları ve onların soylarından gelenler oluşturuyor. Gazetelerin haberinde bu veri, hükümetin, Hür Demokrat Parti'nin (FDP) bir soru önergesine verdiği yanıta dayandırıldı.
2016'da yapılan Brexit oylaması öncesinde 2015 yılında yeniden Alman vatandaşı olmak için İngiltere'den yapılan başvuruların sayısı sadece 59 olarak kaydedilirken, 2016 yılından bu yana yapılan başvuruların sayısı 3 bin 731 olarak kayıtlara geçti. "Yeniden vatandaşlık" için yapılan başvurular 2016 yılında 760, 2017 yılında bin 824, bu yıl eylül ayı itibarıyla da bin 147 olarak kaydedildi.
"Yeniden vatandaşlık" için yapılan başvuruların 3 bin 408'i Almanya Anayasası'nın 116 maddesinin ikinci paragrafına dayandırılıyor. Söz konusu paragrafta 30 Ocak 1933 ile 8 Mayıs 1945 tarihleri arasındaki Nasyonal Sosyalizm döneminde siyasi görüş, ırk ya da dini gerekçeler nedeniyle vatandaşlıktan çıkarılmış olan kişileri ve onların soyundan gelenleri başvurmaları halinde vatandaşlıktan çıkarılmamış sayılacakları hükme bağlanıyor.
Nazi rejimi döneminde büyük çoğunluğu Yahudi olmak üzere on binlerce insan İngiltere'ye kaçmıştı. Kaçanlar arasında yaklaşık 10 bin çocuk olduğu tahmin ediliyor. Kasım 1938'de Yahudilere yönelik pogromlar sonrasında başlatılan kurtarma operasyonları sonucunda Almanya'dan çıkartılan çocukların büyük çoğunluğu bir daha ailelerini göremedi.
FDP İç Politika Sözcüsü Konstantin Kuhle "yeniden vatandaşlık" için yapılan başvurulardaki artışın birçok kişinin Avrupa Birliği vatandaşlığının avantajlarını kaybetmek istemediğini gösterdiğini belirtti. Kuhle, Avrupa Birliği'nin "İngiltere'deki birçok kişinin kendisine Avrupa Birliği'ne yakın hissettiğini" unutmaması gerektiğini söyledi.
Deutsche Welle Türkçe