H. İbrahim CAN |
|
Avrupa Parlamentosu 2009 Yılı Türkiye İlerleme Raporu Taslağı üzerine ( 1 ) |
Avrupa Parlamentosu’nun 2009 yılı Türkiye İlerleme Raporu, Dışişleri Komisyonunda kabul edildi. Parlamento tarafından büyük bir değişiklik yapılmadan kabul edilmesi beklenen raporda Türkiye’ye ilişkin bildik değerlendirmelere yer veriliyor. Türkiye yeterince modernize olmuş bir ülke değilmiş gibi, rapor, AB’ye uyum çabalarının Türkiye için modernleşme fırsatı olduğu vurgulanıyor. Siyasal reformlarda geçen yıl kaydedilen somut gelişmelerin sınırlı olduğu iddiasına yer veriliyor. Türkiye’nin dört yıldır AB-Türkiye Ortaklık Anlaşması ve Ek Protokolün gereklerini yerine getirmediği kaydediliyor. Raporda Türkiye’deki açılımlar övülüyor; ancak toplum içinde ve siyasal partiler arasında devam eden kutuplaşmadan kaygı duyulduğu dile getiriliyor ve “bütün siyasal partiler bütün toplumu birleştirmek için birlikte çalışmaya” dâvet ediliyor. “Hükümette niyet iyi; ancak mevzuatta ve mevzuatın uygulanmasında somut değişimler gerçekleştirilemedi” eleştirisi yapılıyor. Kadın hakları, ayrımcılık, işkenceye sıfır tolerans ve yolsuzlukla mücadele alanında uygulamaların yetersiz olduğu vurgulanıyor. Anayasa değişikliğinin önemi vurgulanıyor; parti kapatmaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, Venedik kriterlerine uyulması gerektiği belirtiliyor. Rapordaki en önemli tesbitlerden birisi “yargıda kapsamlı ve hızlı reformun Türkiye’nin modernleşme sürecinin başarısı için hayati öneme sahip olduğu” hususu. Yargının tarafsızlığı ve profesyonelliğini güçlendirilecek sistematik tedbirlere özellikle dikkat çekiliyor. Asker kişilerin sivil mahkemelerde yargılanmasını sağlayan yasanın iptalinden, ordunun Türk siyasal hayatı ve dış politikasına süren müdahalesinden kaygı duyulduğu belirtiliyor ve “demokratik bir toplumda ordu mutlaka tam olarak sivil denetime tabi olmalıdır” deniliyor. Yine raporda Kürt açılımı memnuniyetle karşılanıyor ve hükümete antiterör yasalarını temel hürriyetleri kısıtlamak için kullanmama ve Güneydoğu Anadolu’da köy koruculuğu sistemini kaldırma çağrısı yapılıyor. Aynı zamanda PKK’nın devam ettirdiği şiddet eylemleri kınanıyor ve terör örgütü silâh bırakıp, şiddeti sona erdirmeye çağrılıyor. Aslında raporun buraya kadarki kısımları genel itibariyle olumlu. Bizim de altına imza atabileceğimiz değerlendirmeler içeriyor. Bu yönüyle Avrupa Parlamentosu’nun eleştirilerine kızmak yerine, bunları soğukkanlılıkla değerlendirip, ülkemiz için yararlı gördüğümüz tavsiyeleri uygulamak için çaba göstermek, değerlendirmeleri de destek olarak nitelemek gerekecektir. Yarın rapor taslağının Kıbrıs ve azınlıklara ilişkin, ülkemizde tepkilere yol açacak değerlendirme ve tavsiyelerini ele alacağız. 29.01.2010 E-Posta: [email protected] |