29 Ocak 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

M. Latif SALİHOĞLU

Ordu yapmaz, cunta yapar


A+ | A-

Org. Başbuğ'un "Ordu, cami bombalamaz, kendi uçağını düşürmez, pilotunu öldürmez..." şeklindeki sözleri doğrudur. Bu sözler, hak ve hakikatin bir yansımasıdır.

Ancak, konu bu değil. Dolayısıyla, hiddetle sarf etmiş olduğu bu sözler, ortadaki iddialara cevap teşkil etmiyor.

Asıl iddia şudur: Milletin hizmetindeki ordu değil, belki ordunun içinde yuvalanmış cuntalar yapar bu tür işleri.

Org. Başbuğ, çıkıp "Cunta da yapmaz böyle vicdansızlıkları" diyebilir mi?

Hayır. Demez, diyemez.

Çünkü, cuntacılar her türlü mel'aneti yapar ve yapmış da.

Meselâ, 1960 Darbesini yapan "Albaylar Cuntası"nın yaptıklarına bir bakalım.

1) Gözlerini kan bürümüş bu cunta, herkesten önce başlarındaki Genelkurmay Başkanını (Org. Rüştü Erdelhun) hedef almadı mı? Emrindeki subaylar, onu hapsedip bütün rütbelerini sökmedi mi? Onu rütbesiz er derecesine düşürmediler mi? Ona her türlü hakareti yapmadılar mı? Ona Yassıada zindanında bir yıldan fazla hakaretli işkenceler çektirmediler mi? Sonunda da onu "idama mahkûm" etmediler mi?

Bu yaptıklarını lânetliyoruz.

Elbette ki, bu tür vicdansızlıkları ordunun kendisi değil, içindeki adi cuntacılar, komitacılar yapmış ve tekrar yapmayı düşünebilirler. Bunu inkâr etmek, yahut görmezden gelmek, öncelikle kendini kandırmak anlamına gelir.

2) Cuntacılar, İstiklâl Harbi kahramanlarından Ali Fuat Cebesoy ile Tahsin Yazıcı Paşaları da aynı Yassıada cehennemine sevk etmediler mi? Onları da yargılamadılar mı?

Böyle adice bir nankörlüğü cuntacılardan başka kim yapabilir?

Lânetliyoruz.

3) Cuntacı albaylar, ordudaki generallerin tamamına yakın kısmının işine son vermedi mi? 235 generali ordudan attırmadı mı? Geriye kalan sadece 15–20 kadar generali de albayların emri altına sokmadılar mı? Bunun dışında, beş binden fazla subayın (Eminsular; ) da ordu ile ilişiğini kesmediler mi?

Bir bakıma "orduyu lağvetmek" anlamına gelen bu muamele, vicdansızlık değil de nedir?

Lânetliyoruz.

4) Cuntacı subaylar, 147 öğretim üyesini üniversitelerden uzaklaştırmadı mı?

Kışladan sonra eğitim kurumlarında da terör estirmediler mi?

Bunlar da lânetlik uygulamalar değil mi?

5) Darbe öncesinde her türlü provokasyona tevessül eden cuntacılar, harbiyelileri sokağa dökmedi mi? Kızılay'da "555K" isimli protestolu gösteriyi organize etmediler mi? Gazetelere yalan yanlış haberleri servis etmediler mi?

Bunların dışında, daha bir sürü lanetlik dolapları çevirmediler mi?

6) 600 kişiden fazla Demokrat Partiliyi Yassıada'ya sevk eden cuntacılar, burada bir yıldan fazla süreyle onlara insanlık dışı muamelelerde bulunmadılar mı?

İçişleri Bakanı Namık Gedik'i Harp Okulunun penceresinden aşağı atarak katleden vicdansızlar, ayrıca üç güzide devlet adamını darağacına göndermedi mi?

Bunların dışında, ayrıca Yassıada'da işkenceli yargılamadan geçirdikleri 9 vatanseverin orada ölümüne sebebiyet vermediler mi?

Dünya durdukça lânet olsun, bunu yapan vicdansız alçaklara.

* * *

Orduyu ve ordunun mânevî şahsiyetini bütün bu zulümkârlıklardan tenzih ederiz.

Buna mukabil, cuntacıları asla affetmeyiz.

Org. Sayın Başbuğ'un da, geçmişteki olayları günahkâr cuntacılara yükleyerek, orduyu tenzih etmesi daha uygun olurdu kanaatindeyiz.

Zira, kendisinin de ifade ettiği gibi, böyle şeyleri ordu yapmaz.

Ordu yapmaz, ama cunta yapar. Yapmıştır da. Tıpkı, yukarıda sıraladığımız gibi... Tıpkı, 12 Darbesi öncesinde ve sonrasında benzer vakıalar yaşandığı gibi...

Bu da demektir ki, daha evvel yaptığını, cuntacı kafa yine yapma emelinde olabilir.

Yapar yapamaz, başarılı olur olamaz ayrı mesele...

Fakat, cuntacı zihniyetine sahip olanlar, her zaman için bir çılgınlığa tevessül edebilirler.

İşte, bu noktada dikkatli ve müteyakkız daranılması gerekiyor.

Çılgınca hareketler başladıktan ve nice mâsumun canı yandıktan sonra uyanmanın ve tedbir almanın pek bir faydası olmaz.

Şu da var ki, yıllardır yaşanan faili meçhûl cinayet ve bombalama hadiselerinin arkasında, ordu içindeki cuntacıların olması kuvvetle muhtemeldir.

Yani, darbe yapmada nihaî hedefe ulaşmasalar da, darbeye zemin hazırlamak için kaotik bir hava meydana getirme teşebbüsünde bulunabilirler.

Bu hedefe yönelik olarak da, medyaya yansıyan eylem planlarının bir kısmını pekâlâ uygulamaya sokmuş olabilirler.

Şayet, ciddi bir engelle karşılaşmamış olsalardı, hiç şüphe yok ki, planda belirtilmiş olan diğer safhaları da adım adım tatbik sahasına koyacaklardı.

Bu noktada durup, geçmişte de başarısız kalmış bazı darbe teşebbüslerinin mahiyetini ve gelişme sürecini bir güzel tahlil etmenin faydalı olacağını düşünüyoruz.

Kıyamete var daha

Balyoz Eylem Planı, medyada gündemin birinci sırasına yerleşip oturdu.

Konuyla ilgili herkes konuşup birşeyler söylerken, askerin sessiz kalması doğru olmazdı.

Sonunda Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ da medyanın önüne çıkıp sert bir duruş sergiledi.

Konuşmasının en çok sertleştiği kısımda şunları söyledi: "'Allah Allah' diye askerine hücûm ettiren, taarruz ettiren bir ordu, nasıl olur da Allah'ın evi camiye bomba atmayı düşünür? Lânetliyorum!"

Güzel... Ordumuz böyle "Allah Allah!" dedikçe kıyamet kopmaz.

Zira, sahih bir rivâyette denilmiş ki: "Yeryüzünde Allah Allah diyenler var oldukça kıyamet kopmaz."

Göstergelerden anlıyoruz ki, kıyametin kopmasına epeyce bir zaman (en az yüz sene) var daha.

29.01.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (28.01.2010) - Cübbeli Hoca fazilet gösterdi

  (27.01.2010) - Osmanlı Beyliğinin devlete dönüşümü

  (26.01.2010) - Saydam ve Ecevit'in ilk Başbakanlığı

  (23.01.2010) - Darbecilerin aklı, vicdanı var mı ki?

  (22.01.2010) - Darbeye mâruz kalanlar

  (21.01.2010) - İkinci nefisle nasıl başa çıkılır?

  (20.01.2010) - Ekrana tüküre tüküre dizi seyretmek: İşte dehşetli 'ikinci nefs-i emmâre'

  (19.01.2010) - Pırıl pırıl bir nesil

  (21.12.2009) - Oyuncak olmak, ya da olmamak...

  (19.12.2009) - Süreci nasıl okumalı?

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl