Aile Terapileri ve Terapistleri Derneği (TERAPİDER ) Genel Başkanı Aile ve Evlilik Terapisti Uzman Dr. Taner Canatar, Türk toplumunda halen aşkın ve sevginin hakkının yeterince verilemediğini söyledi.
14 Şubat’ın anlamını sorgulayan Canatar, “Her insan yılda bir kez dahi olsa kendini özel hissetmek ister. Ama sevilen kişiye yılın sadece bir günü özelmiş gibi davranılması bu günün anlamını biraz da olsa yitirmesine sebep oluyor.” dedi.
Toplumda günden güne üretmeden tüketmenin alışkanlık haline geldiğini aktaran Canatar, “14 Şubat’ı kutlarken sevmeyi, sevilmeyi, aşık olmayı, evliliği ya da aile olmayı tam anlamıyla beceremediğimiz de bir gerçek. Çeşitli ritüelleri olan sevgililer günüde, ekonomiye hareket getiren ama sevgiyi yürekten yaşayamadığımız bir etkinlikten öteye gidemiyor.” diye konuştu.
İnsanların bu özel günde yaşadıkları romantik duyguların etkisiyle alışveriş merkezleri ya da mağazaları doldurarak hem güne özel ritüelleri gerçekleştirmek, hem de keyif alacakları, eğlenceli bir alışveriş deneyimi yaşamak istediğini vurgulayan Taner Canatar, “Oysa sevdiğiniz kişiyi her gün biraz daha mutlu kılabiliyorsanız, o zaten her gün sevgililer gününü kutluyor olacaktır. Aslında sevdiği için kadınların öldürüldüğü bir ülkede sevgililer gününü kutlamak ne kadar gerçekçi olur ki?” şeklinde konuştu.
Sevgini sadece 14 Şubat’a özgü olmaması, her gün yaşanması gerektiğini vurgulayan Canatar şunları söyledi:
“Çiftlerin sağlıklı bir iletişim kurarak birbirini tamamlayabilmeleri için erkekte erkeksilik, kadında dişilik ön planda olmalı ve bunlar dengede bulunmalı. ‘Konuşmak’ kadınların, ‘takdir edilmek’ de erkeklerin en önemli gereksinimlerinden biri. Romantizmin sürebilmesinin yolunun sadece hediyeler ve lüks restoranlar için çok para harcamaktan geçtiğini düşünmek büyük bir yanılgı; kadınlar dokunulmak, dinlenmek, anlaşılmak ve duygularını paylaşmak isterken, erkekler ise takdir edilmek, onaylanmak ve zaman zaman yalnız bırakılmak istiyor. Burada önemli olan günlük hayat içerisinde fazla vakit ve para harcamadan duygulara dokunabilmek. Bununla birlikte 14 Şubat Sevgililer Günü de sevginin somut olarak yaşanması için bir araç olarak görülmelidir.”
BEKLENMEYENİ YAPIN
Dr. Canatar bu özel gün için çiftlere şu tavsiyelerde bulundu:
''Sevgi sözcüklerinin karşıdan gelmesini beklemeyin. Partnerinizden önce davranın ve ‘seni seviyorum’ deyin. Hafızanızı yoklayın! Ona bugüne kadar hiç söylemediğiniz sevgi sözcükleri mutlaka vardır. Sevginizi samimice anlatacak bir cümle düşünün. Aklınıza gelmiyorsa da bunu araştırın, bulun ve mutlaka uygulayın. İlla ki hediye mi alacaksınız? Düşünün bakalım son bir aydır kendisi için ne almak istiyordu? Hiç tereddüt etmeyin ve onu alıp sürpriz yapın. İlişkinizde geçmişte yaşadığınız en mutlu anı içeren ve ikinizi de heyecanlandıracak bir fotoğrafı bulun, çerçeveletip ona hediye edin. Geçmişte unutmadığınız bir anın tüm ayrıntılarını ve ona ifade edemediğiniz tüm duygularınızı yazın ve ona verin. Onun ulaşabileceği veya görebileceği her yere sevgi sözcükleri iliştirin. Yapacağınız her ne olursa olsun bunu asla bir gün değil her gün yapmaya çalışın. Asla bir günlük sevgili olmayın.”
Gecikmiş bir Sevgililer Günü yazısıdır
http://www.yeniasya.com.tr/elif/kirmizi-gul-demet-demet-sevda-degil-bir-alamet_150678
‘Gün’ler tüketimi tetikliyor
http://www.yeniasya.com.tr/ekonomi/gun-ler-tuketimi-tetikliyor_150044
Tüketim sarmalında “Sevgililer Günü”
http://www.yeniasya.com.tr/davut-sahin/tuketim-sarmalinda-sevgililer-gunu_214866
Sevgililer Günü karikatürü paylaşım rekoru kırıyor
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/sevgililer-gunu-karikaturu-paylasim-rekoru-kiriyor_320961